Yakın tarihli bir Dick Tracy bandı (Chicago Tribune, 29.12.2017)

Kaya Ö

Onursal Üye
20 Şub 2011
223
1,032
"Brrr! Bu rüzgar buz gibi!" "Bilekliğim var ama neden kimse izimi bulmadı?" "Bu ne? Elimi bir çeşit bantla kaplamışlar?" "Donmadan önce onu çıkartıp yardım istemem lazım!"

1931'den beri yayınlanmakta olan Dick Tracy, halen yeni serüvenlerle yayını süren en eski mizahi-olmayan çizgi roman
 

Ekli dosyalar

  • Dick Tracy 171229 Chicago Tribune.jpg
    Dick Tracy 171229 Chicago Tribune.jpg
    93.8 KB · Görüntü: 82

savok

Admin
30 Eki 2009
19,991
83,645
Kasımpaşa
Halen yayınlandığını bilmiyordum.
Bu güzel bilgilendirme için teşekkürler üstadım.
Belki balonlamadan anlayan bir dostumuz bu bandı düzenler.
Bu arada anlı şanlı gazetelerimiz bundan ders alır umarım.
 

dedo11

Onursal Üye
8 Nis 2013
1,844
4,995
Haddim olmayarak ;

"Bu ne ? Elimi bir çeşit bantla kaplamışlar." olmamış gibi...
"Kaplamışlar" değil "bağlamışlar" veya başka tür sözcük olmalı.


"Donmadan önce onu çıkartıp yardım istemem lazım" Bu cümlede de güzel
durmayan yanlar var.

"Çıkartıp" sözcüğü pek olmamış gibi. Onun yerine de
"Biran önce ellerimi çözüp , yardım istemeliyim. Yoksa donacağım!" gibi başka
veya başka , başka cümleler sanki daha iyi olurdu.

Geçen gün çeviri konusunda bir arkadaş yazmıştı ve Can Yücel'i de eleştirmişti.
Güya okulda yanlış çeviriye örnek olarak okutuluyormuş. Okul-akademik çevre
işte bu yüzden gelişmiyor. "Çeviri nedir?" inanın bunun anlamını ve felsefesini
bile bilmiyorlar. Bu cümlem çok iddalı gelebilir ama ne yapayım gerçek bu. Önce "Çeviri nedir?" bunu bilmeli insan. Sonra kendi anadilini çok ama çok iyi bilmeli , ondan sonra da yabancı dili iyi bilmeli. Bütün bunları ben bilimsel çeviri derslerimizde tartıştım , durdum. Tümünde hep de bana sağ olsun hocalarım hak verdi.

Bazen çeviri yeniden yaratmaktır ( Özellikle şiirde ). Size bir örnek vereyim ; Ömer HayyamSabahattin Eyüboğlu'ndan bir okuyun , sonra da onlarca değişik olan diğer kitapları okuyun sanırım beni daha iyi anlarsınız.

Bana gelince ben çevirmen değilim , ama dilimi iyi öğrenip kullanmaya çalışan biriyim. Yani çevirinin temeli var bende. Bu nedenle bu düzeltme önerisini burada sunmaya çalışıyorum. Umarım hoş görürsünüz.

Hoş kalın , hoşçakalın ...

 

savok

Admin
30 Eki 2009
19,991
83,645
Kasımpaşa
Ben çeviriyi beğendim, hem özgün metne uygun hem de Türkçe kullanımı güzel.
Sevgili Kaya Ö dostumuzdan bu bilgilendirme ve çevirilerin devamını bekliyorum.
Saygılarımla.
 

Kaya Ö

Onursal Üye
20 Şub 2011
223
1,032
çeviride birinci kural, cümlenin anlamını doğru kavrayabilmek ve bundan hareketle doğru çevirebilmek için çeviri yapılan anlatının temel unsurlarına vakıf olmak ve o cümlenin bağlamını anlayabilmektir.
DT'nin sinyal gönderip taşıyanın yerinin saptanmasını sağlayan bir bilekliği vardır.
Bir önceki cümlede "bilekliğim var ama neden kimse izimi bulamadı" diyor, takip eden cümle o sorunun karşılığı. Sözkonusu olan, önemli olan, ellerinin bağlanmış olmasından ziyade, bantla kaplanmış olması, dolayısıyla DT 'my hands are tied by a tape' demiyor "my hands are wrapped in a tape" diyor. Ve, daha da sonraki cümlede de sözkonusu olan, ellerinin çözülmesi değil bantların çıkarılması, o yüzden DT 'I've got to untie my hands' demiyor "I've got to get it off" diyor.

Haddim olmayarak ;

"Bu ne ? Elimi bir çeşit bantla kaplamışlar." olmamış gibi...
"Kaplamışlar" değil "bağlamışlar" veya başka tür sözcük olmalı.


"Donmadan önce onu çıkartıp yardım istemem lazım" Bu cümlede de güzel
durmayan yanlar var.

"Çıkartıp" sözcüğü pek olmamış gibi. Onun yerine de
"Biran önce ellerimi çözüp , yardım istemeliyim. Yoksa donacağım!" gibi başka
veya başka , başka cümleler sanki daha iyi olurdu.

Geçen gün çeviri konusunda bir arkadaş yazmıştı ve Can Yücel'i de eleştirmişti.
Güya okulda yanlış çeviriye örnek olarak okutuluyormuş. Okul-akademik çevre
işte bu yüzden gelişmiyor. "Çeviri nedir?" inanın bunun anlamını ve felsefesini
bile bilmiyorlar. Bu cümlem çok iddalı gelebilir ama ne yapayım gerçek bu. Önce "Çeviri nedir?" bunu bilmeli insan. Sonra kendi anadilini çok ama çok iyi bilmeli , ondan sonra da yabancı dili iyi bilmeli. Bütün bunları ben bilimsel çeviri derslerimizde tartıştım , durdum. Tümünde hep de bana sağ olsun hocalarım hak verdi.

Bazen çeviri yeniden yaratmaktır ( Özellikle şiirde ). Size bir örnek vereyim ; Ömer HayyamSabahattin Eyüboğlu'ndan bir okuyun , sonra da onlarca değişik olan diğer kitapları okuyun sanırım beni daha iyi anlarsınız.

Bana gelince ben çevirmen değilim , ama dilimi iyi öğrenip kullanmaya çalışan biriyim. Yani çevirinin temeli var bende. Bu nedenle bu düzeltme önerisini burada sunmaya çalışıyorum. Umarım hoş görürsünüz.

Hoş kalın , hoşçakalın ...

 
Üst