Saitama
Kıdemli Üye
- 1 Haz 2022
- 335
- 2,858
Günümüzde çizgi roman okuma alışkanlıkları ve sektörün gidişatı mevzubahis edildiğindeyse elbette Japon ekolünün, yani mangaların tüm Dünya’yı saran dominasyonuna özel bir parantez açmadan yapılacak herhangi bir değerlendirme son derece hatalı olacaktır.
Böylesine ciddi bir satış başarısındaki payı da diğerlerinden biraz daha fazla olan çeşitli seriler de oluyor haliyle. Örnek vermek gerekirse son yıllarda Kimetsu no Yaiba bu anlamda çok konuşulan bir iş, daha eski dönemlerden de Naruto ve Dragon Ball hızlıca akıllara gelecektir. Ama tüm bunların ötesinde bir One Piece gerçeği var ki ne denli korkunç bir ticari başarı olduğu geçtiğimiz günlerde hakkında çıkan haberlerle bir kez daha cümle aleme hatırlatıldı.
Söz konusu haberler, yayın hayatına 1997 yılında başlayan One Piece’in, 80 yılı aşkın zamandır bizlerle olan Batman’i adet satış olarak geride bıraktığı üzerineydi. Bu da One Piece’i, yine 80 yıllık bir çınar olan Superman’in arkasından Dünya’nın en çok satan ikinci çizgi roman serisi yapıyor. Aslına bakarsanız “One Piece 490 milyon kopya satarak 480 milyonlarda olan Batman’i geride bıraktı” demek yüzde yüz doğru bir ifade değil. Bu iki seri, iki farklı üretim anlayışından geldiği için yayın düzenleri, basım formatları ve fiyat politikaları arasında ciddi farklılıklar var. Örneğin One Piece için kullanılan 490 milyon kopya ifadesine serinin güncel sayılarının başka mangalarla beraber sunulduğu haftalık Shonen Jump dergisinin satışları dahil değil, yalnızca serinin 9-10 sayısının daha sonra bir araya getirildiği ciltlerin satışları bu adedi oluşturuyor. Batman içinse sadece fasiküllerin direkt market satışları sayıma dahil.
Bu sebeplerden ötürü doğrudan bir kıyaslama ve sıralama yapmak çok sağlıklı değil, ama One Piece’in tarihin en başarılı çizgi romanlarından biri olduğu da apaçık ortada. Bu noktada bir şüphemiz yoksa gelelim daha önemli soruya. Böyle bir başarı rastlantısal olamayacağına göre demek ki One Piece’in aynı kulvardaki rakiplerinin birçoğundan, belki de tamamından daha iyi yaptığı bir şeyler olmalı.
One Piece'in neden bu kadar özel olduğunu anlamak için genel olarak kurgu ve özel olarak da Japon manga endüstrisi hakkında birkaç şeyi anlamalısınız.
Öncelikle herhangi bir kurgu hikayedeki en önemli unsurun ne olduğunu biliyor musunuz? Bazılarınız bunun bir komplo olduğunu söyleyebilir. Bazılarınız bunun çatışma olduğunu söyleyebilir. Bazıları bunun ayar olduğunu söyleyebilir. Ancak doğru cevap bunların hiçbiri değildir. Bunlar karakterlerdir .
İyi karakterler olmadan iyi bir hikayeye sahip olmak mümkün değildir. Aslında basit bir olay örgüsüne ve çok az tanımlanmış bir ortama sahip bir hikayeniz olabilir, ancak iyi karakterler olmadan anlamlı bir hikayeye sahip olamazsınız.
Bunun nedeni, insanların doğal olarak bir hikayeden keyif alabilmek için onunla ilişki kuracak bir şeye ihtiyaç duymasıdır ve bu dayanağı sağlayan şey ne fikirler dünyasında var olan belirsiz bir olay örgüsü ne de gerçekten iyi olabilecek bir ortamdır. ama dürüst olmak gerekirse, içinde karakterler olduğu sürece her ortam işe yarar. Karakterler bir hikayeyi yaratan ya da bozan şeylerdir. Bunun nedeni, karakterlerin okuyuculara özdeşleşmeleri ve olup biteni anlamaları için bir şeyler sağlamasıdır.
Mesela ormanda çıkan bir yangının, eğer orada insan, hayvan ya da yangını ve onun getirdiği etkileri deneyimleyemeyecek olanlar yoksa hiçbir anlamı yoktur. Hatta “karakterin”, ormanı yok eden bir yangından yakınan “ormanın ruhu” olduğu bir hikayeniz bile olabilir. Hiç insan yok ama yine de okuyucunun neler olduğunu ve hikayeye hangi anlamı vermeye çalıştığınızı anlaması için odak noktası sağlayan merkezi bir karakteriniz var.
Ve tahmin et ne oldu? One Piece karakterlerine özel önem veren bir mangadır. Herhangi bir manga veya animede en iyi karakter gelişiminden bazılarına sahiptir.
One Piece'te harika bir olay örgüsü ve Korsan Çağı'nda zengin, tuhaf bir ortam var, ancak One Piece'in öne çıkmasının nedeni bunların hiçbiri değil, çünkü karakterleri manga tarihinin en unutulmaz ve önemli karakterleri arasında yer alıyor.
Lastik adam Luffy, çoğunuza Bay Fantastik'in kopyası gibi gelebilir, ancak Oda'nın Luffy'nin hikayesini ve varoluş nedenini anlatırken gösterdiği detaylara gösterdiğiniz özene baktığınızda, Oda'nın karakter gelişiminde ne kadar iyi olduğunu fark ediyorsunuz.
Bu sadece Korsan Kral olmak için tekneye binen bir çocuk değildi. Korsan kralı olmak istemesinin nedeni, zirveye ulaşma yönündeki güçlü motivasyonu, çocukluk döneminde Shanks'la yaşadığı deneyimlerden ve ona ve korsan ekibine olan hayranlığından kaynaklanıyordu. Bu, Shanks'ın Luffy'yi kurtarmak için sol kolunu feda ettiği ve ardından ona alametifarikası olan hasır şapkasını verdiği son duygusal anla doruğa ulaştı.
Bu güçlü bir karakter gelişimidir ve daha sonraki birkaç düzine bölümlük geri dönüşler için saklanmamıştır. Bunu manganın en başında anladık.
Ve Oda burada durmadı. Zoro'dan Nami'ye, Usop'tan Sanji'ye kadar her ana karakteri tanıtırken, her biri özellikle iyi bir şekilde tanıtılıyor ve mükemmele doğru geliştiriliyor. Nami, bu örnek karakterler arasında bile özel bir durum çünkü daha sonra Arlong Park'ta daha da gelişti. Ama birazdan buna değineceğim. Cody gibi görünüşte önemsiz karakterlerin bile bu ilk bölümlerde mükemmel bir karakter gelişimine sahip olduğunu göreceksiniz.
Oda karakterleri yaratmada ve onları geliştirmede işte bu kadar usta. Kurgunun en önemli öğesi olan karakterler üzerindeki ustalığı, mangayı anında emsallerinin çok üstüne çıkarıyor.
Shounen Jump'ı biliyor musun?
Shounen Jump, One Piece'in ilk olarak yayınlandığı dergidir. Japonya'da efsanevi bir dergidir ve tüm dünyada dolaşımda olan en büyük manga dergisidir. Bu derginin tüm manga sektörünün nabzını tuttuğunu söylemek abartı olmaz. Ve manga animenin temelidir. Dünyadaki en büyük animelerin çoğunun kökleri Shounen Jump'a dayanmaktadır.
Shounen Jump üç temaya dayanan bir dergidir. Bunlar: Dostluk, Gayret ve Zaferdir. Shounen Jump'ta yayınlanan herhangi bir dizi, hikayenin ana teması olarak bu üçünü içermelidir. Bunlar, SJ'nin ana şirketi Shueisha'nın, manga okuyan gençlere aşılamanın önemli olduğuna inandığı üç niteliktir.
Ve başka hiçbir dizi bu üç temel temayı One Piece kadar iyi örnekleyemez.
One Piece bunu o kadar iyi başardı ki, Fairy Tail'in yazarı Hiro Mashima, bir büyücüler loncasındaki lonca arkadaşlarıyla ilgili hikayesinde onu neredeyse kelimesi kelimesine kopyaladı. Kakashi, nakamalarına pislikten beter bir şekilde ihanet edenleri çağırırken buna özel bir saygı duruşunda bulundu. One Piece'in bu kadar etkili olmasının bir nedeni var; Nakama ve Dostluk kavramını tüm shounen mangalarının daha sonra sonsuza kadar kopyalanabileceği bir kuruma dönüştürmüş olması.
Bir kurgu yazarının bakış açısından Oda'nın burada yaptığı şeyin ne kadar muhteşem olduğunu anlamak önemli.
One Piece'i bu kadar özel kılan da bu. Anime ve manga tarihinde gerçek bir dönüm noktasıdır.
Yayınlandığı Her Ülkede Netflix'i Salladı
Dizinin ilk sezonu, dünya genelinde 84 ülkede en çok izlenen Netflix dizisi oldu. Bu, daha önce Stranger Things'in 4. sezonu ve Wednesday'in kırdığı rekoru geride bırakıyor.Dizi, 28 Ağustos'la 3 Eylül arasında 18,5 milyon izlenme kaydetti ve çoğunlukla olumlu eleştiriler aldı.
Bu başarıyı değerlendiren Netflix'in Eş CEO'su Greg Peters, "Temelde hikayesi olan bir mangayı alıp İngilizce dilinde, canlı aksiyon olarak sunmak, bu çok yüksek bir çıta" dedi.