AKBABA-sayı-33 ( 1 Agustos 1973 )

dedo11

Onursal Üye
8 Nis 2013
1,895
5,233

Sayın murtaza5 ;

AKBABA okuma günlüğü ( 02.05.2024 ) : AKBABA OKU(YORUM) :
[ Akbaba Dergisi (1973) Sayi 033 (01 Agustos 1973) -20s (Akbaba-Film yildizlarinin adlari) ]



"..... suçsuzlukları en yetkili ağızlardan belirtilmiş bazı meslekdaşlarımız bugün hala hapishanede değiller mi?

Burada ortaya yeni bir soru çıkıyor :
-- O türlü haksızlıklar Demirel'e rağmen mi yapılmıştır, Demirel'in sayesinde mi?
.......
AP. Genel Başkanı son konuşmalarında "Allah" ve "Cenab-ı Hak" kelimelerinden sonra en çok "millet" sözcüğü kullanıyor :
......
Yalnız şu da haklı bir sorudur :

-- Sayın Demirel için millet sadece kendine oy vermesini beklediği kişiler midir?"

Bu satırlar Akbaba imzalı "Bir şeye yarasın!" adlı başmakalesinden.
Dedo11 Yorumu : Öneri ; Demirel'i alın yerine başka bir ad yazın , AP alın yerine başka parti adı yerleştirin. Sonuç değişiyor mu?...


4. Sayfada Vedat Saygel'in "Sülalenin Gözdesi" başlıklı anlatısında bol keseden vaadlerde bulunan akrabaların anı geldiğinde nasıl sıra kadem bastıklarını anlatıyor...


"Bugünlerde seçim kampanyası havasına girmekteyiz. ....

İster politika konusunda olsun, ister armut, hiçbirine körükörüne inanmayalım. Gerekli soruları sorarak hepsini akıl ve mantığımızın süzgecinden geçirelim.
Öyle yapmamak insanın kendini armut yerine konulmasını haklı çıkarmak olur."

Bu satırlar Refik Erduran'ın "YELPAZE - Armutlaşmmak için..." başlıklı anlatısından...
Dedo11 Yorumu : Türkiye Armut ağaçlarından oluşmuş ormanlara dönüşmüş...


"-- Bir kuruluştan yaşlılık, emeklilik aylığı alan bir kimse ölünce, mirası bize kalıyor. Başka veresesi, arayanı , soranı da yok böylelerin. Bu iyiliğine karşı kendisini yüzyirmi yaşına kadar yaşatabiliyoruz."

Bu satırlar Nurettin Türker'in "Ömrüm Uzun Olmmaz İnşallah!" adlı yazısından...
Dedo11 Yorumu : Nasıl olur , demeyiniz. Okuyunuz lütfen.
TV Haberlerinde izlemiştim. Bir adam ölen annesinin kılığına girip emekli aylığını çekemeye bankaya gitmiş...
TV Haberlerinde izlemiştim. Bankaya yaşlı bir kadını getirip onun adına kredi çekmeye çalışıyor. Krediyi imzalaması için yaşlı kadının eline kalem verip imzalatmaya çalışıyor. Yalnız bir sorun var. Getirdiği kadın ölmüş.....



SALI :

PİRİNCİN TAŞI
"Yedi ton pirinç yülü bir araç, kum kamyonuyla çarpışmış.
Araçlardaki hasar büyük. Yükler birbirine karışıp dökülüvermiş.
Haydi bakalım... Toplansın kumcular, pirinççiler de.. ayıklasınlar pirincin taşını!...

7 tonluk pirincini içinden bir kamyonluk kum da ayıklanmaz ki!..."

Bu satırlar Şemsi Belli'nin "Yedi Gün" başlıklı yazısından...
Dedo11 Yorumu : İnanın bizim şu anki işimiz yukarıdaki karışımdan pirinçi ayıklamaktan daha zor. Düşünün dış borcumuz 758 milyar dolara ulaşmış...
Bir soru : Karışımı ayıklamak olanaksız ise yukarıdaki karışımdan ne yarar çıkarılabilir ve bunu nasıl sağlayabiliriz ?



BAZI OYUNCULARIN
KULLANDIKLARI ADLAR : GERÇEK ADLARI :
--------------------- --------------------------
Cüneyt Arkın Fahrettin Cereklibatur

Nilüfer Aydan Aydan Canbula

Engin Çağlar Çağlan Övet

Sevda Ferdağ Lütfiye Dumrul

Fikret Hakan Bumin Gaffar Çıtanak

Mine Mutlu Emine Özatmaca

Muhterem Nur Aysel M. Kısa

Nevin Nuray Hidayet Yendi

Sevda Nur Nevval Köroğlu

Kenan Pars Kirkor Cezveciyan

Figen Say Meri Özbıyıklıyan


Bu bilgiler Erhan Tığılı'nın "Adlarımız... Soyadlarımız..." başlıklı yazı dizisinin 3. Bölümündeki "Ad Değiştirme " bölümünden....



BU SAYIDA OLTAMA TAKILAN KELİMELER ( SÖZCÜKLER ) :

Onlar "buhran" diyor , biz "bunalım" diyoruz...
Onlar "vaad etmek" diyor , biz "söz vermek" diyoruz...
Onlar "sıra kadem basmak" diyor , biz "yok olmak , ortalıkta görünmemek" diyoruz...
Onlar "muhafız" diyor , biz "koruyucu" diyoruz...
Onlar "miras" diyor , biz "kalıt" diyoruz...
Onlar "veresesi" diyor , biz "mirasçısı" diyoruz...
Onlar "mirasçısı" diyor , biz "kalıtçısı" diyoruz...






Emeğine ve paylaşım isteğine teşekkür ederim...



 
Üst