Haluk Egemen Sarıkaya - Bilim Araştırma Grubu

agartan

Onursal Üye
28 Haz 2019
1,225
11,296
Haluk Egemen Sarıkaya - Bilim Araştırma Grubu

1970’li yıllarda Türkiye Metapsişik Tetkikler ve İlmi Araştırmalar Derneği bünyesinde yer alan Haluk Egemen Sarıkaya ve 12 arkadaşı,
1977 yılında bu dernekten ayrılarak, önce Bilim Araştırma Grubu,
daha sonra Bilim Araştırma Merkezi adıyla etkinliklerini dernekten ayrı olarak sürdürmüştür.

Haluk Egemen Sarıkaya ve arkadaşları Bilim Araştırma Merkezi Yayınevini kurarak, bu yayınevi yoluyla 7 yıllık varlıkları süresince
ruhçuluk, teozofi, mistisizm, okültizm gibi alanlarda toplam 99 adet kitap yayınlamışlardır.
Yayınladıkları kitaplarıyla bu alanlardaki birçok konuyu Türkiye’de ilk kez işlemiş bulunan bu grubun üyeleri
1982-1983 yıllarında dağılma sürecine girmiş ve 1984 yılında etkinliklerini tümüyle durdurma kararı almışlardır.
Haluk Egemen Sarıkaya, Türkiye'nin ezoterizm ve bilinmezler konusunda ilk araştırmacı yazarıdır.


Günümüzde bu yayınları orijinal olarak bulabilmek çok zorlaştığı için;
grup ile ilgisi olmayan kişilerce fotokopi yoluyla çoğaltılarak satışa sunulmuştur.

Bilim Araştırma Grubu'nun yayınladığı 99 kitaptan birkaçını bu başlık altında sunacağım.
Yayınların büyük çoğunluğu fasikül şeklinde iken, bazıları başlı başına kitaptır.




Haluk Egemen Sarıkaya - Türkiye Gizemleri (1982):



T-rkiye-Gizemleri-1.jpg



Olağanüstü güçleri tanıtan bu kitap, ülkemizin bu yönden ilk özgün incelenmesini kapsamaktadır.


Anadolu'nun Dünya üzerindeki yerinin çeşitli bakımlardan şaşırtıcı ve önemli sonuçları.
Anadolu'nun yüzyıllardır bağrında taşıdığı esrarengiz anıtların okült açıdan anlamları.
Piri Reis ve haritası
Çeşitli ruhsal güçlerin oluşturdukları olağanüstü olaylar ve kanıtları.
Çeşitli yüksek beden melekeleri ile ortaya çıkan şaşırtıcı ve nadir tezahürler.
Türkiye'de yüzyıldır olagelen uçan daire fenomenleri ve yüze yakın olayın belgesel dökümü.
Manyetik tepenin gizemli gerçekliği.
Akrep ve yılanlara karşı şerbetlenme olayının etüdleri.
Gerçekleşen tarihsel ve çağdaş kehanetler, olağanüstü medyumlar, apor (ruhsal ışınlama olayları) ve tekinsizev olayları.
Kanıtlı yeniden doğma vakaları, esrarengiz göksel patlamalar, kaybolmalar, sesler ve diğer konular.


Sunum: 50,5 MB (CBR) 627*975 pxs, 96 dpi (Tarama anonimdir)

Türkiye Gizemleri (1982):

Saygılarımla.

*



 

Borarenan

Kıdemli Üye
24 Şub 2022
133
362
Düşmanını tanımayan birisi, düşmanına karşı sağlıklı bir mücadele veremez... Ben bu tür ezoterik, okült, mistik, parapsikolojik vb. kitapları düşmanımı tanımak için okurum. Nasıl bir sapkınlık içindeler, kendilerini ve üyelerini nasıl kandırıyorlar, batıl inançları nedir vs.yi görmek için okurum. Ezoterik örgütlerin büyük çoğunluğu luciferianizm, paganizm, teistik satanizm, sembolik satanizm, hermetizm vb. sapkın inançlardan birine/birkaçına sahiptirler.

Gizli ilimler diye de bilinen okült konuların alayını toptan reddetmiyorum. Misal onların Solomon dediği, bizde Süleyman Peygamber olarak bilinen peygamberimizin bu konularda derin bilgileri vardı. Keza onların Hermes dedikleri, bizim İdris Peygamber dediğimiz peygamberimiz de aynı şekilde... Yani ezoterik örgütler bazı doğru, gerçek ilimleri alıp içerisine binlerce yalan yanlış inanç ekleyip bu ilimleri tahrif ettiler...

Paylaşım için teşekkürler. Elinize sağlık.
 

agartan

Onursal Üye
28 Haz 2019
1,225
11,296
Düşmanını tanımayan birisi, düşmanına karşı sağlıklı bir mücadele veremez... Ben bu tür ezoterik, okült, mistik, parapsikolojik vb. kitapları düşmanımı tanımak için okurum. Nasıl bir sapkınlık içindeler, kendilerini ve üyelerini nasıl kandırıyorlar, batıl inançları nedir vs.yi görmek için okurum. Ezoterik örgütlerin büyük çoğunluğu luciferianizm, paganizm, teistik satanizm, sembolik satanizm, hermetizm vb. sapkın inançlardan birine/birkaçına sahiptirler.
.

Sayın Borarenan, paylaşım/sunumlarım, bir düşünce veya fikri, belirli bir ideayı diyardaşlara empoze etmek için değildir.
Tek kırmızı çizgim, Mustafa Kemal ATATÜRK ve kurduğu Laik, Demokratik Türkiye Cumhuriyetidir.


Haluk Egemen Sarıkaya ve 12 arkadaşının oluşturduğu "Bilim Araştırma Grubu" için,
'adeta belirli bir dönemde özel vazifeli olarak ortaya çıkmışlar ve
akabinde görevlerini yerine getirdikten sonra, gayba karışmışlar.'

şeklinde bir yorum yazsaydım, bir fikir savunur olurdum.

Yeryüzündeki herkes gibi, benim de bir fikrim/inancım vardır:

Tanrıtanımaz anlamındaki bir ateist bile bir "Tanrı'nın olmadığına" inanır.
Tarih öncesi çağlardan beri var olan doğa din(ler)inin topyekün ismi olan "paganizm" de bir inanıştır.
Ve ben, modern anlamda "paganizm" tanımı içine giren, bir panenteistim.


Peşin hükümde bulunduğunuz gibi, sapkın değilim/değiliz.

Ortodoks dinlere körü körüne inananlar, bizlere "zındık" derler, "mülhid" (sapkın) derler.
Desinler, dilin kemiği yok. Bana, bize bir zararı yok; böyle demesini dogmatik inancı emrediyor.
Bedreddin'in dediği gibi:
"Mademki bu kerre mağlubuz,
Netsek, neylesek zaid.
Gayrı uzatman sözü.
Mademki fetva bize aid
verin ki basak bağrına mührümüzü."


Siz de, keşke "düşman" olarak nitelediğiniz inançları derinlemesine inceleseydiniz.

Konuya ilgi duyarsanız, Erol Toy'un "Azap Ortakları" ve
Radi Fiş'in "Ben de Halimce Bedreddinem" kitaplarını temin edip şuurunuzu açabilirsiniz.

(Radi Fiş'in kitabı arşivimde e-kitap olarak var; ismini zikrettik, artık sunmak gerekir.)

Bilim Araştırma Grubu/Merkezi'nin 99 kitap yayınladığı bilinmesine karşın, 88 tanesi listelenmiş.
Bazı kitaplar birkaç sayıya bölünmüş. Keşke tamamını bulabilseydim, bulabilsek.
Ancak, önemli kitaplarından çok önemli birkaçını edindim ve sunacağım.

Saygılarımla.

*
 

Borarenan

Kıdemli Üye
24 Şub 2022
133
362
Sayın agartan: Türk Dil Kurumunun güncel sözlüğünde "sapkın" kelimesine şu anlamı yazmışlar: 1) Doğru yoldan ayrılmış olan. 2) Sapkıya uğramış olan.

Benim monoteist inancıma göre sizin bahsettiğiniz inancınız "doğru yoldan ayrılmış" bir inançtır. Aynı şekilde size göre de ben "doğru yoldan ayrılmış" birisiyim. Yine de o kelime ağır geldiyse, yanlış anlaşıldıysa şahsınızdan özür dilerim.

Benim tepkim, düşmanlığım gizli, ezoterik, okült bazı cemiyetleredir. İlluminati, masonluk, tapınak şövalyeleri, kurukafa ve kemikler vs. gibi zararlı örgütler. Ordo ab Chao, yani Kaostan Kaynaklanan Düzen doktrinleri ile dünyada sürekli kaos, fitne çıkarıp dünyayı kana bulayanlaradır. Muhtemelen bu yazdıklarıma "komplo teorisi, paranoya, hezeyan vs." deyip geçeceksiniz. Katılmasam bile herkesin görüşüne saygım var. Ben yobaz, gerici, tahammülsüz biri değilim. Fikir ve ifade özgürlüğünü savunurum. IŞİD zihniyetli biri değilim. Ama dünyada kaos, terör estirenleri, dünyayı kana bulayanları da ifşa etmekten, eleştirmekten geri durmam. Onlar da beni eleştirebilirler. Dediğim gibi, fikir ve ifade özgürlüğünü savunan biriyim.

Saygılar.
 
Son düzenleme:

agartan

Onursal Üye
28 Haz 2019
1,225
11,296


Benim monoteist inancıma göre sizin bahsettiğiniz inancınız "doğru yoldan ayrılmış" bir inançtır. Aynı şekilde size göre de ben "doğru yoldan ayrılmış" birisiyim. Yine de o kelime ağır geldiyse, yanlış anlaşıldıysa şahsınızdan özür dilerim.


Saygılar.

Sayın Borarenan;
1. İnancınız bize "sapkın" gelmiyor, yanlış biliyorsunuz. İlk yanıtımı yeniden okuyunuz.

2. Kullandığınız sözcük ağır gelmedi, özür dilemeye gerek yok.
Kırılmadım; alışkınım.

3. Herkesin inancı kendine. Yeter ki kırmızı çizgiler çiğnenmesin.

Saygılar.

*
 

GüvenGüven

Süper Üye
19 Ocak 2010
1,093
5,322
Bandırma
Düşmanını tanımayan birisi, düşmanına karşı sağlıklı bir mücadele veremez... Ben bu tür ezoterik, okült, mistik, parapsikolojik vb. kitapları düşmanımı tanımak için okurum.

Ortodoks inançların dışındaki inançları düşman olarak adlandırmanız son derece yanlış ve insanın insana duyduğu saygı ile bağdaşmıyor! Başka inanç sistemleri içindeki insanları düşman ilan ettiğiniz için sizin adınıza üzüntü duydum. Yazık...
 

Borarenan

Kıdemli Üye
24 Şub 2022
133
362


Ortodoks inançların dışındaki inançları düşman olarak adlandırmanız son derece yanlış ve insanın insana duyduğu saygı ile bağdaşmıyor! Başka inanç sistemleri içindeki insanları düşman ilan ettiğiniz için sizin adınıza üzüntü duydum. Yazık...

Ya ben kendimi tam ifade edemedim, eksik ifade ettim ya da komplo teorileri ve ezoterik konular karışık, kompleks olduğu için siz tam anlayamadınız. Halbuki ikinci cevabımda kısmen değinmiştim. Bir kez daha yazayım.

Benim tepkim, düşmanlığım illuminati, masonluk, tapınak şövalyeleri, kuru kafa ve kemikler cemiyeti vb. zararlı, terörist, mafyatik örgütleredir. Ordo ab Chao, Kaostan Kaynaklanan Düzen doktrinleri ve benzeri birkaç şeytani doktrinleri çerçevesinde dünyada kasten kaos çıkaran, ülkeleri, halkları kasten birbirine kırdıran, komplolar, entrikalar düzenleyen AKTİF KÖTÜ, AKTİF SUÇLU örgütleredir. O tür örgütler bahsettiğim türde kitaplarda anlatılan inançların birine/birkaçına sahiptirler diye ilk mesajımda yazdım. Yani ben onların o inançlarını görmek için okurum.

Evet ben illuminati düşmanıyım, evet ben masonluk düşmanıyım. Atamız Mustafa Kemal Atatürk de mason localarını kapattırmıştı. Ben bir Hristiyana, Yahudiye, Agnostiğe, Deiste, Ateiste vs.ye düşman değilim. Sapla saman karışmasın! Keza Pagan inançlı birisi Güneş'e de tapabilir, Ay'a da tapabilir, suya, tahtaya, ağaca vs.de tapabilir. Katılmasak da inancına saygı duyarız. Düşmanım olmaz. Ama o inançtaki biri beni asmaya kesmeye kalkarsa, dünyada kaos, savaş çıkarmaya kalkarsa, entrikalar, hileler uygulayıp kan dökmeye başlarsa, o zaman düşmanım olur... Yoksa kendi hâlindeki, zararsız bir Pagana düşmanlığım olmaz.
 
Son düzenleme:

Borarenan

Kıdemli Üye
24 Şub 2022
133
362
Hatta bir kişi satanist bile olabilir, o yanlış inancı bile yaşayabilir. Bunun için bile düşmanım olmaz. Din ve inanç özgürlüğü vardır, fikir ve ifade özgürlüğü vardır. Ama o satanist kişi anayasal kanunlara karşı gelirse, cinayet işlerse, örneğin şeytan'a tapma ayininde masum bir insanı kaçırıp kurban etmeye kalkışırsa, işte o zaman düşmanım olur. Onun dışında, kendi hâlinde, zararsızca şeytan'a tapıyorsa tapsın, karışamayız.
 
Üst