Literature (Edebiyat uyarlamaları, yazarlar vb.)

Osidi

Onursal Üye
14 Eyl 2009
1,380
16,549
Ankara
66wx445cgmtsgix5g.jpg

(Fr)​
 

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,001
5,926
Tabii ki, Sn. @Osidi 'nin '' Edebiyat Uyarlamaları '' serisi Dostoyevski'siz olmazdı. Lise yıllarıma ait ateşli edebiyat tartışmalarını hatırladım !! Kim daha büyük edebiyatçı sorusu '' Dostoyevski mi, yoksa Tolstoy mu ? '' sorusuna dönüşürdü. Çok sonraları bu soru İlber hocaya sorulduğunda , '' bu soruya önem veren sadece bizler değilmişiz '' düşüncesine sahip oldum !!
Kitabın sayfalarına baktığımda, biyografik senaryonun , oldukça fazla karede görülen şiirsel çizimlerle canlandırılmasıyla karşılaştım ve de çok yararlı buldum.
Ama, yine belki aynı şeyi gündeme getirmiş olacağım , '' keşke bu gibi çalışmalar, bizim edebiyatçılarımız, daha doğrusu sanat ve bilim adamlarımız açısından yapılmış olsa ( iş dünyamızı dahil , daha pek çok alanı bu cümleye ilave etmek yanlış olmaz ). Çok önemli değerlere sahip olmamızla yetinmeyip, bu değerli karakterleri , yeni kuşaklarımıza, hatta dünyaya tanıtmayı başarabilsek. Bu '' keşke '' cümlesini , daha dar kapsamda çizgi roman özelinde düşünecek olursak, işimizin daha zor olduğu aşikar !!

Değerli paylaşımınız için teşekkürler @Osidi .
 
Son düzenleme:

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,001
5,926
İşte bu paylaşıma ilgisiz kalmam mümkün değil! Bir yazar düşünelim ki , hala nasıl öldüğü belirsizliğini korusun. Bir çok sevdiğim Poe öyküsü var. Ama, dedektiflik kurumunun ilk bulunduğu roman, bir başka deyişle dedektiflik romanlarının öncüsü olan '' Morg Sokağı Cinayetleri '' unutulmazlarım arasındadır. Ayrıca, Kuzgun ve de Annabel Lee ( son olarak Martin Mystere macerasında rastlamak güzel oldu ) 'yi de yine Poe şaheserleri arasında saymak gerekir. Yıllar öncesinin Gırgır dergilerinde, Poe uyarlaması olan, senaryosu ülkemizde geçen korku çizgi öyküleri, yine bu usta sanatçıyı arkadaşlarla anmamıza neden olurdu. Ard arda müthiş gotik öyküler yazan Poe'nun , aslında bu romanları yazmasının nedeninin, küçük yaşlarda okula giderken mezarlık önünden geçmek zorunda kalmasından kaynaklandığını öğrendiğimde şaşırdığımı hatırlıyorum.

Kitabın sayfalarını karıştırdığımda, bir hayli ilginç, gotik nitelikli, karanlık ortamlı karelerin beni beklediğini gördüm !!

Teşekkürler Sn. @Osidi
 

İnanna Salome

Aktif Üye
4 Eki 2023
235
1,499
İşte bu paylaşıma ilgisiz kalmam mümkün değil! Bir yazar düşünelim ki , hala nasıl öldüğü belirsizliğini korusun. Bir çok sevdiğim Poe öyküsü var. Ama, dedektiflik kurumunun ilk bulunduğu roman, bir başka deyişle dedektiflik romanlarının öncüsü olan '' Morg Sokağı Cinayetleri '' unutulmazlarım arasındadır. Ayrıca, Kuzgun ve de Annabel Lee ( son olarak Martin Mystere macerasında rastlamak güzel oldu ) 'yi de yine Poe şaheserleri arasında saymak gerekir. Yıllar öncesinin Gırgır dergilerinde, Poe uyarlaması olan, senaryosu ülkemizde geçen korku çizgi öyküleri, yine bu usta sanatçıyı arkadaşlarla anmamıza neden olurdu. Ard arda müthiş gotik öyküler yazan Poe'nun , aslında bu romanları yazmasının nedeninin, küçük yaşlarda okula giderken mezarlık önünden geçmek zorunda kalmasından kaynaklandığını öğrendiğimde şaşırdığımı hatırlıyorum.

Kitabın sayfalarını karıştırdığımda, bir hayli ilginç, gotik nitelikli, karanlık ortamlı karelerin beni beklediğini gördüm !!

Teşekkürler Sn. @Osidi
Poe; Sayın @eankara'nın harika tespitiyle Poe polisiye romanın öncüsü, dünya edebiyatının ilk detektifi Auguste Dupin'in yaratıcısı olması yanında, Balon Şakası öyküsü ile Jules Verne'in Balonla Beş Hafta ile başlayan Olağanüstü Yolculuklar Dizisini yazmasına ilham olmuş, Hans Pavel Diye Birinin Benzeri Görülmemiş Serüveni ile Jules Verne'in Ay'a Seyahati'ne de ilham olmuş deha. Korku, gerilim, polisiye öncülüğü yanında bilim kurguya da öncü olmuş, korkutmayı da güldürmeyi de fevkalade başaran dehası ile uyumsuz ruhunun iz düşümleri sadece geceleri değil gündüzleri de düş gören ruhlara sonsuz ilham olmuş bir şair.
"Başkaları gibi değildim çocukluktan beri
Görmedim başkalarının gördüğü gibi
Ortak bir pınardan almadım tutkularımı
Aynı kaynaktan almadım kederimi
Uyandıramadım yüreğimi sevince aynı seste
Ve sevdiğim her şeyi yalnız sevdim.”

"Zihin ancak sıra dışılıkta kendine yol bulur."

“Eşsiz olduğu öyle bariz bir gerçek gibi görünüyordu ki, bu eşsizliğin nereden kaynaklandığını sorgulamak saygısızlık gibi geliyordu.”

"Hangi türden olursa olsun güzellik, en üstün gelişimi içinde, hassas ruhu her zaman gözyaşlarına boğar."

"Kısaca kelimelerin şiirini
Güzelliğin ritmik yaratımı olarak tanımlarım."

"Gündüz rüya görenler, yalnızca gece rüya görenlerin gözünden kaçan pek çok şeyin farkındadırlar."

Güzellik aşığı hassas bir ruh olması yanında gerçeği görmede ve göstermede de cesur bir zihin Poe: "“Gördüklerinizin yalnız yarısına inanın, duyduklarınızın hiçbirine.”
Aynı zamanda da derin bir filozof:
"Yet if hope has flown away
In a night, or in a day,
In a vision, or in none,
Is it therefore the less gone?
All that we see or seem
Is but a dream within a dream.
"
Sayın @Osidi'nin paylaştığı pek muhteşem çizgi romanın karanlık havasında, Poe eseri The Black Cat'in Masters of Horror uyarlaması ile tüm uyumsuz ruhlara sevgiler...
 

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,001
5,926
Poe edebiyat dünyasında , özellikle polisiye türünde yarattığı unutulmaz eseriyle , bu kez Sn. @Osidi paylaşımı olarak karşımızda. Sevilen yazarı çeşitli çizgi romanlarda karakter olarak da görüyorduk , ama bana göre '' Morg Sokağı Cinayetleri ''nin büyülü havası bir başka ! Eser , bilinen bir eser olunca kareleri izlemek ya da çizim dünyasının içine girmek daha rahat oluyor. Fabrice Druet'nin çizimleriyle 20. yy. başlarındaki Paris'in iç ve dış mekanlarını görüp, gezmek bir hayli keyifli oldu benim için. Karanlık ve kasvetli ortamlardaki polisiye bilmece konusunu görünce, bu paylaşımın '' Noir '' konu başlığı altında da yakışabileceğini düşündüm.

Teşekkürler @Osidi
 
Son düzenleme:

İnanna Salome

Aktif Üye
4 Eki 2023
235
1,499
Harika kitaplar ve ufuk açıcı harika yorumlar! Katkı sunan tüm dostlara sonsuz teşekkürler...
Tabii Poe denince Alan Parsons Project'in harikulade "Tales of Mystery and Imagination" albümünü de unutmamak lazım!
Sayın @Calligrapher'ın harika paylaşımı ile Poe evreniyle titreşime geçince , harikulade nice keşiflere de kanatlanıyoruz.
Poe, Alan Parson's Project, Orson Welles & Vladimir Kush ; A Dream within a Dream :
 

İnanna Salome

Aktif Üye
4 Eki 2023
235
1,499
dqaulrjp7s9wkif5g.jpg




Sayın @Osidi, muhteşem Poe eserinin pek güzel çizgi romanı yanında Poe ilhamıyla bestelenen muhteşemlikler dizisini keşfetmemi sağladığınız için sonsuz teşekkürler.
Filipp Logvinenko'nun Filipp's Music Team'in Edgar Allen Poe'ya dair tüm Dark Tales bestelerini aynı adlı Poe eserlerini okurken dinleyip, ilhamdan ilhama kanatlanacağım.
Sizin paylaştığınız bölüme bayıldığımdan, tadı damağımda kalan eserin tümünü buldum.

Dark Tales Edgar Allan Poes Murders in the Rue Morgue Soundtrack | OST All parts

 

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,001
5,926
Polisiye romanları oldum olası sevmişimdir. İster Türk ister yabancı yazar olsun , sanırım içerdikleri matematiksel mantık dahilinde, bilinmeyen, yakalanması gereken , nefret edilesi katilin bulunması cazip gelmiştir bana. Şimdilerde izlediğim polisiye dizilerden ya da filmlerden , yıllar önceki eskilerden aldığım tadı artık alamasam da , bu türün romanlarına düşkünlüğüm devam ediyor. Bu yazarlardan biri de çok sonraları tanıyıp, birer birer romanlarını okuduğum ( en son Melek Kolleksiyoncusunu okudum ) Camilla Lackberg.

Polisiye romanlar konusunda , bir gün nette Lackberg için ,'' Kraliçe '' !! tanımlamasını okuduğumda , '' amma da abarttılar'' diye düşündüğümü hatırlıyorum. Benim için polisiye alanında '' kraliçe '' tanımına uyan tek bir yazar vardı; Agatha Christie. Bu nedenle , netten Saklı Çocuk romanını indirdiğimi ama, okuduktan sonra çok beğendiğimi hatırlıyorum. Her roman karakteri adeta canlı gibiydi !

Lackberg'in diğer romanlarını okuyup, nette kendisini araştırdıktan sonra , roman kahramanları konusunda , yazarlık alanı için , bu mesleği düşünen adaylara eğitim verdiğini öğrendim. Lackberg, her roman karakterinin ayrı ayrı, konuşma tarzından başlayıp, yaşantı ve karakteristik özellikleri için, mutlaka farklı nitelikler kazandırılması gerektiğini öğretiyordu. Bir bakıma , her karaktere nasıl canlılık kazandırılacağını anlatıyordu.

Sn. @Osidi 'nin bu akşamki paylaştığı çizgi romanın başlığı Fjalbacka. Yazarın doğduğu ve büyüdüğü İsveç'te bir kasaba , romanlarındaki olayların geçtiği yer aynı zamanda . Doğrusu , @Osidi 'nin sevdiğim bu yazara ilişkin paylaşımı benim için tam bir sürpriz oldu. Casterman şirketi bu yazardan uyarlanan çizgi romanı , yayınlarına dahil etmekle iyi bir iş yapmış .( Çizgi roman , yazarın ülkemizde '' Buz Prenses '' adıyla yayınlanan romanından uyarlanmış. )

Yine çok ilginç bir seçiminizi paylaştığınız için teşekkürler @Osidi .
 
Son düzenleme:

İnanna Salome

Aktif Üye
4 Eki 2023
235
1,499
Polisiye romanları oldum olası sevmişimdir. İster Türk ister yabancı yazar olsun , sanırım içerdikleri matematiksel mantık dahilinde, bilinmeyen, yakalanması gereken , nefret edilesi katilin bulunması cazip gelmiştir bana. Şimdilerde izlediğim polisiye dizilerden ya da filmlerden , yıllar önceki eskilerden aldığım tadı artık alamasam da , bu türün romanlarına düşkünlüğüm devam ediyor. Bu yazarlardan biri de çok sonraları tanıyıp, birer birer romanlarını okuduğum ( en son Melek Kolleksiyoncusunu okudum ) Camilla Lackberg.

Polisiye romanlar konusunda , bir gün nette Lackberg için ,'' Kraliçe '' !! tanımlamasını okuduğumda , '' amma da abarttılar'' diye düşündüğümü hatırlıyorum. Benim için polisiye alanında '' kraliçe '' tanımına uyan tek bir yazar vardı; Agatha Christie. Bu nedenle , netten Saklı Çocuk romanını indirdiğimi ama, okuduktan sonra çok beğendiğimi hatırlıyorum. Her roman karakteri adeta canlı gibiydi !

Lackberg'in diğer romanlarını okuyup, nette kendisini araştırdıktan sonra , roman kahramanları konusunda , yazarlık alanı için , bu mesleği düşünen adaylara eğitim verdiğini öğrendim. Lackberg, her roman karakterinin ayrı ayrı, konuşma tarzından başlayıp, yaşantı ve karakteristik özellikleri için, mutlaka farklı nitelikler kazandırılması gerektiğini öğretiyordu. Bir bakıma , her karaktere nasıl canlılık kazandırılacağını anlatıyordu.

Sn. @Osidi 'nin bu akşamki paylaştığı çizgi romanın başlığı Fjalbacka. Yazarın doğduğu ve büyüdüğü bu kasaba , romanlarındaki olayların geçtiği yer aynı zamanda . Doğrusu , @Osidi 'nin sevdiğim bu yazara ilişkin paylaşımı benim için tam bir sürpriz oldu. Doğrusu, Casterman şirketi bu yazardan uyarlanan çizgi romanı , yayınlarına dahil etmekle iyi bir iş yapmış .( Çizgi roman , yazarın ülkemizde '' Buz Prenses '' adıyla yayınlanan romanından uyarlanmış. )

Yine çok ilginç bir seçiminizi paylaştığınız için teşekkürler @Osidi .
Polisiye romanları oldum olası sevmişimdir. İster Türk ister yabancı yazar olsun , sanırım içerdikleri matematiksel mantık dahilinde, bilinmeyen, yakalanması gereken , nefret edilesi katilin bulunması cazip gelmiştir bana. Şimdilerde izlediğim polisiye dizilerden ya da filmlerden , yıllar önceki eskilerden aldığım tadı artık alamasam da , bu türün romanlarına düşkünlüğüm devam ediyor. Bu yazarlardan biri de çok sonraları tanıyıp, birer birer romanlarını okuduğum ( en son Melek Kolleksiyoncusunu okudum ) Camilla Lackberg.

Polisiye romanlar konusunda , bir gün nette Lackberg için ,'' Kraliçe '' !! tanımlamasını okuduğumda , '' amma da abarttılar'' diye düşündüğümü hatırlıyorum. Benim için polisiye alanında '' kraliçe '' tanımına uyan tek bir yazar vardı; Agatha Christie. Bu nedenle , netten Saklı Çocuk romanını indirdiğimi ama, okuduktan sonra çok beğendiğimi hatırlıyorum. Her roman karakteri adeta canlı gibiydi !

Lackberg'in diğer romanlarını okuyup, nette kendisini araştırdıktan sonra , roman kahramanları konusunda , yazarlık alanı için , bu mesleği düşünen adaylara eğitim verdiğini öğrendim. Lackberg, her roman karakterinin ayrı ayrı, konuşma tarzından başlayıp, yaşantı ve karakteristik özellikleri için, mutlaka farklı nitelikler kazandırılması gerektiğini öğretiyordu. Bir bakıma , her karaktere nasıl canlılık kazandırılacağını anlatıyordu.

Sn. @Osidi 'nin bu akşamki paylaştığı çizgi romanın başlığı Fjalbacka. Yazarın doğduğu ve büyüdüğü bu kasaba , romanlarındaki olayların geçtiği yer aynı zamanda . Doğrusu , @Osidi 'nin sevdiğim bu yazara ilişkin paylaşımı benim için tam bir sürpriz oldu. Doğrusu, Casterman şirketi bu yazardan uyarlanan çizgi romanı , yayınlarına dahil etmekle iyi bir iş yapmış .( Çizgi roman , yazarın ülkemizde '' Buz Prenses '' adıyla yayınlanan romanından uyarlanmış. )

Yine çok ilginç bir seçiminizi paylaştığınız için teşekkürler @Osidi .
Camilla Lackberg'ün doğup büyüdüğü Fjallbacka'ya ;

Camilla Läckberg – Murder Mystery Tour bile varmış :)

Turda, Lackberg kitaplarında geçen yerler yanında Ingrid Bergman'ın Fjallbacka'da geçen zamanları, hatta küllerinin bile adanın etrafına dökülmesi anlatılıyormuş.
 

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,001
5,926
Diyar sakinlerini , '' yorum yapmaya kışkırtma olur da bu kadar olur ''diye düşündüm, otel odamda!! Satranç turnuvası zamanı, Zweig romanı paylaşımı. Hem de hangi romanı ; '' Satranç ''!! Sn. @Osidi paylaşımlarının çekim kuvvetine kapılmamak mümkün değil gibi !!

Usta yazar satranç üzerine öyle bir roman yazmış ki , doğrusu kimse romanı okuduktan sonra havalı mı havalı dünya şampiyonu yerinde olmak istemez. Zweig'ın bir bakıma dünya görüşünü aktaran roman, yıllardır çeşitli mesajlarıyla tartışıladursun, özellikle '' romanın ruhu''na uygun David Sala'nın çizimlerini çok estetik buldum. Klasik çizim tarzından farklı çalışmayla oluşturulan estetik yapı, ilginç renk tonlarıyla, okuru daha da eserin içine çekiyor.

Ayrıca, çizgi romanın sonlarında yayınlanan eskiz sayfaları, benim gibi çizim dünyasının detaylarına meraklı okurlar için güzel bir sürpriz.
Çok teşekkür ediyorum SN. @Osidi .
 

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,001
5,926
Sn. @Osidi kısa bir aradan sonra , bir döndü pir döndü !! Kitap kapağında '' La Douce '' adını gördüğümde aklıma öncelikle '' İrma la douce '' , yani '' Sokak Kızı Irma '' geldi. Ama, Dostoyevski adını görünce , '' Uysal Kız '' eseri kesinlik kazandı !! Sn. @Osidi 'nin dönüşündeki paylaştığı bu güzel eserin çizerinin Mikhael Allouche olduğunu okudum. Gerek çizimler , gerekse de renklendirmenin oldukça şiirsel olduğunu, sonlara doğru görülen, özellikle tek panellik çizimlere bakarken keyif aldığımı, finalin iyi planlandığını söylemeliyim. Karelere bakarken zaman zaman David Bouchard tarzını hatırladım. Tabii ki hiç bir çizgi romanın, Dostoyevski'nin eşsiz gözlemleri sonucu , kelimelerle bizlere ilettiği ruhsal portreleri canlandırmada , aynı başarıyı yakalayacağını tahmin etmiyorum. Ama, bu çizgi roman için , hem Dostoyevski , hem de David B. seven biri olarak çok beğendiğimi söylemek isterim.

Teşekkürler @Osidi
 

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,001
5,926
'' Cimri '' eseri ile Moliere'in, hiciv sanatının önemli örneklerinden birini verdiğini düşünüyorum. Usta sanatçının yazdığı para odaklı karmaşık ilişkiler yumağı, '' Hasan Ali Yücel '' dizisinden okuduğum lise yıllarımın önemli eserlerindendi. Sonraları tiyatro oyunu olarak izlemek de keyif vericiydi. Devlet Tiyatroları'nda uzun süre oynadığını hatırlıyorum. Günümüzde de Moliere'in bu eserinin sahnelendiğini görüyorum.

Cimri, Sn. @Osidi sayesinde ilk kez çizgi roman olarak karşımda. Öncelikle kapak resmini bir hayli beğendim. Hafiften Tipitip suratlı karakter , tam da Cimri'nin hınzırca, antipatik bakışına sahip yine !! Tam bir '' komedya '' eserine yakışır nitelikte çizimler dünyası gördüğüm. Çizer olarak Kawai Studyosu belirtilmiş . Ancak, bu eserin çizgi roman olarak başka uyarlaması ya da bu seriden başka '' Komedya '' eseri arşivinizde bulunuyorsa, paylaşmanızı arzu ederim Sn. @Osidi . Zira, Fransız Devlet Tiyatrosu'nun, özellikle Komedya türüne katkısı tartışılmaz. Fransızlar bu alanın bir çok uyarlamasını çizgi romanlarına da taşımışlardır sanırım.

Teşekkürler @Osidi
 

kemalettin

Onursal Üye
13 Eyl 2011
521
2,678
Sn @eankara Sn @Calligrapher

Hepsi eşsiz bilgiler içeren tüm yorumlarınızı kaçırmamaya çalışıyorum.

Keşke, eğer yoksa, bir web siteniz olsa da paylaşımlarınızdan , henüz bilmeyen, çok daha kişi yararlansa.

Önceleri blogger gibi yerlerde kapalı bir arşiv oluşturabilir
ve size uygun bir zamanda tümünü veya bir kısmını herkese açabilir
ve bunları şu anda her zaman olduğu gibi ÇizgiDiyarında
ve diğer platformlarda da paylaşımlarınızı sürdürebilirsiniz

Size ait bir sitenin olmasının en büyük avantajı sıkça rastlanan bir güncelleme/düzeltme gerektiğinde hemen yapabilme özgürlüğüne ve içerik kontrolüne sahip olmanız.

Bir arkadaşımın son 10 yılda A4 e basılmış hali onbinlerce sayfayı geçen
birkaç bine ulaşan yazılarıyla böyle bir sitesi var
ve şimdi fazla aktif olmasa bile yönettiği site hala popüler:

  • Çünkü "content is the king"
  • Çünkü çeşitli resmi ve akademik kuruluşların siteleri de dahil pek çok yerde referans olarak alıntı ve linkleri yer alıyor.
 
Son düzenleme:

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,001
5,926
Sn. @Osidi '' Komedya '' konusuna güzel eserlerle devam ediyor. Bu serinin bir çok kitabına çizgileriyle hayat veren Simon Leturgie bir bakıma tiyatro ile çizgi romanı birleştiriyor. Sanatçının bir ortaçağ '' Fars '' eserini ( mizah unsurlarının daha kaba tarzda kullanımının söz konusu olduğu ) , canlı renkler eşliğinde, sımsıcak çizgilerle okurlara aktarmasını çok başarılı buldum. Zaten , Sn. @Osidi 'nin bu seriden Moliere'in ünlü eseri '' Cimri '' yi paylaştığı zamanda söylediğim gibi , serinin kapakları da bir hayli başarılı. Ama , iç sayfaların bu kez renkli olması, kitaptan aldığım zevki artırdı.

Bu seriyi , tiyatroyu ele alması nedeniyle çok sevdim Sn. @Osidi . Umarım seriye devam edersiniz. Zira, yine bana göre, '' Komedya '' konusu güzel bir keşfiniz oldu. Teşekkürler.
 
Üst