TRT'nin kandil gecelerindeki vazgeçilmezi Kani Karaca..

Baltimora

Yönetici
16 Nis 2009
9,592
34,914
İstanbul
cpgcj6_W.jpg

Hafız ve Mevlithan Kani Karaca, o muhteşem sesi ve kıraatıyla;
siyah-beyaz, tek kanallı TRT'nin kandil gecelerinde vazgeçilmez ismiydi..

Aşağıda;ABD'li etnomüzikolog ve Antropoloji profesörü Robert Garfias tarafından,
1972 tarafından çekilmiş renkli bir videosunu görüyorsunuz.
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun..
 
Son düzenleme:

Baltimora

Yönetici
16 Nis 2009
9,592
34,914
İstanbul
o_CTw0so.jpg


MEVLİDHANLARIN PİRİ..

1930 Adana doğumlu hafız ve mevlidhan.. Üstad hayatına çile ile başlamıştı.. Üvey annesinin bir kıskançlık kriziyle gözlerine döktüğü asit yüzünden daha kendini bilmezden kör oldu.. Işığın, rengin, dünyanın yüzünü göremedi.. Yıllar sonra sevdikleri ona bu olayı sorduğunda "ben görmek nedir hatırlamam" demiştir.. Sonrasında babasını kaybetmesi ile öz annesinin yanına gönderilmiştir.. Fakat kani üstad öz annesinden dahi hayır göremez.. İleride annesinin evliliklerine karışır korkusu ile diri diri toprağa gömülmek istenmiş.. Olayı haber alan köylülerin insafı ile zalim annesinin de elinden kurtulmuştur..

İlkokul öğrencisi iken köyünün imamı tarafından sesinin güzelliği keşfedilmiş ve imam öğretmeni tarafından kuran dersleri alarak hafız olmuştur.. Adana'daki eğitiminden sonra İstanbul'a gelerek Üsküdarlı Ali, hafız Sadettin Kaynak, Sadettin Heper ve H. Nuri Poyraz'ın sırasıyla öğrencisi olmuştur.. Özellikle gazel ve Kuran zikirleri ile mevlidhanlık seviyesini tarihin görebileceği en yüksek mertebeye ulaştırmıştır.. Uzun dönem TRT radyo'sunda ses sanatçılığı yapmıştır.. Biz ucuna yetiştik belki ama büyüklerimiz onun dilinden çıkan gazellerle manevi dünyanın derinliğine yolculuk ettiklerini söylerlerdi.. Kani Karaca tilavet geleneğinin son örneği idi.. Cenazesinde birçok dostu, seveni, öğrencisi onu son yolculuğuna uğurlarken Murat Bardakçı cenazesini kıldıran emin hoca'ya "bu iş bitti" dediğinde aslında tam da bunu kast etmişti.. Ömrü hayatında kani üstad Türk musikisini yaşatmak için canla başla mücadele verse de asla hak ettiği takdiri ve itibarı göremedi.. Yurt dışında birçok ülkede verdiği konserler sonrasında okuduğu kaside, gazel ve kuran sureleri ile birçok dinin mensuplarını aynı safta ağlatmayı başarabilen bu zat kendi ülkesinde bir kimsesiz gibi yaşadı.. Son nefesine kadar muazzam sesi ile insanları mest edebilecek bir güçte iken yaşlılığı bahane edilerek bir maaşını almak için gittiği TRT radyosu'nun kapısında habersiz emekli olduğunu öğrendi ve içeri sokulmadı.. Ne büyük hakaret ! Ne büyük terbiyesizlik ! Gel gör ki o yine de sesini çıkarmadı kimseye.. Evlatları vardı, hanımı vardı.. Öyle bir çaresizliğin eşiğindeydi ki ekmek parası için gazinolarda sahne almaya başladı.. İçinde hiç bir art niyet olmayan büyük usta temiz ağzı, aşk dolu yüreği ile kasidelerini okurken başkaları arkasından konuşup onunla dalga geçti.. Kınadılar, ayıpladılar.. "Ağzından kuran, gazel eksik olmayan bu adam bunu nasıl yapar" diye hor gördüler.. Bir Allah'ın kulu da çıkıp bu muhteremi bu duruma düşürenlere hesap sormadı.. Bir başka muhterem de çıkıp kani üstad'a sahip çıkmadı.. Yardım etmedi.. Tek bildikleri gıybetti, dedikodu idi.. Kani Karaca ömrü hayatında çok az insandan itibar gördü maalesef.. Öyle de gözlerini yumarak gitti bu dünyadan..

Şüphesiz ki Kani Karaca'yı mevlidhanların piri yapan sadece sesinin tınısı değil, aynı anda 30'dan fazla makamı bir eserde okuyabilme marifetinden de gelir.. Rivayet odur ki 115 makama kadar çıktığı bilinir.. Günümüzde 10-15 makam bildin mi gazel ustası ilan edilen insanların yanında kani karaca bir mihenk taşıydı.. Ama ona bir devlet sanatçılığı ünvanını bile çok gördüler.. Allah onun gibi bir zatı bize bağışlamıştı ama biz onun kıymetini bilemedik.. Nur içinde yatsın, rahmeti bol, mekanı cennet olsun..

ALINTIDIR..
 
Son düzenleme:

Baltimora

Yönetici
16 Nis 2009
9,592
34,914
İstanbul
Çok acıklı bir hayat hikayesi... Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun...

Amin!!.. Maalesef bu dünyada çok çekmiş rahmetli..

Bu arada bu ismi ne zaman duysam aklıma ilk önce, o kara çerçeveli gözlükleri gelir..

Ardından ise rahmetli babanem; zira kendisini çok severdi..

Her ikisinin de mekanı cennet olsun..
 
Son düzenleme:

caretta

Onursal Üye
24 Ağu 2011
2,945
23,743
Kıbrıs
Murat Bardakçı "Tarihin Arka Odası" adlı programında zaman zaman Kani Karaca'nın kasetlerini dinletirdi. Gözleri görmeyen bir insanın bu kadar klasik repertuara hakim olmasını hayretle dinlerdim. Bardakçı'nın, üstadın cenazesinde "bu iş bitti"demesi de doğruydu. Ünlü mevlidhanlardan Aziz Bahriyeli ve Amir Ateş hayattalar ama Kani Karaca bir başka idi. Konya'daki Şeb-i Arus törenlerine de katılırdı.
Yine Bardakçı'nın bir yazısında; Münir Nurettin Selçuk ile ilgili şunları okumuştum.
Üstad Belediye Konservatuarı üyesi imiş ama kadrosu çöpçü kadrosundan! Cenazesi
Teşvikiye Camisinden kaldırılmak üzere Nişantaşından geçerken çocukluk arkadaşı Fahire Fersan (Kemençe sanatçısı ve ünlü Tanburi ve saz eserleri bestecisi Refik Fersan'ın eşi)iki fatiha okumuş. Birisi arkadaşı Münir'e; diğeri de Türk musikisine. Üstadın vefatı ile bir devir kapanmıştı.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Üst