scanfan
Yönetici
- 25 Eyl 2013
- 7,208
- 76,671
Suat Yalaz 1956 Yılında Milliyet Gazetesi Seçici Jürisindeymiş
Jüri Bir Çizgi Bant İçin Okuyucuların
Çizdiği Karakterler Arasından Seçim Yapmış
Önce Milliyet Gazetesi'nin 6 Aralık 1956 tarihli nüshasına bakalım. Ön sayfada "ŞEY'in Yüzü Belli Oldu" başlıklı fotoğraflı bir haber var. Bunun gazetenin açtığı bir yarışmayla ilgili olduğu hemen anlaşılıyor. Seçici jürinin üyelerinden biri de o zaman 24 yaşında olan Suat Yalaz (Fotoğrafta Suat Yalaz'ın yüzü ne yazık ki gözükmüyor).Fotoğrafın altındaki yazı aynen şöyle:
"ŞEY'İN YÜZÜ BELLİ OLDU: Dün matbaamızda toplanan jüri ilk elemelerde ayrılan on iki resim arasından "ŞEY'in Yüzü"nü seçmiştir. Semih Balcıoğlu, Nihat Bali, S. Bıçakçıoğlu, Ferruh Doğan, Altan Erbulak, Turhan Selçuk, Ratip Tahir, Nehar Tüblek ve Suat Yalaz'dan müteşekkil jüri, büyük bir çoğunlukla resimlerden birini "ŞEY" olarak seçmiştir. Jüri ayrıca Muzaffer Gürses tarafından taştan yapılıp bir şeker kutusuna yerleştirilen "ŞEY" üzerinde takdir hattâ hayranlıkla durmuş, fakat taştan yapılmış olması dolayısiyle müsabaka dışı bırakılmıştır. Kopye olduğu tesbit edilen resimler de müsabaka dışı bırakılmıştır. Önce açık oyla bir eleme yapılmış, iki resim seçilmiştir. Son eleme kapalı oyla yapılmış ve resimlerden biri büyük bir ekseriyetle "ŞEY'in Yüzü" olarak seçilmiştir. CİCİ CAN-Resimli Romanı'nın okuyanları Şey'in yüzünü yakında göreceklerdir. Jürinin dünkü çalışmasını tesbit eden resimde soldan sağa: Nihat Bali, Altan Erbulak, Bedri, Ratip Tahir ve Yazı İşleri Müdürümüz Abdi İpekçi görülüyor".
ix.jpg/file)
"ŞEY"in ne olduğunu merak etmeye başlıyoruz ve arşivde birkaç hafta geriye gidiyoruz. 17, 18, 19 ve 28 Kasım tarihli gazetelere de göz atıyoruz. Bunlarda ön sayfadan bir "teaser kampanyası" (merak uyandırıcı reklam kampanyası) başlatılmış olduğunu görüyoruz. Anlıyoruz ki gazetenin çizerlerinden "Bedri Koraman" iç sayfalarda çizmekte olduğu "CİCİ CAN" adlı çizgi bandında kullanmak üzere "çok ama çok çirkin bir çizgi karakter" arıyormuş ve bunun için okuyucular arasında bir yarışma açılmış. Tabii ki Bedri Koraman böyle bir karakter yaratmaktan aciz değildi. Burada maksat bu yarışma vasıtasıyla çizgi banda olan ilgiyi arttırmak, dolayısıyla da gazeteye tiraj kazandırmaktı. Yarışmadan haftalar önce de ilgi çekici, resimli ve esprili teaserlar ön sayfadan verilmeye başlamış. Bu esprili reklamlarda Bedri Koraman sözde müşkül durumdaymış ve dimağı kilitlenip yaratıcılığı kesintiye uğramış gibi sunulduktan sonra okuyuculardan yardım isteniyor! Yani "dünyanın en çirkin suratını" çizip kendisine göndermelerini istiyor. Aradığı yeni tip olan "ŞEY"i çizip gönderecek olanlara da kendi birikiminden 500 lira vaad ediyor (o zaman için iyi bir para olmalı). Koraman aynı çağrıyı kendi CİCİ CAN bandından da sürdürmüş. O dönem için oldukça modern, bizde alışılmadık bir reklam tarzı.
ix.jpg/file)
Yarışmaya amatör-profesyonel birçok kişi katılmış. Ancak dikkatimi çeken jüri üyelerinin engin bilgi ve tecrübeleri. Taklit çizimleri hemen bulup elemişler. Meselâ gönderilen çizimler arasında Amerikan "Mad" mizah dergisinden neredeyse birebir kopyalanmış bir tipleme gördüm. Yazıda denildiğine göre de Al Capp'tan kopyalanmış olanlar da varmış. 1956 yılının şartlarında bu ve benzeri dergilere/albümlere ulaşmak herhalde oldukça zordu (benim doğduğum yıl!). Jüri üyeleri bunların hepsini hem okumuş hem de hafızasında tutmuş. Bir de Creepy vb korku magazinlerindeki tiplerden var, ama o tarihte bu dergiler henüz çıkmamıştı (Warren yayınevi Creepy'yi 1964'te çıkartmaya başladı, ama onun da öncülleri vardı muhakkak). Politik göndermeli ŞEY'ler de var, bunlardan bazıları da "Kruşçev" üzerine. Zira tam da o günlerde Kruşçev'in başında olduğu SSCB, müttefiki Macaristan'a askeri müdahelede bulunmuştu ve tüm gazeteler bu olayı manşetten veriyorlardı. Okuyuculardan bazıları Kruşçev'i "ŞEY" olarak çizmişler, birinin resim altı yazısı "Kruç-Şey", bir başkasınınki da "Kuru-Şef"!
ix.jpg/file)
Kazanan Gündüz Gölönü.
ix.jpg/file)
Moderatör tarafında düzenlendi: