Doğu Anadolu Bölgesi’nde, Erzurum İli’ne bağlı bir ilçe olan Aşkale’nin doğusunda merkez ilçe, güneyinde Çat, batısında Erzincan, kuzeyinde de Merkez ilçenin bir bölümü yer almaktadır. İlçenin bulunduğu topraklar Karasu’nun oluşturduğu çöküntü alanı ile kuzey ve güneyindeki dağlardan oluşmaktadır. Kuzeyde Kuzey Anadolu Dağlarının uzantıları olan Kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda uzanan Kop Dağları, güneyde ise kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda uzanan Palandöken Dağları bulunmaktadır. Karasu Nehri ve ona dökülen çok sayıdaki çay ve dereler ilçe topraklarını sulamaktadır. Kop ve Palandöken Dağlarının yüksek tepelerinde geniş yaylalar yer almaktadır. Karasu Nehrinin suladığı kesimler de alüvyal ovalar konumundadır. Erzurum’a 53 km. uzaklıkta olan ilçenin yüzölçümü 1.527 km2 olup, toplam nüfusu 35.388’dir.
İlçede genel olarak sert kara iklimi hüküm sürer. Kışlar uzun, soğuk ve karlı; yaz mevsimi kısa sıcak ve kurak geçer, İlkbahar ayları da yağışlıdır.
İlçenin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Yetiştirilen başlıca ürünler, buğday, arpa, çavdar, yem bitkileri, patates, şeker pancarıdır. Hayvancılıkta sığır besiciliği yapılmaktadır. İlçede hayvancılığı koruma projesi çerçevesinde yapay tohumlama laboratuarı kurulmuştur. İlçe topraklarında linyit yatakları bulunmaktadır. Türkiye Kömür İşletmelerine ait linyit ve kireç ocakları işletmesi ve çimento fabrikaları bulunmaktadır.
İlçenin ismi tarih içerisinde Locus Basara, Şöğayn, Aşhane, Açhane, Kale isimleri ile tanınmış, günümüzde Aşkale olmuştur.
İlçe topraklarında ilk kez MÖ. 1700 yıllarında Hititlerin yaşadığı bilinmektedir. Doğu Anadolu Bölgesi’nde tarihi çağlarda hüküm süren topluluklardan bir kısmı burada kısa dönemlerde hüküm sürmüştür. İlçe tarihindeki bu dönemler oldukça karanlıktır. Romalılar burada küçük bir yerleşim yeri kurmuşlar, ardından Bizanslılar döneminde önem kazanmıştır. İpek Yolu’nun buraya yakın oluşu, bölgenin ticari yönden önem kazanmasına neden olmuştur.
Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra Türkmen boylarından bazıları buraya yerleşmiştir. Selçukluların kontrolü altındaki bu bölgeye 1242’de İlhanlılar, 1387’de de Timur Devletinin egemenliğine girmiştir. Ardından Karakoyunlular ve Akkoyunlular yöreye hakim olmuştur. Fatih Sultan Mehmet’in Otlukbeli Savaşı’ndan (1273) sonra Doğu Anadolu Bölgesi ile birlikte Aşkale de Osmanlı topraklarına katılmıştır. Safavilerin 1502’de Erzurum’u ele geçirmesinden sonra İranlıların burada etkisi görülmüştür. Yavuz Sultan Selim Mısır Seferi dönüşünde 1517’de yeniden yöreyi Osmanlı topraklarına katmıştır. Aşkale 1916’da Rus işgaline uğramış, Rus İhtilalinden sonra, 3 Mart 1918 tarihinde Ruslar bölgeden çekilmişlerdir. Cumhuriyet döneminde 1937’de ilçe konumuna getirilmiştir. Gayrimüslim vatandaşların II.Dünya Savaşı yıllarında Varlık Vergisine tabi tutulması ve bu vergiyi ödeyemeyenlerin buradaki çalışma kamplarına gönderilmesi ötürü yakın tarihte ismi geçmiştir.
Aşkale’de günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Cinis Kalesi, Pırtın Kalesi, Hacı Bekir Hanı, Topal Çavuş Camisi ve Evreni Kümbeti bulunmaktadır.
Topal Çavuş Camisi
Erzurum Aşkale ilçesinde, Topal Çavuş Köyünde bulunan bu caminin kitabesinden öğrenildiğine göre Ali Ağa oğlu Hacı Halil tarafından 1589-1590 tarihinde yaptırılmıştır. Cami ile birlikte yapılan medrese ve hamam günümüze gelememiştir. Yalnızca güneyinde kubbeli bir türbe bulunuyorsa da bu türbenin kime ait olduğu anlaşılamamıştır.
Kare planlı caminin üzeri pandantifli bir kubbe ile örtülmüştür.Yapılan onarımlar nedeniyle özgün konumundan uzaklaşmıştır. Ayrıca XIX.yüzyılın sonlarında önüne bir de son cemaat yeri eklenmiştir. Kare kaideli tuğla minaresi olan cami içerisinde bezeme unsurlarına rastlanmamaktadır.
Evreni Kümbeti
Erzurum Aşkale ilçesi Evreni Köyü yakınında bir tepe üzerinde bulunan Evreni Kümbetinin kitabesi bulunmamaktadır. Bu nedenle de kümbetin ne zaman yapıldığı ve içerisinde gömülü olan kişinin kimliği konusunda kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Yapı üslubundan XIV.yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır.
Düzgün kesme taştan yapılan kümbet, sekizgen planlı olup, üzeri konik bir külah ile örtülmüştür. Günümüzde kümbetin kuzey kısmı yıkılmış, diğer kısımları ise harap bir durumdadır.
Hacı Bekir Hanı
Erzurum, Aşkale ilçesinin 24 km. uzağındaki bu Han Tercan yolunun üzerinde bulunmaktadır. Hanın kitabesi günümüze ulaşamamıştır. Bununla beraber mimari yapısından XIII-XIV.yüzyılda yapıldığı anlaşılmaktadır.
Anadolu’daki avlusuz hanlar gurubundan olan bu han kuzey-güney doğrultusunda dikdörtgen planlıdır. Hanın gösterişli bir giriş kapısı olup, dikdörtgen çerçeve içerisinde mukarnaslıdır. Günümüze oldukça yıkık durumda geldiğinden planı kesin olarak belirlenememiştir.
Erzurum’da bu hanların dışında mimari yönden önemli hanlar bulunmamaktadır. Erzurum’un ticaret kervan yolları üzerinde kısmen bulunmasına karşılık önemli hanların bulunmaması biraz şaşırtıcı olmasına rağmen bunlardan bazıları hiçbir iz bırakmadan savaşlar sonucu yıkılmışlardır. XVIII. Yüzyılda yapılmış olan Erzurum Kongre Meydanı’ndaki Gümrük Hanı ile Cennetzade Hanı ve XIX.yüzyılda yapılmış olan Kamburoğlu Hanının avlu etrafında sıralanmış odaları ve çatı ile örtülü oldukları bilinmektedir.