CARAPACES - Türkçe..

büyük beyaz

Yönetici
Çeviri & Balonlama
E-Dergi Takımı
17 Ağu 2009
17,734
44,022
denize sıfır
Papatya kasabası sakinleri o gün neşe içinde uyandılar.
Günlerdir bekledikleri CARAPACES ile buluşacaklardı.
Sandıktan bayramlıklarını çıkarıp giydiler.
Komşu Şişedibi kasabasından gelen genç arkadaşlar da
Onlara katıldılar. Yuma istikametinden gelen
Yoğun toz bulutu içinde
Kasabanın meydanında toplanan kalabalık İhtiyar Gonzales’in
barına doğru topluca geçtiler. Boğazını ıslatan topluluk
kendi aralarında yüksek sesle konuşmaya başlayınca
biri buna dur demeliydi. Camın önünden geçen karaltıya
doğru hepsi başını çevirdi. Gelen posta arabasıydı.
Sürücü, usulca kapıdan girerek elindeki
Postayı ortadaki yuvarlak masanın üzerine bıraktı.
Şaşkın bakışlar arasında paket açıldı ve tüm
İhtişamıyla CARAPACES kendilerine ikram edildi.
Keyfini sürün güzel insanlar.:)


graphicarts0201ozo.jpg


d5yawy37g7v0m5oas.jpg

Font: CCDearDiary
 
Son düzenleme:

denizkara

Yeni Üye
28 Mar 2010
97
165
denizci
İki hızlı ustanın çalışması olunca :Z, kısaca hemen baktım, akşam tam bakacağım :19:; eser çok ciddi, zaten çalışma için bir şey söylemeye hiç gerek yok :39:; büyük beyaz’a çevirmen, Gulyabani’ye balonlamacı dayanmaz :eek:, ellerinize sağlık üstadlar, çalışma gerçekten muhteşem :)


graphicarts0222.jpg
 

Melih41

Yönetici
4 Ağu 2012
3,698
48,022
Muhteşem bir paylaşım, çizgi renk ve konu harika. Gulyabani ve Buyukbeyaz
çok teşekkürler. Son sayfalardaki yazar çizer tanıtımı da Türkçe olsamıydı.?
 
12 Şub 2010
15,006
543,799
Öğle saatlerinde uzunca bir yorum yaptım ama Diyardaki teknik bir sorundan dolayı kaydedilemeden uçtu gitti. Tam o sırada sevgili ertuğrul aradı ve Diyara giremediğini söyledi.

Sevgili tsubasa kısa sürede sorunu giderdi ama benim yorumum buharlaşmıştı maalesef.


Sıcağı sıcağına olmamakla birlikte özetle, özellikle çeviri balonlama bölümünde yayınlanan çizgi romanlarda farklı evrenleri işleyen çizgi romanlarda bir patlama gözlediğimi dile getirmiştim. Star Warsların gördüğü büyük ilgiden sonra bu sürecin hızlandığı kanaatindeyim. Bu kanaat benim sınırlı bilgime dayalı olup bilimsel veya gerçekçi bir inceleme ile vardığım bir kanaat değildir. Abartman, zamangezgini gibi bilim kurgu alanında yetkin dostların bu konudaki değerlendirmelerini bilmek isterdim.
Farklı evrenlerin işlenmesi hayal gücümüzün sınırlarını zorluyor ama farklı bakış açısı kazanmamıza da katkıda bulunuyor şüphesiz.
Ben, frankofon ve fumetti tarzını Amerikan tarzından daha sıcak buluyorum farklı evrenlerin işlendiği çizgi romanları. Bu nedenle Nathan Never benim için Marvel, DC den daha çekici geliyor.
Yine de klasik fumetti ve frankofon ilk tercihimdir.


Carapaces sevdiğim çizgileriyle yer yer Thorgal çizimlerini çağrıştırdı. Buharlaşan yazımda sevgili melih41 gibi ben de yazarı, çizerini tanıtan sayfanın da çevrilmesi daha iyi olur muydu diye sormuştum. Bir de bu çizgi romandaki evreni bilmediğimden ve bu kitapla yeterince kanaat sahibi olamadığımdan devamı varsa gelecek bölümlerde belki bu evrene nüfuz edebilme ihtimalinden söz etmiştim. Eğer tek bölümlük bir ÇR ise bu evren hakkında açıklayıcı bir bilgi edinme imkanı olur mu diye soracaktım.


Fanel evrenini fena halde merak ettim çünkü:)


Günden yaratan çevirisi için sevgili gulyabani ve balonlama için büyükbeyaz'a teşekkür ederim. Bir Büyükbeyaz hakettiniz dostlar:D
 

abartman

Onursal Üye
13 Ocak 2011
2,000
11,950
François Schuiten'e ait bir başka çalışmanın Türkçe'ye kazandırılması benim için başlı başına bir olay. Kardeşi Luc ile genellikle kısa öyküler üzerine çalışmışlar, bu kitaptaki hikayelerin hemen hepsi 80'lerde Heavy Metal dergisinde yayınlanmıştı. İlk gördüğümde aşırı uçuk bulmuş ama bir yandan da büyülenmiştim. Ancak asıl, filozof yazar Benoit Peeters ile ortak ürünleri olan Les Cites Obscures (Saklı Kentler) serisi ile tanınıyor Schuiten.

Art Nouveau tarzı çizimleriyle bir ara Avrupa'da olay yaratmış, kent yaşamı ve sorunlarına bilimkurgu-fantezi karışımı yaklaşımlarıyla da entelektüel çevrelerden çok olumlu eleştiriler almışlardı.

Onlara ait başka ürünleri de Türkçe görmek umuduyla çok çok teşekkür ediyorum Gulyabani ve BüyükBeyaz...
 
Son düzenleme:

Gulyabani

Yönetici
15 Ara 2010
5,003
22,070
Sarıyer
Genel istek üzerine çizer hakkında bilgi verilen "66." sayfanın çevirisi ile başlayalım mesaja:

François Schuiten, doğum yılı 1956, daha Brüksel'de St. Luc sanat akademisinde eğitimine başlamadan 16 yaşında çizgiroman çizmeye başladı. Çizgiroman çizeri, yazıcısı ve sanat okulundaki eski eğitmeni Claude Renard (1946) ile birlikte Zymbola'nın Medyanları ve Ray albümlerini yayınladı. Benoit Peters ile birlikte Karanlık Şehirler serisini yayınladı. İçi Boş Dünyaların Çevrimi ağabeyi mimar Luc Schuiten (1944) ile ortak çalışmaları ile oluştu.

Çeviri orjinal lisanından değil 1991 tarihli Almanca basımından yapıldı. Bu nedenle sevgili Abartmanın "Saklı Kentler" olarak bahsettiği seriyi "Karanlık Şehirler" olarak adlandırmak zorunda kaldım, muhtemelen orjinalinden yapıldığından onun dediği doğrudur. Fransızca'dan Almanca'ya çevrilmiş bir eseri Türkçe'ye çevirmek kulaktan kulağa oynamaya benziyor sonuçta.

Evren hakkında bilgim bu sayı ile kısıtlı olduğundan ne yazık ki yardımcı olamayacağım. Yukarıda adı geçen eserlerden İçi Boş Dünyaların Çevrimi çeviri planımda var, muhtemelen önümüzdeki yıl arşivlerdeki yerini alır.

Esere dönersek, 5 kısa öyküden oluşuyor. Yazıdan ziyade görsel zenginliğe dayanan, çizimlerin ön plana çıktığı bir çalışma. Teksas & Tommiks'e alışık bünyelerde rahatsızlık yaratmaması için az miktarda cinsellik içerdiğini belirtmekte de fayda var.

Eline sağlık dostum.
 

savok

Admin
30 Eki 2009
19,991
83,672
Kasımpaşa
Bir garip duygu ile okudum kitabı, mideme oturmuş bir rahatsızlık, huzursuzluk hissi ile okudum.. Mutsuzluk, bir karamsarlık var, ben bu çizgi romanı, yazar ve çizerlerini tanımıyorum.. Ancak usta olduklarını anlamak için dahi olmaya gerek yok.. Bu çizgi roman türünü bilenler tarafından verilen bilgiler ile biraz tanıma olanağım oldu.. Çizgi romanı sanat haline getiren, insana kendisini ve çevresini sorgulatan, silkeleyip kendisine getiren bu çizgiler için önce bulup paylaştığı için Nadir'e, sonra güzel balonlaması için Ali'ye çok teşekkür ederim.
 

abartman

Onursal Üye
13 Ocak 2011
2,000
11,950

Çeviri orjinal lisanından değil 1991 tarihli Almanca basımından yapıldı. Bu nedenle sevgili Abartmanın "Saklı Kentler" olarak bahsettiği seriyi "Karanlık Şehirler" olarak adlandırmak zorunda kaldım, muhtemelen orjinalinden yapıldığından onun dediği doğrudur. Fransızca'dan Almanca'ya çevrilmiş bir eseri Türkçe'ye çevirmek kulaktan kulağa oynamaya benziyor sonuçta.

Sevgili Nadir, malum , ben de İngilizce'den çevirmiştim Samaris'i. Sadece sağlamasını Duch ve Fransız basılarından yapmıştım... Obscure, bildiğin gibi, karanlıktan tut, gizemli'ye kuytu'ya kadar yayılan bir sürü anlama bürünebiliyor, gizli veya saklı da dahil. Hemen hemen tüm Avrupa dillerinde benzer anlamlara karşılık olarak kullanılıyor. Yanılmıyorsam Latince'den hepsine girmiş.. Anlam olarak "Saklı"yı tercih edişimin nedeni Samaris ve serideki izleyen kitaplarının içeriği ile ilgiliydi, belki "gizemli" sözcüğü daha yerinde bir seçim olur ama... :)

Tekrar teşekkür ediyorum emeklerin için..
 

serifengin

Onursal Üye
23 Eki 2009
2,616
6,032
İstanbul-İzmir
Bir acayip duygular içindeyim!
Evet eser farklı ve beni benden aldı götürdü!
Beceriksiz Beyaz pardon Büyük Beyaz sırtına Gulyabani desteğini alınca coşmuş resmen :)

DC ve Marvel fanı gibi dursamda bu tür eserleri görünce sapıtıyorum belkide...
Ben bir tek şuna karşıyım bu alemde!

Bu şahaserleri emek harcayan ortaya çıkaran insanlar diğerleri tarafından daha iyi tanınmalı belkide gerçek isimleri ile bilinmeli ve eserlerde gerçek isimleri yazmalı?

Ve geçmiş kavgaları unutup çizgi romana edebiyata nacizane katkıları olan insanların arasında ki
küskünlükler, başka isimlerle dayanamayıp iyi olan şeylere desteklerini yine kendileri olarak vermeliler derim?

Siz ne dersiniz sayın arkadaşlar?
 

The_DarknesS

Yönetici
Çeviri & Balonlama
17 Nis 2010
9,542
28,643
İzmir
Fantastik-bilimkurgu-sürrealist değişik bir tarz.
Bilmediğim bir kitabı daha okumuş oldum.
Daha önce hiç tanımadığım yazar ve çizeri tanımış oldum.

Emekleriniz için teşekkür ederim.
 
12 Şub 2010
15,006
543,799
... İlk gördüğümde aşırı uçuk bulmuş ama bir yandan da büyülenmiştim. Ancak asıl, filozof yazar Benoit Peeters ile ortak ürünleri olan Les Cites Obscures (Saklı Kentler) serisi ile tanınıyor Schuiten.

Art Nouveau tarzı çizimleriyle bir ara Avrupa'da olay yaratmış, kent yaşamı ve sorunlarına bilimkurgu-fantezi karışımı yaklaşımlarıyla da entelektüel çevrelerden çok olumlu eleştiriler almışlardı.


Çok yönlü, çok karmaşık duygular hissettiren, çok söz söyletecek çizgi romanlar bunlar.

Sabaha kadar konuşursun bununla ilgili

Forumlar olmasa hala Teksas Tommiks okuru ezikliği (hiç de ezik değilim Teksas Tommiks okumaktan ) yurdumda kol gezerken, elin oğlu filozoflarla işbirliği yaparak çizgi roman senaryosu ısmarlıyor, en tanınmış ressamlar için çizgi roman çizmek bir prestij sayılıyor. Bu bir yönü...

Bir okuma delisi olarak en felsefi kitapları, felsefi akımları savunan kitapları okuyan biri olarak felsefi yazıları çizgi roman olarak isteyip istemediğim konusu zurnanın ... dediği yerde geldi önüme

Çizgi romana Teksas Tommiksle başlamış olup çocukluğumdan bu yana sevdiğim hobim olan çizgi romanı bu kadar ciddi konularda ister miyim? Üzerinde dostlarla tartışmak, görüşlerini almak, paylaşmak, istifade etmek isterim. Çizgi roman benim için çok ciddi bir konudur. Çok ciddiye aldığım, sevdiğim bir hobimin felsefi konularla sulandırılmasını nasıl karşılarım:) Sezarın hakkı Sezara, İsa'nın hakkı İsa'ya olması daha iyi olmaz mı?
Felsefi konular çok ciddidir, ciddiye alınması gerekir, insanoğlunun gelişmesinde, toplumun gelişmesinde, resmi makamların resmi yönlendirmeleri, dayatmalarına karşı çıkması özelliğiyle insan onurunu kurtaran felsefi akımların etkisi silahtan çok daha etkili ve önemlidir. İnsanlık tarihinde filozofların önemi ve etkisi Kopernikten, Aynşayndan, Newtondan, çok daha önemlidir. İskenderden, Sezardan, Kanuniden, Napolyondan çok daha önemlidir. Yani felsefe çok çok önemlidir. Ama ben felsefe okumak istediğim zaman onu çizgi roman olarak okumak ister miyim?

Hippilik bir felsefi akımın yansımasıdır. Şimdi genç arkadaşlar hippiliğin ne olduğunu bilmezler. Amerikada çok yaygın olan motosikletçilik tutkusu, ki filmlerde serserilik gibi yansıtılır, o da bir felsefi akımı temsil eden bir yaşam biçimidir. Bize yansımaları vitrinle sınırlı olduğu için toplumumuzun algıları çok farklıdır. Batıda bu felsefi akımların çizgi romanları yapılmakta ve çok ilgi görmektedir. Önümüzdeki çizgi romanı bu çerçevede değerlendirmek lazım.

Bu çizgi romanları sadece önüme geldiğinde değil, özellikle de satın alır ve okurum, okuyorum elbette.

Lakin açıkça söylemeliyim, hele benim meslek gibi tavandan tabana stres, ciddiyet olan durumlarla zaten sabahtan akşama haşır neşir olduğumdan, kendime hobim için ayırdığım çizgi romanda felsefi akımların fazlasının kepek yapmasından korkarım:D

Arada bir felsefi mesajı olan ÇR lar, ama ondan sonra gelsin Teksler, Zagorlar, Mister Nolar, Ken Parkerler...
 
Üst