Ediz Hun ve Selma Güneri 44 yıl sonra aynı pozu verdiler (Son Kuşlar 1965-2009)

Otacı

Süper Üye
5 Tem 2016
782
11,931
Ediz Hun ve Selma Güneri'nin Son Kuşlar filmi... yıl 1965... 54 yıllık bir film...


İkili 2009 yılında 44 yıl önce, 44 yıl sonra aynı yer benzer pozu vermişler... fotoğrafın olduğu yer Kabataş, Çizmeci Baba türbesinin önü... şaşılacak şey İstanbul'da o ağaç hala varlığını sürdürebilmiş!


62395534_10157365582258307_3867408709047025664_n.jpg


64755628_899955797010439_442057245493035008_n.jpg


sonk.jpg


Yönetmen: Erdoğan Tokatlı
Senaryo:Ayşe Şasa
Foto Direktörü: Ali Uğur
Müzik: Mehmet Abut
Yapım: Efes Film / Mualla ÖzbekOyuncular : Ediz Hun (Oğuz), Selma Güneri (Ayşe), Tijen Par (Nesrin), Ayfer Feray (Anne), Talat Gözbak, Kenan Pars (Baba), Aliye Rona, Tuncel Kurtiz , Senih Orkan (Nesrin’in eşi), Şükriye Atav (Oğuz’un annesi), Nurhan Nur, Melek Akçan
Ayşe Şasa’nın Tren adlı kendi öyküsünden senaryolaştırdığı Son Kuşlar, sade, yalın ve iddiasız bir anlatım tarzı benimseyen Erdoğan Tokatlı’nın ilk yönetmenlik denemesidir, Agâh Özgüç’e göre “bütünüyle şiirsel bir sinemadır”, kendi ifadesiyle de “gerçekçilik’adıyla tanımladığım bir aşk hikâyesidir”. 3. Antalya Altın Portakal Ulusal Uzun Metraj Film Yarışmasında (24 Mayıs – 4 Haziran 1966) Selma Güneri En İyi Kadın Oyunucu ödülünü almıştır.
 
Son düzenleme:

Otacı

Süper Üye
5 Tem 2016
782
11,931
Konu: Anadolu’da çalışan genç bir mühendis Oğuz (Ediz Hun) İstanbul’daki annesinden (Şükriye Atav) uzak olarak yaşamını sürdürüyor. . Ama ara sıra annesini ziyaret etmeyi de hiç ihmal etmiyor. Bu ziyaretlerinin birinde bir kitapçı dükkanında genç ve güzel bir kız olan Ayşe’yi (Selma Güneri) görüyor ve onu evine dek gizlice takip ediyor. Üsküdar’da oturan genç kız orta hall i bir ailenin kızıdır. Babası (Kenar Pars) ile annesi (Ayfer Feray) sevişerek evlenmişler, ama yıllar ve ekonomik nedenlerin beraberinde getirdiği kimi zorluklar karşısında hem sevgilerini hem de yaşamın gerçeklerine olan dirençlerini yitirerek tüm güvencelerini/ geleceklerini kızlarının kendilerini bu konumdan kurtaracak parlak ve de mantıklı izdivaçlarına bağlamışlardır. Büyük kızları Nesrin’e (Tijen Par) diğerinden daha fazla gösterdikleri ilginin nedeni ise, onun izdivacından elde edecekleri çıkar beklentilerinde yatmaktadır. Evliliği yalnızca bir çıkar anlaşması gibi gören büyük kız ise, zengin bir koca peşinde koşması ve de kendine yeterince fazla güvenden oluşan ihtirasıyla anne-babasını yanıltmaz, onların beklentilerini sahte bir umutla besler. Küçük kızın aile içindeki konumu ise büyüğünün tam tersidir; ailenin gözünde o, silik, sinik ve de çirkindir. Ve onun için de zengin bir koca bulma umudu hemen hemen hiç yok gibidir.

872_01.jpg

Mühendisle küçük kızın arasındaki tanışıklık kısa sürede duygusal yakınlaşmaya döner. Ayşe evde bulamadığı güven ve sevgiyi bu genç mühendiste bulur. Ama mühendis işi gereği Anadolu’ya gidince bu sevgiyi bir süre ertelemek zorunda kalırlar.

Büyük kız Nesrin sonunda isteğini kavuşur, oldukça varlıkIı bir müteahhitle (Senih Orkan) evlenir. Tüm umutlarını büyük kızın evliliğine bağlayan anne-baba ise beklentileri olan bu evlilikten pek kazançlı çıkmazlar. Nesrin koca ve parayı görünce anne babasına sırt çevir-mekte gecikmez, onlara tek bir kuruş bile yardımda bulunmaz. Tüm düşleri, beklentileri yıkılan anne-babanın karşısına bir ikinci şans çıkar. Oldukça varlıklı bir iş adamı (Talat Gözbak) küçük kızları Ayşe’ye talip olur. Daha ortada hiçbir şey yokken tüm aileyi paraya boğar. Mühendise gönlünü kaptıran küçük kız ise önceleri direnir, anne-babasının ısrarıyla kendini feda etmek zorunda kalır. Ve sevmediği bir adamla, sırf ailesini kurtarmak için evle-nir. Mühendis Oğuz istanbul’a döndüğünde artık her şey bitmiştir ve yaşamın bilinen gerçekleri karşında ise yapacağı pek fazla bir şey yoktur. Paranın gücü sevgiyi yok edip gitmiş-tir. Ayşe artık kendisine çok, ama çok yabancıdır.
872_02.jpg

– Hikayenin yazarı Ayşe Şasa, hikayenin ilk isimi de Tren’di. Ayşe bu hikayeyi Memduh Ün’e vermiş, Memduh Ün “bundan film olmaz diyerek” geri göndermiş. Daha sonra hikaye Metin Erksan’la benim elime geçti, Biz çok sevdik. Hatta Erksan bunu filme çekip çekmemek konusunda uzun bir süre karasız kaldı, sonra da Susuz Yaz’ı çekti.

“- Benim kararsızlığım, bu konu karşısında başlangıçta isteksiz kalışım şuradan geliyor: Bu hika-yeyi film yapmak çok zor işti. Bir kere prodüksiyonu yüklü ve ağırdı. Sonra senaryosu. ilk filmimde bu kadar yükün altına girmek istemiyordum.”

(Agah Özgüç, Erdoğan Tokatlı ile bir konuşma, Sinema 65, Eylül 1965.)
872_03.jpg

Kaynaklar: Iksv ve Agah Özgüç
 

Dedecan 61

Süper Üye
25 Şub 2019
1,781
4,506
Eline sağlık kardeş + Rep nostalji içinde sağol..

Bu arada son dönemde o caminin önünden geçtim, ağaçların 3-4 asır yaşamalarıda normaldir yani + Bende bu filmin 94 dk Vhs kaydı vardı buraya capsını atıyorum...
:24:

9k64ay.jpg
 

necdet

Onursal Üye
17 Nis 2011
1,440
5,391
Teşekkür

Eski günlere dönmemizi sağlayan arkadaşlara teşekkürler.Bir ricam var :
O Bir Melekti , Fikret Hakan ve Necla Nazır.
Süper bir filmdi.Tekrar izlemek için arıyorum,ama maalesef bulamadım.Arşivinde olan arkadaşımız varsa ve paylaşırsa çok mutlu olurum.Şimdiden çok teşekkürler.Selamlar.
 

Gabby

Onursal Üye
18 Haz 2012
262
1,442
Bu dönem filmlerinin bence önemli özelliklerinden biri de şehir dokusundan, ulaşım aracına, tüketim alışkanlıklarını yansıtan reklamlara
ve hatta kılık-kıyafete kadar geçmişe not düşmeleri; çıkış noktaları bu olmasa da kayıt altına almaları.

Ediz Hun'da saç rengi haricinde neredeyse hiç değişiklik olmamış. Yıllara meydan okumak bu olsa gerek..:)
 

Dedecan 61

Süper Üye
25 Şub 2019
1,781
4,506
Eski günlere dönmemizi sağlayan arkadaşlara teşekkürler.Bir ricam var :
O Bir Melekti , Fikret Hakan ve Necla Nazır.
Süper bir filmdi.Tekrar izlemek için arıyorum,ama maalesef bulamadım.Arşivinde olan arkadaşımız varsa ve paylaşırsa çok mutlu olurum.Şimdiden çok teşekkürler.Selamlar.

Necdet abi sen daha öncede böyle bir konuda yanılmıyorsam Ekrem Bora üstadın nadir-takas filmini arıyordun.. Bende 5500 filmin hiç abartamadan %de 97-98i mevcut olsa gerek... Fakat başta sağlık ve bağlantım olmak üzere 7-8 yıldır upload işleri yeşilçam forumdaki yöneticilik ve pek çok yeşilçam çalışmamıda bıraktım.. Senin hatırına madem yeşilçamı bu kadar seviyo diyerek bütün neti taradım..Ancak 1-2 yabancı forumda fragman-kesit v.s var ancak şansına.. Sana tavsiyem bu klas filmleri piyasada bulmak imkansız zaten Dvd klupler ve film şirketlerine bakman.. Şahsi tavsiyem budur dostum ... :)

Hörmetlerimle..
 

necdet

Onursal Üye
17 Nis 2011
1,440
5,391
Teşekkür

Necdet abi sen daha öncede böyle bir konuda yanılmıyorsam Ekrem Bora üstadın nadir-takas filmini arıyordun.. Bende 5500 filmin hiç abartamadan %de 97-98i mevcut olsa gerek... Fakat başta sağlık ve bağlantım olmak üzere 7-8 yıldır upload işleri yeşilçam forumdaki yöneticilik ve pek çok yeşilçam çalışmamıda bıraktım.. Senin hatırına madem yeşilçamı bu kadar seviyo diyerek bütün neti taradım..Ancak 1-2 yabancı forumda fragman-kesit v.s var ancak şansına.. Sana tavsiyem bu klas filmleri piyasada bulmak imkansız zaten Dvd klupler ve film şirketlerine bakman.. Şahsi tavsiyem budur dostum ... :)

Hörmetlerimle..
Selam ,canım arkadaşım,

İlgin için teşekkürler.Gerçekten çok meraklıyım.Aradığım film Ömrümce Aradım,bazen de Ömrümce Adım Adım Kartal Tibet -Filiz Akın-Metin Serezli'nindi.Sağolsun Beymelikli kardeşim adres vermiş,oradan aldım.Biraz görüntü bozuktu.Sonra aklıma geldi,arşivlerimi karıştırdım,kendim yapmışım gıcır gıcır.Sonuç,mutlu oluyorum o filmlerle.Ama bu filmi bulamayacağız galiba.Süper konu,süper performans var Rahmetli Fikret Hakan'da.
Belki bir gün buluruz.
Tekrar tekrar teşekkürler.Sevgi ve selamlar.

 
Üst