3 mayıs Türkçülük günü

altay1944

Onursal Üye
30 May 2009
3,147
4,517
3-May%C4%B1s-T%C3%BCrk%C3%A7%C3%BCl%C3%BCk-Bayram%C4%B1-500x375.jpg

3 MAYIS 1944


Irkçılık-Turancılık Davası, 7 Eylül 1944'te başlayan ve 29 Mart 1945'e kadar süren, Türk siyasetinde önde gelen 23 ismin Irkçılık-Turancılık suçlamasıyla yargılandığı sürecin adıdır. Toplam 65 oturum süren dava, Türk siyasi tarihi içerisinde büyük önem arz etmiştir. Yargılama sonucunda Zeki Velidi Togan, Alparslan Türkeş, Nihal Atsız, Reha Oğuz Türkkan, Cihat Savaş Fer, Nurullah Barıman, Fethi Tevetoğlu, Nejdet Sançar, Cebbar Şenel ve Cemal Oğuz Öcal çeşitli cezalara çarptırıldılar.


Dönemin Başbakanı Saraçoğlu 5 Ağustos 1942'de TBMM'de yaptığı konuşmada "Biz Türk'üz, Türkçüyüz ve daima Türkçü kalacağız. Bizim için Türkçülük bir kan meselesi olduğu kadar bir vicdan ve kültür meselesidir. Biz azalan veya azaltan Türkçü değil, çoğalan ve çoğaltan Türkçüyüz. Ve her vakit bu istikamette çalışacağız."[1] Buna açıklamaya rağmen devletin her tarafına komünist kadroların yerleştirilmekte olduğu gören Nihal Atsız devrin başbakanı Şükrü Saraçoğlu'na Orhun Dergisi'nde 1 Mart 1944'te ve gene bir ay sonra 1 Nisan 1944'te olmak üzere iki açık mektup kaleme alır, Başbakan'a şikayet ve uyarıda bulunur. Şikayet edilenlerin içinde -daha sonra Bulgaristan'a kaçarken öldürülen- Sabahattin Ali de vardır.
Devrin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ile o günlerin Ulus gazetesi başyazarı Falih Rıfkı Atay'ın teşviki ile Sabahattin Ali tarafından Atsız mahkemeye verilir.
26 Nisan 1944'te Ankara'da başlayan ilk mahkeme, dönemin üniversite gençliği tarafından hınca hınç doldurulur. Bu yoğun kalabalık ve tezahurat karşısında Mahkeme heyetinin içeriye pencerelerden girebildiği söylenir.
Nihal Atsız Mahkeme Heyetine: "Sabahattin Ali'den sorulsun, hıyanetini ispat edelim mi? Buna razı mı?" diye sorar. Sabahattin Ali ise buna cevap verememiştir. Mahkeme, 3 Mayıs 1944'e ertelenir.

Irkçılık-Turancılık Davası, 7 Eylül 1944'te başlayan ve 29 Mart 1945'e kadar süren, Türk siyasetinde önde gelen 23 ismin Irkçılık-Turancılık suçlamasıyla yargılandığı sürecin adıdır.






3 Mayıs 1944 Tarihli gösteriler ve dava :
Tarihte 3 Mayıs Olayları adıyla anılan olaylar Nihal Atsız'ın, hakkında açılan dava için Ankara'ya geldiği sırada başlamıştır. Bu tarihte gençlik komünizm aleyhine bir gösteri düzenler ve beraberinde Nihal Atsız'a sevgilerini belirtirler. Mahkeme salonuna giremeyen gençler Ulus Meydanı'na doğru yürüyüşe geçmişler, burada milli marşlar söylemiş ve komünizm aleyhinde sloganlar atmışlardır[2]. Kafile Ulus Meydanı'ndan sonra Başbakan Şükrü Saraçoğlu ile görüşmek istemişse de bunda başarılı olamamış, milliyetçi gençlerin gösterileri hükümet tarafından şiddetle önlenmiştir.Bu gösterilerde tutuklanan üniversiteli gençlerin sayısı 165 olarak tespit edilmiştir[3].
Bu gösteriye kadar Türkiye'de yapılan bütün nümayişlerde hep hükümetin parmağı bulunmuştu. Alpaslan Türkeş olaylarla ilgili olarak:"Bunlar Milli Şef ve onun gözde Milli Eğitim Bakanına nasıl gösteri yapabiliyorlardı? O zamana kadar Milli Şef'in müsaade etmediği hiçbir gösteri yapılamazdı. Demokrasi,Eşitlik,Hürriyet,Gençlik...Bütün bunlar Türkiye'nin 1944 iktidarında hep parad palavradır. Halkın alkışları, gençlikten çıkacak "yaşa" naraları kayıtsız şartsız İnönü'nün tekelinde kalmalıdır."[4]
3 Mayıs'ta bir araya gelen ve gösterilere yapan gençler birer birer tespit edilip toplanır ve tutuklanır. Milli Şef'in emriyle saldıranlara zerre kadar merhamet tanımamışlardır. Milliyetçi gençler kıyasıya dövülür. Nihal Atsız da aynı gün duruşmadan çıktıkdan sonra polis tarafından gözaltına alınır. Alpaslan Türkeş konuyla ilgili olarak:"3 Mayıs günü heyecanla sokağa fırlayan gençler kıyasıya dövüldüler. Kafaları yarıldı, gözleri patladı. Bazılarının kolları, kaburgaları kırıldı."[5]
Davanın Sonucu :
Dava, İstanbul 1 Numaralı Örfi İdare Mahkemesinde görüşülmeye başlanmıştır. 65 oturum süren davada toplam 23 sanık yargılanmıştır. Davadan 13 sanık beraat etmiş.Zeki Velidi Togan, Alparslan Türkeş, Nihal Atsız, Reha Oğuz Türkkan, Cihat Savaş Fer, Nurullah Barıman, Fethi Tevetoğlu, Nejdet Sançar, Cebbar Şenel ve Cemal Oğuz Öcal gibi sanıklar da 26 Ekim 1945'e kadar tutuklu kalmışlardır. 3 Mayıs'ın ilk yıldönümü 1945 senesinde o sıralarda Tophane'deki Askeri Cezaevinde tutuklu bulunan bir avuç Türkçü tarafından örtüsüz bir masa etrafında yapılan bir toplantı ile anılmış, daha sonraki yıllarda ise çeşitli törenlerle kutlanmış ve Türk milliyetçilerinin bir geleneği olmuştur

Davanın Gelişimi

3 Mayıs tarihli gösterilerin ve 19 Mayıs Nutku'nun ardından toplanan milliyetçilerin davası, İstanbul 1 numaralı Örfi İdare mahkemesinde görüşülmeye başlanmıştır. Davada toplam 23 sanık yargılanmıştır.

İstanbul Tophane Askeri Hapishane'sinde bulunan asker sanıklar:

* Dr. Yüzbaşı Hasan Ferit Cansever
* Dr. Üsteğmen Fethi Tevetoğlu
* Piyade Üsteğmen Alparslan Türkeş
* Piyade Teğmen Nurullah Barıman
* Topçu Asteğmen Zeki Özgür(Sofuoğlu)
* Ulaştırma Asteğmen Fazıl Hisarcıklı

Aynı cezaevinde bulunan sivil sanıklar:

* Nihâl Atsız Edebiyat Öğretmeni
* Hüseyin Namık Orkun Tarih Öğretmeni
* Nejdet Sancar Edebiyat Öğretmeni
* Saim Bayrak Temyiz Mahkemesi Evrak Memuru
* İsmet Rasin Tümtürk İstanbul Belediyesi Murakıbı
* Cihat Savaşfer Y.Mühendis Mektebi Öğrencisi
* Muzaffer Eriş " " "
* Fehiman Altan " " "
* Yusuf Kadıgil Lise Öğrencisi
* Cebbar Şenel Adana Adliyesi'nde Hâkim Adayı

Sansaryan Han'da bulunan Emniyet Müdürlüğü hücrelerinde bulunan sivil sanıklar:

* Zeki Velidi Togan Türk Tarihi Profesörü
* Orhan Şaik Gökyay Ankara Konservatuarı Direktörü
* Hikmet Tanyu İçişleri Bakanlığında Memur
* Reha Oğuz Türkkan İ.Ü. Doktora Öğrencisi
* Hamza Sadi Özbek Aydın Maliye Tahsilat Şefi
* Cemal Oğuz Öcal Gazi Eğitim Enstitüsü Öğrencisi
* Said Bilgiç Ankara Adliyesi'nde Hâkim Adayı

Aynı davadan sanık olarak Mehmet Külâhlıoğlu ve Osman Yüksel Serdengeçti de bir süre tutuklu kalmışlardır
 

ertuğrul

Admin
5 Nis 2009
24,851
137,141
Kahramanlık

Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Ölmezliği düşünmek boşuna bir emektir;
Kahramanlık; saldırıp bir daha dönmemektir.

Sızlasa da gönüller düşenlerin yasından
Koşar adım gitmeli onların arkasından.
Kahramanlık; içerek acı ölüm tasından
İleriye atılmak ve sonra dönmemektir.

Yırtıcılar az yaşar... Uzun sürmez doğanlık...
Her ışığın ardında gizlidir bir karanlık.
Adsız sansız olsa da, en büyük kahramanlık;
Göz kırpmadan saldırıp bir daha dönmemektir.

Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Bunun için ölüme bir atılış gerekir.
Atıldıktan sonra bir daha dönmemektir...

Hüseyin Nihal Atsız



Yolların Sonu

Bu gün yollanıyorken bir gurbete yeniden
Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize.
Bir kemiğin ardında saatlerce yol giden
itler bile gülecek kimsesizliğimize

Gidiyorum: gönlümde acısı yanıkların...
Ordularla yenilmez bir gayız var kanımda.
Dün benimle birlikte gülen tanıdıkların
Yalnız bir hatırsı kaldı artık yanımda.

Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz;
Çünkü bu yol kutludur, gider Tanrı Dağına.
Halbuki yoldaşını bırakıp dönenlerin
Değişilir topuda bir sokak kaltağına.

İster düşün... Kendini ister hayale kaptır...
Uzar uzar, çünkü hiç sonu yoktur yolların.
Bakarsın aldanmışsın, gördüğün bir seraptır
Sevimli bir hayale açılırken kolların.

Ey doğunun anlımı serinleten rüzgarı!
Ey karanlıkta bana arkadaşlık eden ay!
Arzularım bir oktur, aşar ulu dağları.
Düştüğü yer uzakta “DİLEK” adlı bir saray.

O sarayda bulunca Tanrılaşan erleri
Artık gözüm arkaya bir daha dönmeyecek.
Hepsi sussa da “Kür şad” uzatarak elini;
“Hoş geldin oğlum ATSIZ, kutlu olsun! ” diyecek.

1932

Hüseyin Nihal Atsız



Kutlu olsun.
 

Hatecraft

Yeni Üye
19 Eki 2010
1
2
"3)Forum'da siyasi içerikli yazı,siyasi propaganda, genel ahlaka aykırı küfürlü yazı, argo kabul edilen yazılar, hakaret benzeri yazılar yazılamaz imzaya ve avatara eklenemez. Bu tür içeriklerde gerek görülürse mesajınız, avatarınız veya imzanız uyarısız silinecektir." Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.
 

syndrome

Yeni Üye
2 Nis 2012
91
60
"3)Forum'da siyasi içerikli yazı,siyasi propaganda, genel ahlaka aykırı küfürlü yazı, argo kabul edilen yazılar, hakaret benzeri yazılar yazılamaz imzaya ve avatara eklenemez. Bu tür içeriklerde gerek görülürse mesajınız, avatarınız veya imzanız uyarısız silinecektir." Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.
 

ertuğrul

Admin
5 Nis 2009
24,851
137,141
Değerli arkadaşlar;
Burada siyasi bir görüş,aşağılama ve buna benzer her hangi bir şey yok,sadece bir kutlama mesajı var,onada saygı gösterilmesini rica ediyorum.
 

ozaki

Süper Üye
4 Kas 2010
1,577
1,370
"3)Forum'da siyasi içerikli yazı,siyasi propaganda, genel ahlaka aykırı küfürlü yazı, argo kabul edilen yazılar, hakaret benzeri yazılar yazılamaz imzaya ve avatara eklenemez. Bu tür içeriklerde gerek görülürse mesajınız, avatarınız veya imzanız uyarısız silinecektir." Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.

2 senedir indireceğini indirdinde bir "teşekkür" mesajın yok, şimdi forumumu karıştırmak istiyorsun ?

yaz bir yazı daha sana lahana turşusu benden olsun !
 

serifengin

Onursal Üye
23 Eki 2009
2,616
6,032
İstanbul-İzmir
"3)Forum'da siyasi içerikli yazı,siyasi propaganda, genel ahlaka aykırı küfürlü yazı, argo kabul edilen yazılar, hakaret benzeri yazılar yazılamaz imzaya ve avatara eklenemez. Bu tür içeriklerde gerek görülürse mesajınız, avatarınız veya imzanız uyarısız silinecektir." Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.


Arkadaş 2 senedir foruma üye nedense Türküğümüzü kutlayınca zoruna gitmiş mesaj yazmış??????

Rahatsızsanız gidebilirsiniz arkadaşlar TÜRKİYE'DE yaşıyoruz ve hangi dine mensubta olsak TÜRK'ÜZ!
 

cankush34

Süper Üye
30 Eki 2009
746
108
TÜRKÜM diyebilen herkese kutlu olsun.Konu başlığı için,cevaplar için ayrıca teşekkür ederim...
 

sarkomer

Yönetici
18 Ağu 2009
13,336
302,174
"Irkî asaletimiz, enerjimiz ve insanlık meziyetlerimize dünya milletleri ve büyükleri hayran kalırken,
bizim kendi milletimizi hiçe saymamız ve kendi kabiliyetlerimizden ümit kesmemiz eğer fena bir kasda makrunsa alçaklık,
böyle bir niyete matuf olmadan inanılmış ise kör gözlü bir budalalıktır."


"Bir millet bağımsızlığını, hürriyetini ve sınırlarını kaybedebilir,
hatta yıllar boyunca başka bir milletin esareti altında yaşamak zorunda kalabilir ama
bütün bu unsurlar o milletin yok olmasına etken olamaz.
Ancak kendi dilini kaybetmiş bir millet yok olmaya mahkumdur."

Nihal ATSIZ​

3 Mayıs Türkçülük Günü kutlu
ve aziz milletimiz için hayırlara vesile olsun.
Saygılarımla...

bayrakzaf.gif
 

WebHead

Kıdemli Üye
17 Ara 2011
134
153
Scotland Yard
Önce

Propaganda: 1. isim Bir öğreti, düşünce veya inancı başkalarına tanıtmak, benimsetmek ve yaymak amacıyla söz, yazı vb. yollarla gerçekleştirilen çalışma, yaymaca (Kaynak: TDK)

Siyaset: Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış. (Kaynak: TDK)

Demek ki neymiş bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmamak gerekiyormuş. Bir millet gurur duyduğu ırkını kutlamak için bir gün seçtiyse ve bunu paylaşırsa, bu propaganda olmaz. Ayrıca insanın ırkıyla gurur duyması ne zamandan beri siyasi propaganda oldu ? Her ne kadar günümüzün trendi Türk'üm kelimesi kullananı faşist diye yaftalamak olsa da, KUTLU OLSUN.
 

fenerbahce_100

Süper Üye
26 Mar 2009
1,838
992
Türklerin ve Türkçülerin bayramı kutlu olsun.Dikkat ettiniz mi? ne camlar kırıldı,ne lastik yakıldı,ne terör estirildi...İşte medeni millet budur..Ne mutlu Türküm diyene...
 

ekenciz

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
13 Eyl 2009
2,993
13,517
Ne kadar garip bir ülke olduğumuz buradan belli. Bazıları bizim devlete faşist, ırkçı diyerek saldırır. O devlet de Zeki Velidi Togan gibi dünya çapında bir bilim adamını Türkçü diye yargılamaya kalkar. Öz yurdunda garip olmak bu olsa gerek. Ne Mutlu Türküm diyene.
 
Üst