1001 Roman 2. Seri - Sayı 08 (17 Haziran 1946)

[direnc11]

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

​

 

[büyük beyaz]

Siyah maske başka dergilerde çıktımı bana mı öyle geliyor..Sanki bir yerlerde siyah maske yerine kara maske olarak görmüştüm.Eline sağlık muhterem..

 

[pandora1972]

Editörüm,sevgili Nihat arkadaşımız marifetli maşallah!!!
Kendileri firari bir şekilde İstanbul gecelerine ki Semt olarak Kadıköy oluyor akmakla meşguller.
Arslan sütü eşliğinde yanlarında sevgili Haluk Bey, Güngör kardeş ve siteden bir arkadaş daha olacak sanırım .
Benden kaçmaz hemen yakaladım tabii
Çocuktan al haberi misali,
Pandora'dan da bu akşamın havadisi efendim :Ğ.

 

[abartman]

Sururi de hakkını veriyormuş ressamlığın. Gerçekten çok başarılı ve döneminin yabancı ressamlarından geri kalır tarafı hiç yok. O zamanların görsel anlayışını yansıtmakta da aynı başarıyı koruyor. Benzerlerinde olduğu gibi çizim için seçilen açı, ya da "bakış noktası" olarak belirlenen yer, günümüz yordamından öyle farklı ki, adeta bir klasik nitelik oluşturuyor o günlerin ruh halini yansıtma anlamında da.

Teşekkürler Direnç11. Senin ellerin aracılığıyla bu 1001 serisinde de epey ilerleyecek gibi görünüyorz.

 

[savok]

Editörüm,sevgili Nihat arkadaşımız marifetli maşallah!!!
Kendileri firari bir şekilde İstanbul gecelerine ki Semt olarak Kadıköy oluyor akmakla meşguller.
Arslan sütü eşliğinde yanlarında sevgili Haluk Bey, Güngör kardeş ve siteden bir arkadaş daha olacak sanırım .
Benden kaçmaz hemen yakaladım tabii
Çocuktan al haberi misali,
Pandora'dan da bu akşamın havadisi efendim :Ğ.

Demek öyle benden habersiz toplanıyorlar ha..
Kara Murat kimmiş gösteririm onlara..
Bunun hesabı sorulacaktır.
Sayın pandora haber verdiğiniz iyi oldu...

 

[hadon]

Sururi de hakkını veriyormuş ressamlığın. Gerçekten çok başarılı ve döneminin yabancı ressamlarından geri kalır tarafı hiç yok. O zamanların görsel anlayışını yansıtmakta da aynı başarıyı koruyor. Benzerlerinde olduğu gibi çizim için seçilen açı, ya da "bakış noktası" olarak belirlenen yer, günümüz yordamından öyle farklı ki, adeta bir klasik nitelik oluşturuyor o günlerin ruh halini yansıtma anlamında da.

Önceki sayılardan Sururi dışında bir imza daha hatırlıyorum ki aynı övgüleri o da hak ediyor.

direnc11, emin olun bu dergiler çok makbule geçiyor. Çok teşekkür ederiz.

 

[yeryüzü]

bugünün harikaları harika!
otomobille yarışan at,
gemiyle yarışan bot gibi...
teşekkürler dostum...

 

[ertuğrul]

Eline sağlık dostum.
Güzel paylaşım için teşekkür ederim.

 

[profesör]

Briyantinli saçlar, sinekkaydı traş, yakası kalkık beyaz pardesü, yana hafif kaykık Mayk Hammer fötrü, Casablanca

Ellili yılların damgası var kapakta

Beyoğluna kravatsız gidilemeyen dönemler

Uğursuz 6-7 Eylülden sonra yitti, gitti

1001 Roman kaldı yadigar