Colinmccay
Yönetici
- 27 Haz 2009
- 6,997
- 11,633

Akdeniz Bölgesi’nde, göller bölgesinde, Isparta İli’ne bağlı bir ilçe olan Senirkent, güney doğusunda Eğirdir, güneyinde Atabey, batısında Uluborlu, kuzeybatısında Afyon iline bağlı Dinar, Şuhut ilçeleri, kuzeydoğusunda Afyon ili ile çevrilidir. İlçe, Eğirdir Gölü’nün Hoyran Gölü adı verilen kuzey kısmının batısında bir vadide, Kapı Dağının yamacında kurulmuştur. Senirkent’in kuzey ve güneyi dağlarla kuşatılmıştır. Güney kesiminde 2.372 m. yüksekliğinde Barla Dağı, kuzey kesiminde de Karakuş Dağları bulunmaktadır. İlçenin iç kesiminde Senirkent Ovası ve Gençali Ovası bulunmaktadır. İlçe topraklarının bazı toprakları Anadolu fay hattı üzerindedir. Uluborlu ilçesinden başlayan Pupa Çayı , Senirkent Ovası’nı ortasından geçerek Hoyran Gölü’ne dökülür. İl merkezine 76 km. uzaklıktaki ilçenin denizden yüksekliği 1.010 m.dir. Yüzölçümü 600 km2, toplam nüfusu 24.422’dir.
Coğrafi konum itibari ile Akdeniz ve İç Anadolu bölgesinde yer alan Senirkent’te karasal iklim hüküm sürmekte olup, yazlar sıcak ve kurak kışlar ise sert ve yağışlı geçer.
İlçe ekonomisi tarım, hayvancılık ve dokumacılığa dayalıdır. Yetiştirilen başlıca ürünler, buğday, arpa, şeker pancarı, soğan, üzüm, vişne, badem, kayısı ve elmadır. Az miktarda patates, baklagiller, armut ve haşhaş yetiştirilir. Hayvancılıkta sığır, koyun besiciliği yapılmaktadır. Özellikle küçükbaş hayvancılık yaygındır. Son yıllarda süt inekçiliği ve etlik dana yetiştiriciliği önem kazanmıştır. İlçede, ev tezgahlarında yapılan dokumacılık yörenin geleneksel sanata olduğu kadar, ekonomisine de katkısı bulunmaktadır.
EKONOMİK YAPI:
I. TARIM VE HAYVANCILIK:
A) Bitkisel Üretim: İlçenin ekonomik durumu daha çok tarıma dayanır. İlçe sınırları içerisindeki ekilebilir arazi miktarı toplam 156.070 da.dır. Sulanabilir arazi miktarı 91.080 da, kurak tarım arazi miktarı; 64.990 da.dır. İlçede halen sulanabilen alan 65.560 da. olup, yapımı devam etmekte olan sulama kanallarının tamamlanması ile birlikte sulanabilen arazi miktarı 79.560 dekara ulaşacaktır. Sulama kanallarının yapılması ve sulanan arazi miktarının artması, üretimdeki artışla birlikte ürün çeşitliği ve refahı da beraber getirmiştir.
İlçede elma üreticiliği birinci derecede öneme sahiptir. Çiftçi ailelerinin hepsinde az veya çok elma bahçeleri bulunmaktadır. Elma ağaçlarının tamamı normal veya yarı bodur olup, starking ve golden çeşitlerinden oluşmaktadır.
İlçede kiraz yetiştiriciliği elmadan sonra ikinci sırada gelmektedir. İlçenin iklim ve toprak yapısı kiraz yetiştiriciliği için son derece müsaittir. Halk arasında napolyon diye adlandırılan 0900 ziraat kiraz cinsi ihracata yönelik olarak yetirştirilmektedir. Diğer çeşitler daha çok dölleyici nitelikte üretilmektedir.
İlçede bağcılık çok eski yıllara dayanmakta olup, dimrit denilen üzüm çeşidinin tamamına yakını kuru üzüm yetiştiriciliği şeklinde yapılmaktadır. Bağcılık özellikle Uluğbey ve Yassıören kasabalarında önemli bir gelir kaynağıdır.
Ayrıca ilçede şeker pancarı, vişne, badem ve kayısı da yetiştirilmektedir.
B) Hayvancılık: İlçede tarım kadar olmasa da hayvancılık önemli bir uğraş alanıdır. Özellikle küçükbaş hayvancılık yaygın olup, son yıllarda etlik dana ve süt ineği yetiştiriciliğine doğru bir yönelme olmuştur.
II. TİCARET VE SANAYİ:
Senirkent'te büyük sanayi kuruluşu yoktur. Ancak, ilçe merkezinde 3 tane küçük ölçekte tekstil atölyesi bulunmaktadır. Daha çok Denizli ilindeki fabrikalara fason üretim yapan bu atölyelerde toplam 108 kişi istihdam edilmektedir.
Tarihçesi
Hoyran Gölünün batısında bulunan Senirkent İlçesi, tarihi dönemler içinde çeşitli medeniyetlerin etkisinde kalmıştır. Yöredeki Yassıören Höyük (Yassıören), Güreme Höyük (Ortayazı), Garip Höyük (Garip), Tohumkesen Höyük (Büyükkabaca), Aralık Höyük (Büyükkabaca), Gençali Höyük’de (Gençali) yapılan arkeolojik araştırmalar sonucunda ilk yerleşimin Tunç Çağı’na (MÖ.3000-1200) kadar indiğini göstermektedir. Hitit kaynaklarında yöreden Pitaşşa olarak söz edilmesi, Hititlerin bu bölgeye kadar indiğini de göstermektedir. Frigler (MÖ. 750-690), Lydialılar (MÖ. 690-547) ve Persler (MÖ. 547-334), Makedonyalılar (MÖ.334-323), Seleukoslar, Pergamon Krallığı yöreye hakim olmuştur. Seleukoslar MÖ. l88’de Roma ordusuna yenilerek, Apameia (Dinar) Barışını imzalamış ve Toroslara kadar olan kısımdan çekilmişlerdir. Bundan sonra bölge Romalılar tarafından Pergamon Krallığına bırakılmıştır. Pergamon Kralı III.Attalos’un vasiyeti üzerine burası da çevre ile birlikte Romalılara verilmiştir. Romalılar çevredeki diğer yerleşim yerleri ile birlikte Senirkenti de MÖ.102-49 yılları arasında önce Kilikia Eyaletine daha sonra da Asia Eyaletine bağlamışlardır. MÖ.39 yılında Galat Kralı Amyntas’ın kontrolüne giren bölge MÖ.25 yılına kadar bu durumda kalmış, daha sonra Galatia Eyaleti içine alınmıştır.

Pisidia bölgesinin kuzey batısında Frigya sınırına yakın olan Tymandos antik kenti bugünkü Yassıören Kasabası yakınlarındadır. Kentin kuruluş tarihi hakkında herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak kentin ismi, Ortaçağ kilise kayıtlarında Tymandos veya Tymandros olarak geçmektedir. Bu kentten herhangi bir kalıntı olmamakla birlikte Yassıören’de dağınık durumda bulunan Roma Dönemi mimari parçalar, kapı biçimli ve alınlıklı mezar stelleri ile Geç Arkaik Çağa (MÖ 540/530-480) ait iki adet mezar steli bulunmuştur.
Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra yöre Bizanslılarla Selçuklular arasında sık sık el değiştirmiştir. Senirkent, 1370 yılında Oğuzların Kayı boyundan gelen bir kısım Türkler tarafından kurulmuştur. Şeyh Ahmet Sultan, Elperek ve Turgut Babaların emrinde gelen Türkler bu topraklar üzerine yerleşmişler ve buraya “Eğimli arazi üzerine kurulmuş şehir” veya “Sınır boyundaki şehir” anlamına gelen “Senirkent” ismini vermişlerdir. 1370 yılında kurulan Senirkent, ve civarı 1361 yılında Osmanlı topraklarına katılmıştır.
XIX.yüzyıl sonlarında Konya vilayeti, Hamid Sancağının merkez sancağına bağlı bir nahiye olarak yönetilmiştir. Tanzimat’tan sonraki idari yapılanma içerisinde de Isparta sancağına bağlı kaza statüsü kazanmıştır.
Milli Mücadele yıllarında Senirkent’te, 17 Şubat 1920’de Bezirganzade Ali Efendi’nin başkanlığında, Başyiğitzade Süleyman Efendi, Meydanzade Hafız Mehmet Efendi, İdriszade Ali Efendi, Durmuşzade Tevfik Efendi, Yassıviranlızade Hüseyin Efendi, Tola Bayramzade Hacı Veli Efendi’den oluşan Müdafaa-i Hukuk Heyeti kurulmuş ve cepheye maddi ve manevi katkıda bulunulmuştur.
Cumhuriyetin ilanından sonra Uluborlu ilçesine bağlı bir bucak olan Senirkent 1952’de ilçe konumuna getirilmiştir.
Senirkent ilçesinde 1995 yılında meydana gelen sel sonucunda 74 kişi hayatını kaybetmiştir. Aynı yerde 1996 yılında ikinci kez sel afeti meydana gelmiştir.
İlçede günümüze gelebilen eserler arasında; Uluğbey Veli Baba Camisi, Veli Baba Sultan Türbesi bulunmaktadır. Ayrıca ilçede Tymandos antik kenti kalıntıları, Yassıören, Güreme, Garip, Tohumkesen, Aralık, Gençali höyükleri bulunmaktadır.
Uluğbey Veli Baba Camisi

Isparta Senirkent ilçesinde bulunan Uluğbey Veli Baba Camisi’ni, XVII.yüzyılın başlarında, Veli Baba ve Anadolu Beylerbeyi Murtaza Zor Paşa yaptırmıştır.
Caminin yapımında moloz taş, kesme taş ve Bizans devşirme parçaları kullanılmıştır. Dikdörtgen planlı cami günümüze harap bir durumda gelmiştir. Kareye yakın dikdörtgen planlıdır. Caminin önünde bir son cemaat yeri bulunuyordu. İbadet mekanını ahşap direklerin taşıdığı düz bir tavan örtmektedir.

Alıntıdır. bakunin tarafından düzenlenmiştir.