İtiraf - Can Yücel

ateşbükücükız

Kıdemli Üye
8 Nis 2011
99
2
İTİRAF - CAN YÜCEL
Nahide Hanım söyledi yine
Neden babama yazmışım da
anama şiir dök...türmemişim
Kaç kere yazdım
cebimden uçup gittiler
Ben onyedi yaşında beni yıkayan
Anneme şiir yazacak kadar şair değilim
 

mudi

Aktif Üye
3 Kas 2010
257
534
İstanbul,Fındıklı
En Uzak Mesafe
Can Yücel

en uzak mesafe ne afrika’dır,
ne çin,
ne hindistan,
ne seyyareler
ne de yıldızlar geceleri ışıldayan.
…en uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir birbirini anlamayan.
 

ateşbükücükız

Kıdemli Üye
8 Nis 2011
99
2
Bİ DAMLACIK Duru bir yeşildi ortalık
Akşam güneşi kırılmış bir mızrak boyu
Ve çocuk sesleriyle iniyordu ışık,
Ağlarda sanki dargın bir kılınç balığı
Pullarını döküyor üstüme
Bir sessizliği anlatmak için yazıldı bu şiir
Belki de anmak için
bi damlacık bir sessizliği Yazar : CAN YÜCEL
 

mudi

Aktif Üye
3 Kas 2010
257
534
İstanbul,Fındıklı
MUHABBET

Bir fasulye çimleniyordu
Çiseledikçe yağmur.
Koştum vardım ki yanına
Anlasın ne nimet olduğunu
Sen git yerine! dedi Ayşa Kadın
Böyle kibar erkeyin ayağ’na
Ben kendi ayağ’mnan gelirim

Bu muhabbeti görünce uzaktan
Kıpkırmızı oldu biberiye

Bayram nedir ki dedim kendi kendime
Bayram bir ömürdür ben gibi bir deliye


CAN YÜCEL
 

ateşbükücükız

Kıdemli Üye
8 Nis 2011
99
2
Danton`un Çaydanlığı

Kirilan bir caydanlikti biz oyle sandik
Ya da bir yildiz uyanmis sonra uyanivermis
Oyle sasilasi bisey ki sasmadim bile
Sen soyledin Turkce yuzermis Capon baliklari
Sen hep boyle gunesli yalanlar soyle
Ben toplarim parcalarini
Kirk yilin Halimesi boyle bir guvercin
Oturup agda yapsin dupeduz Devrim
Bu bir degil iki degil dorduncu bacagi
Halime kopardikca dunya yenileniyor
Bu el yeni abeceyle yazilmis bir el
Laik bir bacagi sivazliyor

Komsular kibar evler daga cikmislar dunden. Biz de
Halimeyle vatani supuruyorduk. Disaridan hariciyeli
bir ses: (Affedersin! Affedersin! Affedersin! Yangin
merdiveniniz yaniyor!) Ne bu curcuna be! Go`zu`nu`
kapan gelmis! Iyi ya dedim, kapattim pencereyi. Biz
de caydanlik kirildi sandik!...

Kirk yilin Halimesi boyle bir guvercin
Oturup agda yapsin dupeduz Devrim

Can Yücel
 

mudi

Aktif Üye
3 Kas 2010
257
534
İstanbul,Fındıklı
DEĞİŞİK

başka türlü bir şey benim istediğim:
ne ağaca benzer, ne de buluta.
burası gibi değil gideceğim memleket
denizi ayrı deniz,
havası ayrı hava..


bir başka yolculuk dalından düşmek yere
yaşadığından uzun

bir tatlı yolculuk dalından inmek yere
ağacın yüksekliğince
dalın yüksekliğince rüzgarda
ve bir yeni ömür
vardığın çimen yeşilliğince

nerde gördüklerim?
nerde o beklediğim
rengi başka
tadı başka...

Can YÜCEL

Yeni Türkü ezgisiyle
:1:
 

ateşbükücükız

Kıdemli Üye
8 Nis 2011
99
2
Al Beni De Götür Hayatının Sonuna


Al beni de yanına, bir ırmağın suyu gibi gireyim kanına,
Dolaşayım tüm damarlarında kan olayım ben canına
Hayır deme canım sevdiğim, al beni de götür hayatının sonuna,
Kollarımı açmışım ya yar sana, görmedin mi baksana şunlara,

Sen bir ağaç ol ki şimdiden benim için yetiş gel uzan yanıma,
Bir su gibi iç beni köklerinden gireyim dallarına, yapraklarına,
Yeşert gönlündeki sevda damarlarını, bu bahar bitmeden cananına,
Kollarımı açmışım ya yar sana, görmedin mi baksana şunlara,

Sen çiçeklerini aç, gönül yarası ilaçlarımla gelince baharına,
Bir doğrudur bu söz, kim öle kim kala derler ya hep yarına,
Erteleme isteklerini, arzularını, sakın kıyma onlara ve zamanına,
Kollarımı açmışım ya yar sana, görmedin mi baksana şunlara,

Benim için bende severim onun gibi desin biri de haydi gelsin yanına,
Bulsun bakalım gam ve kederine, çare olsun tüm efkarına,
Acele et artık canım sevdiğim, al beni de götür hayatının sonuna,
Kollarımı açmışım ya yar sana, görmedin mi baksana şunlara,

Kalbinin Heykeltraşından sevdiğine Bahar Hediyesidir:38:
 

mudi

Aktif Üye
3 Kas 2010
257
534
İstanbul,Fındıklı
SAKIZ AĞACI

O bir sakız ağacıydı, alelade;
Bir gün o yeşil sahile çıktı geldi,
O zaman bu zamandır memnun yerinden;
Seyreder bulutları, göğü, denizi.

Titreşirdi rüzgarla güneşli yaprakları;
Ömür sürdü öyle hoşnut dünyasından,
Aydınlıktan uyku tutmazdı bazı gece,
Motor sesleri duyulurdu uzaklardan.

Tanrı adın işitmedi ömründe;
İnanmadan da madem yaşanıyor diye,
Rüzgarlı bir kıyıda, sevinç içinde,
Yaşamak dururken düşünmek niye?

Anmadı geçenleri bir defa bile;
Ne uğraşır mesut olan gelecekle?
Bir avare misali, günü gününe,
O bir sakız ağacıydı, yaşadı sade.


CAN YÜCEL
 

ateşbükücükız

Kıdemli Üye
8 Nis 2011
99
2
Ben Hayatta En Çok Babamı Sevdim

Ben hayatta en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yerden bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü ha düşecek
Nasıl koşarsa ardından bir devin

O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bilmezdi ki oturduğumuz semti
Geldi mi de gidici - hep, hep acele işi
Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi
Atlastan bakardım nereye gitti
Öyle öyle ezber ettim gurbeti

Sevinçten uçardım hasta oldum mu,
Kırkı geçerse ateş, çağırırlar İstanbul'a
Bi helallaşmak ister elbet , diğ'mi oğluyla!
Tifoyken başardım bu aşk oy'nunu,
Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu,

En son teftişine çıkana değin
Koştururken ardından o uçmaktaki devin,
Daha başka tür aşklar, geniş sevdalar için
Açıldı nefesim, fikrim, canevim
Hayatta ben en çok babamı sevdim.
 

mudi

Aktif Üye
3 Kas 2010
257
534
İstanbul,Fındıklı
BAĞLANMAYACAKSIN

Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
"O olmazsa yaşayamam." demeyeceksin.
Demeyeceksin işte.
Yaşarsın çünkü.
Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın.

Ve zaten genellikle o daha az sever seni,
Senin onu sevdiğinden.
Çok sevmezsen, çok acımazsın.
Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
Senin değillermiş gibi davranacaksın.
Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de
korkmazsın.
Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
Çok eşyan olmayacak mesela evinde.
Paldır küldür yürüyebileceksin.
İlle de bir şeyleri sahipleneceksen,
Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
Gökyüzünü sahipleneceksin,
Güneşi, ayı, yıldızları...
Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak.
"O benim." diyeceksin.
Mutlaka sana ait olmasın istiyorsan bir şeylerin...
Mesela gökkuşağı senin olacak.
İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait
olacaksın.
Mesela turuncuya, ya da pembeye.
Ya da cennete ait olacaksın.
Çok sahiplenmeden, çok ait olmadan yaşayacaksın.
Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi,
Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat.
İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak...




Can YÜCEL
 

ateşbükücükız

Kıdemli Üye
8 Nis 2011
99
2
Yönlenme
Bu ara kendimi toprağa çok yakın hissediyorum
O kadar seviyorum ki toprağı
İçine giresim geliyor.
Bademlere sarılıyorum yolda,
Ama öbür tarafa değil
…Bu topraklardaki
Ne zaman olacağı meçhul
Devrime doğru yürüyorum
Nar çiçekleriyle…..

Can Yücel
 

ateşbükücükız

Kıdemli Üye
8 Nis 2011
99
2
kayıp çocuk

Birden işitilmez olsun ayak seslerim;
Gölgem bir başka sokağa sapıversin;
Unutayım bir anda her şeyi,
Nerde oturduğumu,
Bir tuhaf adem olduğumu Can adında.
Aklım arayadursun başka kapılarda kısmetimi,
Ben, bilmediğim sokaklarda bir başıma;
Gönlüm öylesine geniş, öyle ferah,
İlk defa görmüş gibi dünyayı,
Bir şaşkınlık içinde, yeniden doğmuş gibi;
Hatırlamam artık değil mi, dostlar,
Hatırlamam artık garipliğimi?

can yücel
 
Son düzenleme:

mudi

Aktif Üye
3 Kas 2010
257
534
İstanbul,Fındıklı
Yeşil Şiir

Baktıkça çoğalır yıldızlar gecede
Parmaklarınla sayılmaz;
Kimi duyulur, kimi duyulmaz,
Dinledikçe çoğalır gecede,
Sesler gelir,
Ya hızlıdan, ya yavaştan.

Her şey kendi dilince konuşur;
Karanlık örtse de üstünü
Gecede devam eder renk renk

Ağacın dalında, rüzgarda;
Her şey kendi rengince konuşur.

Gözlerini kapatır beklerdi;
Yaprağa benzer ellerini, avuçlarını uzatır,
Beklerdi işitinceye dek
Ağacın dalında, rüzgarda;
Yeşili duydu mu uyurdu
Rüyasında...



Can Yücel
 

ateşbükücükız

Kıdemli Üye
8 Nis 2011
99
2
AKDENİZ YARAŞIYOR SANA

Akdeniz yaraşıyor sana
Yıldızlar terler ya sen de terliyorsun
Aynı ıslak pırıltı burun kanatlarında
Hiç dinmiyor motorların gürültüsü
Köpekler havlıyor uzaktan
Demin bir çocuk havladı
Fatmanım cumbadan çarşaf silkiyor yine
Ali dumdum anasına sövüyor saatlerdir
Denizi tokmaklıyor balıkçılar
Bu sesler işte sessizliğini büyüten toprak
O sesinin sardunyalar gibi konuşkan sessizliği
Hayatta yattık dün gece
Üstümüzde meltem
Kekik kokuyor ellerim hala
Senle yatmadım sanki
Dağları dolaştım
Ben senden öğrendim deniz yazmayı
Elimden düşmüyor mavi kalem
Bir tirandil çıkar gibi sefere
Okula gidiyor öğretmenim
Ben de ardından açılıyorum
Bir poyraz çizip deftere
Bir ada var sırf ebabil
Dönüyor dönüyor başımda
Senle yaşadığım günler
Gümüş bir çevre oldu ömrüm
Değince güneşine
Neden sonra buldum o kaçakçı mağarasını
Gözlerim kamaşınca senden
Ölüm belki sularından kaçırdığım
O loş suda yıkanmaktır
Durdukça yosundan yeşil
Kulaç attıkça mavi
Ben düzde sanırdım yıkıntım
Örenim alkolik asarım
Mutun doruğundaymışım meğer
Senle çıkınca anladım
Eski Yunan atları var hani
Yeleleri bükümlü
Gün inerken de öyle
Ağaçtan izdüşümleriyle
Yürüyor Balan tepeleri
Yürüyor bölük bölük can
Toplu bir güzelliğe doğru
Kadınım Yaraşıyorsun sen Akdenize

Yazar : CAN YÜCEL
 
Üst