Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
"Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin
İşin kolayına kaçmadan ama
...
Çok şükür çok şükür bugünü de gördüm ölsem de gam yemem gayrının resmini yapabilir misin üstat
..."
demiş şair. Nazım'ın affına sığınarak parça parça alıntıladığım dizeleri bu Zagor için söylemek istiyorum.
Bu dönemin Zagor'u görece ürkekmiş. Gazeteciye saldırılırken arkadan izlemesi ve müdahale edememesi, yine gazeteci gemiden suya atılırken kendisine "...cesaret Zagor" diye telkinde bulunması. Bunlar alıştığımız hareketler değil. Samim Utkun da bu ürkekliğin farkında olsa gerek ki Zagor'un koluna konmak üzere olan bir arıdan nasıl korktuğunu resmedivermiş kapakta. Neyse ki durum tam tasvir ettiğim gibi değil elbette. Maceranın ilerleyen safhalarında kahramanımız olması gerektiği gibi alıyor sazı eline.
Çizgi roman severler için çok önemli eserlerin kaybolup gitmesini engelliyorsun. Bu kıymetli çizgi romanların mutlu bir küçük azınlığın tekelinde kalmasını engelliyorsun. Çizgi Diyarı'nın en büyük hedeflerinden birisi tam da bu zaten. ÇİZGİ ROMAN HEPİMİZİN!
Samim Utkun'un kapaklarda sıkça kullandığı, turkuaza yakın mavi renge bayılıyorum. Taşınınca odamı o renge boyayıp, bu kitapları orada okuyacağım inşallah...
Haluk abicim paylaşımların gerçekten çok güzel bu tarihi eser kitapları sen olmasan hayatımda göremem. Sarı tişörtlü Zagor'a bile alıştım sayende. Sağolasın varolasın