H.P Lovecraft Deliliğin Dağlarında - Gou Tanabe

eankara

Onursal Üye
24 May 2010
1,385
8,320
Çizgi roman sanatçıları, kendileri dışında önem verdikleri, anlaşabilecekleri senaryo yazarları olduğunu gördüklerinde , uzun süre hep aynı yazar ve çizerin çizgi romanlarını görmemize neden olan çalışmalar ortaya koyuyorlar . Gerek ülkemizden gerekse yurt dışından , böyle hazırlanmış bir çok çizgi romanı hatırlamak mümkün. Örneğin tanınmış örneklerden Red Kit ya da Asterix'i hatırlayacak olursak, halen yayın dünyasında yaşamını devam ettiren bu tür çizgi romanlar az değil. ( Bir zamanlar mizah dergilerimizdeki Sencer - Gani Müjde ikilisince hazırlanan sayfaları tekrar tekrar okuduğumu hatırlıyorum. ) Konumuz Lovecraft’ın manga olarak Tanabe tarafından yorumlanması.

Yazarın eserlerinin çizgi roman uyarlamaları " Manga " olarak da, netten görebildiğim kadarıyla 100'ü aşkın sayıya ulaşmış durumda. Tanabe konusuna girmeden önce, bu konudaki sanatsal faaliyetlerden, ünlü yönetmen Hayao Miyazaki'nin ikinci oğlu Keisuke Miyazaki'nin " Endless World " isimli tahta baskı serisini gözden geçirmeyi öneririm.

Tanabe, bu tür çizim çalışmalarına 2007'de ‘’ The Outsider ‘’ ile başlamış. Sanatçı, 1 ay içinde 30 ya da 40 sayfa çizdiğini anlatmış. Bir öykü için, kurşun kalemle başlayıp çinileme ve sonrası gölgemeler göz önüne alındığında, hazırlık süresinin 1 ay ile 45 gün arası sürdüğünü söylüyor. Bu arada , Tanabe’nin Lovecraft eserlerinin geçtiği 1920'li yılları bol bol izleyerek, ortam, kostüm gibi araştırmaları yaptığını da yine kendisinin açıklamalarından öğreniyoruz.

Tanabe, eserlerinin sırayla okunmasını, bunun içinde " Deliliğin Dağlarında " ile okumaya başlanmasının doğru olacağını söylemiş. Peki, Tanabe neden Lovecraft eserlerini, uyarlamaları için seçiyor. Cevabı bana ilginç geldi .

'' Beni tanıyan herkes, Lovecraft korku hikayelerini sevdiğimi bilir. Ani korkutmalara, sekse, zombilere veya benzeri şeylere dayanmayan türden bir korku söz konusu. Lovecraft korkusu, yalnızca zihinde var olan bir korku türüdür. Elbette dev uzaylı görünümlü canavarlar var, ancak hikayelerindeki en korkutucu şey bunlar değil. Hikayelerindeki en korkutucu şeyler, insanın dünyanın gerçekte nasıl işlediğine dair bilgi edinmesi için ne kadar istekli olduğu, zihninin bu bilgiyi ne kadar kaldırabildiği ve genellikle ardından gelen çılgınlıktır. Ayrıca bu dünyada her şeyi kontrol eden, görünmeyen şeyler olduğu fikrinden korkmayan kimseyi de tanımıyorum ! ''

Tanabe’nin işaret ettiğinden de anlaşılacağı üzere, Lovecraft’in geliştirdiği ‘’ Kozmikçilik ‘’ adlı felsefe akımında insanoğlu son derece önemsizdir. Çeşitli keşiflerle ilerleyen bilim, büyüleyici olduğu kadar ürkütücüdür. Dahası, yine Lovecraft’a göre, tüm yetersizlikleriyle bilinen insanoğlunun var olduğu dünyanın bilmediğimiz köşelerinde gizlenmiş, sürüyle bilinmeyen güçler bulunmaktadır ! Yazdığı tüm eserlerde olduğu gibi, ‘’ Deliliğin Dağlarında ‘’ da görüleceği üzere, karakterlerin kişisel özelliklerinden çok, ürkütücü ortamın neden olduğu duygusal değişimleri ön plandadır. Nitekim çizgi romanda da benzeri unsurları yakalamak mümkün. Karelere baktıkça Tanabe'nin başarısı farkediliyor. Mangadaki büyümüş gözlerle bakan karakterler ya da yaratık ve farklı yer katmanları çizimleri, çeşitli bilimsel açıklamalar, dehşetin hüküm sürdüğü korku atmosferini hissetmemizi pekiştiriyor. Siyah tonların hakim olduğu, tüm kareyi kaplayan ekspresyonist diyebileceğimiz çizimler , okurda gerilim duygusunu artırıyor. Aynı zamanda " bilinmezlik " kavramıyla ilgili ipuçlarını başarıyla saklıyor !

Sonuç olarak, Lovecraft etkisindeki sanatçının çizimleriyle oluşan bu manganın , türün korku temalı diğer eserlerinden ( örneğin uzun süre adlarından söz edilen Uzumaki , Gantz gibi ) çok farklı anlatım diline sahip olduğunu söylemeliyim. Yani, sanatsal açıdan seviyesi yüksek, ‘’ Seinen ‘’ türü bir manga var karşımızda. Kimbilir, sanatçı belki de Lovecraft'ın hayal dünyasını resimlerken, Japon kültürünün birbirinden korkunç doğaüstü yaratıklarını hatırlamıştır !

Her zaman olduğu gibi, Sn. @bakunin' e paylaşımı için teşekkür ediyorum. Darısı diğer Tanabe’li Lovecraft uyarlamalarının başına diyeyim ! Daha önce de yazdığım gibi Sn. @bakunin ‘in bu paylaşımlarının devamını diliyorum.

NOT : Diyar dostlarımızdan, bu esere ait müzik dinlemek isteyen olursa – gerçi bu durum da farklı konu ama - öncelikle Youtube’dan 58:21 dakikalık şu müzik kaydını dinlemelerini öneririm. Okurken ilginç bir fon müziği alternatifi olabilir !

( Graham Plowman’dan Orkestra Düzenlemesi – 2020 Yılı )


 
Üst