"Tenten: Mavi Lotus" Üzerine Irksal Bir Analiz (Çeviri)

scanfan

Yönetici
25 Eyl 2013
7,211
75,316

"Tenten: Mavi Lotus" Üzerine Irksal Bir Analiz (Çeviri)
Makale Çevirisi
Yazan: Alexander S. Laser-Robinson
Sorumlu hoca: Profesör Troutman (UW)
Çeviri: scanfan
13 Sayfa, 15 MB (Hem CBR, hem PDF formatında hem Türkçe Çevirisi hem de Orijinali bir arda)
Sadece RAR dosyasını açın.


Tam adı "Tenten'in Maceraları: Mavi Lotus" ta Hergé’nin Çeşitli Irksal Grupları Betimlemesi Üzerine Bir Analiz" olan bu 13 sayfalık makaleyi tamamen "Tenten"e adanmış "tintinologist.org" sitesinden buldum. Oradaki en uzun makale buydu. Sanırım bir üniversite tezi, ya da daha büyük bir olasılıkla dönem ödevi (paper) filan olmalı. 2005-2006 döneminde yazılmış. UW ibaresinden önce Winsconsin Üniversitesi sandım, ama Washington Üniversitesi'ymiş, Bu makaleden sorumlu hoca da Profesör Troutman'mış. Makale 21 sayfaydı ama A4 boyutuna girince 12 sayfa oldu, Çeviriyi yaptıktan sonra makaleye bir de kapak uydurdum, 13 sayfa oldu. Makalenin orijinalinde sadece 3 minik resim vardı, diğerlerini ben ekledim. Çeviriyi hem PDF hem de CBR formatında oluşturdum. İngilizcesi de PDF formatındaydı. Üçünü birden tek rar dosyasının içine sıkıştırdım, unrar yapmak yeterli.

Haliyle akademik bir dille yazılmış olan makalede Hergé'nin propaganda kokan politik ve ırkçı ilk iki albümünden sonra (Tenten Sovyetler'de ve Tenten Kongo'da) bir değişiklik yaparak 1930'ların Çin'inde geçen beşinci albümü "Mavi Lotus"u yaptığı vurgulanmış. Brükseldeki akademiden arkadaşı Çinli Chang Chong-Jen ile bir din adamından da etkilenerek, ve belki de ilk iki albümün verdiği pişmanlık ve suçluluk duygusuyla Hergé'nin bu kez ırklara farklı gözle bakmaya başladığı saptaması yapılmış. Bu makalede albümün yapım aşamasının arka planı anlatılırken Hergé’nin o tarihte Çin'de bulunan Batılı ve Doğulu (Japonlar) emperyal güçler ile Çin halkı, yani muhtelif ırksal Grupları tasviri üzerine bir analiz yapılmış. Hem ırksal hem de teknik analiz yapılırken Will Eisner’in tanımladığı temel çizgi roman teknikleri baz alınmış. Sonuç olarak nadide bir çalışma olarak nitelendirilen albümün, tasvirlerinin altında yatan problemlere karşı yine de ihtiyatla okunması gerektiği sonucuna varılmış.
İyi okumalar dilerim.

Tenten_Mavi_Lotus_Analiz_TR_00.jpg



Dosyaları indirmeden doğrudan sayfa üzerinden okumak isteyecekler için:

file

file

file

file

file

file

file

file

file

file

file

file


 
Moderatör tarafında düzenlendi:

The_DarknesS

Yönetici
Çeviri & Balonlama
17 Nis 2010
9,538
28,621
İzmir
Muhteşem bir sunum ile olağanüstü bir çalışma.
Herge'nin ikinci cihan harbinde Nazi yanlılarının yayınevinde çalışmış olması bir gerçek. Tenten'in üstün ari ırkın bir temsilcisi gibi kara cahil adamlara (!) ders vermesi de bir gerçek. Yine de Tenten okuyor muyuz? Evet okuyoruz.
Galiba biz Türk okurları olarak kendimizi hikayeye kaptırıp arka plandaki siyasi göndermeleri umursamıyoruz.
 
12 Şub 2010
15,006
543,734
Gerçekten mükemmel bir sunum ve çeviri.
Scanfan üstadın Tenten'e yakın ilgisine çok şey borçluyuz.
Daha önce hiç bilmediğimiz, okumadığımız Tentenleri onun sayesinde okuduk.
Tenten'i ti'ye alan çakma Tentenler onun sayesinde arşivimizde yer aldı. Bir çok inceleme, film ve dökümanlarla Tenten arşivimizi zenginleştirdi.
Profesyonellere taş çıkartan bu makale, çevirisiyle, görsellerle alabildiğine zengin ve doyurucu...

Makalede varılan sonuçlara tümüyle katılıyorum.
Çizgi romanın okuyucuları etkileme amacıyla üretilmelerinin pek çok örneği var. Hatta sırf bu amaçla üretilen çizgi romanlar da çok.

Okuyucunun etkilenmesi hakkında da bilimsel yetkinliğe sahip yazarların görüşlerini de merak ediyorum. Bu anlamda bir çalışma yapılmış mıdır bilmiyorum.

Kendi adıma ve gözlemlerime dayanarak başka çizgi roman okurlarının etkilenmesine dair bir iki söz söylemem gerekirse, bu konuda en emin olduğum şey, okuduğumuz onca Teksas, Tommiks, Tex ve bir çok vesternde kızılderililerin işkence meraklısı, kan dökücü cahiller olduğu işlenmesine rağmen kızılderili aleyhtarı tek bir çizgi roman okuruna rastlamadım.
Özellikle Apaçilerin gaddarlıklarına ilişkin sayısız maceraya karşın bu böyledir. Belki kimi yaygaracı tipler için apaçi deyimi kullanılmıştır o kadar.

Propaganda amaçlı bir çizgi roman da olsa, okunması için nitelikli bir senaryo ve etkileyici çizgilere sahipse o çizgi roman öncelikle bir çizgi roman olduğu için zevkle okunur. Ama pompaladığı fikirlerin etkisine kapılacak bir çizgi roman sever var mıdır sanmıyorum (istisnalar olabilir).

Teks'in eski maceralarında Teks'in zencilere karşı " kömür çuvalı, kar topu ", kızılderililere karşı " bakır suratlı " deyimini bol bol kullandığını görüyoruz. Ama sonraki maceralarında ve Tex'in İtalya dışında Güney Amerika, Balkanlar, Türkiye gibi ülkelerde sevilmesi ve o ülkelerden telif alıcıları olduktan sonra Tex maceralarında artık ırkçı söylemlere son verildiği gibi ırkçılığa karşı şiddetli tepkiler veren bir Tex ve arkadaşlarını görüyoruz.

Herge de, başlangıçta ırkçılık argümanları olan maceralar üretmiş ise de, dünya çapında ün kazandıktan sonra Tenten'de ırkçılıktan uzak maceralar üretmiştir.
Ama bu, ona yapışan ırkçı etiketi tamamen kazıyamamıştır.

Makalede, Çinlilere karşı gösterdiği sempatiye karşın Japonlar aleyhine olan tutumu Herge'nin kaş yapayım derken göz çıkardığının resmidir.

Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan atom bombalarına karşın ne Japonları aklama, ne de Amerikalıları yerme amaçlı bir macera üretmemiştir.

On milyon insanın ölümüne sebebiyet veren 2. Dünya Savaşı nedeniyle savaşı başlatan ve yayan Avrupaya en ufak bir dokundurması yoktur. Çünkü Avrupa ekmek kapısıdır.

Çizgi roman üretiminde ekmek parası, sanılandan çok daha fazla belirleyicidir.
Suat Yalaz ustamızın " Şimdi Karaoğlan çizseydim, camiye gönderirdim " demesini hatırlayabiliriz.

Çizgi romanın propaganda amaçlı üretiminden ziyade, çizgi roman okuyucusunun propagandadan etkilenmesini konu alacak araştırmalar daha önemli bence.

Kendi hesabıma, küçük yaşlarımdan beri çizgi roman okuru olamam rağmen hiç bir çizgi romanın etkisiyle herhangi bir görüşün etkisinde kaldığımı hatırlamıyorum. Uluslar veya toplumlar lehine veya aleyhine bir çizgi roman etkisiyle kanaat sahibi olmadım.
İyi bir senaryo ve güzel çizgilerin keyfini sürdüm ama ard niyetli mesajları ciddiye almadım şahsen.

Son yıllarda en gözde çizgi romanım olan Dampyr'in bir çok macerasında İslamiyetle ilgili bilgi yanlışlığından kaynaklanan saçma bir çok konuya rastladım. Okuyup kendimce bıyık altından gülüp yazarların cahilliğiyle dalgamı geçtim. Onların cahilliğini kara propaganda olarak algılamadım, tartışma konusu yapmadım. Belki bir gün bunu bir yazı konusu haline getirmeyi düşünsem eleştirimi yapar geçerim. Hatta yazarlara bu yanlışlarını iletirim belki.

Bizim çizgi romanlarımızda da yabancılar veya başka dinler hakkında saçma sapan bir çok hususlar var. Bunlar büyük ölçüde yazarların bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor. Bir de hitap ettiği okuyucu kitlesinin sempatisini elde etmek amacı vardır. Çok ciddiye almamak lazım. Yani böyle durumları bir facia haline getirip bir bardak suda fırtına koparmamak lazım bence.
 
Üst