Çizgiroman çıkarmayı düşünüyorum

UgurcancomerT

Yeni Üye
28 Haz 2010
23
34
i8kvwzv75WQNu.PNG
Merhaba beyler bayanlar. Bir çizgiroman çıkarmayı düşünüyorum ancak Türkiye'deki çizgiroman durumu belli. Tutar mı tutmaz mı sizden fikir almak istiyorum. Hikaye aşağıda.

Ekrem bey ve akıl almaz maceraları
Ekrem bey (32) 1930lu yıllarda İzmir'de yaşayan bir arkeologtur. Mısır'daki bir görevinde kalbi birkaç dakikalığına durduktan sonra hayaletlerin gerçekten de var olduğunu öğrenir ve onlar hakkında araştırmalar yapmaya karar verir. Hedefi hayaletlerden geleceği öğrenmek ve dünya barışını sağlamaktır. Ancak hayaletlere ulaşabilmek için ölmek gerektiği gerçeği onu bu hayalinden mahrum etmektedir. O yüzden babasının can dostu profesör İrfan beyden (67) kendisini öldürüp-dirilten bir alet icat etmesini ister. İrfan beyin de zaten yaşam amacı bundan ibarettir. 45 senedir uğraştığı icadını bitirmesi için ihtiyacı olan tek şey sadece Çin'de bulunan ???'dır. İlk maceralarında da, bu ???'ı almak için Çin'e giderler ve olaylar gelişir.
 
Son düzenleme:

posta2009

Yeni Üye
17 Ağu 2010
5
3
enteresan bir hikaye ayrıca fantastik bir konuyuda barındırması ilgi çekebilir.benim şahsi fikrim yani hayalimde bir çizgi roman kahramanı yaratmak isteseydim bu tarz paranormal olayları araştıran (vampir ,kurtadam ,hayalet )gibi olayların peşine düşen bir adamı düşünürdüm.korku her zaman satar iyi bir kurguda olursa
 

odenat

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
4 Eki 2012
1,278
16,803
Korkunun sattığı konusunda sizle hemfikirim. Ancak, Türkiye'de çizgi roman satışları çok düşük. Size tavsiyem İngilizce yapıp, yabancı bir yayınevi ile bağlantıya geçmeniz.

Aşağıdaki link yeni çizgi roman yayınlayacaklar için önemli ipuçları veriyor.



 

tuzcu

Aktif Üye
15 Tem 2013
335
846
Konu ve karakterler biraz İndiana Jones ve Babasını hatırlattı nedense. Filmlerin ve arkasındaki medya gücünün katkısına rağmen Türkiye'de ki durumu malum.
Hele ki çizgiromana doymuşluğun yaşandığı bir ortamda hikaye ve çizim çıtalarının hayli yüksekte olacağı kaçınılmaz.
50-100 sayfa çizim yapıpta ortaya çıkarsanız, arkasını getiremezsiniz. Devamlı düzenli çıkmayan eser Ken Parker dahi olsa ilgi ve heyecanı bitiriyor.
Çizer arkadaşlarımız daha iyi bilirler ama oturaklı bir eser 3-5 kişinin en az bir yıl çalışması demektir.
Zor ama zevkli ve heyecanlı bir işe soyunuyorsunuz, önce tebrik ediyorum, sonra başarılar diliyorum.
 

''Yiğit''

Aktif Üye
8 Nis 2012
401
233
Mudanya/Bursa
Bu çizgi romanı çıkarırsan ben dahil çizgidiyarındaki bir çok kişi çizgi romanı alarak sana destek olmaya çalışırlar.Ama sonrasını bilemem.Yabancı yayınevi demiş odenat , aslında gayet iyi fikir.Sanal ortamda dolaştığım sci-fi , fantasy sayfalarında çizgi roman paylaşımlarının en üst seviyede olduğunu gördüm.Daha adını duymadığımız çizerlerin çizgi romanları orada eleştiriliyor , puan veriliyor vs. Yabancı yayınevi olayı iyi fikir.Yani Türkiye'de çıkarmaktansa.
 

UgurcancomerT

Yeni Üye
28 Haz 2010
23
34
enteresan bir hikaye ayrıca fantastik bir konuyuda barındırması ilgi çekebilir.benim şahsi fikrim yani hayalimde bir çizgi roman kahramanı yaratmak isteseydim bu tarz paranormal olayları araştıran (vampir ,kurtadam ,hayalet )gibi olayların peşine düşen bir adamı düşünürdüm.korku her zaman satar iyi bir kurguda olursa
İlk olarak fikriniz için teşekkür ederim. Edebi olarak korkutmaya pek fazla hakim olamadığım için "herkes anladığı işi yapsın" mantığı ile pek karışmamayı düşünüyordum ancak çoğu zaman kahramanımız gerilim dolu anlar yaşayacak. Ekrem bey çoğu macerasında tarihi karakterlerin hayaletlerinin de peşine düşecek. Mesela Mısır'a gittiğinde Menkaura Piramiti'ne yolu düştüğünde orayı inşa ettiren Mikerinos'un hayaletiyle karşılaşabilir. Piramitlerde korku bambaşka olur, tahmin edersiniz.
Çin'e gittiğinde devrik imparator Huang Taiji'nin hayaletiyle karşılaşabilir. Bu açıdan da tarihi karakterler ile gayet ilgi çekici olacağını düşünüyorum.

Korkunun sattığı konusunda sizle hemfikirim. Ancak, Türkiye'de çizgi roman satışları çok düşük. Size tavsiyem İngilizce yapıp, yabancı bir yayınevi ile bağlantıya geçmeniz.

Aşağıdaki link yeni çizgi roman yayınlayacaklar için önemli ipuçları veriyor.



Dil konusundaki öneriniz gerçekten de akıllıca bir öneri, bunun için teşekkür ederim. Verdiğiniz linklerdeki yazıları da okudum ve onlar da yararlı görünüyor. Özellikle çizgiroman çıkmadan önce bir Facebook sayfası açarak belli bir okuyucu kitlesi yaratmak aklıma yattı. Dil konusunda da sanırım biri Türk, diğeri yabancı iki kitapevi ile anlaşıp Türkçe-İngilizce çıkarılabilir. Çünkü Türklerin de gayet severek okuyacağı ve sahipleneceği bir karakter yaratmak istiyorum. Çizgiroman okuyucusu kitlemiz az ama gözardı edilemez. :)

Benim de amatör senaryom hazır, ama bakalım kime çizdireceği :( kolay gelsin :)

Teşekkür ederim dostum, bu yolda bol şans. :)

Konu ve karakterler biraz İndiana Jones ve Babasını hatırlattı nedense. Filmlerin ve arkasındaki medya gücünün katkısına rağmen Türkiye'de ki durumu malum.
Hele ki çizgiromana doymuşluğun yaşandığı bir ortamda hikaye ve çizim çıtalarının hayli yüksekte olacağı kaçınılmaz.
50-100 sayfa çizim yapıpta ortaya çıkarsanız, arkasını getiremezsiniz. Devamlı düzenli çıkmayan eser Ken Parker dahi olsa ilgi ve heyecanı bitiriyor.
Çizer arkadaşlarımız daha iyi bilirler ama oturaklı bir eser 3-5 kişinin en az bir yıl çalışması demektir.
Zor ama zevkli ve heyecanlı bir işe soyunuyorsunuz, önce tebrik ediyorum, sonra başarılar diliyorum.

Bir çizgiroman hayranı olarak bunu söylemeye utanıyorum ama Indiana Jones'u hiç okumadım. Küçükken de bir filminden ufak bir sahne izlemiştim, o kadar. :)
Neden bilmiyorum ancak bu iş beni çok heyecanlandırıyor. 3-5 kişinin en az bir yıl çalışması normalde gözümü korkutur ancak bunu burada duyunca "oh be, 1 yıl boyunca çizmek güzel olacak" dedirtiyor bana. Desteğiniz için çok teşekkür ederim.

Başlamak bitirmenin yarısıdır; kolay gelsin...

Teşekkürler dostum, sağolun.

Bu çizgi romanı çıkarırsan ben dahil çizgidiyarındaki bir çok kişi çizgi romanı alarak sana destek olmaya çalışırlar.Ama sonrasını bilemem.Yabancı yayınevi demiş odenat , aslında gayet iyi fikir.Sanal ortamda dolaştığım sci-fi , fantasy sayfalarında çizgi roman paylaşımlarının en üst seviyede olduğunu gördüm.Daha adını duymadığımız çizerlerin çizgi romanları orada eleştiriliyor , puan veriliyor vs. Yabancı yayınevi olayı iyi fikir.Yani Türkiye'de çıkarmaktansa.
Bu desteği burada görmek ne kadar güzel anlatamam. Sadece biri bir kitabı çıkarıyor diye emeğine saygı duyup kitabını almak herkesin harcı değil, bu yüzden çok teşekkür ederim. Üstlerde de dediğim gibi, eğer üstesinden gelebileceksem iki dilde çıkarmayı çok isterim. Sonuçta Türk bir karakter. :)

Bu arada size biraz daha bilgi vereyim.
Çizim tekniği olarak Marvel, DC Comics tarzı çizimler yerine Tenten, Redkit belki de Cedric tarzı karikatüre kayan bir çizim tekniği kullanıyorum. Kitaplar tam macera içerecek ve yaklaşık 50-60 sayfa olacak. Bu işin masrafını tam bilmiyorum ancak ucuz bir kitap çıkarmaya çalışacağım. En fazla 10 TL diye düşünüyorum. Desteğiniz için tekrar teşekkür ederim.
 

Julien Sorel

Kıdemli Üye
10 Eki 2010
177
937
Bence…

1. Anlatmayınız, yapınız! Şair Melih Cevdet Anday der ki: “Hangi şiirimi yazmadan önce dostlarıma anlattıysam, onu bir daha elime almakta zorlandım.”

2. Yaratma sürecinde tutar mı tutmaz mı, satar mı satmaz mı konularına girmeyiniz. Fizibiliteyi, pazar araştırmasını iş adamları yapar, sanat adamları değil…

3. Doktora programlarında bile ilk iki yıl “literatür taraması” ile geçer. Özgün bir yapıt ortaya koymak isteyen kişi, o alanda kendisinden önce yapılmış ne varsa okumuş olmalıdır. Yetmez…Tarih, edebiyat, felsefe, müzik vb. yan dallarla da ilişki kurmalıdır. Kahramanınız arkeolog olduğuna göre özellikle bu alanla…

4. Senaryo sağlamlığı, çizim tekniğini saymıyorum bile… Ancak tip yaratabilmek çok önemlidir (siz de bu Ekrem Bey). Çizgi romanda bilgili biri sayılmam ama bazı zayıf senaryoları bile sırf kahramanı sevdiğim için okuyorum.

5. Şeyler karşıtıyla mevcuttur! Yaratacağınız kahramana gösterdiğiniz özeni, onun düşmanına da gösteriniz. Düşmanda da kahraman kadar üstün nitelikler bulunmalı ki, kahramanın yaptığı iş değer kazansın, çizgi roman okunabilir olsun.

Basit örnekler:
a) Suat Yalaz, Camoka’nın, kavradığı kişinin belini kırmadan bırakmayan, çok güçlü kollara sahip biri olduğunu iyi göstermemiş olsaydı, Karaoğlan’ın Camoka’nın belini kırması okuyucuya bir önem arz etmezdi.
b) Kuzuların Sessizliği’nde, Hannibal Lecter olumsuz bir karakter…Ama psikiyatri alanında aşmış biri…
c) Tex-Mefisto
d) Tom Miks-Binbirsurat
…….

Başarılar dilerim.
 

UgurcancomerT

Yeni Üye
28 Haz 2010
23
34
Ucundan acık görsek de fikir beyan etsek?:)
:) Bu hafta içinde birkaç karakter skecini buraya atacağım, teşekkürler.

Bence…

1. Anlatmayınız, yapınız! Şair Melih Cevdet Anday der ki: “Hangi şiirimi yazmadan önce dostlarıma anlattıysam, onu bir daha elime almakta zorlandım.”

2. Yaratma sürecinde tutar mı tutmaz mı, satar mı satmaz mı konularına girmeyiniz. Fizibiliteyi, pazar araştırmasını iş adamları yapar, sanat adamları değil…

3. Doktora programlarında bile ilk iki yıl “literatür taraması” ile geçer. Özgün bir yapıt ortaya koymak isteyen kişi, o alanda kendisinden önce yapılmış ne varsa okumuş olmalıdır. Yetmez…Tarih, edebiyat, felsefe, müzik vb. yan dallarla da ilişki kurmalıdır. Kahramanınız arkeolog olduğuna göre özellikle bu alanla…

4. Senaryo sağlamlığı, çizim tekniğini saymıyorum bile… Ancak tip yaratabilmek çok önemlidir (siz de bu Ekrem Bey). Çizgi romanda bilgili biri sayılmam ama bazı zayıf senaryoları bile sırf kahramanı sevdiğim için okuyorum.

5. Şeyler karşıtıyla mevcuttur! Yaratacağınız kahramana gösterdiğiniz özeni, onun düşmanına da gösteriniz. Düşmanda da kahraman kadar üstün nitelikler bulunmalı ki, kahramanın yaptığı iş değer kazansın, çizgi roman okunabilir olsun.

Basit örnekler:
a) Suat Yalaz, Camoka’nın, kavradığı kişinin belini kırmadan bırakmayan, çok güçlü kollara sahip biri olduğunu iyi göstermemiş olsaydı, Karaoğlan’ın Camoka’nın belini kırması okuyucuya bir önem arz etmezdi.
b) Kuzuların Sessizliği’nde, Hannibal Lecter olumsuz bir karakter…Ama psikiyatri alanında aşmış biri…
c) Tex-Mefisto
d) Tom Miks-Binbirsurat
…….

Başarılar dilerim.
Selam, ilk olarak bu yapıcı eleştiriniz için çok teşekkür ederim. Yazdıklarınız çok akıllıca ve bu işe başlayan birinin en çok dikkat etmesi gereken şeyleri anlatıyor. Haklısınız, burada bunları sormak biraz anlamsız ancak henüz mesleğini eline alamayan, okuyan bir genç olarak malesef şu raddede "tutar mı, tutmaz mı" kaygısını yaşıyorum. Tekrar teşekkürler. :)
 

UgurcancomerT

Yeni Üye
28 Haz 2010
23
34
Aklımdaki Ekrem bey'i ana hatlarıyla kağıda döktüm. Daha sonra kendisini 3 karelik bir bant içinde de çizip buraya yollayacağım. Merakla yorumlarınızı bekliyorum.
iBHtiFbrpC9Ie.PNG
 

UgurcancomerT

Yeni Üye
28 Haz 2010
23
34
Güzelmiş :D Tam Ekrem abi tiplemesi cidden :D Ama kollar birbirine göre biraz orantısız değil mi?
Teşekkür ederim. :D Sanırım kollarla birlikte kafada da ufak bir orantısızlık var. Direk kurşun kalem kullanmadan çizdiğim için ufak tefek hatalarımı mazur görün. :) Daha iyi bir çizimi sanırım yarın paylaşabileceğim, saygılar.
 

MehmetMAH

Süper Üye
28 May 2013
37
167
gaziantep
çizim tarzın güzel.
Hayal kırıklığına uğramanı istemem bence hiçbir maddi beklenti içinde olmadan online yayın yap.Facebook vs üzerinden olabilir haftalık çıkartabilirsen zamanla takipçin artar. Forum ahalisi sana destek olacaktır.
 

Tarantula

Onursal Üye
9 Ağu 2010
663
2,941
Merhaba beyler bayanlar. Bir çizgiroman çıkarmayı düşünüyorum ancak Türkiye'deki çizgiroman durumu belli. Tutar mı tutmaz mı sizden fikir almak istiyorum. Hikaye aşağıda.

Ekrem bey ve akıl almaz maceraları
Ekrem bey (32) 1930lu yıllarda İzmir'de yaşayan bir arkeologtur. Mısır'daki bir görevinde kalbi birkaç dakikalığına durduktan sonra hayaletlerin gerçekten de var olduğunu öğrenir ve onlar hakkında araştırmalar yapmaya karar verir. Hedefi hayaletlerden geleceği öğrenmek ve dünya barışını sağlamaktır. Ancak hayaletlere ulaşabilmek için ölmek gerektiği gerçeği onu bu hayalinden mahrum etmektedir. O yüzden babasının can dostu profesör İrfan beyden (67) kendisini öldürüp-dirilten bir alet icat etmesini ister. İrfan beyin de zaten yaşam amacı bundan ibarettir. 45 senedir uğraştığı icadını bitirmesi için ihtiyacı olan tek şey sadece Çin'de bulunan ???'dır. İlk maceralarında da, bu ???'ı almak için Çin'e giderler ve olaylar gelişir.

Çalışmanızda başarılar dilerim. Böyle çalışmalar olması çok güzel. Bu sektörde yerli yapım çok az malesef. Çizgi Roman satışları da düşük olunca öyle ya da böyle yerli yapımlarda da bir canlanma olmuyor.

Benim bu konudaki görüşüm şu. Çizgi Roman olayında bir senaryo yazımı var bir de çizimi var. Bu sektöre girmek isteyenler de öncelikle yabancı firmalara başvurarak sadece senaryo desteğiyle bu tür çizgi romanlar çıkarmaları gerektiğini düşünüyorum. Bu toprakların hikayesini anlatan, bu topraklara özgü sağlam hikayeler. İlla sürdürülebilir olması gerekmiyor. Tek sayılık ya da 7 sayılık dizi mesela. Türk senaristler bu sektörde yer edindikçe ( uluslararası alanda ) yavaş yavaş çizerler de heveslenip çoğalacaktır. Mangaları bu konuda örnek gösterebilirim. Çizgiler öyle ahım şahım değildir ama senaryolar, anlatılan hikayeler bizim kültürümüzden çok farklı oldukları için (sadece bize değil nerdeyse tüm dünyaya) tutulmuşlardır. Yavaş yavaş son zamanlarda çizimleri de iyileşmiş olabilir bilemiyorum.

Eğer çizimde ısrar edilecekse de büyük bir yayın şirketi arkanıza almanız gerekir. Belki bir gazete ekinde, dergilerin bir iki sayfasında yer bulacak hikayeler ve tutulursa, maddi olarak getiri getireceği düşünülürse zaten yayıncılar kapınızda kuyruk olur :)

Tekrar bu yolda başarılar dilerim.
 
Üst