Akbaba Dergisi 1954 Sayi - 096 (14.01.1954)

dedo11

Onursal Üye
8 Nis 2013
1,875
5,110


Sayın ritvan ;

AKBABA okuma günlüğü : AKBABA OKU(YORUM) :


Dedo11 Yorumu : Kapaktaki karikatür'ün bana düşündürdikleri ( Daha kapaktan başladın, Dedo erken başladın , sakın demeyiniz lütfen ) Bana neyi anımsattı biliyor musunuz? Karikatürün yazılarını okuyanlar anladı... Anladı ama ne kadarını ?
Hani Feto "Ölülere bile oy kullandırınız" gibi sözler söylemişti ya... İnanın o seçimde [ ki ondan sonra bütün adalet sistemine sızdılar ve Türkiye'de o gün bu gündür adalet çöktü ( Elbette ki bu gün de !!! ) elbette ki "Yetmez ama evet" diyen Liboşların da desteğiyle... ]
Ama benim karikatürden anımsadığım sadece bu değil elbette 31 Mart 2024 teki seçimden önceki Cumhurbaşkanlığı seçiminde ne gelmişti gündeme ? Anımsadınız mı? Anladınız mı? Nüfus idaresi ölülerimizin son yıllarda ölenlerin sayısını bir türlü açıklamıyordu... Neden, neden , neden? Siz anladınız...




Yusuf Ziya Ortaç'ın "Genel Başkan!" adlı başmakalesinde kendisine Genel Başkan denilen İsmet İnönü'yü eleştiriyor. Hem de bu deyişin bir "Nazi Üslubu" olduğunu söyliyerek, suçlayarak... Ben İsmet İnönü'nün Milli Şef döneminde pek demokrasi olduğunu sanmıyorum zaten ama yine de Yusuf Ziya Ortaç'ın CHP'ye ve İsmet İnönü'ye haksızlık yapıyor yıl 1954 demek ki DP ile balayı dönemi bazı konularda hala sürüyor...



12. sayfada sol alt köşede Mıstık'ın karikatürü var.
"-- Karıcığım, sana doğum günün hediyesi bir ütü aldım... Artık her gün elbiselerimi ütülersin!" diyor karısına...

Dedo11 Yorumu : Benim yerime siz karikatürün asıl teması hakkında uzun uzun düşüneceksiniz. Ben buna değinmeyeceğim...
Hep derler ya asıl önemli olan bazen ayırıntıdır, diye... Şimdi lütfen dikkatinizi masanın altındaki kediye yönlendiriniz...
1 - Kedi ne kadar sevimli çizilmiş değil mi?
2 - Kedi neye bakıyor? Yaaaaa......
3 - Kedi sizce böyle sallanan şeye bakmaz mı, ona dikkatini vermez mi, ona saldırmaz mı?
4 - İşte asıl konu ile ilgisi olmayan şeye ayrıntı denir ya ( aslında asıl konu ile ilgili de olabilir , ilgisi olmamak zorunda değildir ) Burada evet, asıl konu ile ilgili değil ama ayrıntının güzelliğine ve gerçekliğine bakar mısınız?
5 - Biz buna sanat diyoruz... Mıstık'ta müthiş gözlem gücü varmış...







FIKRALARDAN SEÇMELER :

DENEME

Annesi, kızına dedi ki:
-- Bu akşam nişanlın geldiği zaman piyanoya otur da bir iki şarkı söyle..
Bey baba da derhal ilave etti:

-- Evet.. bakalım seni sahiden seviyor mu?

Dedo11 Yorumu : Bence nişanlı piyanoyu ne kadar kötü çalarsa çalsın zevkle dinler gibi yapacak hatta ona övgüler de dizecek. Taaa ki evlenene dek evlendiğinde cicim ayları geçti mi , iş tersine dönecek...
Neden mi , erkek evleninceye dek kadının ayaklarının dibine yatmaya razıdır. Evlendikten sonra da karısını ayaklarının altına almaya ( ne yazık ki )...



ŞARTI VAR

-- Acaba yetmişine kadar yaşar mıyım? diye tasalanıyordu kadın, Kocası :
-- Elbet yaşarsın karıcığım, dedi, ama otuzunda kazık kakmamak şartiyle...




BERNARD SHAW'DAN KÜPELER :
***
Manasız bir anketçi, Bernard Shaw'a şöyle bir sual sordu :

-- Çalışırken sigara içer misiniz?
Shaw hemen cevabı dayadı :

-- Hayır, sigara içerken çalışırm.

***
Bir Amerikalı milyarder, G.B.Shaw tarafından kabul edilmişti. Ayrılırken

-- Affedersiniz, dedi, kıymetli bir saatinizi heder ettim...
Shaw, yumuşak yumuşak cevap verdi :

-- Kıymetli olan saatler değil, dakikalardır efendim...

Dedo11 Yorumu : İnsaf dedo Bernard Shaw'a da mı yorum yapacaksın, diye sorduğunuzu duyuyorum? Evet yorumum var. Ancak Bernard Shaw'ın kendisi ile ilgili olacak yorumum. Siz hiç düşündünüz mü Shaw'la ilgili ( çoğu kendisine ait olmayabilir de ) okuduklarınız üzerine... Ben düşündüm hem de her onunla ilgili bir GÜLDÜŞÜN okuduğumda bir düşün yazısı okumuşçasına uzun uzun düşündüm. Size soru Bernard Shaw bizden birine benzemiyor mu, Bence benziyor, ama kime benziyor?






BU SAYIDA OLTAMA TAKILAN KELİMELER ( SÖZCÜKLER ) :

Onlar "Nevazil" diyor , biz "Nezle" diyoruz...
Onlar "umumi efkarı" diyor , biz "kamuoyu" diyoruz...
Onlar "başvekil" diyor , biz "başbakan" diyoruz...
Onlar "reisicumhur" diyor , biz "cumhurbaşkanı" diyoruz...
Onlar "salahiyet" diyor , biz "yetki" diyoruz...
Onlar "üslup" diyor , biz "(Edebiyatta = Biçem) (Günlük konuşmada = Tarz)" diyoruz...
Onlar "mondo" diyor , biz "dünya (italyancadan aşırılan)" diyoruz...
Onlar "tellal" diyor , biz "çığırtkan (satışta veya duyuruda)" diyoruz...
Onlar "saki" diyor , biz "içki sunan" diyoruz...
Onlar "tasalanmak" diyor , biz "kaygılanmak" diyoruz...




Emeğine ve paylaşım isteğine teşekkür ederim...









 
Üst