GALİP TEKİN

murtaza5 · 11 Ocak 2024

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Saygılarımla.

zeynelabi · 11 Ocak 2024

Galip Tekin'i severdim. Benim gözümde eserlerinin öyküleri çizgilerinden ilginç gelirdi. Paylaşım için teşekkür ederim

thycoon · 11 Ocak 2024

Teşekkürler.

akyıldız · 11 Ocak 2024

Çok teşekkür ederim. Galip Tekin'i sevgiyle tekrar hatırlattı.

Calligrapher · 11 Ocak 2024

Değerli @murtaza5 üstat,
Türk çizgi roman sanatının müstesna ismi Galip Tekin anısına hazırlanmış, kapak dahil 22 sayfalık, bu "kitapçık" için teşekkürlerimi sunuyorum.
Çeşitli mesajlarından Galip Tekin konusunda ilgisi ve kapsamlı bilgisi olduğu izlenimi edindiğim değerli @eankara üstadımızın konuyla ilgili yorum ve değerlendirmelerini de merakla beklediğimi bu vesileyle belirtmiş olayım.

aziz balıkçı · 11 Ocak 2024

Değerli bir eser, Galip Tekin Üstadı rahmetle yadettik. Paylaşımlarınız için teşekkürler Murtaza üstadım.

eankara · 12 Ocak 2024

Değerli dostum @Calligrapher 'in mesajında yazdığı ve iyi tahmin ettiği gibi , çizerlerimizden Galip Tekin'in benim hayatımda önemli yeri bulunuyor , hem sanatçı kişiliğiyle , hem de artık anılarımda yer alan haftalık sohbetlerimiz nedeniyle. Yukarıda , @murtaza5 'in güzel paylaşımını okurken , sanatçımızla olan anılarım canlandı. Kendine özgü çizim tarzıyla , bugün de çizimlerine baktığımızda , tanımak için imzasını okumamıza ihtiyaç duymayacağımız , güçlü sanatçılardandır. Bu sanat gücünü , o yılların efsanesi Oğuz Aral'ın dergi yönetimini ( Dıgıl ) kendisine emanet etmesiyle ispatlamış , ender sanatçıdır. Dostum @Calligrapher 'in mesajını okuyunca , Tekin ile ilgili yazacağım çok şey olduğunu düşündüm . İzninizle , kendisi de uygun görürse , Tekin'in sanatı ve sanatçı kişiliği ile ilgili yorum ve değerlendirmelerim yerine , dostlara ilginç geleceğini düşündüğüm sayısız anılarımdan birini aktarayım.

Tekin'in çizimleri kadar , sohbetlerini de çok sevdiğimden , daha önceki bir mesajımda yazdığım gibi , hafta sonlarındaki , çok nadir olarak da hafta içi zamanlardaki , ortağı olduğu Kemancı Bar'daki ( İstanbul - Taksim ) çalışma odasında gerçekleşen sohbet zamanlarımızı iple çekerdim. Yine bir ziyaret günümdü , Bar'dan içeri girip , odasına gittiğimde , her zamanki gibi , çalışma odasındaki masasında , masa lambasının altında çizim yapıyordu. Kurşun kalemle çizimini bitirmiş , çinileme çalışmasının sonlarına gelmişti , bir taraftan da laflıyorduk. Benim aklım , hem söylediklerinde , hem de yaptığı çizimlerde idi. Sonunda , merakla beklediğim an nihayet gelmiş , o hafta için Gırgır dergisine yollayacağı öykünün çizimi bitmişti. Ne yapacağını merak etmeye başlamıştım. Bana döndü ve '' bu sayfaları , karşı sokaktaki kırtasiyeciye fotokopileri için götürür müsün ? Şimdi işim var , buradan ayrılamam , yalnız onlara benim yolladığımı söyle , siyahını son ayar , koyu olarak yapsınlar , acele et ! '' dedi. Daha önce çok kez tanık olduğum çalışmaları , bu kez orijinal olarak sonunda bendeydi !! Çok heyecanlandığımı hatırlıyorum. O an ellerimde olan çizimlerine nasıl baktıysam , kendisinden uyarı aldım !!! '' Bana bak ! '' dedi , şeytani gülümsemesiyle , '' o orijinalleri , kırtasiyeciye gotürmek yerine , alır gidersen , elbet seni bulurum ve vururum ! '' Yüzüne baktım , tabii ki öyle bir şey yapmayacaktım , ama bir an aklımdan geçmedi diyemem ! '' Çizimler , henüz yeni kurumuş mürekkebili halleriyle , dergide yayınlanmış durumlarından çok farklı olarak ışıl ışıl bana bakıyorlardı !! Aldığım uyarı ile ,hem kırtasiyeciye giderken , hem de dönüşte koştuğumu hatırlıyorum !! Ama , döndüğümde , çok önemli bir hediye beni bekliyordu . '' Al ! '' dedi , ''bunlar senin ! '' Bana , kurşun kalemle yapılmış , daha önceki çalışmalarından sayfalar verdi . '' Yalnız , bana söz vereceksin , bunları hiç bir ortamda yayınlamayacaksın !! '' Bugün arşivimde bulunan , benim için çok önemli bu, sayfaları , diyarımızdaki dostlarla paylaşmamanın nedeni , o gün kendisine verdiğim sözdür. Her ölüm zamansızdır belki ama , çizerimizi rahmetle anarken , çok erken aramızdan ayrıldığını düşünüyorum.

konuray_t_m · 12 Ocak 2024

Elinize sağlık

Calligrapher · 12 Ocak 2024

eankara' Alıntı:
Değerli dostum @Calligrapher 'in mesajında yazdığı ve iyi tahmin ettiği gibi , çizerlerimizden Galip Tekin'in benim hayatımda önemli yeri bulunuyor , hem sanatçı kişiliğiyle , hem de artık anılarımda yer alan haftalık sohbetlerimiz nedeniyle. Yukarıda , @murtaza5 'in güzel paylaşımını okurken , sanatçımızla olan anılarım canlandı. Kendine özgü çizim tarzıyla , bugün de çizimlerine baktığımızda , tanımak için imzasını okumamıza ihtiyaç duymayacağımız , güçlü sanatçılardandır. Bu sanat gücünü , o yılların efsanesi Oğuz Aral'ın dergi yönetimini ( Dıgıl ) kendisine emanet etmesiyle ispatlamış , ender sanatçıdır. Dostum @Calligrapher 'in mesajını okuyunca , Tekin ile ilgili yazacağım çok şey olduğunu düşündüm . İzninizle , kendisi de uygun görürse , Tekin'in sanatı ve sanatçı kişiliği ile ilgili yorum ve değerlendirmelerim yerine , dostlara ilginç geleceğini düşündüğüm sayısız anılarımdan birini aktarayım.

Tekin'in çizimleri kadar , sohbetlerini de çok sevdiğimden , daha önceki bir mesajımda yazdığım gibi , hafta sonlarındaki , çok nadir olarak da hafta içi zamanlardaki , ortağı olduğu Kemancı Bar'daki ( İstanbul - Taksim ) çalışma odasında gerçekleşen sohbet zamanlarımızı iple çekerdim. Yine bir ziyaret günümdü , Bar'dan içeri girip , odasına gittiğimde , her zamanki gibi , çalışma odasındaki masasında , masa lambasının altında çizim yapıyordu. Kurşun kalemle çizimini bitirmiş , çinileme çalışmasının sonlarına gelmişti , bir taraftan da laflıyorduk. Benim aklım , hem söylediklerinde , hem de yaptığı çizimlerde idi. Sonunda , merakla beklediğim an nihayet gelmiş , o hafta için Gırgır dergisine yollayacağı öykünün çizimi bitmişti. Ne yapacağını merak etmeye başlamıştım. Bana döndü ve '' bu sayfaları , karşı sokaktaki kırtasiyeciye fotokopileri için götürür müsün ? Şimdi işim var , buradan ayrılamam , yalnız onlara benim yolladığımı söyle , siyahını son ayar , koyu olarak yapsınlar , acele et ! '' dedi. Daha önce çok kez tanık olduğum çalışmaları , bu kez orijinal olarak sonunda bendeydi !! Çok heyecanlandığımı hatırlıyorum. O an ellerimde olan çizimlerine nasıl baktıysam , kendisinden uyarı aldım !!! '' Bana bak ! '' dedi , şeytani gülümsemesiyle , '' o orijinalleri , kırtasiyeciye gotürmek yerine , alır gidersen , elbet seni bulurum ve vururum ! '' Yüzüne baktım , tabii ki öyle bir şey yapmayacaktım , ama bir an aklımdan geçmedi diyemem ! '' Çizimler , henüz yeni kurumuş mürekkebili halleriyle , dergide yayınlanmış durumlarından çok farklı olarak ışıl ışıl bana bakıyorlardı !! Aldığım uyarı ile ,hem kırtasiyeciye giderken , hem de dönüşte koştuğumu hatırlıyorum !! Ama , döndüğümde , çok önemli bir hediye beni bekliyordu . '' Al ! '' dedi , ''bunlar senin ! '' Bana , kurşun kalemle yapılmış , daha önceki çalışmalarından sayfalar verdi . '' Yalnız , bana söz vereceksin , bunları hiç bir ortamda yayınlamayacaksın !! '' Bugün arşivimde bulunan , benim için çok önemli bu, sayfaları , diyarımızdaki dostlarla paylaşmamanın nedeni , o gün kendisine verdiğim sözdür. Her ölüm zamansızdır belki ama , çizerimizi rahmetle anarken , çok erken aramızdan ayrıldığını düşünüyorum.

Bu çok güzel fakat aynı zamanda insanın yüreğine dokunan hüzünlü anınızı bizlerle paylaştığınız için çok teşekkür ederim değerli @eankara . Dediğiniz gibi, çok erken bir kayıp, yaşasa kim bilir daha ne şaheserlere imza atardı. Ruhu şad olsun...