Beyaz Güvercinin Ölümü ilk bölüm

[BlasterComics]

Herkese merhabalar! Açık konuşacağım, 1.dünya savaşına ilgim, erich maria remarque'nin kitaplarıyla inanılmaz derecede büyüdü ve bir anda kendimi savaşla ilgili bir şeyler yazarken buldum.yazdığım,çizdiğim her şeyi siz saygı değer abilerim ablalarım ve kardeşlerimle paylaşmayı çok seviyorum. bu sebeptendir ki yazdığım hikayenin ilk bölümünü sizlerle paylaşmak istedim. küçüklükten beri, daha doğrusu kalem tutmaya başladığımdan beri yazmayı, çizmeyi çok severim. yazmak benim için gerçek dünyanın monotonluğundan bir kaçıştır, kurguladığım dünyada, hiç olmayan insanların hikayelerini anlatmaktır.
fazla uzatmamayım, umarım beğenirsiniz eksiklerimi, yanlışlarımı söylerseniz çok çok sevinirim. ( bolca imla hatası olduğunu biliyorum. onlarla en son topluca ilgileneceğim )

Kısaca hikayeden bahsedeyim;
Karl adlı bir genç fransada yaşayan bir almandır. 1.dünya savaşı çıktığında çoğu aile gibi, ailesiyle fransayı terk etmek ve orduya katılmak zorunda kalmıştır. Kendisi gibi gençlerle siperlerde hayat mücadelesi veren Karl, hikayenin ilerleyen bölümlerinde beyaz bir kuş ile sağlam bir bağ kuracaktır.

Keyifli okumalar!

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

 

[lenard]

Çok güzel,bir çırpıda bitiriverdim.Gerçi çizgi roman bekliyordum ama olaylar akarken her şey gözümde kare kare canlandı.Giriş bölümü dingin bir havada ilerliyor,fırtına öncesi sessizlik misali.Kurgu sağlam,günümüz romanlarından eksik kalır bir yanı yok.Özellikle karakterlerin birbirlerine takılmaları ve seçtiğin isimler çok hoşuma gitti.Kapıda bekleyen savaşın boğucu atmosferini de iyi vermişsin.Tebrik ediyorum,devamını merakla bekleyeceğim.

 

[dedo11]

Sayın BlasterComics ;

Okuyunca daha detaylı değineceğim. Şimdi sadece indirdim. Ama edebiyat ve sanatla biraz ilgilenen biri olarak şunları ilk önce yazmadan geçemiyeceğim.

Yazacaklarım tartışma yaratmak amacını gütmemektedir. Aslında belli bir düzeyde ve bilgiye dayanan tartışmalara karşı da değilim. Sadece burada amacımın bu olmadığını vurgulamak istedim.

Yazacaklarım senin yazma isteğine olumsuz etkisi olursa da çok üzüleceğimi de bilmeni isterim.

Sanatta ve edebiyatta kabul gören çok yerinde ve doğru bir deyim vardır. "Evrensele yerelden varılır." İnsanları anlatacaksan bildiğin insandan yola çıkmak gerekir. Eğer sen Fransız değilsen ; 1. Dünya Savaşını anlatmak istiyor isen bildiğin , yaşadığın toplumdaki insanların 1. Dünya savaşında yaşadıklarından yola çıksan daha tutarlı ve doğru olurdu. Diyorum... Daha doğrusu ben değil edebiyatın ve sanatın ustaları , kuramcıları diyor...

Şimdilik bu kadar. Daha sonra yazmak umudu ile...

Yazmanda başarı dileklerimi iletirim...

 

[BlasterComics]

Sayın dedo11;

Dediklerinize kesinlikle katılıyorum fakat benim burada ana karakteri bir Alman olarak seçmemin nedeni, Almanya'yı militarizmin en derin kökü olarak görmemdir. Benim burada yazmak istediğim de tarih değil aslında. İstediğim şey, milyonlarca hayatın nasıl yok olduğunu, alman-fransız farketmeksizin kendi bakış açımla anlatmak. Zaten beni böyle bir şeyi yazmaya iten şeyde şu soru oldu;
Eğer bu genç yaşımda savaşta olsaydım, nasıl hissederdim?
Fakat dediklerinize kesinlikle hak veriyorum. Hatta yazmaya başlamadan önce bu olayı çok düşündüm. Aynı ulustan olmadığımız bir karakteri nasıl derinlemesine yazabilirim diye. Dışarıda bunun örnekleri var aslında. Örneğin Stanley Kubrick'in yazıp yönettiği "zafer yolları" buna güzel bir örnek bence.
Objektif bir açıdan yorumunuzu benimle paylaştığınız için çok teşekkür ediyorum sağlıcakla kalın.