GüvenGüven
Süper Üye
Pek çoğumuz Profesör David Morrell'in çarpıcı romanı İlk Kan'dan uyarlanan 1982 yapımı filmin başrolünü üstlenen Sylvester Stallone'un (D.1946) John J. Rambo karakterinin beyaz perdeye aksetmeyi sürdüren gölgesini yakından tanırız.
David Morrell, İngiliz Dili üzerine ders verdiği Iowa Üniversitesi'nde Viet Nam Savaşı'ndan dönen öğrencilerinin savaş hakkında anlattıkları gerçek anılardan etkilenerek 1972 yılında yayınlanan İlk Kan (First Blood) romanını kaleme aldı. Romanda, Kızılderili kanı taşıyan bir savaş gazisinin savaştan sonra ülkesine döndüğünde halk ve kanun adamları tarafından gördüğü kötü muamele sonucu başına gelenler anlatılıyordu. Kitabın sonunda, kitabın kahramanı John J. Rambo intihar ediyordu. Ancak 1976 yılında gösterime giren Rocky filminde büyük başarı ve beğeni toplayan Sylvester Stallone tarafından canlandırılan Rambo karakterinin, 1982 yılında çekilen sinema uyarlamasında ölümüne film şirketi tarafından karşı çıkılınca hikaye değiştirilerek; 1985, 1988 ve 2008 yıllarında devam filmleri çekildi. Bu yıl 20 Eylül'de ülkemizde gösterime girecek 5. filmin resmi fragmanı ise tüm dünyada dün yayınlandı.
Hem Rambo hem de Mister No; hafızalarda iz bırakmış, hayali de olsalar gerçek karakterler kadar canlı, yetmişli yıllar ve sonrasını yaşamış jenerasyonların kültürlerinde kendilerine yer edinmiş karakterler.
Mister No, 1975 yılında Sergio Bonelli komutasındaki Roberto Diso ve çizgilerini hiç bir zaman Mister No'ya yakıştıramadığım Gallieno Ferri tarafından yaratıldı. Burada incelemenin konusu olan elbette ki Ferri'nin çizdiği komik kıyafetli, horoz dövüşünden zevk alan, kadınların en ufak tatlı sözünden sarhoş olan, taktik zekası belaya balıklama atlamaktan ibaret, toy delikanlı yetmesi Mister No değil. Tam tersine; hayatın içinde yoğrulmuş, feleğin çemberinden geçmiş, defalarca hayatın ağırlığını sırtında taşımış, güçsüzün ve gözyaşı dökenin hakkını savunmak için gözünü budaktan ayırmayan, ancak ve ancak mecbur bırakıldığında şiddete başvuran, elleri kan ve barut, ağzı kaşaça ve sigara kokan Mister No konumuz.
Ben bu bağlamda Rambo ve Mister No'nun büyük benzerlikler taşıdığına inanıyorum ve benzer özelliklerini ortak maddelerle sıralayabiliriz diye düşünüyorum. Dilerseniz bunlara birlikte göz atalım...
- Her ikisinin de doğumlarından itibaren baba sevgisi ve şefkatinden yoksun büyüyerek, ilerki yıllarda baba figürü olarak kendilerine otoriter ancak aykırı karakterler seçmeleri,
- Çocukluğunda babasından şiddet gören John Rambo’nun erken yaşta evini terk edip, orduya katılarak orduda saygın bir subay olan Albay Trautman’ı kendisine baba figürü olarak seçmesi ve yaşadığı buhran sonucunda kollarında ağlaması, diğer yandan Jerome Drake İspanya İç Savaşı'nda ABD Hükümeti'nin emriyle savaşıp sonraki faaliyetleri devletin işine gelmediği için Rykers Adası'nda uzun süre hapis yatarken Mister No’nun, New York’un en korkulan adamı Gangster Frankie’yi kendisine baba figürü olarak seçmesi ve Frankie’nin ölümünde “BABA!” diye haykırarak ağlaması,
- Mister No'nun yıllar sonra Jerome Drake ile barışıp, onu affetmesi ve Rambo'nun geçmişiyle barışmak için 2008'de Arizona'ya, babasının çiftliğine dönmesi,
- Rambo'nun Viet Nam Savaşı'nda ve Mister No'nun İkinci Dünya Savaşı'nda çok başarılı askerler olmaları ve savaş yıllarında edindikleri dostlukları ömür boyu sürdürürken, otoriteye baş kaldırmaktan ve bürokratlarla çatışmaktan geri kalmamaları.
- Her ikisinin de hayatı idame (survival) yetenekleri konusunda kendilerini çok iyi yetiştirmiş birer uzman oluşları ve bu yeteneklerini hayat boyu kullanmaları.
- Her ikisinin de Uzak Doğu'da savaşırken Rambo'nun Komünist Çin ve SSCB gölgesinde Kuzey Viet Namlılar'a (Viet Kong), Mister No'nun ise Güneş'in Oğulları Japonlar'a esir düşmesi, esaret süresince işkence görmeleri ve düşmanlarından öğrendikleri dövüş tekniklerini (Rambo'nun Muay Thai ve Eskrima, Mister No'nun ise Judo) hayat boyu kullanmaları.
- Her ikisinin de askeri ve sivil hava, kara ve deniz araçlarını kullanmaktaki ustalıkları, her ikisinin de pilot oluşu.
- Her türlü patlama, infilak, yangın, kırım ve kıyımdan son anda kıl payı kurtulma yetenekleri.
- Her ikisinin de yaşadıkları ülkelerin yerli halkından gördükleri hürmet ve sevgiyi kendi vatandaşları ve vatanlarında göremeyip, her ikisinin de üzerlerindeki kıyafetler ve üç beş parça pılı pırtılarını tıkıştırdıkları sırtlarındaki hurç ve uyku tulumları ile savaştan döndüklerinde ülkeleri ABD'de nahoş karşılanmaları, kendi ülkelerinde toplumun ve kanunun dışına itilmeleri.
- Üstleriyle, amirleriyle, kanun adamlarıyla ve kraldan çok kralcılarla sürtüşmekten, sorun yaşamaktan kaçınmamaları sonucu sıklıkla demir parmaklıkların arkasına düşmeleri,
- Demir parmaklıklardan kurtulur kurtulmaz soluğu başka ülkelerde alıp; Mister No'nun Brezilya'ya, Rambo'nun Tayland'a yerleşmesi,
- Her ikisinin de para için savaşan paralı askerlere karşı duydukları nefret ve karşılaştıkları tüm paralı askerlerin toplamından daha üstün savaşçılar olmaları,
- İkinci Dünya Savaşı'nda Mister No'nun Burma Ormanları'nda Japonlarla çarpışırken, aradan yıllar geçtikten sonra aynı ormanlarda Rambo'nun, İkinci Dünya Savaşı'ndan kalmış patlamamış bombalar arasında Burma Ordusu'yla savaşması,
- Vatanları için, idealleri için savaşan insanlara karşı her ikisinin de duyduğu sempati ve bu insanlarla omuz omuza savaşırken gözlerini budaktan ayırmamaları,
- Her ikisinin de en yakın arkadaşlarını çeşitli zamanlarda çeşitli işkencelerden kurtarmaları, (Mister No'nun işkence gören SS'i CIA'in elinden, Rambo'nun ise Afganistan hapishanelerinde işkence edilen Albay'ı Ruslar'ın elinden kurtarması)
- Her ikisinin de sıklıkla nehir korsanları ve kaçakçılarla karşı karşıya gelip, kendi iradeleri dışında silahlı çatışmalara, savaşlara ve operasyonlara katılmak zorunda kalmaları,
- Her ikisinin de Amerika Kıtası'na Keşifler Dönemi'nde ayak basan büyük kaşiflerin, sırasıyla İsveçli Kaşif Peter Gunnarson Rambo ve İngiliz Kaşif Sir Francis Drake'in torunları olmaları,
Bu bakış açısından Rambo ve Mister No’nun ana karakter özelliklerinde buluştuklarına inanıyor ve bir süredir bu tarz benzerlikler üzerine kafa yoruyordum. Ben bu çalışmayı hazırlarken büyük keyif aldım, umarım sizler de okurken aynı keyfi yaşarsınız.
Keyifle kalın…
David Morrell, İngiliz Dili üzerine ders verdiği Iowa Üniversitesi'nde Viet Nam Savaşı'ndan dönen öğrencilerinin savaş hakkında anlattıkları gerçek anılardan etkilenerek 1972 yılında yayınlanan İlk Kan (First Blood) romanını kaleme aldı. Romanda, Kızılderili kanı taşıyan bir savaş gazisinin savaştan sonra ülkesine döndüğünde halk ve kanun adamları tarafından gördüğü kötü muamele sonucu başına gelenler anlatılıyordu. Kitabın sonunda, kitabın kahramanı John J. Rambo intihar ediyordu. Ancak 1976 yılında gösterime giren Rocky filminde büyük başarı ve beğeni toplayan Sylvester Stallone tarafından canlandırılan Rambo karakterinin, 1982 yılında çekilen sinema uyarlamasında ölümüne film şirketi tarafından karşı çıkılınca hikaye değiştirilerek; 1985, 1988 ve 2008 yıllarında devam filmleri çekildi. Bu yıl 20 Eylül'de ülkemizde gösterime girecek 5. filmin resmi fragmanı ise tüm dünyada dün yayınlandı.
Hem Rambo hem de Mister No; hafızalarda iz bırakmış, hayali de olsalar gerçek karakterler kadar canlı, yetmişli yıllar ve sonrasını yaşamış jenerasyonların kültürlerinde kendilerine yer edinmiş karakterler.


Mister No, 1975 yılında Sergio Bonelli komutasındaki Roberto Diso ve çizgilerini hiç bir zaman Mister No'ya yakıştıramadığım Gallieno Ferri tarafından yaratıldı. Burada incelemenin konusu olan elbette ki Ferri'nin çizdiği komik kıyafetli, horoz dövüşünden zevk alan, kadınların en ufak tatlı sözünden sarhoş olan, taktik zekası belaya balıklama atlamaktan ibaret, toy delikanlı yetmesi Mister No değil. Tam tersine; hayatın içinde yoğrulmuş, feleğin çemberinden geçmiş, defalarca hayatın ağırlığını sırtında taşımış, güçsüzün ve gözyaşı dökenin hakkını savunmak için gözünü budaktan ayırmayan, ancak ve ancak mecbur bırakıldığında şiddete başvuran, elleri kan ve barut, ağzı kaşaça ve sigara kokan Mister No konumuz.
Ben bu bağlamda Rambo ve Mister No'nun büyük benzerlikler taşıdığına inanıyorum ve benzer özelliklerini ortak maddelerle sıralayabiliriz diye düşünüyorum. Dilerseniz bunlara birlikte göz atalım...


- Her ikisinin de doğumlarından itibaren baba sevgisi ve şefkatinden yoksun büyüyerek, ilerki yıllarda baba figürü olarak kendilerine otoriter ancak aykırı karakterler seçmeleri,
- Çocukluğunda babasından şiddet gören John Rambo’nun erken yaşta evini terk edip, orduya katılarak orduda saygın bir subay olan Albay Trautman’ı kendisine baba figürü olarak seçmesi ve yaşadığı buhran sonucunda kollarında ağlaması, diğer yandan Jerome Drake İspanya İç Savaşı'nda ABD Hükümeti'nin emriyle savaşıp sonraki faaliyetleri devletin işine gelmediği için Rykers Adası'nda uzun süre hapis yatarken Mister No’nun, New York’un en korkulan adamı Gangster Frankie’yi kendisine baba figürü olarak seçmesi ve Frankie’nin ölümünde “BABA!” diye haykırarak ağlaması,


- Mister No'nun yıllar sonra Jerome Drake ile barışıp, onu affetmesi ve Rambo'nun geçmişiyle barışmak için 2008'de Arizona'ya, babasının çiftliğine dönmesi,


- Rambo'nun Viet Nam Savaşı'nda ve Mister No'nun İkinci Dünya Savaşı'nda çok başarılı askerler olmaları ve savaş yıllarında edindikleri dostlukları ömür boyu sürdürürken, otoriteye baş kaldırmaktan ve bürokratlarla çatışmaktan geri kalmamaları.
- Her ikisinin de hayatı idame (survival) yetenekleri konusunda kendilerini çok iyi yetiştirmiş birer uzman oluşları ve bu yeteneklerini hayat boyu kullanmaları.
- Her ikisinin de Uzak Doğu'da savaşırken Rambo'nun Komünist Çin ve SSCB gölgesinde Kuzey Viet Namlılar'a (Viet Kong), Mister No'nun ise Güneş'in Oğulları Japonlar'a esir düşmesi, esaret süresince işkence görmeleri ve düşmanlarından öğrendikleri dövüş tekniklerini (Rambo'nun Muay Thai ve Eskrima, Mister No'nun ise Judo) hayat boyu kullanmaları.


- Her ikisinin de askeri ve sivil hava, kara ve deniz araçlarını kullanmaktaki ustalıkları, her ikisinin de pilot oluşu.


- Her türlü patlama, infilak, yangın, kırım ve kıyımdan son anda kıl payı kurtulma yetenekleri.
- Her ikisinin de yaşadıkları ülkelerin yerli halkından gördükleri hürmet ve sevgiyi kendi vatandaşları ve vatanlarında göremeyip, her ikisinin de üzerlerindeki kıyafetler ve üç beş parça pılı pırtılarını tıkıştırdıkları sırtlarındaki hurç ve uyku tulumları ile savaştan döndüklerinde ülkeleri ABD'de nahoş karşılanmaları, kendi ülkelerinde toplumun ve kanunun dışına itilmeleri.


- Üstleriyle, amirleriyle, kanun adamlarıyla ve kraldan çok kralcılarla sürtüşmekten, sorun yaşamaktan kaçınmamaları sonucu sıklıkla demir parmaklıkların arkasına düşmeleri,


- Demir parmaklıklardan kurtulur kurtulmaz soluğu başka ülkelerde alıp; Mister No'nun Brezilya'ya, Rambo'nun Tayland'a yerleşmesi,
- Her ikisinin de para için savaşan paralı askerlere karşı duydukları nefret ve karşılaştıkları tüm paralı askerlerin toplamından daha üstün savaşçılar olmaları,


- İkinci Dünya Savaşı'nda Mister No'nun Burma Ormanları'nda Japonlarla çarpışırken, aradan yıllar geçtikten sonra aynı ormanlarda Rambo'nun, İkinci Dünya Savaşı'ndan kalmış patlamamış bombalar arasında Burma Ordusu'yla savaşması,
- Vatanları için, idealleri için savaşan insanlara karşı her ikisinin de duyduğu sempati ve bu insanlarla omuz omuza savaşırken gözlerini budaktan ayırmamaları,
- Her ikisinin de en yakın arkadaşlarını çeşitli zamanlarda çeşitli işkencelerden kurtarmaları, (Mister No'nun işkence gören SS'i CIA'in elinden, Rambo'nun ise Afganistan hapishanelerinde işkence edilen Albay'ı Ruslar'ın elinden kurtarması)


- Her ikisinin de sıklıkla nehir korsanları ve kaçakçılarla karşı karşıya gelip, kendi iradeleri dışında silahlı çatışmalara, savaşlara ve operasyonlara katılmak zorunda kalmaları,
- Her ikisinin de Amerika Kıtası'na Keşifler Dönemi'nde ayak basan büyük kaşiflerin, sırasıyla İsveçli Kaşif Peter Gunnarson Rambo ve İngiliz Kaşif Sir Francis Drake'in torunları olmaları,


Bu bakış açısından Rambo ve Mister No’nun ana karakter özelliklerinde buluştuklarına inanıyor ve bir süredir bu tarz benzerlikler üzerine kafa yoruyordum. Ben bu çalışmayı hazırlarken büyük keyif aldım, umarım sizler de okurken aynı keyfi yaşarsınız.
Keyifle kalın…
Moderatör tarafında düzenlendi: