Kaçak (The Fugitive) dizisi..

Baltimora

Yönetici
16 Nis 2009
9,592
34,891
İstanbul
1-55-Vc-Cn-Vs8-Gd-XWp-Cd-PT3-E5-A.jpg


DR. KIMBLE VE
DAVİD JANSSEN!.

"Dr.Richard Kimble
Kaçar kaçar kaçar.."

'Kaçak'.. 70’li yılların kült, Türkiye’yi kasıp kavuran dizisi..
O yıllarda (1974-1977) Türkiye’de tek kanal olan TRT’de gösterildi. David Janssen’in canlandırdığı masum Dr. Richard Kimble.. Ayhan Işık edalı, içine kapanık ve sessizdi.. Dizide karısını öldürmekle haksız yere suçlandığını, acıklı öyküsü nedeniyle Türk halkı O’nu çok sevdi. Peşindeki “ezeli düşmanı” Komiser Gerard’a ne kadar da kızıp, öfkelenmiştik. Bize göre katil “tek kollu” biriydi.. Ama Dr. Kimble suçsuzluğunu kanıtlayamadığı için kaçıyordu. Dr. Kimble kalplerimizde yer etti, O'nu yüreğimiz ağzımızda izledik.. Öyle ki; her bölümünde sanki hayat durur, herkesi televizyon başına toplardı. Soluk soluğa izlerdik. Özellikle final bölümünde sokaklar bomboştu. Turistler “darbe oldu” sanmışlardı.. Biz de Dr. Kimble ile beraber kaçtık, durduk. Yakalanacak diye adeta ödümüz kopardı.
Dizi sonunda Dr. Kimble aklanınca derin bir “ohhh” çekmiştik.
… Bu arada, “aileden biri” Dr. Kimble Türkiye’ye gelmeliydi..
Türk halkı ile kucaklaşmalıydı. ABD’de araştırıldı, ‘Kaçak’ı bilen yok!. Bir ABD’li gazeteci, Hürriyet’ten Doğan Uluç’a “Yıllar önce The Fugitive (Kaçak) diye bir TV dizisi vardı. Ama o yıllar önce bitti” dedi. David Janssen, Beverly Hills telefon rehberinden bulundu, arandığında “Ben David..” sesi geldi. Uluç, “David, dizi Türkiye’de yeni başladı, çok tutuldu. Gazetem seni Türkiye’ye davet ediyor” dedi. Janssen, kahkaha atarak eşine seslendi, “Dany, Türkiye’den davet aldım”.
Janssen ve eşi Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın resmi konuğu olarak İstanbul’da krallar gibi karşılandı. Tarihi yerler gezdirildi. Halk Janssen’e inanılmazlık sevgi ve dostluk gösterdi. Onlar bu ilgiye pek şaşırdılar. Ancak tavırları, herkese "üstten bakışı" dizideki sakin, içe kapanık rolünün aksine fazla dışa dönüklüğü hayal kırıklığı yarattı. Çoğu yabancı turist gibi rakı içip dansözle göbek atması, basın toplantısında umursamaz hali, ayakkabısını çıkarması tuhaf karşılandı. Ayrıca, Türk halkını küçük gördüğü, hakaretler ettiği haberleri çıktı. Rolü ile oyuncu arasında bağlantı kuran Türk halkı için tam bir hayal kırıklığı oldu.
Biz, Dr. Kimble’ı sevdiğimiz gibi
David Janssen’i sevmedik..
Yazan: Erdal NURAL
70957891-10157417509607412-7724965076649639936-n.jpg
 
Son düzenleme:

scanfan

Yönetici
25 Eyl 2013
7,211
75,311

Bu Hollywood, ABD'nin dış ve iç siyasetini eskiden beri adım adım takip ediyor (ya da buna, Hollywood ABD devletinin emrinde diyebiliriz belki!). Bazı filmlerin veya dizilerin çekildiği yıl ABD'nin başını en çok hangi devlet ya da millet ağrıtıyorsa, ekranlarda onlar kötü adamlar olarak gösterildiler. Mesela 1940'larda kötü adamlar Almanlardı haliyle. Soğuk Savaş döneminde perdede hep Sovyet Rusya idarecileri, hatta vatandaşları bile kötü gösterilirdi (Rocy'deki Rus boksörü hatırlayın), son yıllarda da Ruslar mafya vs kılığında nefret kazanmayı sürdürüyorlar, bir ara Çinliler kötü adam rollerini üstlendiler. ABD'nin Uzak Doğu'da başı belaya girince bu kez Vietnamlılar kötü oldular. Son yıllarda Orta Doğu kökenliler, ya da İranlılar nefret unsuru olarak kullanıldılar. ABD'nin bu ülkelerde barıştığı bir dönemde de işler hemen tersine dönerdi (mesela Rus ve ABD askerleri ortak operasyonlar yaparlar). Bir ara Yunanlılar hem filmlerde hem de diğer medya ortamlarında (mesela Tenten'deki Rastapopoulos) kötü adamdılar, bunun nedenini çıkaramadım.

Bu konu şuradan aklıma geldi: Bu dizinin kötü adamı Gerard, Amerikan vatandaşı bir polis ama ismi daha çok Fransızlarda kullanılan bir isim. Bir de 1974 yapımı "French Connection" (Kanunun Kuvveti) filmi vardı, devamı da çekildi. Bu filmde ABD'ye uyuşturucu sokan büyük suç örgütü Fransızdı (uyuşturucuyu da Türkiye'den götürüyorlardı!). Yani Fransızları sevmedikleri bir dönem de olmuş (ve de Türkiye'yi!).

Sebebini ben şöyle açıklıyorum: Fransa Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle, 1960'larda Fransa'nın ABD'deki altınlarını geri almıştı. 2. Dünya Savaşı sona ermek üzereyken 1944'te dünya ülkeleri uluslararası para sistemini tesis etmek üzere ABD'nin Bretton Woods kasabasında toplandılar ve dünyadaki altınların yarısı ABD Merkez Bankası'nda olduğu için Amerikan Doları'nı altına endeksleyerek uluslararası ticarette geçerli para birimi yaptılar (Bretton Woods Anlaşması). Bu nispeten güvenli bir sistemdi ama yine de ABD'nin lehine işliyordu. Sonra Vietnam savaşı çıktı ve doların değeri değişti, ABD'nin borcu arttı. Avrupa ülkeleri de artık sanayilerini tekrar toparlamıştı. Başkan Nixon da doları altına bağlı olmaktan çıkardı, yani istediği kadar kağıt para (karşılıksız!) basıp kazanç elde edebilecekti. Bu fahiş sisteme önce Fransa karşı çıkmıştı ve ileriyi görerek 1960'larda gitti dolarları verip altınlarını
ABD'den geri aldı.

Bunlar gerçekte olanlar. Bunları dizideki Gerard'a ve filme bağlama işi de bana ait!

Nostalji için teşekkürler, sevgili "Baltimora". Bu dizinin son bölümü yayınlandığında (olayların çözüldüğü) sokaklarda gerçekten kimse kalmamıştı, tıpkı eski nüfus sayım günleri gibi!
 

melih_

Onursal Üye
24 Ara 2015
1,209
3,856
Osmaniye
Kim ne derse desin yetmişli yıllarda gösterilen Kaçak dizisini ve oyuncularını pek sevemedim. Benim hoşuma giden ve değerlendirmeye aldığım 1993 yapımı yönetmenliğini Andrew Davis'in yaptığı başrolde Dr. Richard Kimble rolünde Harrison Ford, Samuel Gerard rolünde ise Tommy Lee Jones'in oynadığı Kaçak (The Fugitive) filmi olmuştur. Film kaliteli oyuncuların olması akıcı ve düşmeyen temposuyla her zaman seyredebilir bir yapım. Filmdeki rolü Tommy Lee Jones'e en iyi yardımcı erkek oyuncu Oscarını kazandırmış. Yukarıda da yazdığım gibi filmi dizisine tercih edenlerdenim, belki oyuncularını sevdiğimdendir bu. Harrison Ford'a her ne kadar masum Dr. Kimble rolü yakışmışsa onu takipten usanmayan ve sonuna kadar giden polis Gerard rolüne de Tommy Lee Jones yakışmıştır. Zaten fotoğraflar da herşeyi anlatıyor.

1.jpg


2.jpg


3.jpg


4.jpg


5.jpg


6.png
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

GüvenGüven

Süper Üye
19 Ocak 2010
1,093
5,323
Bandırma
Ben de 1992 yılına ait Fear Of The Dark albümünden Doktor Richard Kimble ve Komiser Gerard için dünyanın en büyük Heavy Metal grubu Iron Maiden tarafından yazılmış The Fugitive adlı parçayı paylaşmak istiyorum.


Özellikle 02:46'dan itibaren gitar dehası iki kafadar Dave Murray ve Janick Gers tarafından icra edilen elektro gitar sololarını da dikkatle dinlemenizi öneririm...
 
Üst