
Tarihi
Yörenin bilinen en eski halkı İ.Ö. 1500 lerde yaşayan Azzi ve Ayyaşa ‘lardır. Yapılan araştırmalarda elde edilen bilgiler İ.Ö. 3000-2000 arasında tarihlenen İlk Tunç çağının İlçeye bağlı Bayrampaşa köyünün batısındaki evcikler tepesi Höyüğü ve Gökçedere kasabası içindeki Pulur Höyüğü ilk tunç çağına ait çanak çömlek buluntuları ile önem kazanmıştır. Katman kesitlerinde rastlanan karbon ve kül dokuları, ilk Tunç çağında Pulur Höyüğünün bir yangın geçirdiğini ortaya koymaktadır. Daha sonraki katmanlarda elde edilen çanak çömlek buluntuları ise buradaki yerleşiğin İ.Ö. 1000 de de sürdüğünü göstermektedir.
Yörenin Urartu, Kimmer, İskitler, Med,, Pers, Pontus, Roma, Bizans, Arap,Selçuklu ve Osmanlı idaresi altına girdiği bilinmektedir. Osmanlı döneminde yöre Müslüman, Ermeni ve Rum halklarının yaşadığı Osmanlı kayıtlarından anlaşılmaktadır. Yörenin 1410 da Karakoyunluların, 1467 de Akkoyunluların egemenliliği altına girdiği bilinmekte olup, 1473 de Fatih Sultan Mehmet’in Otlukbeli savaşının geçtiği alanın büyük bir bölümü ve Akkoyunluların mekanı Demirözü İlçesi sınırları içerisindedir.
Coğrafi Yapısı
Demirözü ilçesi 39-50 derece kuzey enlemi, 39-51 derece doğu boylamında olup, Bayburt merkez, Gümüşhane ve Erzincan illeri ile çevrilidir. İlçenin çevresi birbirine çok yakın tepeciklerden oluşmaktadır. En yüksek tepeleri Otlukbeli tepesi (2485m.) Pulur dağı (2185) dır. İlçede sıcaklığın, çok düşük, yağışın az oluşu nedeniyle doğal örtü zengin değildir. Dağınık şekilde ağaç ve ağaçlıklar vardır. İlçenin yüksek olan yerlerinde ise doğal örtüyü çayır otları oluşturmaktadır.
İlçede Yakup abdal, Petekli, Elmalı, Kalecik, Serenli ve Kavaklı köyleri ile Gökçedere beldesinde ormanlık alanlar bulunmakta ise de bu alanlar çok dar bir alanda ve yetersizdir. Yer altı kaynak suları bakımından da fakir olan ilçede Beşpınar (lori) deresi ile Gökçedere (Pulur) deresi akarsu olarak bulunmaktadır. İnşasına başlanan Demirözü Barajı bittiğinde ilçenin bitki örtüsünde ve ikliminde büyük değişiklikler olacaktır.
İklimi
Doğu Karadeniz Bölgesinde yer almasına rağmen ilçe tamamen karasal iklim özelliklerini göstermektedir. İlçede kışlar soğuk ve kar yağışlı, yazları ise az yağışlı ve sıcak geçmektedir. İlçe rüzgar yönünden kuzeyden ve güneyden gelen ruzgarlara açıktır.
Sosyo-Ekonomik Yapı
İlçenin ekonomik hayatını Tarım ve Hayvancılık oluşturmaktadır. İlçede sanayi faaliyetleri bulunmamaktadır. Halkın büyük bir çoğunluğu tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlamaktadır. Ayrıca büyük şehirlerde ve yurt dışında çalışmak oldukça yaygın bir geçim şeklidir. Tarım ve hayvancılık aile işletmesi şeklinde kendisini göstermektedir. Bu da küçük bir ölçekte de olsa mal alım satımını oluşturmaktadır. Ancak bu yeterli düzeyde gerçekleşmemekte, dışa açık olmamaktadır.
Tarım faaliyeti coğrafi şartlar nedeniyle verimsiz ve sınırlı bir bitki örtüsünde oluşmaktadır. Sulanabilir alanlar Beşpınar ve Pulur deresi ile Eymür göleti çevresin- dedir. Sulu tarım daha ziyade Şeker pancarı nedeniyle yapılmaktadır. İlçede Buğday, Arpa, Mercimek, Çavdar, Patates ve Yem bitkileri yetiştirilmektedir. Gökçedere göleti bitirilmiş, inşasına başlanan Demirözü sulama barajı bitirildiğinde bölgenin tarımsal potansiyeli büyük oranda gelişecektir.
İlçe merkezi ve köylerde halkın oturduğu, konutların büyük çoğunluğu sağlık şartlarına uymayan halkın kendi imkanları ile yaptırdığı toprak yapılardır. Göç nedeniyle yeni yapılaşma çok az olup betonarme yapılar genelin içerisinde önemsiz kalmaktadır. Kapalı bir toplum yapısının hüküm sürdüğü ilçede sosyal ve kültürel anlamda hizmet sunan birimler yoktur. İlçe insanının ekonomik açıdan yeterli olmayan gelirine ve aşırı göçe rağmen toplumsal dayanışma ilçe halkının en güzel özelliğidir.
Ulaşım
İlçeden İl merkezine 28 Km. lik asfalt yola bağlı olup, İlçe ‘den İl’e karşılıklı her saat başı ulaşımı sağlayan belediye otobüs seferleri mevcuttur.
Tarihi ve Kültürel Değerler
Türk İslam Devri Öncesi Tarihi Kalıntılar:
Demirözü merkezinde klasik dönemden kaldığı sanılan yapı kalıntıları. İlçeye bağlı Bayrampaşa köyü civarındaki (Evcikler) Tepesi Höyüğü ve Gökçedere kasabasında (Pulur) Höyüğü ilk tunç çağına ait canak çömlek bulunması ile önem kazanmaktadır.
Gökçedere (Ferahşat) Medresesi
Ferahşat Bey Medresesi, Demirözü'nde Ferahşat Bey yapı topluluğunun kuzeydoğu köşesindedir. XVI.yüzyılın başlarında Ferahşat Bey tarafından yaptırılmış, XVIII.yüzyıl sonlarında da Akkoyunlulardan Süleyman Bey tarafından onarılmıştır.
Osmanlı medrese tiplerinden farklı bir konumda olup, avlu etrafında bir L şeklinde yapılmıştır. Beş bölümden meydana gelen medresenin üzeri toprak düz bir damla örtülüdür. Medresenin bölümleri kademeli yuvarlak kemerli bir niş içerisinde avluya açılmaktadır. Aynı şekilde bu kapıların yanlarında ve medresenin dış duvarlarında da yine yuvarlak nişler içerisinde dikdörtgen kemerli pencereler bulunmaktadır. Avluya açılan kapı ve pencere alınlıklarında Farsça yazılmış kitabeler bulunmaktadır. Medrese odalarının her birisinin içerisinde ocaklar ve nişler bulunmaktadır.