Hitlerjunge Quex - Hitler genci Quex

oktayyapıcı13

Onursal Üye
29 Haz 2015
1,562
17,056
SAouz14p_o.jpg




Yönetmen: Hans Steinhoff

Oyuncular: Jürgen Ohlsen, Heinrich George, Berta Drews

Yapın Yılı: 1933

Dil: Almanca

Altyazı: İngilizce(Gömülü)

Dosya uzantısı: mp4

Joseph Goebbels, Hitler'in propaganda bakanı olduğunda, 1932'de on iki yaşındaki Herbert Norkus’un Berlin'de komünistler tarafından öldürülmesine dayanan bir romanın filme uyarlamasıyla başlayacak bir Nazi filmleri programı başlatmıştır.

Film, Büyük Buhran'ın derinliklerinde ve çökmekte olan Weimar Cumhuriyeti'nin son günlerinde geçmektedir.

Filmdeki konu özetle işçi sınıfından yoksul bir Berlinli gencin, Birinci Dünya Savaşı’nda yaralanması nedeniyle iş bulamayan ve komünizme sempati duyan babasına olan sadakati ile Hitler Gençliği hareketine karşı sürekli büyüyen hayranlığı ve Führer’e olan sadakati arasında kalmasıdır.

Film, Karl Aloys Schenzinger aynı isimli romanın dayanmaktadır.

Baldur von Schirach’ın önerisi romanın filme alınmasında etkili olmuştur.

Roman için detaylı bilgi(Almanca):

 

oktayyapıcı13

Onursal Üye
29 Haz 2015
1,562
17,056
Türkiye’de olduğu gibi Yunanistan’da da Rusya’ya sempati duyma konusunda herhangi bir çekince, şüphe...taşımayan kişiler aynı zamanda Rusya’nın her zaman haklı olduğunu düşünmektedirler. Çünkü ideolojinin emrettiği şekilde anavatan Rusya’dır, önder ise Lenin Yoldaş’tır.

Rus güdümlülerin Teodoros Kolokotronis’de sömürüye ve emperyalistlere karşı savaşmıştır* veya tam bağımsız Yunanistan gibi sözleri anlamsızdır, bu sözler Yunanistan’nın Rusya’nın emperyalist amaçlarına karşı Nato üyesi olmasından kaynaklanmaktadır.

* Osmanlı Rus Savaşı devam ederken Ruslar, Yunanlıların Osmanlılara karşı isyan etmelerine ve adını Aleksey Grigoryeviç Orlov’dan alan Orlov İsyanı’nın ortaya çıkmasına yardımcı olmuşlardır.

İsyan Osmanlılarca Arnavut paralı askerlerin de desteğiyle kanlı şekilde bastırılmıştır, ancak Osmanlılar paralı askerlerine yeterince kaynak aktaramamışlardır. Bu da bu askerlerin Osmanlı’ya karşı düzensizliğe başvurmalarına neden olmuştur.

İsyanın yenilen tarafı olan Yunanlılar Osmanlı Rus Savaşı’nın sonucunda Rus bayrağı ile denizlerde dolaşma hakkı elde etmişler ve Rusların dolaylı şekilde Akdenize açılmalarına yardımcı olmuşlardır. Rusya, Ortodoks nüfusunu ve kiliselerini koruma ile İstanbul'da bir Ortodoks katedrali inşa etme hakkını da elde etmiştir*.

* Araçsallaştırılmış din neden Ruslar için önemlidir?

Rus’un emperyalist amaçları için dinleri, kimlikleri, ideolojileri... baskı altında olan her kesim Rus emperyalist amaçları için kullanışlı olanlardır. Örneğin Batı sömürgeciliğinden kurtulan devletlerden Uganda’daki diktatörlüğün Rus destekçisi olması veya peşmergenin kökeninde Rus kadınların bulunması gibi Suriye’de son Baasçı gibi Rusya’ya olan sempatinin altında yatan önemli sebeplerden birisi budur(Навеки с Россией).










Bu isyana Kolokotronis’in babası da katılmış ve ölmüştür. Rus donanmasına katılan Kolokotronis, Dervenakia Savaşı’nda Osmanlı ordusunu neredeyse yok edecek kadar etkili mücadeleler vererek Yunan Kurtuluş Savaşı’nın Yunanistan lehinde sonuçlanmasındaki en önemli figür olmuştur.

5URJymFJ_o.jpg

Yunan Kurtuluş Savaşı’nın Yunanistan lehinde sonuçlanmasıyla Yunan bağımsız krallığı İngiltere, Avusturya-Macaristan, Prusya, Fransa ve Rusya tarafından oluşturulmuştur, Yunanistan Krallığı’nda üç gücün adları parti ismi olarak kabul edilmiştir, ilk Helenistik Cumhuriyet’in muhafazakarlık imajındaki ilk devlet başkanının partisinin ismi Rus Partisi’ydi ve kendisi Rus İmparatorluğu’na hem askeri hem de diplomatik olarak hizmet etmiştir, Yunanistan Kralı Otto Friedrich Ludwig von Bayern olmuştur, Yunanistan Osmanlı tarafından işgal edilen topraklarını geri alabileceği bir süreçle tanışmıştır...

Bu nedenlere dayalı olarak Ruslar Uralların batısındaki tarihsizliklerini bile Yunan tarihine yamalamaya çalışmışlardır. Çünkü Yunan olmazsa Rus Leninle kurulmuş son derece tarihsiz ve barbar Slav olan bir millet olması alternatifinde bir şey ifade edemez, Yunan olmazsa* Kiril Alfabesi’nin kökeninde anlamlı Bulgaristan üzerinde Rus egemenlik kuramaz** ve Yunan olmazsa Yunan temelinde dini birlik de önemsiz hale gelecektir ki Fener Rum Patrikhanesi’nin Rus emperyalizminin durdurulması açısından önem ifade etmesi bilinen bir gerçektir.

* Aynı Kafkasya olmazsa Rusların dağdan uzak kalmaları gibi.

** Stalin denilen bıyıklı diktatörün Rusça ile Bulgarca konusundaki ifadelerine ek olarak Osmanlı aleyhindeki ifadeleri hatırlanmalıdır.​

Burada basitleştirilerek özet şekilde yer verilen bilgilere dayalı olarak Yunanlıların Ruslara sempati duymalarının biraz daha mantıklı olabileceği düşünülebilir, ancak burada önemli olan Rus sempatisinde tarihsel arka plan etkili ise o zaman Ruslara olan yaklaşımın İngiliz ve Fransızlarla eşit olmasının ve emperyalist Çarlık Rusyası’nın St. Petersburg’unu Leningrad şeklinde değiştiren Kızıllardan ve bu iki tarihi fraksiyonun günümüzdeki faşist ve emperyalist Rus devletinden farklı olmasına dikkat edilmesinin gerekli olmasıdır*.

* Rustan daha Rus olan Araplar, Türkler, Kürtler, Yunanlılar, Ermeniler...den farklı gerçek Rusların günümüzde kullanılan Rus bayrağı ile ilgili düşünceleri:

Это власовский флаг. Под ним предатели из РОА, воюющие на стороне нацистского Рейха, убивали наших прадедов. Сейчас под ним рашисты терроризируют население Украины и России.


Çünkü eğer bu gerekliliğe gereken önem verilmezse Yunanistan’nın Yunan Kültürü ve Tarihi konusundaki köken ilişkisi anlamsızlaşır, Rus güdümlülük ile Helen en fazla Avrupa kökenli romantik bir akım olarak anlam taşıyabilir.

Türkiye’de ise Ruslara karşı sempati duymada hiçbir tarihi temel yoktur. Buna rağmen Ruslar kendilerine bugün dahi Türkiye’de bile sempati duyan hatta Rus’un adını duyunca zenneleşenler konusunda zorluk çekmemektedir ki bu barbar Rusların Türkiye’de kazandıkları bir başarıdır.

Tarihsel olarak Rusların Türkler için anlamı her zaman için Türkiye’yi bölücülükle uğraştırmış olmalarıdır. Batı’da başladıkları isyan dalgasını Doğu’ya da taşımış ve etnik ve dini farklı kimlikler üzerinden propagandalar yaparak Rus emperyalizminin Türkiye’yi ve böldüklerinin yönetebilir kılmasına çalışılmıştır. Çarlık döneminin etnik bölücülüğü*, terörizmi içselleştiren kızıllığın ideolojik bölücülüğüne eşittir.

* Günümüz Rusyası Çarlık ve Sovyet dönemi işgalcilik politikasının bir devamı olduğundan, etnik bölücülük için Çarlık dönemi Kafkasya politikası, Çar’a bağlı Finlilerin ve Baltık akademisyenlerin Kafkasya’daki sözde bilimsel çalışmaları, Gürcü tarihine karşı Abhaz ve Oset diye uydurulan tarih ve kültür unsurları araştırılabilir.​

Yani Gazprom günümüzde Kürtler, Doğu’nun Şövalyeleri diye bir kitap çıkardıysa bunun nedeni Rus emperyalizmidir ve Türkiye’de özellikle Kars bitmeyecek bir Rus işgali tehdidi altındadır*.

* Bunun nedenini Slav kökenli eski komünist ve komünizm gibi açık Rus emperyalizmi düşmanı toplumları bilmektedir. Sadece Polonya’da herhangi alanda bilgi araştırılırsa gerekli bilgiye kolayca ulaşılabilir.

Tabi ki bu toplumlarda da bazı gruplar bulunmaktadır, aynı günümüzde Idi Amin dönemini özlemle arayan yaşlı grup gibi.​

Verilecek birkaç karşı cevaptan birisi Cumhuriyet Türkiyesine Kızılların yardım ettiğidir ki bunun tarihsel bir arka planı yoktur, sadece ideolojinin yaygınlaştırılması için temel bulunmaya çalışılmaktadır. Çünkü o Ruslar bu Ruslara benzemiyorlar.​

60 darbesi veya birilerine göre devrimiyle birlikte başlayan koşullar çerçevesinde Türkiye’de de Moskof’a(مسقوف) belli kesimlerde sempati bulunmaktadır ve düşünceler şablonculuk üzerine kuruludur.

Ulusalcı sosyalist Almanlar ile vandalist Sovyet kızıllığı arasındaki farkların oldukça fazla olduğunu düşünen* bu kişilere göre Sovyet geleneğini hız kesmeden sürdüren Rusya; kapitalizme, Nato’ya, SS’lere, bozkurtlara, Vietnamın pis karısına karşı dünyadaki barışı sağlayacak mutlak güçtür, güneşten gelen ışıkla değil de kızıl yıldızla aydınlanacak aydınlık gelecektir, Ukrayna veya Gürcistan veya Çeçenistan Rusya’nın büyüklüğünü kabul edemeyen gafillerdir, onlarda bağımsızlık bilinci yoktur ve Batı onları köleleştirmektedir.

FItTcQ8c_o.jpg

Kızıl Yıldız’ın kızıllığı ile ışıl ışıl Amsterdam sokakları​

* Marx isimli bir kişinin bir kitabını okumayı entelektüellik, okumamayı cehalet olarak gören zihniyetten farklı olarak gerçek Ruslara göre Rusya Nazi Almanya’sına dönerse bunu maddeler şekilde anlatmak aydın olmanın gereğidir, aydınlığı devlet baskısı ile engelleme ise faşizmdir ve günümüzde Rusya’nın eylemlerini hangi temelle veya hangi nedenle olursa olsun destekleyenler faşizmin dolaylı veya doğrudan piyonlarıdır.



Piyonluğu kabul etmeyerek Türkiye’nin tam bağımsızlığını savunan denize dökücü ey işçiler birleşinizciler için ideoloji kutsal olduğundan, Atatürk emperyalizme karşı savaşmış bir anti-emperyalisttir ve vatan millet Amerika karşıtlığında anlamlandırırlar; ama bunlarla biraz tartışınca söyleyecekleri şu olacaktır: Rusya Ukrayna’da işgalciyse Türkiye’de Kıbrıs’ta işgalcidir.

Leniniski – Marksislovich ana bilim dalında tek kitapla eğitimi tamamlamışların vatan sevgisi...

Tek kitap diye yazmaktayız çünkü dönemsel olarak İngiltere’de işçilerin çalışma koşullarının insancıllaştırılması konusuda düşünceler geliştirme günümüzde insanların yerini alan robotlarla ilgili olamaz veya bütün tarih tek bir adamın çağ dışı kalmış düşünceleriyle açıklanamaz. Bu olsa olsa ideolojik perspektifle dünyayı algılamanın tezahürüdür. Dolayısıyla işçilerin silahlı mücadele ile isyan başlatmaları, bunun Rus emperyalist amaçlarına hizmet edebilir hale gelmesi ve bunun ideolojiyle savunulmasında Rusya her zaman haklıdır diye sloganlar geliştirilmesi(!); Fransız İhtilali’nin koşullarını yorumlayan Marx’ın filozof kişiliğinde anlamsız, bıyıklı soytarı Stalin denilen diktatörün öncülerden birisi olan Lenin gibi Marx’ı da peygamber yapıp kendisini yaşayan otorite yapan siyasi kişiliğinde anlamlıdır.

k7aJPLON_o.jpg

Да здравствует комсомольское племя
Bıyık militarizmi​

Otoriter, totaliter, diktatöryel...zayıf ve korkak yönetim biçimlerinde liderler kapitalist patronlardan daha zalimlerdir, çok daha fazla kişinin hayatlarına çok farklı alanlarda baskı yapmaktadırlar.

Farabi ve Platon’nun siyaset felsefesindeki tanımlamaları bile yeterliyken bu tanımlamaları dahi sanki Marx yazmış gibi tanımlar yapan yorumcu ideoloji piyonları, saçmalıklarına Marx’tan bile temel bulamazlar ve düşünceleri temelsizleştiği birçok örnekle kanıtlanan Marx’tan ilham almaktalarsa Rusya’nın bugün kendi içinde bile işçi sınıfına yaptıklarını veya Rusya gibi Rusya’nın tehdidi altında olan toplumların faşist bir işgal politikadan kaynaklandığını eleştirememeleri, Rus emperyalizminin gönüllü maşaları olmalarına dair obsesif bir mitomanik halden kaynaklanmaktadır.

Bu kişiler sıklıkla Rus güdümlülükten kurtulmuş toplumlara Batı kuklaları gibi türlü şekilde hakaret edip, bu toplumların solculara baskılar yaptıklarını da söylerler. Yine bu kişiler Suriye’deki Son Baasçı’nın sol gruplara yönelik baskılarını önemsiz görmeleri gibi faşist Rus devletinin sol yanlısı muhalifler, gazeteciler ve Navalny’ye destek verenlere yönelik de yapılan baskılarını görmezden gelmektedirler.





Benzer şekilde otoriter, totaliter, diktatöryel...zayıf ve korkak yönetim biçimlerinde, insanların cinsel yaşamlarına müdahele gibi müziğin ve konserlerin yasaklanmasının nedenleri önemsenmediğinden Rusya’da böyle şeylerin olmayacağı veya bunların ahlagsız Batı kaynaklı olması sebebiyle ahlagsızlığa karşı kızıl ışığın yakıldığı da düşünülebilir.





2U98nFFf_o.jpg

O kel kafasına vuran Güneş’le aydınlık saçan ay yüzlü bir top sakallı idi
bazılarına göreyse Güneş’in kendisiydi​

Sovyetler kızıllığı akıttığı kanlarla daha da kızıllaşmaktaydı, aynı ulusalcı sosyalist Almanlar gibi; ama kızıllar için sadece Ulusalcı Sosyalist Naziler kan akıtan zalimlerdir.

Alman ulusalcı sosyalistlerin Hitler Gençliği, aslında iktidarını ideoloji veya bıyıklı diktatör gibi kişi kültüyle tamamlamak isteyen otoriter, totaliter, diktatöryel... yönetimlerin insanları araçsallaştırmasındaki bir unsurdu ve bu nedenle Tek Kitapla yapılan değerlendirmeler de tek tipçiliğin bir devamıydı.

Tek tipçi zayıf iktidarlarda uluslararası hukuk, kurumlar önemsizdir, şekilcilik ve bürokrasi işgalci bir kampanyayı desteklendiğinden, gençlik örgütleri daha çok militarist, militan yetiştiren bir yapılanma göstermektedir*.

* Küba adı verilen adada Sovyet destekli darbe değil de devrim olduktan ve Amerikalılar Rus güdümlülere yönelik politikalarını örneklerle şekillendirmeye başladığı dönemde, Kübalılar Sovyetler için kendilerini savaş alanlarına atmışlardır.

Kravatsız puro içen sakallı soytarının Angola macerasını hatırlayan Kübalı Kızıllar, Ogaden Savaşı’nda yapacakları vahşiliklerden önce Angola’da Rus güdümlülüğün hakim olması için insanları öldürmüşlerdir ve Rus güdümlülerin muhaliflere karşı katliamları Kübalı vahşilerden sonra da devam etmiştir. Çünkü iktidar hevesindeki Rus güdümlülük her zaman için kan arar, ama en zalim Batılılardır, Angola mafya vari Rus güdümlü olunca sömürüden kurtulmuştur ve Angolalılar da Ugandalılar hayvan gibi özgür olmuşlardır!

İnanın yoldaşlar, oligarkların ultra lüsk yatlarını maviliklere sürermiş gibi inanın.

Yani ortada masum Kübalılara uygulanan korkunç emperyalist baskı diye bir şey yoktur, bu yaşamak için kan arayışında olan Kızıllığın bir söylemidir.














Hitler Gençliği’nden ve 1920 tarihli Varşova Savaşı’nda önce Rus Kızıllarınca kurulmuş Komsomol(Tüm Leninist Genç Komünistler Birliği) gibi birlikler işgalci savaşların habercisi olmuştur.

G242B7em_o.jpg

Ağlagsız Batı’dan uzak özgür düşünebilmeyi Lenin isimli
bir top sakallı bir kelin muhtaçlık idolüyle öğrendiği düşündürtülen
özgür nesil​

Bu etkiyi günümüzde de görebilmekteyiz. Örneğin 2022’deki Rusya’nın Ukrayna işgali öncesinde, Ruslar sözde bir tarihleri olduğundan tarihlerini bağladıkları bir unsur olan komünist kökende birlik için çocukların hazır olması gerektiğine dair haberler yayınlamışlardır.



Yine hatırlanmalıdır ki Rusya’nın değil de Orkların lideri cüce prens Putler Sovyetlerin dağılmasıyla kendisinden uzaklaşan devletleri hatta Svalbard’ı da irredantilist kılıflarla işgal edeceğini belirtmişti. Kendisini ideolojiyle zehirlenmişler ve kan denizinin üzerinde çiçekler içinde ve ağlayan insanların karşılayacaklarını düşünmüştür, aynı ulusalcı sosyalist Almanlar gibi.

















Kızıllığın işçilerle başlayan daha sonra Rus amaçlarına hizmet için çıkartılan iç savaşlarda kullanılan bir etken olması veya Rus emperyalist amaçlarının gizli adı da olması gibi Rus’un evrimleşen yüzünde değişmeyen tek şey çağ dışı kalmış bir geleneği sürdürmedir, yabani işgalciliktir ve bu Uralların batısının bile neden medeniyetsiz olarak kabul edildiğini gösterdiğinden Batı için Rus sadece kökeni barbar bir kitle olarak anlam taşımaktadır.

Ue3Y8I6C_o.jpg

Bir ideolojideki Ein Volk – ein Reich – ein Führer! demek faşizm olarak algılanabilirken одна страна, один президент, одна победа şeklindeki tek tipleştiricilik Nato karşıtılığı, anti emperyalist onur... gibi zırvalıklarla karşılanıyorsa veya Rusya’nın Ukrayna’da işlediği suçlar ve işgalciliğinden bahsedildiğinde ya Yemen ya Afganistan ya Filistin... nakaratına başlanıyorsa, ideolojik cehaletin tesiri altında kalındığına emin olunulabilir.

B2WgSyGu_o.jpg

İnsanların Dünya’ya Parti’nin bürokratları, oligarklar et yesin diye gelmediğinin fark edilmeyeceğini düşünen günümüz faşist Rusyası eski ulusalcı sosyalist Rusyasındaki gelenekleri sürdürünce başarılı olacağını da düşünmektedir. Kısaca Rus zihniyetinde 1800-1900-2000, değişen bir şey yoktur.

Daha önce belirtildiği gibi ezilenleri koruma veya nataşa gibi türlü maskeleri bulunan Rus emperyalist amaçları için Kızıllık dönemi ile Çarlık dönemi arasınra fark yoktur ve olmayacaktır.

Tarihe ve günümüze bakalım.

Türkiye’de 60 darbesi değil de devrimi ile devrimciliği öğrenen Amerika’yı denize döken halk kurtuluş kahramanları Nazi dönemi toplama kamplarından bahsederler, ancak gulaglardan bahsetmezler. Buna karşılık Türkiye ve Yunanistan’da Rus’tan daha Rus olanlar değil de gerçek Ruslar için günümüzdeki Rusya’daki rejim faşisttir ve insanları internet ve hayatın içinde gulaglarda yaşatmaya çalışmaktadır.



Cüce prens Putler’in temsil ettiği faşist devlet günümüz Rusyasında çocuklara ve bebeklere dahi askeri bir okuldaymış gibi militarizmi aşılamaktadır* ve bu nedenle ailelerin daha fazla çocuk sahibi olmaları milli bir mücadele olarak tanımlanmaktadır.







* İnsanlık tarihine, kültürüne katkısı olmayan, kendi ülkesinde olduğu gibi toplumların karakterlerini ve kendi askerlerinin bile hayatlarını düşünmeyen ve iktidar için mafya vari bir kimlikleşmeye adanmış otoriter, totaliter, dikteci... yani zayıf iktidarların propaganda yaptıkları militarizm; Rus güdümlü olarak sömürüden kurtulmuş(!) Orta Afrika Cumhuriyeti’ndeki gibi teknolojiyle insanın araçsallaştırılmasıdır ve bu nedenle başarısızlıklara karşı dayanıksız, kırılgandır.


Rusya çocuklarla eski egemenlik sahasını geri almalıdır, geri alınca daha da geniş alanlara yayılmak için çocukların sayısını muhakkak arttırmalıdır ve çocuklar faşist devletin uygun gördüğü militarist veya paroissial şekildeki okullarda devlet amaçları için eğitim almalı ve buna uygun yaşama sürmelilerdir.

Bunu yapabilmek için çocukların hangi dilleri konuşmaları gerektiğini de Rusya belirlemelidir. Örneğin entelektüellik sıfatı taşıyan Nikita Mikhalkov, Rusya tarafından işgal edilen Ukrayna topraklarında Ukraynaca’nın yasaklanmasını bir gereklilik olarak tanımlamıştır*.



* Türkiye’de geçmişte uygulanmış belli dillerin yasaklanmasını eleştiren kişilerden bazılarının Rusya’ya olan sempatileri göz doldurmaktadır.

Madem mevzu dilin siyasi nedenlerle yasaklanmasıdır, Rusya’nın uyguladığı dillerin konuşulmamasına yönelik baskıdaki benzerlik siyasi neden taşımadığından mı eleştiride tereddütler ön planda tutulmaktadır?

Eğer bir dilin konuşulması, yazılması bölücülük olarak değerlendiriliyorsa, bu değerlendirmede tek taraflı eleştirinin yapılması şövalyeliğin bir devamı mıdır yoksa bir eyleme başlamadan önce Lenin Yoldaş’a sadakatte yanlış yolda olunması gibi düşünceler baskın mıdır?


Bu ifade Sovyet zamanında Ukrayna’yı kızıllık adına Ruslaştırma kalıntısı olarak değerlendirilebilir*, ancak bu Çarlık dönemi kalıntısıdır ve Mikhalkov Çarlık döneminin Ukraynacayı tehdit olarak gören Rus düşüncesini tekrarlamaktadır**. Çünkü barbar Rus zihniyeti bir düşüncenin nasıl başarılabileceğine dair şablonsal bir bakış açısından ibarettir; Rus düşüncesine göre Ukraynalılar*** kendilerine sadık olmadıkça Ukraynalılar öldürülebilir(Убивать, убивать и еще раз убивать), onlar insan değildir Rus’un amaçlarında kullanılacak diğer elemanlardandırlar, Ukraynalıların tarihleri ve kültürleri yoktur, şehirlerine atom bombaları bile atılabilir, onları karalamak için her türlü yalan söylenebilir... ve en son çocuklara kendi kültürleri ve tarihleri ile kıyaslanmış Rusluk bir üstünlük olarak empoze edilerek çocuklar tarihleri ve kültürlerinden uzaklaştırılır**** ve Uralların batısından ibaret Rusluk için en sadık olan turnuvasında en iyi olan için yarışmacı olurlar*****.

*

** Başka ülkeleri bölmeyi kendisine bir hak olarak gören Rus zihniyeti, bölünme ihtimali taşıyan özgün kültürleri yok etmeyi de kendisine bir hak olarak görmektedir.



Bu tehdit aslında Rusya’nın emperyalist amaçlarının baltalanması ile ilgilidir. Bugün Doğu Finlandiya gibi Rus işgali altındaki Krasnodar ve Ukraynaca’nın yayıldığı alan Rus barbarın Karadeniz’e rahatça açılması ve Avrupa’ya rahatça işgaline yönünde bir engeldir.





YkJDOAfd_o.jpg

Bunun tarihsel adı Küçük Rusya’dır(Doğu Slav dilleri) ve Urallar’ın batısından Avrupa içlerine gelen Rus düşüncesindeki en önemli engeldir. Çünkü Küçük olanla anlatılmak istenen tarihi ve kültürü olan medeniyettir, yanındaki unsur ise tarihsiz ve kültürsüzdür.



Barbarın buna karşı bulduğu tarihsel çözüm ise Slav kökenden gelemeyen Tatar bölgesini Yeni Rusya olarak tanımlamak ve Karadeniz’e hakim olmaktır. Yani Ukrayna’yı hem Kafkasya’dan hem de Karadeniz’den uzaklaştırmak Rus’un hedefi olduğundan St. Petersburg’tan akademisyenler Kafkaslara ilgi duymuşlar ve İran’a uzanan Kafkasları Ruslaştırmayı hedef haline getirmişlerdir.





Kafkasya’daki halkları ise Kafkas Hakları Konfederasyonu altında tek tipleştirip Rus politikalarıyla uyumlu tutmak Rus’un hedefi olmuştur.

2A2ARoK8_o.jpg

Burada Rusların düşüncelerine dikkat etmek de gereklidir. Yunan’a bağlanamayan köklü tarihlerini Bizans’ın koruyuculuğu ile açıklayan barbarların, 19’ncu yüzyıldan yani Çarlık Rusyasından kalma, dil konusunda Rusfobi temelindeki açıklamaları ile şu ifadeler arasında farklılık yoktur:

Above all he stressed time and again the need to preserve the individuality of the German language because only through it did the German Volk exist.The German language as opposed to the Romantic languages was, so he argued, largely unadulterated by foreign influences, and that gave it immeasurable depth and a virile force of expression, whereas other Northern European languages, heavily latinized, were capable of expressing the surface of life only. They were dead languages. Hence, he went on, the attempt to compare these languages with German is futile - one cannot compare life with death. Germany, as the sole unique possessor of a living language, represented the original Volk, the Urvolk, the only one with an original language. It did not matter in this view that the German nation was politically disunited — as long as it maintained the integrity of its language. For sooner or later this common language would resurrect the nation, the German Volk, as one political unit.

d7ZszSAb_o.jpg


H.W. Koch - The Hitler Youth



***Sadece Ukraynalılar değil Çeçenler(Kadirovcu çete Çeçen olarak kabul edilmemektedir.), Gürcüler, Tatarlar...Ayrıca Ruslar Ukraynalılarla tarihsel köken açısından birçok benzerlikleri içermektedir ve hemen hemen kardeşlerdir denilebilir ki eğer Ruslar kardeşlerine bunu yapıyorsa Araplara, Gürcülere ve Çeçenlere neler yapmış olabilecekleri sadece tahmin edilebilir.

****


*****Ukrayna olan her şey gibi Rusça ile farklılığı az olan Ukraynaca konusunda bile düşünceleri boyna zincirler vurmak olan Rusların edebiyat eserleri gibi Rus filmleri de yasaklanmalıdır. Lenin ve Marx heykelleri gibi Polonya ve Baltık ülkelerindeki gibi Sovyet artığı heykeller gibi propagandanın hepsi yok edilmelidir.



Çünkü eğer bu yapılmazsa uygun fırsatı bulduklarında Ruslar yapacaklardır ve adına da Kızıl Özgürlük diyeceklerdir. Kitaplar yakılıp yerine Bizans tarihine kendini yamalayan sözde bir Rus tarihi işgal altındaki okullarda okutulmaya çalışılarak cüce prens için daha ne gibi hizmetler yapılabileceğini düşünmek için fırsatlar tanınır ve unutmayalım ki dünya Rus barbarlığından büyüktür.











Türkiye özelinde ise Ruslar tarafından yapılmış tüm binalar yok edilip, yerlerine modern binalar yapılmalıdır ya da sadece Moskof Heykelinin Tahribi’nde olduğu gibi yok edilmelidir.

Alaska’da neredeyse sömürmekten başka bir şey yapmamış Rusların Alaska üzerindeki açıklamaları ciddiye alınmalıdır, eğer ciddiye alınmazsa Ukrayna, Gürcistan ve Çeçenistan denildiğinde ya Yemen ya Irak ya Vietnam diye cazcı edebiyatına başlanır ve Rusya ile Türkiye arasında ciddi sorunlar yaşamaya başladığında Kars’da aşağıda görüleceği gibi Kızıl Baretliler türemeye başlar.

Çünkü barbarlar için 17 milyon kilometrekarelik alan kendilerine yetmemektedir, Batı’dan en ufak bir sızıntının bile olmasına katlanılmazdır.​


Çocuklara ihtiyaç vardır, işgal edilen topraklarda çocuklar kendi tarihlerini değil Rusların öğrenmelerini istedikleri tarihleri öğretirler.

suvEYiKq_o.jpg

Strzyga nataşalık eğitiminde​

Bu öğrenim sürecinde cüce prens ve Rusya’ya sadık olunması için işgal ve kontrol edilmek istenen topraklarda Yunarmiya - Genç Harbiyeliler Ulusal Hareketi isimli çocuk ve gençlerden oluşan bir Putlarizm teşkilatı kurmuşlardır* ve amaçlarını vatanseverlik ve yurttaşlık eğitimi olarak tanımlamışlardır.



* Teşkilat sınıfları, kullanılan ekipmanlara dair bilgiler:



Teşkilat Kızıl Baretliler ismini de kullanmaktadır, herhalde Ruslar devşirme çocuklarla özel kuvvet ihtiyaçlarını tamamlamayı düşünmekteydiler.


Teşkilatın Hitler’in kurduğu teşkilattan farkı olabileceğine dünyayı inandırmak için Tatar kökenli Sergey Şoygu kurucu ilan edilmiştir.

Nc87glll_o.jpg

Kurucu Tatar ise Tatarlar cüce prens Putler’e en iyiler, en sadık olanlar olmak zorunda kalmışlar veya öyle tanıtılmışlardır. Dolayısıyla Rusya içinde Aziz Yorgi kurdelesi takan* Tatarlarla Türkiye’de yaşayanların oldukça benzer kökeni paylaştıklarına dair masalsı anlatımlar, eskide kalmış zırvalıklar olarak kabul edilebilir.





*

* Sağda baştan üçüncü reklam ile ilgili detaylı bilgi:



Yani Tatarların Türkiye’de yaşayan bizler için yakınlığına dair düşünce Güneş’i daha iyi görmek için Himalaya’ya tırmanıp çıplak gözle Güneş’e bakmak kadar anlamlıdır.




* Cüce prens gibi komünist kalıntısı Çinli liderler de Aziz George Kurdelesi takmışlardır. Çünkü bu liderlere göre din emperyalist amaçları için sadece bir araçtır








Sadece Tatarlar değil, Dağıstanlılar*, sömürüden kurtulan Ugandalılar ve Orta Afrikalılar gibi Abhazlarla Osetler, Ruslaştırmanın etkilerini taşıyan Kemerovo’da farklı etnik gruplar ve Ukrayna’da işgal edilen yerlerde Ukraynalılar da sadakat yarışında yerlerini almışlardır.









































* Tarihsiz ve kültürsüz kalıp Rusya için canlarını verenlerin tesellisi:

Пускай Всевышний Аллах простит им грехи.

Bu yapılanma O kadar köklü bir teşkilattır ki askerlere ek olarak jimnastikçiler, pörsümüş astronotlar, okyanusbilimciler, sırıkla atlayanlar, biatloncular, gazeteciler...kısaca Putler’in adamları olmaya layık herkes bu teşkilatta yerlerini almışlardır ve içlerinde Emil Maurice gibi Ukrayna kökenlerinin de olması beklenen bir sonuçtur.





Aynı komünist zırvalıklarda olduğu gibi kalaşnikof altında gülmekten geberme kökenli milliyetçi militarizm propagandalar yapılmıştır. Bazen de militarist milliyetçilik Ruski tiratı gözler önüne serilmiştir.



Rusya’da verilen eğitimle işgal edilen topraklarda verilen eğitim arasında farkların olmasında şablon değişmemektedir, militarist milliyetçilik ve kızıl dönemden kalma kalaşnikof...



UVFUC2uR_o.jpg

Ukrayna’da işgal edilen topraklarda barbar Ruslar neredeyse yok ettikleri altyapı çalışmalarını veya insanların besin maddelerine veya temiz suya erişimlerini önemsememişlerdir, daha önce yaptıkları gibi çocukların Yunarmiya’ya katılımlarını önemsemiş ve çocukların Ruslaşmalarının gerekliliğini propaganda yapmışlardır.



Çünkü bu teşkilatın kurulması Rus emperyalizminin dünyayı işgal siyasetini başlatmış olduklarının bir göstergesiydi* ve çocukların sayılarının artması gibi öğrencilerin sayılarının artması da başarı konusunda bir ölçüttür.









* Thus, the state interfered significantly in the socialization of youth by introducing a military-patriotic education through the Compulsory Military Service Law of 1967.

...it was a patriotism which had its roots in the old universalist conception of the Reich - the ‘Holy Roman Empire, the German Nation’ — rather than one which envisaged a new German nation.

İşgalin başlamasına ait öncelik ise kendisine ait toprak yaratımında ideolojinin inanca dönüşen biçiminin telkin edilmesidir.​

Dolayısıyla bu teşkilatın tüm masraflarının devlet tarafından karşılanması, kamu harcamalarının emekçi aleyhine artması da beklenen sonuçlar arasındadır.



Oh4xDncB_o.jpg

Çocuklar Rusya’nın faşist devlet yapısına katkı sunmak için eğitim görmektedirler; bayrakperestlik*, milli marşın doğru ve düzgün okunmasının zorunluluğu, sonucunda vatanı bir anne olarak görmeye dayalı saatler boyunca vatanseverlik zırvalıkları...Pozitif bilim ise araçsallaştıkça anlamlıdır, marksist veya komünist veya sosyalist Rus güdümlülük yanlılarının pozitif bilime yaklaşımları gibi. Yani Rusya’da cahil insanların feraseti diğerlerinden daha değerlidir.



*

Yani Rusya’daki zihniyet Axis’in bir devamı olarak anlamlıdır ve hedef Rusya’nın dünya egemen olmasıdır.






Buradaki temel sorun ise cüce prens Putler ve oligark mafya devletinin bir şeyi çok istemesiyle bunun gerçekleşmesi arasında farkın olabileceği ve hatta istenenin baltalanmasıyla sonuçlanabileceğidir.

 
Üst