Lord Frederick Leighton (1830-1896)
Akademizm adı verilen tarzda yaptığı resimleriyle döneminde büyük ün kazandı. Resimlerinde Rönesans'ın kompozisyon dokusu görülebilir. İngiltere Kraliyet Akademisi'nin başkanlığını da yaptı. Asalet ünvanı alan ilk İngiliz ressamdır.
Akademizm : bir sanat dalında her türden yeni atılımı yadsıyarak, değişmez olduğu varsayılan onaylanmış, standartlaşmış ilke ve kurallara uygun olarak çalışmak anlamında kullanılır. Yeni sanatsal arayışlara karşı çıkan bir tutumu ifade ettiği için, sözcük olumsuz niteliktedir. Akademi, Eski Yunanda, Atina'da Platon'un öğrencilerine ders verdiği bir ağaçlık yerdir. Sonraları bu isim, ilim kurumu anlamına akademya alarak değiştirilmiştir. Bu. günkü anlamı altında Güzel Sanatlar Akademileri ve diğer akademiler anlaşılmaktadır. Akademi aynı zamanda çıplak modelden yapılan çalışmalara da denmektedir.Akademi geleneklerine sıkı sıkıya bağlılık; Klasik kurallardan ayrılmama olarak da tanımlanan Klasik akademi kuramı ve eğitiminde, sanatın uygulanması ve değerlendirilmesi ya da sanat beğenisinin geliştirilmesiyle ilgili her şeyin akılcı bir çerçeve içine alınabileceği düşüncesi temeldir. Sanat, akılcı ilkeler aracılığıyla öğretilip incelenebilir. Akademizm sözcüğü bu anlayışın olumsuz yanlarını vurgulayan bir anlam taşır. Romantik anlayış, sanatçının, yapıtlarını öğretilemeyen ve kurala bağlanamayan bir esin ışığında yarattığını ileri sürerek, akademizme karşı çıkar.Sanatçı ve zanaatçı ayrımının henüz yapılmadığı ortaçağda, lonca ve atölyeler bir anlamda eğitim kurumu işlevi görmüş, "akademi" terimi ilk kez Rönesans İtalya'sında ortaya çıkmıştır.
Akademizm adı verilen tarzda yaptığı resimleriyle döneminde büyük ün kazandı. Resimlerinde Rönesans'ın kompozisyon dokusu görülebilir. İngiltere Kraliyet Akademisi'nin başkanlığını da yaptı. Asalet ünvanı alan ilk İngiliz ressamdır.
Akademizm : bir sanat dalında her türden yeni atılımı yadsıyarak, değişmez olduğu varsayılan onaylanmış, standartlaşmış ilke ve kurallara uygun olarak çalışmak anlamında kullanılır. Yeni sanatsal arayışlara karşı çıkan bir tutumu ifade ettiği için, sözcük olumsuz niteliktedir. Akademi, Eski Yunanda, Atina'da Platon'un öğrencilerine ders verdiği bir ağaçlık yerdir. Sonraları bu isim, ilim kurumu anlamına akademya alarak değiştirilmiştir. Bu. günkü anlamı altında Güzel Sanatlar Akademileri ve diğer akademiler anlaşılmaktadır. Akademi aynı zamanda çıplak modelden yapılan çalışmalara da denmektedir.Akademi geleneklerine sıkı sıkıya bağlılık; Klasik kurallardan ayrılmama olarak da tanımlanan Klasik akademi kuramı ve eğitiminde, sanatın uygulanması ve değerlendirilmesi ya da sanat beğenisinin geliştirilmesiyle ilgili her şeyin akılcı bir çerçeve içine alınabileceği düşüncesi temeldir. Sanat, akılcı ilkeler aracılığıyla öğretilip incelenebilir. Akademizm sözcüğü bu anlayışın olumsuz yanlarını vurgulayan bir anlam taşır. Romantik anlayış, sanatçının, yapıtlarını öğretilemeyen ve kurala bağlanamayan bir esin ışığında yarattığını ileri sürerek, akademizme karşı çıkar.Sanatçı ve zanaatçı ayrımının henüz yapılmadığı ortaçağda, lonca ve atölyeler bir anlamda eğitim kurumu işlevi görmüş, "akademi" terimi ilk kez Rönesans İtalya'sında ortaya çıkmıştır.











































