agartan
Onursal Üye
- 28 Haz 2019
- 1,225
- 11,202
Ekümenopolis: Ucu Olmayan Şehir (2011)
Yönetmen: İmre Azem
Senaryo: İmre Azem
Müzik: Lari Dilmen, Nilüfer Ormanlı
Ülke: Türkiye, Almanya
Dil: Türkçe, İngilizce
Tür: Belgesel
Vizyon Tarihi: 04 Mayıs 2012 (Türkiye)
Süre: 93 dk
Çekim Yeri: Istanbul, Türkiye
Nam-ı Diğer: Ecumenopolis: City Without Limits
IMDb: 8.1
İki Ödül:
Saraybosna Film Festivali 2011 İnsan Hakları Ödülü
SİYAD (Türk Sinema Yazarları Derneği) 2011 En İyi Belgesel
Sunum: 1080p, 1.55 GB, Türkçe, çeşitli görseller.
Ekümenopolis1:
Ekümenopolis2:
*Filmi izleyebilmek için iki cilt "rar" dosyasını da indirmeniz gerekmektedir*
Bir vahşi saldırganın elinde çarçur edilen,
ekolojik, ekonomik ve demografik ayrıcalıkları ile İstanbul'un daha da karanlık görünen geleceği için bir ağıt...
Ekümenopolis, gecekondularda yaşayan ve şehrin varoşlarındaki
yeni yüksek sosyal konut bloklarına zorla yerleştirilen İstanbullu bir ailenin hikayesini anlatıyor.
Bunu yaparken, İstanbul'un son yirmi yıldaki hızlı büyümesinin yanı sıra,
şehrin dönüşümüne yol açan özel girişimin yayılması hakkında bazı keskin noktalara işaret ediyor.
Gökdelenler ufuk çizgisine hakimdir; yeni bina projeleri boldur.
Bununla birlikte film, haklı olarak tek bir amaç peşinde koşarak planlama konularının unutulduğunu iddia ediyor:
Bugünün gökdelenlerinin çoğu, yetersiz drenaj ve diğer tesislerle yarının gecekondu mahalleleri haline gelecek.
Daha da önemlisi, yeni yapılar her ailenin kendi küçük beton kutusuna kapatıldığı, yabancılaşmış yaşam tarzları yarattı.
Zorunlu "tehcir" ile karşı karşıya kalan gecekondu aileleri için, yeni dairelerinin aylık ödemelerine yetişememe sorunu da ekleniyor.
Ekümenopolis, doğal, fiziksel ve mekansal kaynaklarını tüketmiş,
buna rağmen görünüşe göre sınırsız bir şekilde büyümeye devam eden bir şehrin tüyler ürpertici bir vizyonunu sunuyor.
Bir film düşünün ki, Türkiye yapımı olsun, insan hakları ödülü ve en iyi belgesel ödülü almış olsun,
sonra da yaklaşık 800 bin kilometrekarelik yüzölçümü olan, 80 milyonluk ülkemde sadece iki sinemada gösterime girsin.
(4 Mayıs 2012'de Beyoğlu Majestik Sineması ve Ankara Kızılırmak Sineması)
Halbuki,
filmde kullanılan animasyon teknikleri, sahnelerin vuruculuğu ve en önemlisi filmin kurgusu öylesine başarılı ki,
bir belgesel izlediğinizi unutuyorsunuz.
Belgesel zaman zaman fazla dramatikleşse de İstanbul'un zaman içinde nasıl değiştiğini ve
nelerin onu ne yönde değiştirdiğini başarılı ve doğru bir şekilde bizlere sunuyor.
Şehrin nasıl yıkıldığı/yeniden yapıldığı ve kimlerden etkilendiği konusunda çok güzel noktalara değiniyor.
Hükümetin İstanbul'u güzelleştirme ve iyileştirme adı altında inşaattan para kazanırken,
aslında şehrin atmosferini nasıl bozduğunu,
yoksulları mağdur ettiğini ve yaptıklarının gelecekteki olası sonuçlarını görmezden geldiğini gösteriyor.
Belgesel, konuyla ilgili en azından bir endişe uyandırmayı hedefliyor.
Bunu yaparken de hükümet karşıtı, çok cesur anti-kapitalist bir duruş sergiliyor. (Cesur, çünkü o sıralarda "Silivri" soğuktu.) :S
Türkiye'de yaşayan bizlerin bunca reklamı ve devletin kentsel dönüşüm projelerini ve
yeni yapılanmaları savunduğunu görmemize rağmen
insana ve çevreye yapılan büyük haksızlıkları fark etmediğimizi öne sürüyor.
Yönetmen ve yapımcılar bu sorunlu konuya bakış açılarını başarılı bir şekilde ortaya koyuyor.
Global ekonominin ülkeleri ne hale getirdiğini ve uluslarüstü tekelci sermayenin daha fazla kazanç adına neler yaptığını,
uluslarüstü sermayeye biat etmiş 'ileri demokrasi' kahramanlarını ve en önemlisi de
halktan bazı tiplerin global ekonomiye nasıl kul-köle olmaya hevesli olduklarını daha iyi anlayacağınız bir belgesel.
Onları, etrafınıza öylesine bir baktığınızda çok rahat görürsünüz, çünkü şu anda üç kişiden biri onlardandır...
Saygılar.
Dipçe: Film, 360p kalitesinde YouTube platformunda mevcut.
"Part2" link hatasını düzelttim. Dikkatsizliğimin sonucu...
*
Yönetmen: İmre Azem
Senaryo: İmre Azem
Müzik: Lari Dilmen, Nilüfer Ormanlı
Ülke: Türkiye, Almanya
Dil: Türkçe, İngilizce
Tür: Belgesel
Vizyon Tarihi: 04 Mayıs 2012 (Türkiye)
Süre: 93 dk
Çekim Yeri: Istanbul, Türkiye
Nam-ı Diğer: Ecumenopolis: City Without Limits
IMDb: 8.1
İki Ödül:
Saraybosna Film Festivali 2011 İnsan Hakları Ödülü
SİYAD (Türk Sinema Yazarları Derneği) 2011 En İyi Belgesel
Sunum: 1080p, 1.55 GB, Türkçe, çeşitli görseller.
Ekümenopolis1:
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Ekümenopolis2:
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
*Filmi izleyebilmek için iki cilt "rar" dosyasını da indirmeniz gerekmektedir*
Bir vahşi saldırganın elinde çarçur edilen,
ekolojik, ekonomik ve demografik ayrıcalıkları ile İstanbul'un daha da karanlık görünen geleceği için bir ağıt...
Ekümenopolis, gecekondularda yaşayan ve şehrin varoşlarındaki
yeni yüksek sosyal konut bloklarına zorla yerleştirilen İstanbullu bir ailenin hikayesini anlatıyor.
Bunu yaparken, İstanbul'un son yirmi yıldaki hızlı büyümesinin yanı sıra,
şehrin dönüşümüne yol açan özel girişimin yayılması hakkında bazı keskin noktalara işaret ediyor.
Gökdelenler ufuk çizgisine hakimdir; yeni bina projeleri boldur.
Bununla birlikte film, haklı olarak tek bir amaç peşinde koşarak planlama konularının unutulduğunu iddia ediyor:
Bugünün gökdelenlerinin çoğu, yetersiz drenaj ve diğer tesislerle yarının gecekondu mahalleleri haline gelecek.
Daha da önemlisi, yeni yapılar her ailenin kendi küçük beton kutusuna kapatıldığı, yabancılaşmış yaşam tarzları yarattı.
Zorunlu "tehcir" ile karşı karşıya kalan gecekondu aileleri için, yeni dairelerinin aylık ödemelerine yetişememe sorunu da ekleniyor.
Ekümenopolis, doğal, fiziksel ve mekansal kaynaklarını tüketmiş,
buna rağmen görünüşe göre sınırsız bir şekilde büyümeye devam eden bir şehrin tüyler ürpertici bir vizyonunu sunuyor.
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Bir film düşünün ki, Türkiye yapımı olsun, insan hakları ödülü ve en iyi belgesel ödülü almış olsun,
sonra da yaklaşık 800 bin kilometrekarelik yüzölçümü olan, 80 milyonluk ülkemde sadece iki sinemada gösterime girsin.
(4 Mayıs 2012'de Beyoğlu Majestik Sineması ve Ankara Kızılırmak Sineması)
Halbuki,
filmde kullanılan animasyon teknikleri, sahnelerin vuruculuğu ve en önemlisi filmin kurgusu öylesine başarılı ki,
bir belgesel izlediğinizi unutuyorsunuz.
Belgesel zaman zaman fazla dramatikleşse de İstanbul'un zaman içinde nasıl değiştiğini ve
nelerin onu ne yönde değiştirdiğini başarılı ve doğru bir şekilde bizlere sunuyor.
Şehrin nasıl yıkıldığı/yeniden yapıldığı ve kimlerden etkilendiği konusunda çok güzel noktalara değiniyor.
Hükümetin İstanbul'u güzelleştirme ve iyileştirme adı altında inşaattan para kazanırken,
aslında şehrin atmosferini nasıl bozduğunu,
yoksulları mağdur ettiğini ve yaptıklarının gelecekteki olası sonuçlarını görmezden geldiğini gösteriyor.
Belgesel, konuyla ilgili en azından bir endişe uyandırmayı hedefliyor.
Bunu yaparken de hükümet karşıtı, çok cesur anti-kapitalist bir duruş sergiliyor. (Cesur, çünkü o sıralarda "Silivri" soğuktu.) :S
Türkiye'de yaşayan bizlerin bunca reklamı ve devletin kentsel dönüşüm projelerini ve
yeni yapılanmaları savunduğunu görmemize rağmen
insana ve çevreye yapılan büyük haksızlıkları fark etmediğimizi öne sürüyor.
Yönetmen ve yapımcılar bu sorunlu konuya bakış açılarını başarılı bir şekilde ortaya koyuyor.
Global ekonominin ülkeleri ne hale getirdiğini ve uluslarüstü tekelci sermayenin daha fazla kazanç adına neler yaptığını,
uluslarüstü sermayeye biat etmiş 'ileri demokrasi' kahramanlarını ve en önemlisi de
halktan bazı tiplerin global ekonomiye nasıl kul-köle olmaya hevesli olduklarını daha iyi anlayacağınız bir belgesel.
Onları, etrafınıza öylesine bir baktığınızda çok rahat görürsünüz, çünkü şu anda üç kişiden biri onlardandır...
Saygılar.
Dipçe: Film, 360p kalitesinde YouTube platformunda mevcut.
"Part2" link hatasını düzelttim. Dikkatsizliğimin sonucu...
*
Son düzenleme: