Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
yaratıcısı Ali Recan tarafından Türk Hava Kuvetieri'nin kahraman pilotlarının bir sembolü olarak nitelendirilmiştir. Savaş eğitimi almış olmasına rağmen barıştan ve uzlaşmadan yana bir tavır sergileyen karakter
barış sürecinin sürdürülebilmesi için güçlü ve caydırıcı etkenlere sahip olmak gerektiğine de inanmaktadır. Yüzbaşı Volkan
barışçı ve insancıldır
ancak görevi gerektirdiğinde bir makineli tüfeğin mermileri kadar hızlı ve yok edeci olabilmektedir. Her Türk askeri gibi Volkan da 'Önce Vatan' prensibine gönülden inanmıştır
ona göre
"Vatan sevgisi her türlü ideolojinin üstündedir." Bu tür konulara değinmekten geri durmayan Yüzbaşı Volkan'ın 25 yıllık yayın yaşamı boyunca
çeşitli çevrelerde değişik yankılara yol açarak hem övgü
hem de sövgülere neden olmuştur. Tüm karşıt görüşleri objektif olarak vermek ve yorumu okuyucuya bırakma düşüncesini hiçbir zaman aşmamaya çabalayan Ali Recan
bu çizgiroman dizisini hazırlarken benimsediği felsefenin özünü teşkil etmiştir. Bu felsefeye uygun olarak
1975 yılının soğuk savaş ortamında çizilen ve Türk asıllı Profesör Ömer Baturov'un SSCB'den kaçırılmasını anlatan 'Firar Gecesi' adlı macerayı şu cümlelerle bitirilmiştir: "
.Bir inanışa göre özgürlüğe doğru yol alıyor
bir başka inanışa göre ise özgürlükten kaçıyorlardı. Hangisinin doğru olduğuna tarih karar verecek."
Hızlı
olağanüstü becerikli bir pilot ve çapkın bir karakter olan Yüzbaşı Volkan'a maceralarında kendisi gibi Hava Kuvvetleri'nde yüzbaşı rütbesiyle görev yapan ve sinirli bir karakter portresi çizen Nusret; yine orduya bağlı bir astsubay olan
kafasının kelliğine eklediği sevimli sakarlıklanyla sempatikleşen Başçavuş Hakkı ve Volkan'ın sevgilisi rolündeki güzel ve sarışın gazeteci kız Funda eşlik eder. Haftada bir ve 32 sayfa olarak yayınlanan bir dergiyi hazırlamanın zorluklarını kısa zamanda fark eden Ali Recan'a bazı yetenekli genç çizerler asistanlık yapmıştır. Tay Yayınları'ndan çıkan ilk serisinden itibaren görev alan bu çizerlerin kimlikleri ancak ilk serisinin 41. sayısında (yani 14. Albümde) yayınlanan 'Rüşvet' isimli macerada belirtilmiştir. Ahmet Yenigün ve Seval Yücel'den oluşan bu kadroya daha sonraları Rasim Abay ve Yüksel Akman da katılmıştır. Sonraki yıllarda başlığı çizenler arasına Yıldırım Örer
Hakan Alpin
Sezai İdi ve Nuhsal Işın gibi yeni isimler eklenmiştir. Toplam 128 hafta/sayı süren ve 40 ciltlik albüm serisi altında da yeniden satışa sürülen Tay Yayınları dizisinin ardından
yüksek satış rakamlarının kendi payına düşen kısmıyla maddi durumunu düzelten Ali Recan
buradan ayrılıp kendi yayınevini kurma kararı almıştır.
1978 yılının son günlerinde faaliyete geçen Alfa Yayınları
Ali Recan'ın bir hayalini daha gerçekleştirdiğinin işaretidir adeta. Alfa Yayınları logosuyla okurlara sunulan ilk Yüzbaşı Volkan serisi
bazıları bir önceki koleksiyonundan maceralar içeren toplam 66 sayılık bir yekûn oluşturmuştur. Ancak Recan
yayıncılıktaki deneyimsizliğinden dolayı
finansal destek sağlamak ve yayınlarına devam edebilmek amacıyla Turgut Sağıroğlu ile ortak olmak durumunda kalacaktır. Böylece 1978-1987 yılları arasında Alfa Yayınları logosuyla değişik serileri
ancak çoğu tekrar olan maceraları birbiri ardına yayınlanan Volkan
bu sıralarda bazı sakıncalı sahneleri Ali Recan tarafından rötüşlanarak dönemin popüler çocuk dergisi Tercüman Çocuk'da yayınlatılır. İlk kez gözüktüğü tarih olan 8 Aralık 1978'deki 84. sayıda basılan 'Gizli Uçuş' adlı macerasıyla başlayan bu dergideki koleksiyonunda 1983 yılına değin toplam on yedi macerasıyla katılmış
bunu takiben de Türkiye Çocuk dergisinde boy göstermiştir.
Recan
1997 yılı sonunda büyük boy fasiküller halinde sadece dört
aynı yıl çıkan koleksiyon dizisinde sadece bir sayılık kısa süreli geri dönüşler yapmıştır. Ancak hepsi eski maceraların çoklu tekrarı olduğundan hayranlarınca pek rağbet görmemiştir. 2000 yılına gelindiğinde Yüzbaşı Volkan'ın maceraları nostalji serisi olarak
Alfa Yayınları'nın adını ve onun orijinal logosuna benzer bir logoyu tekrar kullanarak geri döndüğü çizgiroman piyasasında şöhretli çizgi kahramanını aylık olarak yayınlamaya başlamıştır. Çizerinin ölmeden önceki bir iddiasına göre; Yüzbaşı Volkan'ın genel toplamda 376 adete ulaşan dergi koleksiyonu
ALİ RECAN(1951 - 2002, Yüzbaşı Volkan'ın Yaratıcısı ve Çizeri) Ali Recan 1951 yılında doğdu. Evli ve iki çocuk babası. Güzel Sanatlar Akademisi'nde okurken, çizgi roman merakı yüzünden hocalarıyla tartıştığı için okuldan ayrıldı. İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'ni bitirdi.
1971'de Yüzbaşı Volkan adlı kahramanının maceraları Tercüman ve Son Havadis gazetelerinde tefrika edildi. Bu maceralar daha sonra 1975 yılında Tay Yayınları tarafından yayımlandı. 1978 yılında Alfa Yayınları'nı kurarak Yüzbaşı Volkan'ı önce haftalık, ardından da 15 günlük sayılar ve aylık kitaplar halinde kendisi yayımladı. Bunun yanısıra televizyonlar için çizgi film çalışmaları yaptı. Kurmuş olduğu Alfa yayınlarından ayrılarak Marvel yayınlarını kurdu. Hulk, Silver Surfer, Kull, Marvel (X-men ve Avengers'in maceraları da yer alıyordu.) Iron Man, GIJoe, Çizgi roman koleksiyon dergisi adlı yayınları çıkardı.
1988'de Adnan Kahveci maliye bakanı iken başlayan tanıtım konusundaki bakan özel danışmanlığı 1992 yılına kadar sürdü. Daha sonra tekrar Alfa yayınlarının başına geçti ve vefat ettiği 14 Mayıs 2002 tarihine kadar Conan, Conan Yeni Dizi, Alfa Çizgiroman, Kral Conan, İmparator Conan, Red Sonya, Star Trek, Korku ve West adlı dergileri yayınladı. Ali Recan okuyucu ile diyaloga önem veren, okuyucu isteklerini hep ön plana alan, onların arasına katılmayı seven bir yayıncıydı.
Yüzbaşı Volkan'ı gençlik yıllarında tek tük okumuş ve hoşuma gitmişti.
Uzun süre çizgi romana ara verdikten sonra tekrar okumadım. Ancak sizlerin yazılarından sonra okuyacağım galiba.
Verdiğiniz bilgi ve açıklama için teşekkürler.
Gerek çizimlerinin kalitesi gerek maceralarının güzelliğiyle yabancı romanlarla rakabet edebilen nadir Türk çizgiromanlarından biriydi.iSeverek okuduk.
yüzbaşı volkanla ben türkiye çocuk sayesinde tanıştım. ben hızırbeyciler grubunda yer aldığımdan volkanı sevemedim. yıllarca tommikse yüzbaşı rütbesini geçemediği için ne kadar kızmış olsamda aynısını yüzbaşı volkana yapamadım, kızamadım karagözlüme. herhalde yüzbaşı tommiks oluyorda yüzbaşı volkan niye olmuyor mantığıyla isimlendirilmiş diye düşünüyorum. yoksa binbaşı volkanda iyi duruyor. binbaşı volkan... binbaşı volkan... kulağa dahamı hoş geliyor ne ? yanlış hatırlamıyorsam birde Nusret diye bi yan karakter vardı. onuda sevmezdim. oda yüzbaşıydı herhal.