Atatürk (1998)

agartan

Onursal Üye
28 Haz 2019
1,225
11,301
Atatürk (1998)

Yönetmen: Tolga Örnek
Senaryo: Tolga Örnek
Özgün Müzik: Can Atilla
Görüntü Yönetmeni - Oktay Gökakın
Süre: 81 dk
Ses: İsmail Karadaş
Teknik Ekip: Ekip Film
Yapımcı: Tolga Örnek
Sponsorlar: T.C. İş Bankası, Fenerbahçe Spor Kulübü
IMDb Rating: 8,0
1999 San Diego Film Festivali Finalisti,
1999 Chicago Uluslararası Film Festivali Üçüncülüğü.

"Atatürk" belgeseli için, özellikle yurt dışında yayınlanmaya yönelik olarak, 44 müzik sahnesi hazırlandı.
Müziklerin beste ve orkestrasyonunu Can Atilla yaptı. Kaynak: Can Atilla web sitesi.


Sunum: 700 MB, 528*400 pxs (4:3) DVD Rip

Atatürk:


Başarılı bir asker, devrimci bir devlet adamı. Kendi kaderini ulusuyla birleştiren bir adam.
1915'te Çanakkale'de İngilizlere tarihlerinin en büyük yenilgilerinden birini yaşattı.
1918 yılında 1. Dünya savaşından yenilgi yüzü görmeden çıkan tek Osmanlı komutanıydı.


Dört yıl sonra halkını etrafında toplayarak emperyalist güçlerin desteklediği işgalci Yunan güçlerini yendi ve ulusal bağımsızlık yolunu açtı.
1923 yılında Osmanlı İmparatorluğunun yıkıntıları üzerine Türkiye Cumhuriyetini kurdu ve ilk Cumhurbaşkanı oldu.
Altı ay sonra şeriata karşı mücadele başlatıp kazanan ilk lider oldu.
Ektiği demokrasi tohumları sayesinde Türk ulusu içeride ve dışarıda birçok zorluğa göğüs gerdi.

Stalin O'nu faşist addetti. Hitler ve Mussolini komünist olarak gördü. Bazıları da diktatör dedi.

Halkı ise, O'na "Atatürk" dedi.




Atat-rk-1998-1.jpg




Film, Atatürk’ü bir insan, bir komutan ve bir lider olarak ele almaktadır.
Özellikle yabancılara sunulacağı düşüncesi ve tarafsızlığın sağlanması amacı ile eserin içindeki tüm uzmanlar, yabancılar arasından seçilmiştir.
Eserin pek çok yerinde bu yabancı uzmanlar, gerek kendi ilgi alanları, gerek tarihi olaylar, gerekse de Atatürk’ün kişiliği doğrultusunda yorumlar yapmışlardır.
Bu görüşler doğrultusunda kimi zaman da, Atatürk’ü bizzat sağlığında tanımış Türk ve yabancı konuşmacılara da yer verilmiş ve kendi anılarını anlatmışlardır.

TRT ve Kanal D’de yayınladı. Amerika’da 40 üniversitede gösterildi.

Dağıtım- Landmark Media tarafından ABD' deki tüm eğitim kurumlarına dağıtılmaktadır.
Tapestry International tüm dünya televizyon ve video kaset pazarlarında satış görevini üstlenmiştir.
Şu ana kadar belgesel Avustralya SBS , Kanada SCN, Avrupa AB Sat, Ortadoğu UAE, HISTORIA CA kanallarına satılmıştır.
Ülkemizde TRT ve Kanal D tarafından defalarca yayınlanmıştır.
VCD ile İngilizce ve Türkçe olarak hazırlanan DVD sürümü yurtiçinde Palermo tarafından dağıtılmaktadır.





Atat-rk-Tolga-rnek.jpg


Belgeselin Fotoğrafları - Haber Türk / Meriç & Meriç. 10 Kasım 2003



- Nereden çıktı bu Atatürk Belgeselini Amerika'ya götürmek?
Tolga Örnek: İki yıl önce başlandı Atatürk Belgeseline...
Amerika'da master yaparken tez konumdu. Mühendislik ve sinema dalında master yaptım Amerika'da...
Filmi çekmek için Türkiye'ye geldiğimde Kemal Gökakın'la tanıştım ve birlikte çalışmaya karar verdik.
Kağıt üzerindeki projeden, iş tamamlanana kadar 26 ay boyunca beraberdik.
Çok iyi bir ekip oluşturduk. Bu belgesel sırasında kurumsallaşmaya da karar verdik. Ekip Film'i kurduk.


- Belgeseli hazırlarken hedef neydi?
Kemal Gökakın: Hedef yurt dışıydı. Özellikle de Amerika... Çünkü Atatürk'ü ve Türkiye'yi yurt dışında çok da fazla tanımıyorlar.
Filmin konusu da, İngilizce oluşu da yurt dışı hedeflerine göre ayarlandı. Anlatan uzmanlar yabancıydı.


- Sarı Zeybek'ten farkı nedir?
Tolga Örnek: İkisi çok ayrı açılardan bakıyor. Sarı Zeybek daha çok yerli piyasaya yönelik.
Bizimki ise Atatürk'ü hiç tanımayan yabancılara Ata'yı anlatmak.
Toplam 81 dakikalık bir portre film. 1850'lerden başlıyor.
19'uncu yüzyılın ikinci yarısında değişen dengeleri, Tanzimat dönemini, Mustafa Kemal'in gençliği, değişen insan kimliklerini harmanlıyor.
Atatürk'ü lider ya da asker olarak değil insan olarak aktarıyor.


- Ama yabancı uzmanların ağzından anlatıyorsunuz. Yerlisi yetersiz mi kaldı?
Kemal Gökakın: Dediğimiz gibi hedef yurt dışıydı.
Bunun dışında, görüştüğümüz kişiler Atatürk'le ilgili çeşitli anılara sahip olan ya da tez vermiş insanlardı. Onların görüşleri bizim önümüzü açtı.
Örneğin ABD eski Genelkurmay Başkanı Amiral William J. Crowe, Jr.(84-88) askeriyedeyken Atatürk'le ilgili bir tez vermiş.
Atatürk için söylediği '20. yüzyılın askeri dehası Atatürk'tür' sözleri yabana atılır cinsten değil. Böyle bir kimliği gözardı edemezdik.
Belgeselin seslendirmesini Yaşayan Shekaspeare Tiyatrosu aktörlerinden Sir Donald Sinden yaptı.
Müthiş bir sesti ve bu belgeseli seslendirmekten büyük keyif aldı.


- Atatürk'ü insan olarak değerlendirken, yanlış bir tahlilde bulunma şansınız olmadı mı? Riskli bir durum çünkü...
Kemal Gökakın: 'Immortal Atatürk' kitabının yazarı Prof. Norman Itzkovitz ve Kıbrıslı Türk Dr. Vamik Volkan,
film boyunca Ata'nın psikolojik değerlendirmesini yaptı.
Atatürk'ü tanıyan insanlarla görüşüp, bilimsel verilere dayalı, datalardan oluşan bir belgesel hazırlandı.
Atatürk'Ün kadınlara bakışına kadar bütün detayları burada aktardık. Kısacası insan Atatürk'ü bulup çıkardık.



Atat-rk-1998-4.jpg


Ölümsüz Atatürk
Prof. Norman Itzkovitz & Dr. Vamik Volkan


- Sonraki süreç nasıl gelişti?
Tolga Örnek: Film bittikten sonra ABD'ye gitti. Chicago Film ve Video Festivali'nde üçüncülük ödülü aldı.Bu festivale 1600 eser katılmıştı.
Ardından San Diago Film Festivali'nde finalde 4 kez gösterim hakkı elde etti.
40 özel gösterim yaptı üniversitelerde, ayrıca büyükelçilik himayesinde de galası oldu. TRT'de istek üzerine 4 kez yayımlandı.


- Film, yalnızca Amerika'yla mı sınırlı kalacak?
Kemal Gökakın: Tüm dünyaya açılıyor Atatürk Belgeseli...
1,5 yıllık bir uğraş sonucu Tapestry International şirketi filmin dünya çapında dağıtımı için anlaşma yaptı. Bu şirket Oscar ödülü alan bir firma.


- Anlaşma sonrası herhangi bir gelişme oldu mu?
Tolga Örnek: Evet. Şirket Cannes'da yapılan fuarda 24 dünya televizyonuna Atatürk Belgeselini vermiş. Bunlardan 22'si kabul etmiş.
Belçika, Fransa, İsviçre, Japonya, Hollanda, Avusturalya, Almanya (2 kanal), Hırvatistan, İsrail, Kanada, İsveç, İrlanda, Güney Kore,
Ortadoğu ülkelerini kapsayan bir kanalda da yayınlanacak.


-Filmi kendiniz mi finanse ettiniz yoksa sponsorunuz var mıydı?
Kemal Gökakın: Sponsorsuz film çekmek biraz zor. Ana sponsorumuz T.C İş Bankası ve Fenerbahçe Spor Kulübüydü.
Bunun dışında da pek çok firma sponsor oldu.


- Belgesel için toplam kaç insanla bağlantı kurdunuz?
Tolga Örnek: 200'ün üstünde insanla görüştük.

-İnsanlar arşivlerini ve anılarını size sunarken istekli davrandılar mı?
Kemal Gökakın: Evet. Çünkü bu Atatürk'ün büyüleyici kimliğinden kaynaklanıyordu.
Kimse bize zorluk çıkarmadı. İnsanlar ticari davranmayıp bizimle anılarını paylaştılar. Biz de onların güvenini sarsmamak için titiz davrandık.
Saniyesine 50 dolar ödeyip, film restorasyonu yaptırdık. Pek çok insan ellerindeki koleksiyonu bize karşılıksız sundu.


-Belgesel sanki dolaylı yoldan bir Türkiye tanıtımı söz konusu gibi...
Kemal Gökakın: Evet, çok doğru. Bir dönem filmi gibi. Yabancılara Atatürk'ü anlatmanın ötesinde Türkiye'yi de anlatıyor.

- Turizm Bakanlığı, ülkemizi tanıtmak için neden böyle bir yöntem denemiyor?
Kemal Gökakın: Tanıtım, politikadan çok ayrıdır. İstikrarlı bir tanıtım gerekir. Vizyon önemlidir, yolunu bilmek gerek.

- Devlet size destek oldu mu?
Tolga Örnek: Hayır, maddi anlamda destek görmedik. Manevi desteği ise çok oldu.

-Toplam ne kadara mal oldu?
Kemal Gökakın: 140 bin dolar harcandı. Maliyetin çoğunu arşiv ve seslendirme aldı. Bunun devamı da olacak.
Film olma özelliğini bozmadan devam edeceğiz. Filmlerin multi medyasını, CD ROM'unu yapalım dedik.
Merak edenler için fotoğraf albümü olacaktı. Filmde yer alan insanların hepsi CD ROM'da olacaktı.
İlk CD ROM'u Atatürk üzerine yaptık.


- Neden belgesel?
Kemal Gökakın: Belgeselcilik Türkiye'de çok keyifli. Konu zenginliği bol. Enine ve derinliğine bir zenginlik var.
Kültür, tarih, Ortadoğu, Uzakdoğu, Avrupa ile ilgili sürekli bir etkileşimi olan bir faydasınız.
Bunlar artı özelliklerken yapımcı olarak belgesel çalışmak oldukça zor. Bir belgeselcinin sağlayabileceği standart parasal akışı yok.
Tv'lerde yerli belgesel çalışmak zor. Herkese yetecek sponsor da yok. Türkiye genç bir ülke ve çok proje var. İkinci bir çalışma yapılamıyor.
Film akılla yapılır. Geleceğinizi düşünmeniz gereken bir yol vardır ve bunu önceden düşünmek zorundasınız. Bir takım kararlar almak gerek.
Şirketleşmek, ekibi bir arada tutmak gerek. Kaliteli malzemeyle çalışmalısınız. Eseri de, belgeseli de pazarı olan ülkelere satmalısınız.
Standartlara uyarak film çekmek de oldukça önem taşıyor. Çünkü belgeselin dünya standartları var.
O standartlara uymadınız mı baştan savma bir iş yapmış olursunuz. Hedefiniz ayakta kalmak için film çekmek olmalı.
Biz dünya standardında film yapmayı hedef edindik.


- Drama çekecek misiniz?
Tolga Örnek: Uzun vadede evet. Ama dramadaki heyecanımızı paylaşmadan, belgeseli paylaşmak istediğimiz 3 bin oyunculuk bir projemiz var.
Onları çekmek de zaten yeterince mücadele ve azim istiyor.


- Atatürk Belgeseli, FB Spor Kulübü Belgeseli için de bir referans oldu.
Kemal Gökakın: Evet. FB'nin kuruluş yılının biraz öncesinden başlattık belgeseli. Türkiye'de futbol tarihine kısa bir bakış ve dönemi anlatıyor.
Türkiye'ye futbolun gelişi, Meşrutiyet, ilk futbol takımının maçı, canlandırmalar var.
Ardından FB'nin kuruluşu, I.Dünya Savaşı'yla futbol gelişiminin kesilmesi, GS'ye değinme, Kurtuluş Savaşı ve 1923'te film sona eriyor.


- Dramatizasyona yer verdiniz mi?
Kemal Gökakın: Filmde 3 dramatizasyon var. Mesela İngiliz işgal kuvvetlerinin Fenerbahçe ile kupa maçı var.
Bu kupa, Harrington Kupası. O maçı canlandırdık.


- Neden hep yurtdışı? Türkiye'deki sinemacılığı beğenmiyor musunuz?
Kemal Gökakın: Türkiye'de sinemacılığın durumu, cüzam olmayan bir dönemde cüzam hastalığından kıvranmaya benziyor.
Filmciler cenazeden cenazeye bir araya gelirse bizce filmcilik bitmiştir.
Kaynak: Gecikmiş bir röportaj / Güzide Yülek



Dipçe: 2 Nisan 2020'de şurada sunmuştum: http://www.cizgidiyari.com/forum/yerli-filmler/143139-ataturk-1998-a.html

İndirme bağlantısının artık çalışmadığını haber vererek beni uyaran sayın arap27'ye teşekkür ederim.

Saygılarımla.

*
 

Aster01

Aktif Üye
23 Şub 2017
437
1,542
Ve ne yazık ki, (sanırım) babasına yapılanlardan sonra, belgesel yapmayı bıraktı. Teşekkürler Tolga Örnek. Her bir belgeseli çok değerlidir.
 

Baltimora

Yönetici
16 Nis 2009
9,596
34,986
İstanbul
Aslında bu konuda yazacak o kadar şey var ki, lakin hem forum kuralları hem de kanunların çarpıtılarak keyfi kullanılmasından ötürü yazmamayı yeğliyorum. Yalnız kısaca bir şeyler söyleyeyim; ülkeye milyonlarca ne idüğü belirsiz demokrasi ve Atatürk düşmanı insanı muhacir bahanesiyle dolduranlar, bu ülkeye en büyük ihaneti etmişlerdir. Zira çevremde gözlemlediğim muhacir(!) kardeşlerimiz milletin karısına kızına sarkıp videolarını orada burada paylaşmaktan başka bir şey yapmıyorlar.. (Aralarında istisna olarak eğitimli ve entegre olma gayretindekileri tenzih ederim.) Siz daha Türkçe bile bilmeyen, öyle bir derdi de olmayan insanlardan nasıl bir Ulus bilinci yaratabilirsiniz ki? Bence yapılan bu son hamle rejimin ve ülkenin altına dinamit koymuştur.. Umarım bir Lübnan, bir Suriye, bir Afganistan, bir Pakistan, bir Irak olmayız..
 
Son düzenleme:

agartan

Onursal Üye
28 Haz 2019
1,225
11,301
Siz daha Türkçe bile bilmeyen, öyle bir derdi de olmayan insanlardan nasıl bir Ulus bilinci yaratabilirsiniz ki?

İşte, üstad Baltimora;
Türkçe bilmeyi bir kenara bırakın,
halkın %90'ı okuma-yazma özürlüsü olmasına karşın,
bu ahalide "Ulus bilinci" yaratan ile
ahir zaman yöneticilerin arasındaki farktır,
Atatürk'ün son asrın dehası olmasındaki sebep.
 

Baltimora

Yönetici
16 Nis 2009
9,596
34,986
İstanbul
İşte, üstad Baltimora;
Türkçe bilmeyi bir kenara bırakın,
halkın %90'ı okuma-yazma özürlüsü olmasına karşın,
bu ahalide "Ulus bilinci" yaratan ile
ahir zaman yöneticilerin arasındaki farktır,
Atatürk'ün son asrın dehası olmasındaki sebep.
Çok yerinde bir tespit, tebrikler üstadım! Günümüzde Atatürk'e düşmanlık besleyenlerin çoğu onun kıymetini ilerleyen zamanlarda anlayacaklar ama umarım bunun için vakit çok geç olmaz...
 
Üst