Das Boot (1981)

agartan

Onursal Üye
28 Haz 2019
1,225
11,298
Das Boot (1981)

Yönetmen: Wolfgang Petersen
Senaryo: Wolfgang Petersen, Lothar-Gunther Buchheim (roman, 1973)
Müzik: Klaus Doldinger
Ülke: Batı Almanya
Tür: Savaş, Dram, Gerilim
Süre: 208 dk.
Vizyon Tarihi: 16 Eylül 1981 (Batı Almanya), Türkiye: 10 Şubat 1982 (U-Bot: Denizaltı)
Dil: Almanca, İngilizce, Fransızca
Bütçe: $14M / Hasılat: $85M
Çekim Yeri: Bodensee, Bavaria, Almanya
Nam-ı Diğer: The Boat / Mukaddes Vazife
IMDb Rating: 8.4
RoT: 98
MetaC: 86
13 Ödül
IMDb Top 250: #77

Sunum: 1,52 GB, 720p, orijinal dil, Türkçe altyazı, çeşitli görseller



Denizaltı1:

Denizaltı2:


*Filmi izleyebilmek için iki cilt "rar" dosyasını da indirmeniz gerekmektedir*









400 Darbe, Fahrenheit 451 gibi filmlerin yönetmeni Francois Truffaut, savaş karşıtı bir film yapmanın imkansız olduğunu,
çünkü bu filmlerin, savaşı heyecan verici gösterme eğiliminde olduğunu söylemişti.
Genel olarak, Truffaut haklıydı. Ama teorisi Das Boot'u kapsamaz.









Das Boot'daki Alman U-botunun iç boyutları yaklaşık 3,5 m. x 46 m.
İçindeki mürettebat o kadar sıkışık ki, bir er önden arkaya geçmek istediğinde geçmek için izin istiyor,
bir subay onun geçmesine izin vermek için ayağa kalkıyor.
Savaş cehennemdir. Engelli bir denizaltıda mahsur kalmak daha da kötüsü.

Das Boot, ABD'nde ilk gösterime girdiğinde, 145 dakikaydı ve büyük bir izleyici kitlesi kazanarak ve yabancı bir film için görülmemiş bir şekilde altı Oscar adaylığı kazandı.
Ne yazık ki, ödülleri diğer harika filmler E.T. ve Gandhi'ye kaptırdı.










Teknenin kaptanı (Jurgen Prochnow), diğerlerinin güvendiği kayadır. Tecrübeli, istikrarlı, tekne dağılıyormuş gibi görünse bile "Raporları talep ediyorum!" diye bağırabiliyor.
O bir Nazi değil ve filmde, Goering ve diğer liderlerle alay ettiği erken bir sahnede bunu açıkça ortaya koyuyor.

Bu görev için (Kuzey Atlantik'teki Müttefik gemilerinin torpidolanması), mürettebata katılması için bir subay/gazeteci görevlendirildi.
Herbert Groenemeyer tarafından oynanan, muhtemelen romanı bu savaş olaylarına dayanan Lothar-Gunther Buchheim'ı temsil ediyor.
Lothar-Gunther Buchheim'in zamanında bir Nazi taraftarı ve propagandacısı olduğunu söylemeliyim, ancak bu görüşler filme yansımıyor.
Çünkü, filmin senaryosunu da yazmak isteyen Buchheim'a izin vermeyen Wolfgang Petersen, senaryoyu kendisi yazmış;
belki de bu sayede film, kesinlikle propaganda unsuru taşımıyor.
Film, büyük bir Yahudi cemaatinin olduğu L.A.'da gösterime girdiğinde tepkiler merakla bekleniyordu.
Açılışta, denizaltılarla denize açılan 40 bin Alman denizcinin ancak 10 bin kadarının dönebildiği yazısını alkışlayan Yahudiler,
bitiş yazısıyla bu sefer bu tarafsız, savaş karşıtı filmi ayakta alkışlamışlardı.











Filmin en önemli parçası bir Müttefik konvoyuna yapılan saldırıdır; denizaltı üç gemiyi torpilliyor.
Av deneyimini paylaşıyoruz; motorlar suskun, yüzeyin altında sürüklenirler ve çarpma sinyali veren patlamaları beklerler.
Ve sonra, muhriplerin bölgeyi çaprazlayarak derinlik bombalarını bıraktığı uzun ve kapsamlı bir karşı saldırıya katlanırlar.
Kovalamaca sonarla yürütülüyor, mürettebat yukarıdaki ölümcül avcıların altında fısıldaşarak konuşuyor.










Ardından tartışılan bölüm gelir:
Sonunda muhriplerden kurtulan denizaltı, yanan bir tankere son bir torpido gönderir.
Gemi patladığında, güverteden sıçrayan adamları gören kaptan irkilir: "Onlar hala gemide ne yapıyor?" diye bağırır. "Neden kurtarılmadılar?"
Boğulan denizciler, tankerdeki alevler ışığında açıkça görülüyor. Denizaltıya doğru yüzüyorlar, suyun üzerinde zavallıların yardım çığlıkları duyuluyor.
Kaptan, teknesini onlardan uzak tutmak için yarım hızla geri gitmesini emreder.
Kurbanların boğulmasına izin vermek hakkında ne düşünüyor? O söylemiyor.
Başka bir denizciyi denizde boğulmaya bırakmak her denizcinin içgüdüsüne aykırıdır. Ancak savaşta bir denizaltının esir alması kesinlikle pratik değildir.

Amerikan denizaltılarının denize dökülmüş insanların ölmesine izin verdiği bir HW filmi hayal edilemez.
Bu açıdan, Alman film yapımcıları konularına tarafsız bakmışlar.










1979'da çekimlerine başlanan filmin $14M bütçesinin büyük kısmı denizaltıların tam boyutlu inşasına harcandı. İç mekan çekimleri için ikinci bir tam boyutlu model inşa edilmişti.
Denizaltılar, daha sonra meşhur ilk İndiana Jones filminde de kullanıldı. "Indiana Jones and the Raiders of the Lost Ark (1981)"

Model denizaltılardan biri çekimler sırasında battı. Daha sonra kurtarıldı ve ahşap yamalarla çekime devam edildi.

Bazı son sahnelerde peruk kullanılmasına karşın, sakallar gerçekti.

Denizaltı içi çekimler kamera gürültüsü nedeniyle sessiz çekilmişti. Tüm diyaloglar sonradan montajlandı.










Kapalı mekan sıkıntısı olanlara izlemesini önermiyorum.

Aslında "Film Noir", "Giallo" konuları üzerinde hazırlık yapıyordum; ve yeni bir "agartan" başlığı üzerinde yoğunlaşmıştım.

Ama şurada sayın mimar777 http://www.cizgidiyari.com/forum/kitaplar/165696-1904ten-gunumuze-u-boat-ansiklopedisi.html konu açınca, filmin ismi de geçti.

Sunumumdaki link ölü olunca, yenilemek şart olmuştu.

Film, aslında 52 dakikalık 6 bölümden oluşan TV dizisidir. Sinemalarda 145 dakika olarak gösterilmiştir.


Saygılar.

*
 

scanfan

Yönetici
25 Eyl 2013
7,211
75,321
Bu filmin yönetmeni Alman Wolfgang Petersen çok yakın bir zamanda ABD'de öldü (12 Ağustos 2022) 81 yaşındaydı. Nazi Almanyasında doğmuştu, ABD'de yaşıyordu.

Film ve açıklamalar için teşekkürler, sevgili "agartan".
 
Üst