The Argo Standing By - Creepy/1975 - Türkçe

denizkara

Yeni Üye
28 Mar 2010
61
44
denizci
Hiroshima ve Nagasaki anısına,



"KENDİ ALEVLERİNİZDE YANMAYA HAZIR OLMALISINIZ: ÖNCE KÜL OLMADAN KENDİNİZİ NASIL YENİLEYEBİLİRSİNİZ?"
Friedrich Nietzsche



Sevgili Profesör Haluk ağabeyimiz şahsında; tüm Çizgi Diyarı’mıza armağanımızdır.
büyük beyaz & fındıkfındık



“TAKVİMLER MARANGOZ İSA’NIN DÜNYAYA GELİŞİ VE GİDİŞİNİ TAKİP EDEN TAM İKİ BİN ON İKİNCİ YILI GÖSTERİYORDU. VE İNSANOĞLU, ACILARINA VE KARGAŞALARINA RAĞMEN, ÇEVRESİNDEKİ SONSUZLUĞUN DERİNLİKLERİNİ ARAŞTIRMAYA DEVAM EDİYORDU…”
The Argo Standing By


“HUZUR! ONLARA HUZUR SÖZÜ VERİLMİŞTİ, AMA ŞİMDİYE KADAR HUZUR SAĞLANMAMIŞTI...
BURADA... DÜNYANIN SONUNDA! MELEKLERİN SESLERİ VE KANATLARI GEÇİP GİTMİŞTİ!”
The Argo Standing By




The Argo Standing By
Creepy / August 1975 - No.73
Paul Neary / Budd Lewis

Çalışma Notları:
http://www.cizgidiyari.com/forum/ce...palooka-%94palooka-vs-assassin%94-1948-a.html konumuza; sevgili Haluk ağabeyimiz şöyle yazmıştı:

“... Bilinmeyen Kahramanlar'ın bana en cazip gelen bölümü Horror bölümüydü. Bana kalırsa Horror'dan bol çeviri yapılmasını isterdim. Ama çeviri yapacak arkadaşların tercihini etkilememek lazım gelir. Çünkü en güzel işler isteyerek, sevilerek yapılan işlerdir...”
Profesör

Haluk ağabeyimiz böyle söyler de; biz rahat durur muyduk hiç, bugüne kadar sayısız katkılarını okuduğumuz sevgili Haluk ağabeyimize; onunkilerin yanında mini minnacık da olsa, bir armağan verebilmek için o an kolları sıvadık, balonlama muhteşem oldu, zaten karar verdiğimizde; balonları hemen temizledi üstadım, ama yaklaşık üç aycık beni bekledi ortak, araya giren bir kaç proje kaynaklı; neredeyse üç ay sonra tedavüle sokabiliyoruz işte.

Tek hedefim; az ulaşılan veya pek tercih edilmeyen eserlere bulaşmak hep, sadece arada naçizane çalışmalarımın en fazla % 5 kadarı çoğunluğun da ilgisini çekebilecekler olacak, bu % 5’e bir çeşit boyun borcu diyebiliriz sanırım, kuldan alıp kula vermek.

Asıl %95; kimsenin çevirmeyi pek tercih edeceğini düşünmediğim eserler olacak hep, muhtemelen okuyucusu da çok çok az olacak, tahminime göre; çalışmalarımın %95’i, forumda en fazla % 5’e hitap edecek, olsun, ben tersten başlayanlardanım. Hem bizim için yalnız %50’ler değil; % 5’ler de çok çok önemli, ne yapalım demokrat doğmuşuz bir kere.

Çizgi romanda; forumumuz tartışmasız lokomatif ve bizde her şey olmalı. Örneğin; Teks, Zagor, vb... her yerde var ve mutlaka bizde de olmalı, ama bizde daha fazlası olmalı. Lideriz ve liderliği elde etmekten daha zoru; elde tutmak, sürekli revize, her açıdan revize olmalıyız.

Haluk ağabeyimizin yazısını gördüğüm o an; büyük beyaz dostumu aradım ve “Hemen bana bir horror” dedim. Birkaç eser gönderdi, ben de içlerinde ülkemizde yayınlanmamış var mı diye forumdaki Korku’ları taradım, bu arada çok can sıkıcı bir şey de farkettim; yayınlananlarda herkesin kabullenebileceği hikayeler tercih edilmiş hep, felsefe yüklü çok ciddi Horror çizgi romanları çoğunlukla görmezden gelmiş yayıncılarımız, büyük beyaz üstadımdan bana ilk başta gelenleri; bu nedenle de pek tercih etmedim ki en son bu eseri gönderdi ortak ve okur okumaz anında “Tamam, budur” dedim ben de, aradığımız tam buydu, tam bu, hikayenin hedefi; aslında “Savaş” değil, mesaj çok keskin.

Bir diğer husus da; Creepy gibi dergilerin bir sayısını komple çevirmek mantıklı değil, nedeni; bizim Türkçe basılı yayınlarımızdaki hikayelerin söz konusu dergilerin içlerinden çok karışık bir şekilde seçilmiş olmaları, yani herhangi bir sayıyı komple çevirmeye kalkarsak; Türkiye’de yayınlanmış hikayeler de çıkacak içlerinden. Bu nedenle çeviri/balonlama daima hikaye bazında yapmalıyız bu dergilerde.

Çizgi romanda aşırı mekanik bir lisan kullanılmış, nedenini ben anlayamadım, sanırım; ya yazar da benim gibi mühendis kafalı ya da o tarihlerde dil böyleydi, bilemiyorum, ama sadık kaldım orijinaline.


Eserin; hedefi olmasa da, malzemesi savaş.

Bu ay Nagasaki ve Hiroshima'ya; atom bombalarının atılma yıldönümleriydi, kül oldular.

“Hiroshima’ya atom bombası saldırısı; II. Dünya Savaşı'nın son aşamasında, 6 Ağustos 1945, Pazartesi, saat 08:15. Sonrası; Nagasaki şehrine de atom bombası atıldı. Bu şekilde ilk bomba atıldıktan 3 gün sonra, 9 Ağustos 1945 (Amerikan kaydına göre 10:58, Japon kaydına göre saat 11:02), Plütonyum-239 tipi atom bombası "Fat Man" (Şişko Adam, resmî adıyla Mark III) ile ikinci katliâm gerçekleştirildi.”

Kısmi Alıntı-Wikipedia


"TANRI’NIN CEHENNEMİ; YARATTIĞI İNSANOĞLUDUR.”
Dante Alighieri


Kara tarihimizin en önde gelen acımasız canilerinden Adolf Hitler, çoluk çocuk dinlemeden sivil insanları yok etti;
Adolf Hitler canidir.

Hiroshima ve Nagasaki’ye atılan bombalar da, çoluk çocuk dinlemeden sivil insanları yok etti;
Ve Tanrılar imza vermez.


“KUANTUM MEKANİĞİ KONUSUNDA ÇOK ÇALIŞMAK GEREKİR. AMA, İÇİMDEN BİR SES BANA BUNUN HER ŞEYİN ÇÖZÜMÜ OLMADIĞINI SÖYLÜYOR. BU TEORİYLE BİRÇOK ŞEY AÇIKLANIYOR; AMA HALA O'NUN SIRRINI ÇÖZEBİLMİŞ DEĞİLİZ. BEN YİNE DE, O’NUN ZAR ATIP KUMAR OYNADIĞINI, HİÇ SANMIYORUM.”
Albert Einstein


Eser 2012 yılının uzayında geçiyor, sanatçılarımız o tarihte; günümüzden bir yıl önceyi bu şekilde yorumlamışlar.
Vebası savaşın; Tanrısal uzayda körkütük izdüşümü.


“BİR GÜN, BİRİSİ, BİR YERDE, BİZİ BULACAK! BİZ, UZAY TOZUNUN SONSUZ TANECİKLERİYİZ… BU SONSUZLUKTA YÜZÜYORUZ… CENNETTE.”
The Argo Standing By


Veresiye içilir tarihin tersten okunduğu bizim meyhanelerimizde, yine bir grup kahkaha yerleşti yola ki martılar göz hakkımızdır.

Büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öperim.

Umarsız cehennette kumarsız, olmadı hesaba yaz, sevgi ve saygılarımla,

fındıkfındık
28.08.2013
Beşiktaş




The Argo Standing By - Creepy/1975
Argo Beklemede - Creepy/1975

Sanatçılar:
Paul Neary & Budd Lewis

Kaynak:
büyük beyaz

Balonlama:
büyük beyaz

Amatör Çeviri
fındıkfındık



Üç tekerlekli bisikletimizle karanlığa takla attığımızda
cu48k7jkl6wguwou0.jpg

cu48l7kayc29pfu7s.jpg

- Orijinal/büyük beyaz

cu48ll7vpgpvwljug.jpg

- Düzenleme/Zaman Gezgini


 
Moderatör tarafında düzenlendi:
12 Şub 2010
15,006
543,641
Yorum yaptınız, yeri geldi bir dilekte bulundunuz, geçti gitti dediniz. Dostlardan birileri geçti gitti demedi, düşüncelerini işgal etti, yemedi içmedi, buldu, buluşturdu, gece demedi, gündüz demedi, pişirdi, önünüze koydu, buyur dedi.

Dostun işine akıl sır ermez işte böyle...

Dostun biri sabah akşam Yuki 1. sayısı der, hep söyler de söyler.
Sabah, akşam ararsınız, aratırsınız en az iki koldan, meçhul bay da sabah, akşam arar, aratır da bir türlü bulunmaz şu menhus 1. sayı. Her sohbetin olmazsa olmaz konusu 1. sayıyı bulmak bir türlü mümkün olamamıştır henüz.

Bir de bakmışsınız, yarım ağızla dilediğiniz cennet taamı önünüzde, siz hala 1. sayı arayışındasınız.

The Argo Standing By

Sunum : 10+rep
Balonlama : 10
Çeviri : Amatör 10 - Profesyonel 7

Öykünün eleştirisi :
Horror bilim kurgu edebiyatında uzay öykülerinde vampir, kurt adam temalı öyküler olmakla birlikte Türkiye'de yayınlanmış olanlarında (okumadığım yoktur ve kanaatim buna dayanmaktadır ) genelde batı dünyası felsefi akımlarının işlendiğini görüyorum. Bizim yönümüzden imrendiğim ve bizim yazarlarımızın da avantür, içeriksiz konular yerine böyle edebi yönü ağır basan senaryolarını görmek isteği uyandıran bir husustur. Yani bunların edebi yönü tartışılmaz bir şekilde üstündür.

Bu senaryoların edebi açıdan değerini kabul etmek ve imrenmek ayrı, senaryoda işlenen ana temayı onaylamak, katılmak ayrı bir mevzu şüphesiz.

Ana temaları ve benimsedikleri fikirler ve öykülerdeki beyin yıkamaya teşebbüsler her zaman açıkça sırıtıyor. O kadar akıllı yapıyorlar ki, farkında olmadan sizi koşullandırabiliyorlar. Bir nevi psikolojik harekattır aynı zamanda bu tür öyküler. Bu çizgi öyküde aslında akıllıca olmayan, adamın gözüne sokar gibi beyin yıkama teşebbüslerinden bir kısmını paylaşmak istedim.

Amatör çeviriden 10 verdiğim, profesyonel çeviriden 7 verdiğim kimi balon yazılarında, anlatılmak isteneni tam anlayamadığım için o bölümlerden örnek veremiyorum.

Uzaya gönderilen Argo gemisinde uykuya yatırılan mürettebattan Frawley, iki yıl sonra uyanır ve kumanda merkeziyle yaptığı görüşmede savaşlar nedeniyle dünyada kıyametin koptuğuna tanık olur.

creepymagazine03nwn.jpg

Bak hele
Mısır, Arabistan ve İsrail'de daha da kötü savaş var.
ABD, Rusya ve Çin UFAK ŞEYLERDEN AĞIZ DALAŞI İÇİNDE

Ya hu, ufak ağız dalaşı dediğin olmazsa dünya huzur içinde olurdu. Arabistan ve Mısır'ın petrolünün yağması söz konusu olmasa ABD, Rusya ve Çin arasında neyin dalaşı olabilir?

creepymagazine06mpm.jpg

Rusya, Çin ve Ortadoğudan geriye bir şey kalmamış.
ABD de ise başkan üç konuşma yapmış, koca Amerika'da sadece Los Angeles ve Kaliforniya'da sahil tutuşmuş, bir tek New York gitmiş.

Adamlar içlerinden geçeni, dileklerini söylemişler.

creepymagazine07wzw.jpg

Gezegenin en kutsal yerleri Washington, Moskova, Çinin yarısı gitmiş.
Yani dünyanın sonu gelmiş. Götüren kim? Belli değil.
Olsa olsa hain ortadoğululardır. Bunu keşfetmek de okuyucuya kalmış artık.

Dünyayı yüzlerce kez yok edebilecek nükleer silaha sahip ABD, Rusya ve Çin ufak ağız dalaşında.
Bu üç masumun ürettiği silahları satın alamazsa kendisini bile koruyamayacak devletler ise hep kötü savaşların suçluları.

Bak sevgili fındıkfındık, beni böyle söyletecek başka horror bulamadın mı:)
Vampirli, Yamyamlı, Kurt Adamlı masum öyküler çevirseydin ya:D

Bay x ile birlikte hala senin Yuki 1 i arıyoruz bilesin, ama her fırsatta gırtlağmıza çökme:)

Eliniz dert görmesin sevgili büyükbeyaz ve fındıkfındık, ne muradınız varsa olsun.
 

Melih41

Yönetici
4 Ağu 2012
3,697
47,804
Yazılacak hiçbir şey bırakmamışsınız sevgili dostlar ama bu yoğunluktaki
emekler için Büyük Beyaz ve Fındıkfındık'a çok teşekkürler..
 

abartman

Onursal Üye
13 Ocak 2011
1,998
11,871
Paul Neary'nin çizgileri bilimkurgu tarzı işlere çok yakışıyor. Kendisini Korku'da yayınlanan Avcı (Hunter) serisinden de hatırlıyoruz.

Harika çeviri ve tertemiz balonlama için her ikinize de çok teşekkürler Fındıkfındık, BüyükBeyaz...
 

direnc11

Yönetici
11 May 2009
10,078
36,673
İstanbul
Bir süredir merakla beklediğim bir çalışmaydı. Bu nedenle özel olarak okumam gerekiyor. Hem sunum hem de çalışmanın kendisi bunu mecbur kılıyor. Ama artık gözlerimden uyku akıyor ve bu çalışmaya hak ettiği değeri verecek değerlendirmemi biraz gecikmeyle yapabileceğim.

Ancak bu önden kocaman bir teşekkür göndermemin önünde engel değil. Teşekkürler, fındıkfındık üstadım. Teşekkürler, büyük beyaz üstadım.
 

abdullah

Çeviri & Balonlama
17 Nis 2011
1,377
3,552
Midgard
Normalde okumayacağım bi tür. Baktım hem kısa hem fındıkfındık çevirmiş durur muyum okudum hemen :D Hikaye müthişti. Bu arada siz "ben comics çeviriyorum comicsciler başka tür balonlasın" tarzı bir şey mi demiştiniz üstadım? İlla frankofon balonlatacaksınız bana! :D Zaten fumetti balonlamıştım :D

Eser için iki üstada teşekkürler.
 

yeryüzü

Yönetici
3 Eki 2011
17,039
75,336
hiçbiryerde :)
Yorumları da keyifle okudum,
bu karanlık creepy hikayesini de.
"Distopya" deniyordu sanırım,
öyle bir hikaye...
Üstatlarıma çok teşekkürler,elinize sağlık
 
Son düzenleme:

ekenciz

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
13 Eyl 2009
2,988
13,484
Bir ekip çalışması ve ruhlar karışmış kitaba. Sonsuz teşekkürler.
 

kparker

Süper Üye
5 May 2012
157
833
bireysel ve toplumsal "algı yönetimi" konusunda batılı sosyal bilimciler, antropologlar oldukça uzmanlaştılar. sinema, edebiyat, basılı ve görsel medya ve artık özellikle sosyal medya bu anlamda çok iyi kullandıkları araçlar.

basit bir örnek vermek isterim;
kolayı son yıllarda ramazan sofralarının değişmez bir parçası gibi gösteren ve geleneğe yedirilmesini sağlayan reklamlar.

siyasal alanda yapılanların analizini sayın Profesör çok iyi özetlemiş.

paylaşımda emeği geçen tüm dostların eline sağlık.
 

KARAOĞLAN

Onursal Üye
2 Şub 2010
3,004
20,630
Gaziantep
Hem yorum yapıyorsun,hem edebi yazı yazıyorsun hem de satır aralarında ders veriyorsun.Her yazı erbabının marifeti değil bunlar."Aşkolsun sana çocuk aşk olsun."
 
Üst