Corto Maltese - Kara Okyanus

jeffrey

Yeni Üye
23 Eyl 2009
49
212
kw4gnds.jpg

İlk çeviri-balonlama çalışmamı paylaşıyorum.
Sizlerden gelecek her türlü eleştirinin çok değerli olduğunu düşünüyorum.
Bu çalışmamda desteğini esirgemeyen Sayın PAM'e teşekkür ederim.
 

pam

Çeviri & Balonlama
27 Kas 2009
303
4,746
Diyarımıza hayırlı olsun.
Daha önce dört projede beraber çalıştığımız ve projelerimizin çevirilerini yapan sn @jeffrey in bu ilk çeviri&balonlamasını keyifle okudum.
İlk çalışma için sorunsuz, güzel bir sonuç ortaya çıkmış.
Ellerine sağlık, yeni paylaşımlarla devamını bekleriz...
 

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,427
8,673
Çizgi roman sanatıyla ilgili, belki çoğu okurun aklına gelmiş olan şu soru zaman zaman benim de aklıma takılıyor; ‘’ acaba çok sevdiğim çizgi romanı başka sanatçılar oluştursaydı, aynı seviyede sever miy(d)im ? ‘’ Tabii, bu sorum Asterix ya da Red Kit gibi, sevilen kahramanların , farklı sanatçılarla hazırlanmış olsa da , grafik yapı olarak aynı karakteristik özelliklere sahip olan çizgi romanlarla ilgili değil. Anlatmak istediğim, yıllarca alışmış olduğumuz çizgi kahramanların maceralarının farklı tarzda, farklı sanatçılarla yapılmış olmasıyla ilgili. Örneğin Turhan Selçuk ustanın dışında hazırlanmış olan Abdülcanbaz macerasını düşünelim. Halen çeşitli serilerle sürmekte olan Buscema ya da Chan çizgisinden farklı ‘’ modern anlayışta ‘’, renkli olarak hazırlanan Conan serilerine, Ferri çizgisinden farklı, çeşitli sanatçılarla hazırlanan Zagor maceralarına, Alessandrini’nin ‘’ hınzırca ‘’ mizahını, ustaca işlediği ‘’ Martin Mystere ‘’ ler yerine yine farklı sanatçılardan gördüğümüz maceralara ne kadar alışabildik ? Örnekler çoğaltılabilir. Aynı durum '' Resim Sanatı '' için de söylenebilir. Örneğin, Munch’un ünlü ‘’ Çığlık ‘’ tablosunun yorumu olarak, tablodan hareketle bir çok benzeri yapıldı. Ama, başarı olarak Munch’un eserinin yanına yaklaşan bile yok diyebiliriz. Ancak, her iki sanat dalında başarılı örnekler de yok değil.

Tüm yukarıda yazdıklarımı, Sn. @jeffrey ' in emekleri sonucu bizlere sunduğu Corto Maltese macerası ‘’ Kara Okyanus ‘’ için yazdım. Resim sanatının omurgasını oluşturan 4 unsuru yani, leke, çizgi , renk ve benek unsurlarını gözönüne alalım. Çizgi romanlarda, bunlardan ‘’ çizgi unsuru ‘’ denilince ilk önce Turhan Selçuk’un Abdülcanbaz’ı aklıma gelir. Selçuk, çoğu usta sanatçı gibi, çizimlerinin tanınması konusunda imzasına bile gerek olmayan , ‘’ evrensel ‘’ bir tarz yaratmıştı. ‘’ Benek ‘’ konusunda ise ilk aklıma gelen, sanatçı Hugo Pratt ve onun Corto Maltese’leridir. Pratt, çizdiği karelerle oluşturduğu siyah beyaz dengesiyle çizgi roman severlerin gönlünü fethetti, dahası kendisinden sonraki kuşakları, Jose Munoz gibi sanatçıları etkiledi.

Benim gibi pek çok çizgi roman okurunun severek okuduğu Corto Maltese maceralarına, gördüğüm kadarıyla, efsane sanatçı Hugo Pratt sonrası , iki sanatçı grubu ile devam edildi. ( Ruben Pellejero / Juan Diaz Canales ve Martin Quenehen / Bastien Vives ekipleri.) Bu maceraların bir kısmı, yabancı dilde, diyarımızda da yayınlandı. Önce bu çok değişik ve uzun süredir merak ettiğim ‘’ Kara Okyanus ‘’ macerasını okudum. Bir hayli değişik bir Corto macerası gerçekten de. Sonra , sanatçılarının görüşlerini merak ettim. Zaten , Vives'in Corto'dan etkilendiği ve heyecanı belli oluyor. Senaryo yazarı Quenehen ise, yaşamındaki en önemli çizgi romanın Corto Maltese olduğunu açıkladı. Çizer Bastien Vives’in büyük bir cesaret göstererek, Corto’nun alıştığımız şapkasını ve ‘’ rüzgarda uçuşan ‘’ redingotunu çıkardığını, bir bakıma karakteristik aksesuarlarından arındırdığını, sadece küçük denizci kazağıyla çizdiğini görüyoruz. Sanki , yine ‘’ cool ‘’ ama, daha ‘’ genç ‘’ bir Corto var karşımızda. ( Zaten, senaryo açısından da geçerli zaman diliminin 21. yy. olduğu görülüyor. )

Pratt grafiğinden farklı olan ‘’ Kara Okyanus ‘’ macerası için, Corto meraklılarının mutlaka okuması gerektiğini düşünüyorum. Bir çok nedenle ; halen sürmekte olduğuna inandığım ‘’ Corto maceralarının sihiri ‘’ bence en önemlisi.

Yukarıda da yazdığım gibi, bu macerayı nette yayınlanmasını gördükten sonra, uzun süredir merak içinde bekliyordum. Dostların bu maceranın çevirisi, balonlamaları ve sunumunuzla ilgili olumlu düşüncelerine aynen katılıyorum. Çok teşekkür ederim Sn. @jeffrey . Ben de , bundan sonra da, yine bu eser gibi nitelikli eser çevirilerinizi beklemekteyim.
 
Son düzenleme:

jeffrey

Yeni Üye
23 Eyl 2009
49
212
Çizgi roman sanatıyla ilgili, belki çoğu okurun aklına gelmiş olan şu soru zaman zaman benim de aklıma takılıyor; ‘’ acaba çok sevdiğim çizgi romanı başka sanatçılar oluştursaydı, aynı seviyede sever miy(d)im ? ‘’ Tabii, bu sorum Asterix ya da Red Kit gibi, sevilen kahramanların , farklı sanatçılarla hazırlanmış olsa da , grafik yapı olarak aynı karakteristik özelliklere sahip olan çizgi romanlarla ilgili değil. Anlatmak istediğim, yıllarca alışmış olduğumuz çizgi kahramanların maceralarının farklı tarzda, farklı sanatçılarla yapılmış olmasıyla ilgili. Örneğin Turhan Selçuk ustanın dışında hazırlanmış olan Abdülcanbaz macerasını düşünelim. Halen çeşitli serilerle sürmekte olan Buscema ya da Chan çizgisinden farklı ‘’ modern anlayışta ‘’, renkli olarak hazırlanan Conan serilerine, Ferri çizgisinden farklı, çeşitli sanatçılarla hazırlanan Zagor maceralarına, Alessandrini’nin ‘’ hınzırca ‘’ mizahını, ustaca işlediği ‘’ Martin Mystere ‘’ ler yerine yine farklı sanatçılardan gördüğümüz maceralara ne kadar alışabildik ? Örnekler çoğaltılabilir. Aynı durum '' Resim Sanatı '' için de söylenebilir. Örneğin, Munch’un ünlü ‘’ Çığlık ‘’ tablosunun yorumu olarak, tablodan hareketle bir çok benzeri yapıldı. Ama, başarı olarak Munch’un eserinin yanına yaklaşan bile yok diyebiliriz. Ancak, her iki sanat dalında başarılı örnekler de yok değil.

Tüm yukarıda yazdıklarımı, Sn. @jeffrey ' in emekleri sonucu bizlere sunduğu Corto Maltese macerası ‘’ Kara Okyanus ‘’ için yazdım. Resim sanatının omurgasını oluşturan 4 unsuru yani, leke, çizgi , renk ve benek unsurlarını gözönüne alalım. Çizgi romanlarda, bunlardan ‘’ çizgi unsuru ‘’ denilince ilk önce Turhan Selçuk’un Abdülcanbaz’ı aklıma gelir. Selçuk, çoğu usta sanatçı gibi, çizimlerinin tanınması konusunda imzasına bile gerek olmayan , ‘’ evrensel ‘’ bir tarz yaratmıştı. ‘’ Benek ‘’ konusunda ise ilk aklıma gelen, sanatçı Hugo Pratt ve onun Corto Maltese’leridir. Pratt, çizdiği karelerle oluşturduğu siyah beyaz dengesiyle çizgi roman severlerin gönlünü fethetti, dahası kendisinden sonraki kuşakları, Jose Munoz gibi sanatçıları etkiledi.

Benim gibi pek çok çizgi roman okurunun severek okuduğu Corto Maltese maceralarına, gördüğüm kadarıyla, efsane sanatçı Hugo Pratt sonrası , iki sanatçı grubu ile devam edildi. ( Ruben Pellejero / Juan Diaz Canales ve Martin Quenehen / Bastien Vives ekipleri.) Önce bu çok değişik ve uzun süredir merak ettiğim ‘’ Kara Okyanus ‘’ macerasını okudum. Bir hayli değişik bir Corto macerası gerçekten de. Sonra , sanatçısının görüşlerini merak ettim. Çizeri Bastien Vives’in büyük bir cesaret göstererek, Corto’nun alıştığımız şapkasını ve ‘’ rüzgarda uçuşan ‘’ redingotunu çıkardığını, bir bakıma karakteristik aksesuarlarından arındırdığını, sadece küçük denizci kazağıyla çizdiğini görüyoruz. Sanki , yine ‘’ cool ‘’ ama, daha ‘’ genç ‘’ bir Corto var karşımızda. ( Zaten, senaryo açısından da geçerli zaman diliminin 21. yy. olduğu görülüyor. )

Pratt grafiğinden farklı olan ‘’ Kara Okyanus ‘’ macerası için, Corto meraklılarının mutlaka okuması gerektiğini düşünüyorum. Bir çok nedenle ; halen sürmekte olduğuna inandığım ‘’ Corto maceralarının sihiri ‘’ bence en önemlisi.

Yukarıda da yazdığım gibi, bu macerayı nette yayınlanmasını gördükten sonra, uzun süredir merak içinde bekliyordum. Dostların bu maceranın çevirisi, balonlamaları ve sunumunuzla ilgili olumlu düşüncelerine aynen katılıyorum. Çok teşekkür ederim Sn. @jeffrey . Ben de , bundan sonra da, yine bu eser gibi nitelikli eser çevirilerinizi beklemekteyim.
Sayın eankara görüşleriniz çalışma sırasında hissetiklerime tercüman oldu. Orjinalinden sonrasına karşı hep bir çekingenlik oluyor. Sanırım sadece teknik değil duygusal sebeplerle de değişime tereddütle yaklaşıyoruz. Belki yılların geçtiğini de bize hatırlattığı için. İlginiz için teşekkür ederim.
 
Üst