Alex Katz (1927-)
Amerika ve Avrupa’da avangard sanatçılar arasında Figüratif Gerçekçilik ve Sembolizm’in en yaratıcıları arasında görülen Alex Katz, 1927’de, Temmuz ayının sonlarına doğru, New York’ta doğmuştur. Amerika’da önce New York Cooper Union Sanat Okulu’nda, ardından Skowhegan Resim ve Heykel Okulu’nda eğitim almıştır. 1946 ile 1950 yılları arasında Jackson Pollock ve diğer Soyut Dışavurumcular’ın çalışmalarının etkisi altında kalan sanatçı ilk olarak ağaç resimleri ve fotoğraflara dayanan bir takım çalışmalar yapmıştır. Katz, daha sonraki yıllarda bir sanatçının içindeki ahengin başka insanlar için de anlam ifade edebileceği konusunda cesaretlenmesini Pollock’a borçlu olduğunu söylemiştir. 1950 yılının ortalarından itibaren parlak renkler kullanarak manzara ve iç mekân resimleri, figür çalışmaları yapmıştır. Basitleştirilmiş kolaj denemelerine daha sonra başlamıştır. Bu ilk çalışmalarında görülen, resmin tekdüze sesini vurgulayan sembolist tarzı ve figür kullanımındaki ısrarı onu, soyutlama ve tesadüflerin içiçe geçip harmanlandığı çağdaş avangard akımın dışında tutmuştur.Sanatçı 1960 yılında, henüz kariyerinin başlangıcındayken baskın olan soyutlama ve gerçekçilik arasında seçim yapmak zorunda kalmış gibi hissetse de, bu ikilemden ana fikre öncelik verdiği, kendi şiirsel ve orijinal üslubunu geliştirerek sıyrılmıştır. Parlak ve etkileyici yaratıcı gücü sayesinde resimlerinde modernizmi, Soyut Dışavurumculuğu oluşturan öğeleri, renkleri ve düzlüğü ön plana çıkaran, hacmi düzlemsellik içine sıkıştırabilen, resimlerinde hareketi, insan karakterlerini, zarif formları bir arada kullanan Manet ve Matisse’in tarzını kombinlemeyi başarmıştır. Kendine has modern gerçekçi tarzıyla ünlenen Pop-art akımının öncüsü Amerikalı ressam 1972 yılında Guggenheim Bursu’nu kazanmıştır.
Amerika ve Avrupa’da avangard sanatçılar arasında Figüratif Gerçekçilik ve Sembolizm’in en yaratıcıları arasında görülen Alex Katz, 1927’de, Temmuz ayının sonlarına doğru, New York’ta doğmuştur. Amerika’da önce New York Cooper Union Sanat Okulu’nda, ardından Skowhegan Resim ve Heykel Okulu’nda eğitim almıştır. 1946 ile 1950 yılları arasında Jackson Pollock ve diğer Soyut Dışavurumcular’ın çalışmalarının etkisi altında kalan sanatçı ilk olarak ağaç resimleri ve fotoğraflara dayanan bir takım çalışmalar yapmıştır. Katz, daha sonraki yıllarda bir sanatçının içindeki ahengin başka insanlar için de anlam ifade edebileceği konusunda cesaretlenmesini Pollock’a borçlu olduğunu söylemiştir. 1950 yılının ortalarından itibaren parlak renkler kullanarak manzara ve iç mekân resimleri, figür çalışmaları yapmıştır. Basitleştirilmiş kolaj denemelerine daha sonra başlamıştır. Bu ilk çalışmalarında görülen, resmin tekdüze sesini vurgulayan sembolist tarzı ve figür kullanımındaki ısrarı onu, soyutlama ve tesadüflerin içiçe geçip harmanlandığı çağdaş avangard akımın dışında tutmuştur.Sanatçı 1960 yılında, henüz kariyerinin başlangıcındayken baskın olan soyutlama ve gerçekçilik arasında seçim yapmak zorunda kalmış gibi hissetse de, bu ikilemden ana fikre öncelik verdiği, kendi şiirsel ve orijinal üslubunu geliştirerek sıyrılmıştır. Parlak ve etkileyici yaratıcı gücü sayesinde resimlerinde modernizmi, Soyut Dışavurumculuğu oluşturan öğeleri, renkleri ve düzlüğü ön plana çıkaran, hacmi düzlemsellik içine sıkıştırabilen, resimlerinde hareketi, insan karakterlerini, zarif formları bir arada kullanan Manet ve Matisse’in tarzını kombinlemeyi başarmıştır. Kendine has modern gerçekçi tarzıyla ünlenen Pop-art akımının öncüsü Amerikalı ressam 1972 yılında Guggenheim Bursu’nu kazanmıştır.
Son düzenleme: