Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
Destan şairimiz.

niyaziyildirimgencosman.jpg

1929 - 1992​

Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, 1929’da Elazığ’ın Ağın ilçesinde doğdu. 1947’de Akçadağ Köy Enstitüsünden mezun olan şair, gençlik yıllarında başladığı şiir sanatını bir delikanlı hevesiyle sürdürürken Nihal Atsız’ın “Bozkurtların Ölümü” adlı romanını okur. Genç bir köy öğretmeni iken okuduğu bu roman, ileride onun şiirinin kaynağını oluşturur. Manzum yazıların hafızalardan daha geç silineceğini düşünen şair, romanı manzum hikâyeye dönüştürmeye çalışır. Nihal Atsız da teşvikiyle çalışmalarına hız verir.
Niyazi Yıldırım’ın şiirleri, bent, kıta ve beyit şeklinde tertip edilmiştir. Serbest nazmı da zaman zaman kullanan şair beyitlerini genellikle gazel tazında yazmıştır. Milliyetçi şairlerdendir. Destan şâiri olarak bilinir. Şiirde ses güzelliğine, iç mûsikîye değer verir. İfadesi güçlüdür Hem hece ile hem serbest nazımla şiirler yazmıştır.

Türk tarihinde efsaneleşmiş Dede Korkut Hikâyelerinden (Bu hikâyeler 12 tanedir.) bir kaçını manzum olarak yeniden yorumlarken fikirlerini de tarih çerçevesi içine yerleştirir. Dede Korkut üslûbuyla oluşturduğu manzum hikâyeler, eski tarihin yeniden gözden geçirilmesi gibidir. Diğer bir ifadeyle; tarihî şahsiyetler ön plâna çıkarılmış, efsane ve mitolojik motifler yeniden çizilmiştir. Tabiî bu arada uçsuz bucaksız Asya Bozkırları üzerinde vatan kuran alperenler de devleştirilmiştir.
Alp, İslâmiyet öncesi hayatımızın kahramanları; Eren İslâmiyet sonrası hayatımızın bilge kişileridir. Şair kimileri gibi Türk tarihini İslâmiyet’in doğuşuyla başlatmaz, bilâkis İslâmiyet öncesinin Alp’i ile İslâmiyet sonrasının Eren’ini birleştirerek yeni bir terkip oluşturur. Ardından da: “Alperen, maddî ve manevî erdemleri şahsında birleştiren bir insan tipidir.” diyerek onları yüceltir. Bununla da yetinmeyen şair; alperenleri Anadolu’yu doğudan-batıya defalarca kat eden sıradağlara benzetir. “Bu sıra dağlar, Alperen dedelerime ne kadar benziyor. Sırt sırta, omuz omuza yaslanan bu dağlar ve Alperenler ölmüşler, fakat dümdüz toprak değil, ulu ulu dağlar olmuşlar” diyerek yeri sabit tutan dağları Türk’ü ayakta tutan alperenlerin mezar tümseğine benzetir.
Birçoğu bestelenmiş yüzlerce destanımsı şiirleri vardır.

Şiir kitapları:

1. Bozkurtların Ruhu (1952)
2. Gençosman Destanı (1959)
3. Kür Şad İhtilâli Destanı (1970)
4. Malazgirt Destanı (1971)
5. Bozkurtların Destanı (1972)
6. Kopuz dan Ezgiler (1973)
7. Salur Kazan Destanı (1976)
8.Boğaç Han Destanı (1977)
 
Son düzenleme:

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
Mehter Marşlarımız arasına giren ünlü Malazgirt Marşı

Malazgirt Marşı

Aylardan Ağustos, günlerden Cuma
Gün doğmadan evvel iklîm-i Rum'a
Bozkurtlar ordusu geçti hücuma

Yeni bir şevk ile gürledi gökler
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber

Önde yalın kılıç Türkmen Başbuğu
Ardında Oğuz'un ellibin tuğu
Andırır Altay'dan kopan bir çığı

Budur, Peygamberin övdüğü Türkler...
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber

Türk, Ulu Tanrı'nın soylu gözdesi
Malazgirt Bizans'ın Türk'e secdesi
Bu ses insanlığa Hakk'ın müjdesi

Bu seste birleşir bütün yürekler...
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber!..

Nağramızdır bu gün gök gürültüsü,
Kanımızdır bugün yerin örtüsü
Gazi atlarımın nal parıltısı

Kılıçlarımızdır çakan şimşekler...
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber!..

Yiğitler kan döker, bayrak solmaya,
Anadolu başlar, vatan olmaya...
Kızılelma'ya hey... Kızılelma'ya!!!

En güzel marşını vurmadan mehter
Ya Allah...Bismillah... Allahuekber!..
 

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
Ey Uyan Türk Oğlu

Er meydanlarından çekilir oldun
Çorak iklimlere ekilir o! dun
Eğilmek bilmezdin bükülür oldun...
Sürer mi bu gaflet; daha kaç sene? Uyan ey Türk uyan! Uyumak nene?

Boşaldın boşaldın.. dolabilmedin,
Gidişin o gidiş.. gelebilmedin...
Döktüğün kanları alabilmedin...
Şah damarlarına yapışan kene
Sömürür mü seni: daha kaç sene?
Bakın şu Oğuz'un torunlarına;
Kara taş bağlamış karınlarına!
Umutsuz gözlerle yarınlarına
Bakarlar mı dersin; daha kaç sene
Uyan ey! ... Kendine dönmeyi dene!

Eski sandıklarda harsın, tören ey!
Hain, çaşıt dolu; yanın, yören ey!
Bağlı tutsak sanır seni gören ey!
Bu böyle sürer mi; daha kaç sene?
Uyan ey! ... Kendine dönmeyi dene.

Bak ne der Oğuz Han, Alparslan, Tuğrul:
Ey Bozkurtlar soyu! Yerinden doğrul!
Silkin! ... Öz mâyanla yeniden yoğrul!
İnsanlığı nûra kavuştur yine
Uyan ey! ... Kendine dönmeyi dene.

Acunda ne varsa kurudan, yaştan
Al Dede Korkut'tan, Hacı Bektaş'tan
Malazgirt ufkuna doğ yeni baştan...
Dilerim Tanrı'dan bu devran döne,
Uyan ey Türk! ... Uyan! Uyumak nene?

Seni aldatmasın 'Batı' denilen,
Onun mayasıdır 'katı' denilen,
Onun iç yüzüdür 'kötü' denilen...
Odur özsuyunu sömüren kene!
Sen uyan; onu da uDüşün! Kaç parçaya bölmüşler seni?
Sonsuz bir sahraya salmışlar seni...
Kanadını kırıp yolmuşlar seni..
Kalk, doğrul yerinden! Yürü, geç öne!
Uyan ey! ... Kendine dönmeyi dene.

Yıkıldın, yakıldın: 'devrim' dediler,
Soysuzlaştırıldın 'evrim' dediler,
Bozkurta it, ite 'yavrum' dediler..
Kalk, doğrul yerinden! Yürü, geç öne!
Uyan ey! ... Kendine dönmeyi dene.

Türk Bilge Kağan der 'İşitin beni!
Benim çağlar aşan, benim en yeni.
Ey Türk! Birgün gaflet basarsa seni
Gönül ver, kulak tut bendeki üne,
Uyan Ey! Kendine dönmeyi dene! '

'Üstten gök basmayıp yer çökmeyince
Hainler türeyip bel bükmeyince
Seni gafil bulup kan dökmeyince
Türk'ün bir düşmanı çıksa da bine
İlini, töreni bozamaz yine! '

Köklerinden koptu okumuşların,
Batıyı put yaptı okumuşların,
Yaptığına taptı okumuşların...
Ey Türk! Kendine dön! Yad, yaban nene
Kalk, doğrul yerinden, yürü geç öne!

Dinle! Dövülmekte... Çağrı kösleri,
Dinle! Yakındadır... ayak sesleri,
Bozkurtların sıcak, hür nefesleri
Ufkunu doğudan sarsın da yine
Kalk! Doğrul yerinden! Yürü, geç öne!

Sen, Oğuz Ata'nın has milleti, sen!
Sen, son Peygamberin has ümmeti. sen!
O seni boğmadan, boğ zilleti sen! ...
Uyan! Ey Türk oğlu! Uyumak nene?
Kalk, doğrul yerinden! Yürü, geç öne!

Medet ummaya gör kızıl surattan,
Seni mahrum koyar aşktan, muraddan,
Çağla Sakarya'dan, kükre Fırat'tan..
Kara, kızıl, sarı.. sür, topla yine;
Bunlardır özünü sömüren kene!

Destanlar yazılır, şanına lâyık,
Yine de erişmez ününe lâyık,
Olursan soyuna, dinine lâyık...
Geçer bu gafletin; sürmez çok sene,
Uyan ey Türk oğlu! Uyumak nene?
 

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
OĞUL

vatan oğul, bayrak oğul, devlet oğul, can oğul,
sevmek nedir, bunu bilen aşıklara bismillah,
bu oğullar sümeyya can analardan doğdular,
rabbi esir dileklerden, beşiklere bismillah
en hürmetli yar göğsünden ilk yudumlar hakkına
tan aklı dudaklardan kaşıklara bismillah
ad verirken, ilk ezandan, ilk duyduğum kelamda
göz ve gönül aydınlatan ışıklara bismillah
emeklerken diz vurduğun, iz vurduğun her yerde
ayaklanıp atladığın eşiklere bismillah
ak önlükler ileyipte, belediğim can oğul,
ninnilere, destanlara, koşuklara bismillah

gazi oğul, şehit oğul, divan oğul, din oğul
ak döşünden kan fışkıran beşiklere bismillah
düşte gördüm kanlı başın peygamber'in dizinde
ocaklara, eşiklere, beşiklere bismillah

kara mürsel, kara üzüm gözlü mürsel soy oğul
gündüzbey'ce namlı yiğit, bey dağı'nca bey oğul
gazi battal ülkesinin kara yiğit balası,
devlet oğul, mürvet oğul, fidan oğul, toy oğul
anam dedin, babam dedin, atam dedin bayrağa
hem al bayrak oldun işte, hem bayrakta al oğul
bağrındaki kurşunlarla çık peygamber katına
ol mübarek avcun içre, birer birer say oğul

bet yüzlüler, kem gözlüler, hor bakarmış vatana
biz tükenip yok olmadan, olmaz öyle şey oğul,
denilmiştir can sağ iken yurt vermeyiz düşmana
hem sütümden, hem kanımdan, hem canımdan bu sendeki huy oğul


Osman Öztunç - Oğul
 

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
Kahramanlık Türküsü

Gazi Alperenler işe koyulun,
Gayrı söze vakit az verilmeli
Bidevi atlara rüzgarca soluk,
Ve yıldırımlarca hız verilmeli.

Şanlı Kitap önderiniz kılındı.
İman-Sancak gönderiniz kılındı.
İklim-i Rum minderiniz kılındı.
Ol mindere kavi diz verilmeli.

Barak Baba, Sarı Saltuk orada,
Hacı Bektaş Veli, Taptuk orada,
Bir mübarek vatan yaptık orada,
O bir can dilerse yüz verilmeli.

Göğsünde olanlar bir nebze iman,
Gönlünü mazluma eder süt liman.
Halkı ayırmadan kâfir-Müslüman,
Aça aş, açığa bez verilmeli.

Bu kılıçlar iller fethi içindir,
Bu kitaplar diller fethi içindir.
Türküler gönüller fethi içindir.
Cümle ozanlara saz verilmeli.

Kartal yuvasıdır Söğüt'te burçlar,
Devletin zırhıdır sınırda uçlar,
Gazi Osman'lara zağlı kılıçlar,
Yunus Emre'lere söz verilmeli.

Töre, nizam, yol ve yordam her kula.
Usul, erkan, edep, erdem her kula.
Yirmidört saatte her dem her kula.
Allah'ın buyruğu uz verilmeli

İnatla girmeyin soy sop faslına.
Kurtsa kurt, itse it döner aslına.
Rum ülkelerinde Oğuz nesline.
Peygamber kavlince öz verilmeli.

Ekmek, su, aş bulmak gecikebilir.
Temele taş bulmak gecikebilir.
Devlete baş bulmak gecikebilir.
Adalet gecikmez tez verilmeli.



Hasan Sağındık - Verilmeli (Kahramanlık Türküsü)
 

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
Bozkurtların Diriliş Destanından

Ta ezelden hür milletiz,
Soyu-sopu gür milletiz,
Kandan, candan bir milletiz,
Bir temel, bir duvar, bir taş

Alevî, Sünnî, Kızılbaş!

Aynı mayadan yoğrulur,
“Türk”, “Türkmen” diye çağrılır
Aynı kıbleye doğrulur…
Secdeye konan aynı baş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Dedemiz bir. Torunlarız,
Dün, bugün, ve yarınlarız
Yüceleriz, derinleriz…
Yunus Emre, Hacı Bektaş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Oğuz’un yirmi dört boyu,
Yüce Türk’ün şanlı soyu,
Dede, baba, amca; dayı,
Bibi, teyze, bacı, kardaş..

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Olmaz aynılıkta huzur,
Olmaz münafıkta özür,
Olmaz karavaştan vezir…
ALKAEVLİ, KINIK, YAZIR
Bir temel, bir duvar, bir taş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Soysuza verirsen değer
Döner ecdadına söğer…
Haydi, haykır Türk’sen eğer!
YAPARLU, DODURGA, DÖGER
Bir temel, bir duvar, bir taş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Fitne, fesat., bir kör kuyu
Bir olmaktır Türk’ün huyu
Vatanımın kırk bin köyü
KARAEVLİ, BAYAT, KAYI
Bir temel, bir duvar, bir taş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Gönlüm Küskün, bağrım ezik
Ne fidanlar düştü; yazık
Unutma ey sütü bozuk!
EYMÜR, SALUR, ÇEPNİ, KIZIK
Bir temel, bir duvar, bir taş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Bu gök, bu deniz, bu hava,
Bu yayla, bu dağ, bu ova…
Kanımızla geldi tava!
ALAYUNTLU, BÜGDÜZ, YIVA
Bir temel, bir duvar, bir taş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Birlikte bayrak açana,
Koş birlik andı içene..
Lanet birlikten kaçana!
ÇAVULDUR, İĞDİR, BEÇENE
Bir temel, bir duvar, bir taş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Öz kardaşlar olmaz dargın
Dargın olsa, düşer yorgun
Haydi, ey YÜREĞİR, KARGIN!
Haykır gece, gündüz hergün:
Bir temel, bir duvar, bir taş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Bir gövdede bir can yaşar
Çetin yollar dağdan aşar
Haydi, durma sen de başar..
BEGDİLİ, BAYINDIR, AVŞAR
Bir temel, bir duvar, bir taş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!

Bilsin bunu ar edenler.
Söz, canına kâr edenler…
Soyunu inkâr edenler
Haram zadedir; ey kardaş

Alevî, Sünnî Kızılbaş!
 

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
Meydan
Şu yeryüzü er meydanı
Gönül sevmez her meydanı
Yüreksize yorgan döşek,
Koç yiğite ver meydanı.

Başbuğlar tuğ kaldıranda,
Atlar dizgin dolduranda,
Malazgirt'te, Çaldıran'da
Sakarya'da gör meydanı.

Kaytan bıyık bura bura
Gakkoş, Dadaş sıra sıra
Elaziz'de Çay'da Çıra,
Erzurum'da bar meydanı.

Ey içi boş, dışı süslü!
Eli kirli, yüzü paslı!
Yetişsin Asım'ın nesli
Etsin sana dar meydanı!

Geldiği gün kutlu çağrı
Bas, titresin yerin bağrı.
Doğu'dan batıya doğru
Bir yay gibi ger meydanı.

Ben Türk'üm! De, dur sözünde,
Yürü Bozkurt'un izinde
Kalmasın şu yer yüzünde
Şerirlere şer meydanı.

Tanrı Kut Mete Çağı'ndan,
Son Peygamber kucağından,
Hacı Bektaş ocağından,
Açık bize sır meydanı.

Hayaller kalınca güdük
Açıldı surlarda gedik...
Mehter sustu, öttü düdük,
Rezil oldu er meydanı!

Yer yüzünde kalsan da tek
Eğme boyun, öpme etek!
Çin seddinden, Nemçe'ye dek
Yeni baştan sar meydanı.

Bak neler var dünlerinde
Acı, tatlı günlerinde...
Dumlupınar önlerinde
Mehmetçik'ten sor meydanı.

Sancaklar kalmasın aysız,
Boz Oklar Üç Oklar yaysız
Soyunu bilmeyen soysuz
Düşmanına kor meydanı.

Ayrılık can paresidir,
Sıla, gurbet çaresidir,
Ahi Evran töresidir.
Yarenlerle yar meydanı.

Dön ardına bir bak hele
Hatırına neler gele...
Dar boğazda Çanakkale,
Tarihin en zor meydanı!

Git danış büyük ceddine,
Sor doğuda Çin seddine,
Girmek kimlerin haddine
Sen açmazsan bir meydanı!

Çabuk söner şişirdiğin
Soya çeker devşirdiğin...
Kırk Bismillahla girdiğin
Meydan, şimdi kir meydanı.

İtibar olmazsa ere
Düşmana kim göğüs gere?
Kör döğüşü olan yere
Derler elbet kör meydanı!

Uyanınca Türk'ün özü,
Gerçekleşir Tanrı sözü...
Olur bir gun şu yer yüzü,
İnsanlığın hür meydanı!
 

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
Fatihle Çağdaş Bir Hesaplaşma

Her delikanlının senin yaşında,
Kavak yelleri eserken başında;

Ta.. bilmem nereden şu kadar yolu
Gelip, almak var mıydı İstanbul'u?

Bunca zahmet, bunca şehit, bunca kan...
Neden yaptın bunu Sultan Mehmed Han?

Hatanı silmedi hala asırlar,
Hele işlediğin öbür kusurlar...

Ayasofya'yı camiye çevirdin;
Bilmiş ol ki büyük bir çam devirdin..

Minareler diktin dört bir yanına
Kubbedeki Haç'ın kıydın canına...

Korkudan sustular güzelim çanlar,
Sultanım! İrtica değil mi bunlar! ? ?

Balkanlarda gürledin, çaktın Mora'da
Ne işiniz vardı beyim orada?

Yaptığın bu yanlış yüzünden
Bütün avrupanın düştük gözünden.

Bulgarın elini sıkmaz olduk,
Yunan'ın yüzüne bakmaz olduk...

Neyse ki çağımız füze çağıdır,
Ayasofyanın da müze çağıdır.

Şol dört minare, dört dikili taş.
Gibi sessiz kılıp eyledik çağdaş...

Eğer uğramazsak kem bir nazara
Belki korlar bizi Ortak Pazara..! !
 

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
Mamak'ta


Oğullar işkencede... Analar ağlamakta.
Körpe yüreklere kan...
Gencecik rüyâlara gözyaşı damlamakta.

Demokrasi... Hak... Hukuk... karasevdâlıları...
Şuracıkta.. Mamak'ta
Vicdanları çürüten feryâdı duymamakta.

Demek bazılarının hak, hukuk anlayışı
Bazılarını insan yerine koymamakta!..

Meğer ne faziletler varmış ta bilmezmişiz
Millî makaddesatâ saygılı olmamakta (!)

Vatan hainlerinin bile doldu çilesi;
Vatanı sevenlerin çilesi dolmamakta...
 

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
Nene Hatun Gözlerini Yere Dikti, Şehadet Parmağıyle Oturduğu


Tâze gelin iken onsekizimde
İki göğcek bala iki dizimde
Ve iki damla yaş iki gözümde
Doksanüç gününden hatırladığım.

Ruhumun sururu oğlumla kızım
Mürvetim, devletim, sevincim, sızım...
İki can yoldaşım, Elifle, Kâzım..
Şaçlarını tel tel ıtırladığım.

Komazlar ki çifte kuzu meleye
Derler düşman gelmiş Çanakkale'ye
Yadımda oğlumu o velveleye
Ayet el Kürsi'yle poturladığım

Düşmanı kahredip dönsün diye tez
Yadımda..Kırklara adadığım bez..
Konuya-komşuya haftada 3 kez
İnce ekmek açıp fetirlediğim.

Ap akça mektublar gözledim.Gelmez.
Bağrımın başını közledim gelmez..
''Anam'' deyişini özledim.Gelmez..
Ap akça sütümle baturladığım.

Şehitlik şerbeti içti dediler..
İçti ve öteye uçtu dediler.
Ne mezarın belli, ne düştüğün yer
Ey can konağımda yatırladığım! ..

Ey can konağımda kadri ziyâde...
O, aydan, güneşden bedri ziyâde.
Peygamber katına ulaştı mı de
Doksanüç harbinde Aziziye'de
Moskof kafirini satırladığım
 

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
Ağın

Bunca güzel sevdik, fakat hiçbiri,
Ağın dedikleri yar gibi değil.
Çok meyva devşirdik bağdan bahçeden,
Onun bağrındaki nar gibi değil.

Ey ak-ın, yeşilin, morun aşığı,
Ey gönül tahtının son yakışığı,
Yıldızın, güneşin, ayın ışığı,
Senin yüzündeki nur gibi değil.

Gönül yeşilinden aldı muradı,
Dil seninkine eş lezzet aradı.
Cem' in camındaki şarabın tadı,
Al yanağındaki ter gibi değil.

Ab-ı havasının özelliği var,
Ömrümüzde onun tazeliği var.
Sorarsan ne gibi özelliği var?
Gönül gözüyle bak, kör gibi değil.

Ayranlı çorbayı, sütlü kuymağı,
Yiyenin ağzında kalır parmağı,
İstanbul lokumu, Afyon kaymağı,
Haşili süzekte lor gibi değil.

Nerde Eğin, Nerde Çemişgezek'ler?
Bu elleri bizim Ağın bezekler,
Burcu burcu vatan kokar tezekler,
Sözümüz gerçektir, sır gibi değil.


Baht yıldızın yeni doğmak üzere,
Hak saklaya gelmeye kem nazara,
Dünyadaki hiç bir güzel manzara,
Damlarda serili çir gibi değil.

Yıldırım der: Şairin sözüdür işi,
Portakallara teşbih eder mişmişi,
Sevdiğine tutsak olmayan kişi,
Aslında köledir, hür gibi değil.
 

bortecinefb

Süper Üye
12 Ara 2009
2,815
4,396
Deliler Köyü
DEVLET Kİ

Allah’ın Osman’a verdiği devlet
Sayesinde dünya mamur olacak
Devlet ki bayrağı altında yıllar
Saadetle dolu ömür olacak

Devlet ki ilk işi harabelerle
Kırık gönülleri tamir olacak
Devlet ki haksızın sırtına kırbaç
Haklının omzuna samur olacak

Osman’ın gönlüne düşen kıvılcım
Asırlar boyunca Münir olacak
Onda dikenlikler lale bahçesi
Onda çirkinlikler dumur olacak

Devlet ki banisi Osman Bey Gazi
Onu cümle cihan tanır olacak
Onun devletinde insan kendini
Asrı saadette sanır olacak.
 
Üst