Sahi biz hangi yıldayız?

comedian

Onursal Üye
13 Tem 2012
1,269
4,740
siyaset yapmak amaçlı değil sadece gerçeği görmemiz amaçlı olarak paylaşıyorum yazıyı. o yüzden yorumlarınızda "siyaset yapıyorsun" ibaresi kullanılmadan önce biraz düşünün.

başbakan soma'da açıklama yapıyor olduğu gibi alıyorum ilgili kısmı.

"Soru: Bu kadar tehlikeli iş yapıp da böyle bir kazaya hazırlıklı olmayan bir işletme nasıl olup da faaliyetlerine devam edebildi? Burada sorumluluk kime ait?

Cevap: Bir gazeteci olarak zannediyorum dünyada kömür madenlerinin nasıl çalıştığını yakından takip etmiyorsunuz. Bu şundan kaynaklanıyor olabilir, Katar’da pek kömür madeni yok doğalgaz yok. Ben size birkaç rakam vereceğim, neyin ne olduğunu görmeniz bakımından önemli. Bu ocakla ilgili mart ayı sonunda yapılmış olan gerek sağlık gerek güvenlik kontrolünde bu ocağın, bu noktada işçi sağlığı iş güvenliği noktasında başarılı olduğu tespit edilmiştir. Bizim 1942’den 2010 sonuna kadar arkadaşlar, toplam şöyle bu kazalardaki ölü sayımıza baktığımızda yaklaşık 900 civarında. 42,47,55,83,87,90,95,2010. Bunların içerisinde 92 yılında Kozlu’da yaşanan 263 işçinin öldüğü grizu faciası en büyük kaza olarak kayıtlara geçti.

Bunlar kömürde olanlar.

‘İNGİLTERE’DE 1862’DE 204 KİŞİ ÖLDÜ’

İngiltere’de geçmişe gidiyorum, 1862 bu madende göçük 204 kişi ölmüş. 1866 361 kişi ölmüş İngiltere. İngiltere’de 1894 patlama 290. Fransa’ya geliyorum 1906 dünya tarihinin en ölümlü ikinci kazası 1099. Daha yakın dönemlere geleyim diyorum, Japonya 1914’de 687. Çin 1942, gaz ve kömür karışmanın neden olduğu sayılıyor ölüm sayısı 1549.

Değerli arkadaşlar yine Çin’de 1960 metan gazı patlaması 684. Ve Japonya’da 1963’te yine kömür tozu patlaması 458. Hindistan 375. 1975’te metan gazı alev aldı, maden çatısı çöktü ve 372. Bu ocakların bu noktada bu tür kazaları sürekli olan şeyler.

‘BUNLAR OLAĞAN ŞEYLERDİR’

Bakın Amerika. Teknolojisiyle her şeyiyle. 1907’de 361.

Arkadaşlar yani biz bir defa bu tür ocaklarında, kömür ocaklarında bu olanları, lütfen buralarda bu olaylar hiç olmaz diye yorumlamayalım. Bunlar olağan şeylerdir. Literatürde iş kazası denilen bir olay vardır. Bunun yapısında fıtratında bunlar var. hiç kaza olmayacak diye bir şey yok. Tabi işin boyutunun bu kadar fazla olması bizi derinden yaralamıştır. Bizi derinden üzmüştür. Kontrollerle de burası gerçekten gerek işçi sağlığı gerek işçi güvenliği açısından da iyi noktada kömür ocaklarından birisi olarak değerlendirmesi yapılmış ve nisan mayıs’ta da çalışmalarına devam etmiştir."

benim sorum şu olacak "sahi biz hangi yıldaydık?"
 
Son düzenleme:

abartman

Onursal Üye
13 Ocak 2011
2,005
12,292
Okula geç kalan öğrenciler mazeret olarak saatin geri kaldığını ya da durduğunu, uyanamadıklarını filan ileri sürer ya. Olabilirliği vardır. Ama birinin "takvimleri geri kalıyorsa" mazeret mazeret olamayacağı gibi gizlenmeye çalışılan kabahatin büyüklüğü de daha net anlaşılır, herhalde..
 

savok

Admin
30 Eki 2009
20,054
88,043
Kasımpaşa
Ben de siyaset yapmıyorum. Çünkü cübbem var, neme lazım çıkart filan diyen olabilir..

"Güney Kore Başbakanı Chung Hong-won, 16 Nisan'da yaşanan gemi kazasının ardından istifa etti.

.....

Hükumetin kazaya müdahalesinin yavaş olmasına ve kamuoyu ile paylaşılan bilgilerin sık sık değiştirilmesi gibi konulara yönelik eleştirilerden dolayı istifa eden Chung, Güney Kore halkından özür diledi."
 

akrep069

Kıdemli Üye
14 Ara 2009
489
611
[sıze="4"]ben de siyaset yapmıyorum. çünkü cübbem var, neme lazım çıkart filan diyen olabilir..

"güney kore başbakanı chung hong-won, 16 nisan'da yaşanan gemi kazasının ardından istifa etti.

.....

Hükumetin kazaya müdahalesinin yavaş olmasına ve kamuoyu ile paylaşılan bilgilerin sık sık değiştirilmesi gibi konulara yönelik eleştirilerden dolayı istifa eden chung, güney kore halkından özür diledi."[/sıze]



sevgili savok dostum yukarda saydıgın ülke onurları ile yaşıyan gererkırse

h a r a k ı r i

yapacak kadar onurlı insanlar karıştırma oraları

bizler ileri demokrasi tadmış(?) gaza ile boyanmış toma ile ılhas edilmiş bir ınsanlarız


onur dediğin nedir bir kaç yüz ölümden ne çıkar

sevgiler saygılar keşke bu yazıları hiçbirimiz yazmasaydık 0 245 can şu an yaşasaydı...
 

akrep069

Kıdemli Üye
14 Ara 2009
489
611
275 oldu .......belkı daha arksaı gelecek allah ailelerıne sabır versın....
Onur .......onur .......onur....
Sadece 4 harften oluşan bir kelıme olmaması lazım !!!!!!!
 

akrep069

Kıdemli Üye
14 Ara 2009
489
611
Her zaman siyasıler şöyle bir cümle edeler?

''cumhuriyet tarıhını en buyuk olayı gerçekleştirdik ''
devamlı seçim zamanı ve tartışma programlarında siyasiler söylerler
''yagdanlık'' ''embeded'' yazarlar kiralık yazarlar bu cümleyi söylerler yazarlar durular böbürlenirler biz yaptık sz yapamdınz misali

a c a b a ??????????

şimdi
bunu da yazacakalar mı?

''cumhuriyet tarihinin en büyük maden facisaını maden katliamını yazacaklar mı?gerçekten onur sahıbı kişilik sahibi yukarıda nitelikleirniz yazdıgımız yazarlar bunları yarın köşlerinde yazacaklarmı?

Iyi akşamlar demek ne kadar iyi gelir acaba?

Bu akşam

hangi evlerde ocaklar da babasız kardeşssiz yegensiz oğulsuz bir gece nasıl olacak ?
iyi akşamlar
babanın oğulun kardeşin yeğenınin sesı olmayan sedası olmayan bir gece bir daha ondan ses alamaycak eşler anneler ablalar abiler

nasıl olacak onlara dünyanın parasını versenzi nasıl onun yerını tutacak

bunları düşünün acaba gerçekten iyi akşamlar mı var ülkemde ?
 
Son düzenleme:

denizkara

Yeni Üye
28 Mar 2010
0
363
denizci
Sanırım geçen yıldı; Şili’deki maden kazası aklıma geldi, sonrası malum; tek can kaybı olmadı, devlet başkanı madende yatıp kalktı, gelelim soruya:

2014, Yusufcum; 2014.
 

akim

Kıdemli Üye
29 May 2011
199
428
Bence biz yaşamıyoruz, aslında yaşıyoruz ama bir şeylerin kabusunda. Aklım, mantığım, bu yaşananlara bu söylenenlere inanmıyor, onları anlamıyor artık. Evet, evet mutlaka bir şeylerin rüyasında, kabus haline dönüşmüş bir şekilde var bu ülke. İnanın artık bunların gerçekten olduğuna şüphe etmeye başladım.
 

akrep069

Kıdemli Üye
14 Ara 2009
489
611
Acaba ?
3 köprü 3 havalanı dıye her alanda boy gösterıyoruz ya şimdi bunlara hazıne garantiside çıktı

acaba ?

Hazıne garantisi olarak bu madenler guvenlık kabınlerı neden yapılmaz

acaba ?

Dedim
bazen şeytan ayrıntıda gizlidir değilmi?
sen yandaşlara hazıne garantisi ver
insan sağlığına boş ver ?
allah bıze akıl vermiş ya ama nerde?


Dedim ya aklıma bazen bu sorular takılıyor?
 

İmmortals

Yeni Üye
18 May 2013
57
172
Yok üstadım yok biz akıllanmayız.Başbakan daha yakın bir tarihe gelelim diyo 1914 ! 100 yıl öncesi... Gerçekten çok yakın bir tarih. Basitçe düşünelim dünya o tarihten bu yana 2 dünya savaşı gördü. Ne kadar kolay değil mi basitçe kader demek,fıtrat demek. Ölüm kaçınılmaz bir son bunun için tvlerde vaaza gerek yok ! Ancak unutulan birşey var o da ölüm sebebi.Sebepler ve sebep olanlar. Bizim milletimizin bunu anlaması gerek. Ne demek olağan şeyler. Bu söz nereye gidebilir insanlar farkında mı ? Yarın bir cinayet zanlısı çıkıpta "ben öldürdüm ama bunlar olağan şeyler,ilk katil ben miyim ?" derse mahkeme serbest mi bıraksın. Hala çıkıpta basitçe gerekli önlemler alınacak diyorlar,ne önlemi. Durmak yok uyumaya devam.
Bu konu vasıtasıyla bir diğer konuya değinmek istiyorum; her yerde sela okundu,mevlütler. Buna karşı çıkmıyorum tabii ama sonuçta önemli olan yaşarken sahip çıkmak. Bir kişi önceden dedimi dua edelim bir kaza olmasın,hayır ! Ama olduktan sonra herkeste bir dua. Biz herşeyi tersten yapıyoruz,insanlarımız yitip gittikten sonra. Ölünce ağlayan çokta yaşarken sahip çıkan yok.
Hangi yıldayız bilmiyorum ama dünyada "insan" sayısının hızla azaldığı bir dönemdeyiz.
Gerçi konuşuyoruz ama kim bizi dinler. Kendi adıma konuşmam gerekirse üni. Öğrencisiyim diğer bir deyişle-yada akp deyişiyle-solcu ve ateist tayfasıyım.
Eskiden insanlar konuştukları için ölürdü,sustukları ıçin değil...
 

vkopuzoglu

Süper Üye
3 Mar 2010
1,547
1,034
Bursa
BnrX6RtIgAIntDn.jpg
Şili ve Türkiye Söylenecek çok söz var ama dinleyen mi var?

Yüce Rabbim ocağına ateş düşen tüm ailelerimize sabır ve dayanma gücü versin. Şehitlerimizin de ruhu Şâd olsun.
 

İmmortals

Yeni Üye
18 May 2013
57
172
BnrgtjAIIAAMKKJ.jpg


Bu fotoğrafı yeni gördüm.Bir takım hacı-hoca oraya gitmiş. Ne derseler beğenirsiniz;"onlar Şehit Cennet'e gittiler'bağırmayın"
Yorumsuz demeyeceğim,çünkü söylenecek çok şey var bu fotoyla ilgili.
Allah görüyor herşeyi.. Hepimize sabır versin..
 

KARAOĞLAN

Onursal Üye
2 Şub 2010
3,008
21,251
Gaziantep
Hangi yılda yaşıyoruz.

Sevgili "comedian" tam tarih istiyorsan; 16 Mayıs 1860 yılında yaşıyoruz. Şükredelim ki 1500 yıl
öncesinde değil.

Kara Altın filminde Şeyh adamına sorar "Yani batıdan yüz yıl geridemiyiz" Yanıt "Hatta bin yıl"

E.Zola Germinal'i daha yeni yazdı. Ken Parker- Grev'in yazılıp çizilmesine daha 100 yıldan fazla var. G.Owrell'ın 1984'ü yazmasına da o kadar.

Bütün bunlardan habersiz cahil bir yönetimin altında ülkemiz.

Bakarmısınız verilen örnekler hangi yıllara ait.

Emekçilerin bütün eylemlerine omuz veren , kalanları kazadan ve beladan korunmaları için muska yazmak için teşrif etmişler kanımca. Ama hizmetleri karşılıksız olmaz.(Sevgili İmmortals'ın koyduğu resim)

Bu zatı-ı muhteremler ülke ekonomisine,üretime 0(sıfır) katkısı olan ama en iyi beslenen en iyi konutlarda yaşayan takım.

İpin ucunu kaçırdım.Hangi yılda yaşıyoruz? En uygunu Ortaçağ Avrupası galiba.

Böyle bir ülkede kafa sağlığını korumak büyük marifet.
 

denizkara

Yeni Üye
28 Mar 2010
0
363
denizci
BnrgtjAIIAAMKKJ.jpg


Bu fotoğrafı yeni gördüm.Bir takım hacı-hoca oraya gitmiş. Ne derseler beğenirsiniz;"onlar Şehit Cennet'e gittiler'bağırmayın"
Yorumsuz demeyeceğim,çünkü söylenecek çok şey var bu fotoyla ilgili.
Allah görüyor herşeyi.. Hepimize sabır versin..


"DÜNYADA ÖYLE AÇ İNSANLAR VARDIR Kİ, TANRI ONLARA ANCAK EKMEK BİÇİMİNDE GÖRÜNEBİLİR."

Charles Dickens


Sanayi Devrimi sırasında geniş kitlelerin çektiği acıları, yoksulluğu, çaresizliği sayfalar dolusu romanlarıyla anlatan Charles Dickens, yukarıdaki sözüyle 1800'lü yılların İngiltere'sini ve acımasızlığını; tokat gibi anlatmıştı.
Bugünse; yani 2014'ün Türkiye'si 1800'lü yılların İngiltere'siyle kıyaslandı, ya biz de tarihteki başka bir tarihi kıyaslarsak.

Bu takım da oraya gitti demek ki, ama ana sorun şu; acaba herkes cennete mi gitmek ister, ya adam cennete gitmek istemiyorsa, bana cehennem hep çekici gelmiştir.
 

İmmortals

Yeni Üye
18 May 2013
57
172
Maalesef bu durum çoğu dindar ülkelerde oluyor.Dini işlerine geldikleri gibi kullanıp halkı istedikleri yönde tutmaya çalışıyorlar.Hayır yani bunu söyledikten sonra ne olmasını bekliyorlardı,insanlar susacak mıydı,sevinip halay mı çekeceklerdi ? Birde utanmadan bağırmayın diyor,ben olduğum yerde acıdan duramıyorum,o insanları bir düşünün.
Ancak düşününce kimlerden empati yapmasını bekliyoruz sahi.Yanında ezilip büzülenleri olan,sözde bu dünya hayatından nefret eden ama altında binlerce euroluk arabalar olan,4 eş kavramını istediği gibi kullanan ve ondan sonra dinden imandan bahseden bir takımdan..Atatürk'ün güneşi yerine tayyibin ampulünü tercih edenlerin ülkesinde durum bu. Yarın öbürgün bu sarıklılar başımıza devlet yetkilisi olarakta gelir-resmi olarak-
Madalyonun diğer yüzüne baktığımızda böyle bir facia bir Katolik ülkede yaşansa Papanın vaazı bile insanları durduramaz.Aslında biraz düşününce ne demek istediğimi anlamak kolay.Bu durumda insanların acısını dindirecek bir söz hiçbir kitapta yok.Gökyüzünden gelip el sallasalar bile o anlık görüntünün bir daha yaşanmayacak olması bile acı verir.Ülkemin bu tarz insanlara prim vermemesi gerek.
Din sadece onu iyi bilenler tarafından anlatılmalı.
Bilmeyen ve işine geldiği gibi kullananların elinde Din ve Tanrı kavramı en büyük kitle imha silahıdır.
 
Son düzenleme:

margath

Yeni Üye
1 Eyl 2011
24
77
Siyaseti; yıllarca bize dikte edildiği gibi sadece siyasetçilerin yapması gerektiği yanlışından lütfen arınalım artık. Arkadaşlar ! Can güvenliğinden bahsediyoruz.insan hayatından bahsediyoruz.Tabii ki tepki vereceğiz.bu ülkede yapılan yanlışlara tepki vermekle görevlendirilmiş insanlar mı var ki diğerleri film izler gibi seyretsin !
 

akrep069

Kıdemli Üye
14 Ara 2009
489
611
şeytan'ın gör dedikleri yada şeytan kafamı karıştırdı

Sevgili dostlar

az önce açıklanan sayı ile şehılerımız 300 'e yaklaştı..(!)
bu ne çelişkidir ki hala taraf kavgası yapılıyor bız ise can can derdındeyız hala kendılerınden fıkırlerınden menkul yagdanlık embeded köşe yazarlarından 'cumhuriyet tarıhının en büyük maden katliamını bizlere nasip '' oldu dıye yazı yazan satılık beyınlerını kiraya vermiş kalemşörleri daha henüz göremedik başka konular olsa hsyk....adalet ...kanun ..olsa...
fikirleriniz ile beynimze tecavuz etmeyı kendınize şiar edinirsiz.bizim yazdıklarımız doğru senın düşüncen SEN DÜŞÜNEMEZSİN BEN SENIN YERİNE EN DOĞRUSUNU DÜŞÜNÜRÜM DERSİNİZ yanlış dıye beynimize her yerden girmeyi kendınize mubah sayarsınız değilmi?

beyin tecavüzcüleri

fikir tecavüzleri

işte yine şeytan yapacagını yaptı..(!) kafamı karıştı.
 

toxine

Onursal Üye
11 Mar 2013
1,071
3,595
Tespit edilemedi
BURAK KILIÇ 17 Mayıs 2014, Cumartesi tarihli yazı

Olaydan sağ kurtulan Mehmet Ali Dinçer'in ağzından olayın açıklaması. Ölüme yaklaşmanın yaşanmış hikayesi. Çok etkilendim ve derinden üzüldüm.

Soma Holding’e ait patlayan madende 9 yıldır çalışan Mehmet Ali Dinçer, madenden canlı çıkan sayılı isimlerden. Olay patlak verdiğinde ocağın en dip kısmındaki H panosunda 142 arkadaşıyla çalışıyordu. Saat 14.50’de yaşanan patlamanın ardından Dinçer, başından geçenleri an an şöyle anlattı:

“Biz en alt galerideydik. Ekip şefi ‘Kablo patlamış, düzenli şekilde çıkışa yönelin.’ dedi. Yürümeye başladık. 10 dakika sonra bir patlama daha oldu. 2,5 kilometre yürüdük. Ana galeriye yaklaştık. Ama biz çıkışa ulaşamadan, yangının dumanı bize yetişti. Maskeleri taktık.”

“Girişte yangın olduğu için bir süre durduk. Ayak içi diye tabir edilen, kömürün çıkışa yönlendirildiği kısma geçip beklemeye başladık. Ama maskelerdeki oksijen tükendi. Bu sebeple dışarıdan içeriye temiz hava pompalayan sistemin borularını kırarak idareli şekilde nefes almaya çalıştık. Bazı arkadaşlarım oksijen bittiği için maskeleri çıkarıp attı. Ben atmadım. Delip açtığımız temiz hava borusu yetersiz kaldı. Çünkü maskeleri çıkaranlar zehirli havayı solumaya da başladı. 2 saat sonra 142 kişiden 100’ü zehirli havadan bayılıp kendinden geçmişti. Ölme ihtimalimiz güçlendiği için arkadaşlarla yerdeki su birikintisinden abdest aldık. Bir yandan da nefesimi hatta hareketlerimi bile en aza indirerek enerjimi verimli kullanmak istedim. 3 saat kımıldamadan bekledim. Çok az ve yavaş nefes alıyordum. Ancak öleceğiz endişesiyle sağa sola koşturanlar, nefeslerini daha hızlı tüketti. Saatler tükendikçe arkadaşlarım birer birer düştü.”

“Saatler geçtikçe 6 kişi kaldık. Saat 20.00 civarıydı. Eşim ve iki kızım aklıma geldi. Öleceksem de sonuna kadar direnmeye karar verdim. Ama bir süre sonra vücudum hareketsiz kaldığı için uyuşmaya başladı. Şuurumu kaybetmeye başlamıştım. 2-3 arkadaş yanıma gelip iyi misin anlamında işaret yaptılar. Kollarımdan tutup kaldırdılar. İçeriye temiz hava basıldığını anladım. Bu hava değişikliği bize ümit verdi. O an kurtulacağımıza inandım. Sonra yavaş yavaş yürümeye başladık. 50 metre yürüyüp sonra dinleniyorduk. Hepimize bir güç geldi. Madende havanın bir girişi bir de çıkışı var. Yukarıdan havanın geliş ve gidiş yönlerinin ters istikamete değiştirildiğini anladık. Girişe kadar yürüdük. Kirli havanın çıkması için yönlendirilen kısma yürüdük. Artık kurtulacağımızı biliyorduk. Gerisini hatırlamıyorum.”
 
Üst