Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
"Nazım Hikmet'in şiirlerinin bir sevecen, bir hoyrat sesler kazanışında, kuşkusuz bu şiirlerin yazıldığı süreç ve ortamın da payı vardır. Bu pay için en iyi ipuçlarına sonunda kavuştu Türk okuru : PİRAYE'ye MEKTUPLAR (1-2) Nazım Hikmet'in Piraye Hanım'a yazdığı 581 mektup kitaplaştı."
"Nazım Hikmet'in 1933-1950 döneminde yazdığı şiirlerin , bir iki şiir dışında tek kadın kahramanı Piraye Hanım, Nazım'ın mektuplarında onun gözüyle çizilir. Kimi zaman hoyrat sitemlerle, hemen ardından sevecen ve utangaç özür dileyişlerle."
Bu satırlar Memet Fuat'ın hazırladığı 2 ciltlik "NAZIM HİKMET Piraye'ye Mektuplar" kitabı üzerine yazılıyor.
Yazan şair Sennur Sezer'e ait. Sennur Sezer'in hem şiirlerini hem edebiyat yazılarını severek okumuşumdur. Evrensel Dergisinin özel eklerini satın almak üzere Tepebaşındaki yayınevine gittiğimde tanışmıştım. Kalkıp bizzat aradığım sayıları bana arayıp bulup getirmişti. Ayaküstü sohbet etmiştim. Otur demişti. Oturamamıştım. Şimdi üzülüyorum...
Bu satırlar bize Nazım Hikmet'in şiirlerini daha iyi anlamamızı sağlıyor. Nazım Hikmet sevdiği kadını yazarken toplumsal sorunları , toplumsal sorunları yazarken sevdiği kadını yazmış oluyor... Bu size bir başka şairi anımsatmıyor mu? Bana Ahmet Arif'i anımsattı. Yıllarca tekrar tekrar şiirlerini toplumsal sorunu dizelerle harika anlatıyor diye okudum , dinledim (Ankara , Tunus Caddesindeki Çağdaş Sahne'de) yıllar sonra öğrendim ki o dizeleri aynı zamanda sevdiği kadına yazmış... Demek ki o da aynı yöntemi kullanmış...