- Konuyu Başlatan
- #361
abboritta
Süper Üye
- 12 Ara 2020
- 656
- 3,398
Magua Günlüğü:
Adı bilinse bile Türkiye’de çizgi roman olarak yayınlandığı bilinmeyen bir seridir, Magua.
Tabi eski Türk çizgi romanı denildiğinde tek bir isimdir, rahmetli profesör ve onun sayesinde bu çizgi romandan haberimiz oldu ve biraz inceledik.
Öncelikle Magua ismi önemlidir. Bu ismin kökeni Uncas ve Magua’dan bildiğimiz şu kaynakla ilgilidir:
Peki, kitap kapağına bakalım öncelikle. O dönemlerin bir gereği olarak kitap içindeki kareler kapaklarda kullanılmıştır. Ama bu kapaktakiler ve içeriktekiler kimlerdir?
Öncelikle buradaki kovboyun John Hart olabileceğini düşündüm, ama hikaye değil de hikayeler silsilesinde kaynağın başka bir aktör olacağına kanaat getirdim.
Öncelikle bu kovboy Lex Barker’a oldukça benziyor ama neden kendisi Joker’e benzer şekilde çizilmiştir?
Biraz da Amerikan havası vardır Magualarda ama çizgi kalitesi düşüktür.
Peki bu kızılderili de yine Lex Barker olabilir mi? Çünkü hem bu Magua hem de Lex Barker’ın War Drums filminde canlandırdığı kızılderili kolyeliydi.
Ama o dönemlerdeki çizerlerin zihniyetlerini anlamaya çalıştıkça burada aslında farklı bir aktörün betimlendiğini düşündüm.
Capitan Venüs, Capitan Volki ve diğerlerinden deneyimli olduğumuzdan bu çizgi serisinin mutlak anlamda bir yerlerden alınmış olacağını daha ilk sayfalarda fark ettim.
Peki, bu ne kadar doğru olabilirdi?
Borax yazımda değindiğim Borax’ın son sayısındaki orijinal sayfaları bile bulmak çok zor olmuşken, 60’lı yıllarda derleme hikayeleri oradan buradan alıp ortaya karışık bir çorba çıkartmanın ne kadar zor olabileceği ancak tahmin edilebilir. Bazı kareler Tex’e benzemektedir, ama bazıları Amerikan çizgi romanlarına benzemektedir.
Şimdi şu kapağa bakalım, belki bir benzerlik vardır:
Eğer benzerlik varsa içerikte oradan buradan alınmışlık kesin olabilir.
İlk sayıdayız, atlı araba içindeki karakterler bir şey görüyorlar. Aman o da ne! Bir kafa, aynı Kemal Sunal’ın filmindeki ne var o delik içinde dedirten bir kafa. Herhalde çizer bir şeyler çizmeye çalışmış ama kalp şeklinde kolye takan(!) Magua neden o şekilde yan durmaktadır ve buna karşılık neden yakındadır?
Neyse vardır, çizerin aklında bir şey diyelim. Ama bu nedir? Magua kayayı göya kaldırmış da adamları savuracak şekilde mi atmış kayayı yoksa adamlar aşağıdaydı da onların üstüne mi atıyor kayayı?
Herhalde oradan buradan kopyalama yapınca senaryoda sorun çıkmış.
Oradan buradan karelerin alındığını nereden biliyoruz?
Son sayıya bakalım. Tabelayı Türkçeleştirenler Comenches ve Aphachi’yi Türkleştirememişler.
Orijinale sadık kalma mı? İlk sayıya geri dönelim. Denver Siti ne ola ki?
Demek ki o dönemlerde Western yerine vestern denildiğinden city yerine siti yazılmaktaymış.
Geri dönelim, Şerif tabelesı üzerinde Coun...yazıyor değil mi? Türkçeleştirilememiş bir yazılar gibi sarışın kovboyumuzun yüzünün aynı binbir surat Capitan Venüs gibi değiştiğine de dikkat etmişizdir.
Tabi sadece bu kadar da değil. Oww, craack, knock, bang gibi durum belirtme yazıları da Türkçedir herhalde. Tey tey...
Herhalde Amerikalılar da bu çizgi roman Türkçesini öğrenmişler.
Tabi aynı kareler de farklı şeyleri anlatmak için kolaylıkla kullanılabilmiştir. Kopyala yapıştır tekniği.
Ama yazdığımız gibi tutarsızlıklar mutlaktır.
Ve bu aynı hikaye içinde sıralı karelerdeki karakterler için dahi geçerlidir.
Peki, çizimler kaliteli midir?
Tabi belli karelerde film kökenli çizgi romanlar kullanılmıştır, ama herhalde kurdele kravat karelerini Wyatt Earp çizgi romanlarından almışlar.
Ve bu araştırmamızda neler öğrendik?
Öncelikle ben bu hikaye demetinin İtalyan kökenli olabileceğini ve buna dair temel kaynağın ise Pietro Gamba tarafından çizilmiş Za La Mort olabileceğini düşündüm. Benzer olabilecek karakterler bu konuda bana yardımcı olmuştur.
Ancak Za La Mort’un tüm sayılarını inceleyemedim, ama karelerle kapak hazırlama konusunda ortak köken olabileceğini öğrendim.
Adı bilinse bile Türkiye’de çizgi roman olarak yayınlandığı bilinmeyen bir seridir, Magua.
Tabi eski Türk çizgi romanı denildiğinde tek bir isimdir, rahmetli profesör ve onun sayesinde bu çizgi romandan haberimiz oldu ve biraz inceledik.
Öncelikle Magua ismi önemlidir. Bu ismin kökeni Uncas ve Magua’dan bildiğimiz şu kaynakla ilgilidir:

Peki, kitap kapağına bakalım öncelikle. O dönemlerin bir gereği olarak kitap içindeki kareler kapaklarda kullanılmıştır. Ama bu kapaktakiler ve içeriktekiler kimlerdir?
Öncelikle buradaki kovboyun John Hart olabileceğini düşündüm, ama hikaye değil de hikayeler silsilesinde kaynağın başka bir aktör olacağına kanaat getirdim.

Öncelikle bu kovboy Lex Barker’a oldukça benziyor ama neden kendisi Joker’e benzer şekilde çizilmiştir?

Biraz da Amerikan havası vardır Magualarda ama çizgi kalitesi düşüktür.

Peki bu kızılderili de yine Lex Barker olabilir mi? Çünkü hem bu Magua hem de Lex Barker’ın War Drums filminde canlandırdığı kızılderili kolyeliydi.

Ama o dönemlerdeki çizerlerin zihniyetlerini anlamaya çalıştıkça burada aslında farklı bir aktörün betimlendiğini düşündüm.


Capitan Venüs, Capitan Volki ve diğerlerinden deneyimli olduğumuzdan bu çizgi serisinin mutlak anlamda bir yerlerden alınmış olacağını daha ilk sayfalarda fark ettim.
Peki, bu ne kadar doğru olabilirdi?
Borax yazımda değindiğim Borax’ın son sayısındaki orijinal sayfaları bile bulmak çok zor olmuşken, 60’lı yıllarda derleme hikayeleri oradan buradan alıp ortaya karışık bir çorba çıkartmanın ne kadar zor olabileceği ancak tahmin edilebilir. Bazı kareler Tex’e benzemektedir, ama bazıları Amerikan çizgi romanlarına benzemektedir.

Şimdi şu kapağa bakalım, belki bir benzerlik vardır:

Eğer benzerlik varsa içerikte oradan buradan alınmışlık kesin olabilir.
İlk sayıdayız, atlı araba içindeki karakterler bir şey görüyorlar. Aman o da ne! Bir kafa, aynı Kemal Sunal’ın filmindeki ne var o delik içinde dedirten bir kafa. Herhalde çizer bir şeyler çizmeye çalışmış ama kalp şeklinde kolye takan(!) Magua neden o şekilde yan durmaktadır ve buna karşılık neden yakındadır?

Neyse vardır, çizerin aklında bir şey diyelim. Ama bu nedir? Magua kayayı göya kaldırmış da adamları savuracak şekilde mi atmış kayayı yoksa adamlar aşağıdaydı da onların üstüne mi atıyor kayayı?

Herhalde oradan buradan kopyalama yapınca senaryoda sorun çıkmış.
Oradan buradan karelerin alındığını nereden biliyoruz?
Son sayıya bakalım. Tabelayı Türkçeleştirenler Comenches ve Aphachi’yi Türkleştirememişler.

Orijinale sadık kalma mı? İlk sayıya geri dönelim. Denver Siti ne ola ki?

Demek ki o dönemlerde Western yerine vestern denildiğinden city yerine siti yazılmaktaymış.
Geri dönelim, Şerif tabelesı üzerinde Coun...yazıyor değil mi? Türkçeleştirilememiş bir yazılar gibi sarışın kovboyumuzun yüzünün aynı binbir surat Capitan Venüs gibi değiştiğine de dikkat etmişizdir.

Tabi sadece bu kadar da değil. Oww, craack, knock, bang gibi durum belirtme yazıları da Türkçedir herhalde. Tey tey...

Herhalde Amerikalılar da bu çizgi roman Türkçesini öğrenmişler.

Tabi aynı kareler de farklı şeyleri anlatmak için kolaylıkla kullanılabilmiştir. Kopyala yapıştır tekniği.

Ama yazdığımız gibi tutarsızlıklar mutlaktır.

Ve bu aynı hikaye içinde sıralı karelerdeki karakterler için dahi geçerlidir.

Peki, çizimler kaliteli midir?

Tabi belli karelerde film kökenli çizgi romanlar kullanılmıştır, ama herhalde kurdele kravat karelerini Wyatt Earp çizgi romanlarından almışlar.

Ve bu araştırmamızda neler öğrendik?
Öncelikle ben bu hikaye demetinin İtalyan kökenli olabileceğini ve buna dair temel kaynağın ise Pietro Gamba tarafından çizilmiş Za La Mort olabileceğini düşündüm. Benzer olabilecek karakterler bu konuda bana yardımcı olmuştur.

Ancak Za La Mort’un tüm sayılarını inceleyemedim, ama karelerle kapak hazırlama konusunda ortak köken olabileceğini öğrendim.
