- 23 Mar 2011
- 111
- 733
Merhaba;
Sizlere bir şeyler yazma ihtiyacı duydum.
Çünkü dün, bilip bilmeden yazılan ve doğru olmayan bazı şeyler okudum.
Çok Üzüldüm.
Ben bir çizgi roman yaptım.
Adı KARABALA!
Ama kimse, perde arkasında yaşanan sıkıntıntıların ne olduğunu bilemez.
Basılalı ve dağıtalı tam bir yıl olmuş ve ben hala 2. Kitabın parasını alabilmiş değilim.
Dağıtım şirketleri %60 indirimle kitaplarınızı alıyorlar.
Ama matbaalar 3 ay içinde sizden ödeme bekliyor. Üstelik, yarısını da peşin ödemek koşulu ile.
Şimdi, koca koca şirketlerin karşısında KARABALA olarak, hem de hiç bir ekonomik güce sahip değilken, böyle bir mücadeleye girip, yıllar sonra tekrar çizmek gibi romantik bir düşünceye kapılmıştım .
Zor olacağını biliyordum ama bu kadar yalnız kalacağımı hiç tahmin etmemiştim. Ben bu sarmalın böyle olduğunu hiç bilmiyordum. Çünkü sektörün içinde değildim.
Şimdi öğrendim.
Yine de çok güzel ve çok değerli dostluklar edindim bu sayede.
Neyse, asıl konuya geleyim.
2. kitaptan hala bir lira para gelmezken, 3. Kitabı çizdim ve bitirdim.
Sıra geldi bastırmaya.
Ama bastıramıyorum.
Neden?
Para yok çünkü! Matbaaya ödeyebilecek param yok!
Dört ay yayınevlerini dolaştım.
İnsanlarla konuştum.
Sonuç, bastıramıyorum.
Çareler aradım günlerce.
Son çare;
İmzalı, özel çizimli ama pahalı bir çözüm yolunu seçtim.
Evet, imkansızlıklar bana yeni fikirler üretebilmemi sağlamıştı.
Ve okurun inanılmaz desteği ile karşılaştım.
Çiz Usta! Yeter ki çiz! Biz desteğe hazırız dediler.
Öyle de yaptılar.
Bu dönemde bana destek olan ismi bende saklı bir dostumun,
“Al Hikmet, matbaa parasının bir kısmını ben cebimden karşılıyorum, ilerde paran olunca ödersin” dediği gün kıvılcım ateşlendi.
İşte o günden sonra, okurun ve dostlarımın inanılmaz desteği devreye girdi.
“ÇİZGİ ROMAN OKURLARI DERNEĞİ” ve başkan Önder ÇAKI, adeta seferberlik ilan etmişçesine bir slogan patlattı.
“KARABALA HEPİMİZİN!”
Ve ardından bana çok güzel bir imza günü organize ettiler.
Ayrıca, beşer onar kitap alıp yakın dostlarına hediye ettiler.
KARABALA’YA KARŞILIKSIZ SAHİP ÇIKTILAR!
Hepsine tek tek teşekkür ederim.
İşte bu!
38 sene sonra çizgi roman yapmaya kalkan KARABALA’nın çizerine destek oldular.
Bu sahip çıkma; “Ülkemde güzel şeyler de oluyormuş meğer” dedirtecek kadar duygulandırdı beni.
Sonuç.
KARABALA 3 HC sadece 300 adet ve SC 1500 adet basılmıştır.
300 adet HC Matbaa parasını karşılamak içindi.
Karşıladı da.
Ama 90 adet kitap hala elimde duruyor. Yani bu kadar desteğe karşı 300 adet kitabı henüz bitirebilmiş değilim.
3000 adet basılmış diyen her kim ise, tanımam etmem. Ama hiç kimsenin, yanlış bilgilerle beni zan altında bırakmasına da izin vermem.
Yazarından ve çizerinden doğru bilgileri öğrenmiş oldunuz.
Saygılarımla.
Hikmet YAMANSAVAŞÇILAR
Sizlere bir şeyler yazma ihtiyacı duydum.
Çünkü dün, bilip bilmeden yazılan ve doğru olmayan bazı şeyler okudum.
Çok Üzüldüm.
Ben bir çizgi roman yaptım.
Adı KARABALA!
Ama kimse, perde arkasında yaşanan sıkıntıntıların ne olduğunu bilemez.
Basılalı ve dağıtalı tam bir yıl olmuş ve ben hala 2. Kitabın parasını alabilmiş değilim.
Dağıtım şirketleri %60 indirimle kitaplarınızı alıyorlar.
Ama matbaalar 3 ay içinde sizden ödeme bekliyor. Üstelik, yarısını da peşin ödemek koşulu ile.
Şimdi, koca koca şirketlerin karşısında KARABALA olarak, hem de hiç bir ekonomik güce sahip değilken, böyle bir mücadeleye girip, yıllar sonra tekrar çizmek gibi romantik bir düşünceye kapılmıştım .
Zor olacağını biliyordum ama bu kadar yalnız kalacağımı hiç tahmin etmemiştim. Ben bu sarmalın böyle olduğunu hiç bilmiyordum. Çünkü sektörün içinde değildim.
Şimdi öğrendim.
Yine de çok güzel ve çok değerli dostluklar edindim bu sayede.
Neyse, asıl konuya geleyim.
2. kitaptan hala bir lira para gelmezken, 3. Kitabı çizdim ve bitirdim.
Sıra geldi bastırmaya.
Ama bastıramıyorum.
Neden?
Para yok çünkü! Matbaaya ödeyebilecek param yok!
Dört ay yayınevlerini dolaştım.
İnsanlarla konuştum.
Sonuç, bastıramıyorum.
Çareler aradım günlerce.
Son çare;
İmzalı, özel çizimli ama pahalı bir çözüm yolunu seçtim.
Evet, imkansızlıklar bana yeni fikirler üretebilmemi sağlamıştı.
Ve okurun inanılmaz desteği ile karşılaştım.
Çiz Usta! Yeter ki çiz! Biz desteğe hazırız dediler.
Öyle de yaptılar.
Bu dönemde bana destek olan ismi bende saklı bir dostumun,
“Al Hikmet, matbaa parasının bir kısmını ben cebimden karşılıyorum, ilerde paran olunca ödersin” dediği gün kıvılcım ateşlendi.
İşte o günden sonra, okurun ve dostlarımın inanılmaz desteği devreye girdi.
“ÇİZGİ ROMAN OKURLARI DERNEĞİ” ve başkan Önder ÇAKI, adeta seferberlik ilan etmişçesine bir slogan patlattı.
“KARABALA HEPİMİZİN!”
Ve ardından bana çok güzel bir imza günü organize ettiler.
Ayrıca, beşer onar kitap alıp yakın dostlarına hediye ettiler.
KARABALA’YA KARŞILIKSIZ SAHİP ÇIKTILAR!
Hepsine tek tek teşekkür ederim.
İşte bu!
38 sene sonra çizgi roman yapmaya kalkan KARABALA’nın çizerine destek oldular.
Bu sahip çıkma; “Ülkemde güzel şeyler de oluyormuş meğer” dedirtecek kadar duygulandırdı beni.
Sonuç.
KARABALA 3 HC sadece 300 adet ve SC 1500 adet basılmıştır.
300 adet HC Matbaa parasını karşılamak içindi.
Karşıladı da.
Ama 90 adet kitap hala elimde duruyor. Yani bu kadar desteğe karşı 300 adet kitabı henüz bitirebilmiş değilim.
3000 adet basılmış diyen her kim ise, tanımam etmem. Ama hiç kimsenin, yanlış bilgilerle beni zan altında bırakmasına da izin vermem.
Yazarından ve çizerinden doğru bilgileri öğrenmiş oldunuz.
Saygılarımla.
Hikmet YAMANSAVAŞÇILAR