İnsan - Bölüm 1

12 Nis 2023
15
760
3anw893.jpg


qmiom05.jpg


 
Son düzenleme:

CZN

Çeviri & Balonlama
17 Mar 2021
205
3,224
Diyara yeni çeviri balonlamacı gelmiş hoşgelmiş ne ustalar geçti gitti buradan kimileri de hala konaklamakta burada kudret sabancı abi, kadirnip, orpa, daltas, sensei, saint walker, harp ve niceleri
 

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,069
6,300
‘’ Human ‘’ a bakınca , Bilim Kurgu konulu çizgi romanlar açısından , özellikle son dönemde Nathan Never’ın Türkiye yayın macerasının pek başarılı olmadığını hatırladım. ( Sadece Nathan Never değil tabii . Ne yazık ki tarihin tozlu sayfalarına gömülen , öyle çok çizgiromanımız var ki !! ) Ancak , ‘’ AngelYordanovKapsov ‘’ arkadaşın bizlere sunduğu ‘’ Human ‘’ ı görünce , çağrışımlar dizim daha çok Bilim Kurgu alanı üzerine oldu. Konu açısından ‘’ Maymunlar Cehennemi ‘’ geldi önce aklıma. Son dönem yayınlanan Bilim Kurgu eserleri , daha çok ‘’ distopya ‘’ yüklü. Tabir yerindeyse ‘’ post apokaliptik ‘’ eserlere rastlıyorum hep. Sözgelimi , Polisiye eserler kendini tekrarlamaktan kurtulmak adına , artık sadece ‘’ katil kim ? ‘’ sorusuna cevap aramıyor artık , toplumun katmanları içindeki sorunlara uzanır oldular. Bilimkurgu konulu çizgi romanlarda da , farklı ‘’ grafik ‘’ yaklaşımlar görmek mümkün. Bugün okuduğum Varela’nın çizgilerine bakınca , ‘’modern tarzda illustrasyon ‘’ tadındaki farklı havayı gördüm. ( Nitekim , kendisinin ‘’ Financial Times ‘’ da köşesinin olması bunu kanıtlıyor bir bakıma. ) Aklıma , uzaktan David B. ( Bouchard ) ya da Mignola çizimleri geldi bir an. Forum alanımıza yeni katılan ‘’AngelYordanovKapsov’’ arkadaşa, bu güzel eser için teşekkür ederim. Bir bakıma , yeni arkadaşlarla forum alanımızın her geçen gün daha da güçlendiğinin , önümüzdeki günlerde yeni çizgi romanlarla tanışacağımızın göstergesi oldu.
 

balkan

Onursal Üye
27 Şub 2016
2,941
28,807
Sayın AngelYordanovKapsov

Bizleri çok farklı bir konu ve yine çok farklı bir çizimle buluşturduğunuz için çok teşekkür ederiz.

Bulgaristan'ın önemli sanatçılarından biri olan Angel Yordanov Kapsov'a, çok hızlı akordeon çalması nedeniyle CİGULİ adı verilmiştir. Akordeon çalması yanında gırtlak kontrolleri ile çok değişik sesler çıkararak çok farklı bir yorumcu olup, Türkiye yanısıra Balkanlarda da tanınmış ve sevilmiş ses ve saz sanatcısıdır. Ciguli yani gerçek adıyla Angel Yordanov Kapsov, 31 Ekim 2014 tarihinde Bulgaristan'ın başkenti Sofya'da hayatını kaybetti.
 
Son düzenleme:

sahin1

Aktif Üye
23 Eyl 2011
165
633
Sormak isterim. Ciguli Bulgaristan Türklerinden değil miydi? Yani, bahis konusu isim Jivkov dönemi Bulgaristan'ında Türklere zorla verilen uydurma isimlerden olabilir. Tıpkı Naim Süleymanoğlu'na zorla Naum Şalamanov adının verilmesi gibi. Ciguli Bulgar asıllı ise ciddi şaşırırım.
 

balkan

Onursal Üye
27 Şub 2016
2,941
28,807
Sormak isterim. Ciguli Bulgaristan Türklerinden değil miydi? Yani, bahis konusu isim Jivkov dönemi Bulgaristan'ında Türklere zorla verilen uydurma isimlerden olabilir. Tıpkı Naim Süleymanoğlu'na zorla Naum Şalamanov adının verilmesi gibi. Ciguli Bulgar asıllı ise ciddi şaşırırım.
Ciguli, 1957 yılında Bulgaristan'da Hasköy'de doğmuştur. Bulgaristan resmi kayıtlarına göre adı Angel Jordanov Kapsov'dur.

Ben Angel Jordanov Kapsov kullanıcı adını görünce bu Ciguli'nin adı diye yorumda yazdım.

Asıl adı Ahmet'tir. 4 kardeşi olan Ciguli'nin babası Hüseyin hamallık yaparken, annesi ise süpürge imal ediyordu. Bazı kaynaklara göre Babasıda müzisyendi.Müzik ile uğraşmadığı zamanlarda hamallık yapardı.1972 yılında babası ölünce evi o geçindirmeye başlamıştır.1974'de Ayten isimli hemşehrisiyle evlenmiştir. Eşi Ayten hanım, tütün ve çimento fabrikalarında çalışmıştır. Bu hanımdan İbrahim ve Ferdi isimli oğulları doğmuştur. Çocuklarına İbrahim Tatlises ve Ferdi Tayfur'a olan hayranlığından dolayı İbrahim ve Ferdi adını koymuştur. Mezarı Hasköy'dedir.

11 yaşından beri düğünlerde ve eğlence yerlerinde akordeon çalan sanatçının merak edilen ciguli lakabı o yıllara dayanıyor. Çocukluğundan beri akordeonu çok hızlı ve kıvrak çaldığından ötürü, Bulgaristan'da o yıllarda çok popüler olan, Sovyet AvtoVAZ firmasının ürettiği VAZ-2101 model sedan arabanın daha çok bilinen adı olan Ciguli (İngilizce: Zhiguli) adıyla anılmaya başlandı.

90'lı yıllarda yasanın değişmesiyle zor bir hayatı olan Ciguli için de her şey bir anda değişmişti.

Pasaportunu çıkarttı, otobüse atlayıp İstanbul’a geldi ilk defa. Bu şehir bir cennetti onun için. “O gece otelde kaldık, su var, banyo var, yumuşak yatak var” diye anlatıyordu: “Hemen beni götürdüler bir düğüne. Bana o gece 50 bin lira verdiler. Nasıl sevindik biliyon mu?”

Sonra ver elini Kumkapı... Ayağında yırtık pabuçlar, üstü başı perişan ama gönlü gene şen. “Güldüler bana, aldılar beni öyle makara yerine” diye anlatıyordu ilk günü. Ama akordeonunu konuşturmaya başlayınca değişti işler. Hemen Üçler Restoran’da çalışmaya başladı. Çok sevdiği Hint filmlerinden öğrenerek çıkarttığı ince sesler hayrete düşürüyordu dinleyenleri.

Ciguli, 1991 yılında Çakıl Gazinosu'nda Hülya Avşar'a akordeon çalarak gazino hayatıyla tanıştı. 1998 yazında İzmir Fuarı'nda sahnede İbrahim Tatlıses ve Sibel Can'ın arkasında çaldı. İki sanatçının da sahne programı sırasında sergilediği renkli şovlarla adını müzik camiasında duyurdu. 1999 yılının Ocak ayında ise çıkardığı 'Binnaz' adlı şarkısıyla uzun süre gündemde kaldı. "Bizim Sokak" isimli dizide de rol alan Ciguli, 6. Kral TV Video Müzik Ödüllerinde En İyi Çıkış Yapan Erkek Sanatçı ödülüne layık görüldü.

Bir zamanların en popüler ismi olan Ciguli'yi elitistler "soytarı" olarak nitelendirdi. Menajerleri ise kullandı ve parasını alamadı. Uzun süre İstanbul, Kuştepe'de tek göz bir odada, hasta annesiyle birlikte yaşadı ve Bulgaristan'da önceki gün 57 yaşındayken bir hasta odasında hayatını kaybetti.

Ciguli'nin ölümünün duyulması sonrası ünlü isimler duygularını sosyal medya aracılığıyla paylaştı. Oyuncu ve sunucu Behzat Uygur, "Ciguli güzel adamdı." dedi. Son dönemin Twitter fenomeni sanatçı Atilla Taş, "Ciguli'yi kaybetmişiz, rahmet diliyorum. Yıllar önce Kral TV'de en iyi çıkış yapan şarkıcı ödülünü ben vermiştim ona." ifadelerini kullandı. Oyuncu-yönetmen Hamdi Alkan, "Hoşçakal hayatımıza güzellikler ve renk katan Ciguli.. Nurlar içinde uyu..." yazdı.

Yönetmen Ezel Akay, "Neredesin Firuze'nin oyuncusu, sevdiğim insan Ciguli gitti! Daha film yapacaktık onunla!" derken sanatçı Aylin Aslım, "Muhtemelen küskün ve üzgün gitti. Kıymet bilmeyen hoyratlara hediyeydi oysa. Ne tatlı adamdın sen Ciguli." ifadeleriyle duygularını dile getirdi. Banatçı Yonca Lodi, "Canım hiçbir şey paylaşmak istemiyor. Herkes gibi çok moralsizim. Ciguli vefat haberine de çok üzüldüm. Algılandığının aksine müthiş bir müzisyendi." yorumunu yaptı. Oyuncu Doğa Rutkay da, "Akordion ustası Ciguli Ahmet... Seni tanımış olmak canlı canlı dinlemiş olmak unutulmazdı. Çok kibar, özel bir kişiydi. Allah rahmet eylesin." tweet'i attı.

Bunlar İnternet verileridir. Doğru ya da yanlışlığı tartışılabilir.

Ciguli müzik dosyasında az ya da çok bir iz bırakmış sanatcıdır. Bence Türk ya da Bulgar olmasından çok akordeon'u çaldığı stil ve Hint Ses Sanatçıları gibi gırtlak hareketleri ile Şarkıların yorumuna getirdiği yenilik ve sanatı tartışılmalıdır.
 
Son düzenleme:

sahin1

Aktif Üye
23 Eyl 2011
165
633
1993 yılında yaptığım görev dolayısıyla bu konulara fazlasıyla vâkıfım. 1989 yılında Türkiye'ye göçmek zorunda kalan kişileri çok iyi biliyorum. Görev sürecimde bir dönem Galatasaray kalesini koruyan Simoviç gibi futbolcuların da vatandaşlık taleplerine şahit oldum. Ciguli hakkında bahsettiğiniz net bilgileri büyük oranda doğrudur. Ciguli -ne yazık ki- kıymeti bilinmemiş bir değerdir.
 
Üst