Conan The King-55 (Türkçe düzenleme)

ilkhantok

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
6 Ara 2010
1,981
28,983
Mersin
Kabus (Nightmare)--- Kırakhan V (The Sword of the Elder Gods)(Prens Conn)
Tüm bu maceralar koleksiyon amaçlı olup, orjinal seri yayın sırası gözetilerek sitemizde paylaşılan taramalaradan düzenlenip orjinal kitap derlemesine göre hazırlanmıştır,paylaşan tüm diyardaşlara teşekkürler

Düzenleme çalışması olsa da bir ana serinin daha sonuna geldik, hayırlı olsun, :)

serinin diger maceralarına bu listeden ulaşabilirsiniz: http://www.cizgidiyari.com/forum/conan-marvel-serileri-ceviri-balonlama/117889-conan-king-sirali-turkce-duzenleme.html


http://www.cizgidiyari.com/forum/co...17889-conan-king-sirali-turkce-duzenleme.html



 
Moderatör tarafında düzenlendi:

hüseyin aksakal

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
7 Eyl 2010
773
5,727
Kdz. Ereğli
ADALI CONAN'DAN
Lyon Sprague de Camp

(böyle bitiyor)
Güneş göğü parıltısıyla doldurarak yükseldi. Ak martılar feryat figan çemberler çiziyor, mavi dalgalar Kanatlı Ejder’in yeni ziftlenip boyanmış gövdesini tokatlıyordu. Conan derin bir nefes daha aldı. Yanında Sigurd şafağın parlaklığından gözlerini kıstı ve yaralı, kır sakallı dostuna döndü.

“Ya şimdi nereye Arslan?” diye sordu. “Barachalara mı, yoksa Stygia ve Shem sahillerini kasıp kavurmaya mı?”

Conan başını iki yana salladı. “Bu gemi büyük okyanus boşluğunu geçmek için inşa edilmemiş. Tüm bu beslenip sulanacak kürekçilerle asla başaramayız bunu.”

“İlk karşılaştığımız o yeşil kadırga geçti.”

“Öyle ama kürekleri çekmek için ruhlardan tayfa uyduran bir büyücü değilim ben.

Conan düşüncelere daldı. İhtiyar Metemphoc ona çok şey anlatmıştı. Daha batıda, dünyanın tam kenarında, diye sırrını açmıştı ihtiyar hırsız, Atlantisliler ve Antilli torunlarının verdiği isimle Mayapan adında uçsuz bucaksız, yeni bir kıta vardı. Altın, zümrüt, ham bakır, kızıl tenli köleler ve muhteşem tüylü acayip kuşlar; postları sarımsı kahverengi üstüne siyah beneklerle dikkat çeken kaplana benzer kediler için sahillerine akınlar düzenliyorlardı. Dev Yılan ve Kılıç Dişli Kaplan dinlerinin insan kurban etme ve iğrenç ibadetlerden bir çamur halinde vahşi rekabetlere girdiği, Atlantis ve Antilli kaçaklarca kurulmuş barbar devletler vardı burada da.

Yeni bir dünya, diye düşündü; kuş uçmaz, kervan geçmez cangıllar, uçsuz bucaksız ovalar, yüce dağlar, gizli göller, meçhul halkların yabancı ve dehşetengiz ilahlara taptığı zümrüt ormanın derinliklerinde erimiş gümüşten yılanlar gibi kıvrılan sonsuz nehirler…

Mayapan’ın sınırsızlığında hangi manzaralar, hangi serüvenler beklemiyordu ki onu? Conan merak ediyordu. Metemphoc ona “Kukulcan” demişti, fakat bu Antil lisanında bir lakap mı, Cimmerialı Conan’ın bozulmuş biçimi mi, yoksa bir tür tabir miydi hiç bilemedi Conan. Eğer halkı hiç çelik ve cam silahlarla, sakallı adamlar görmemiş bu yeni dünyaya giderse—eh, başka bir büyük imparatorluk fethedebilir, eski dünyanın uygarlık kırıntılarını yenisine getiren bir ilah olarak tapınılabilir, on bin yıl sürecek efsanelerin kahramanına dönüşebilirdi…

“Crom bilir!” Hırladı. “Hadi kahvaltımızı edelim de şu işi konuşalım. Dünyayı kurtarmak insanın iştahını fena arttırıyor!”

Aşağı indiler. Birkaç saat sonra, Mayapan halkının Quetzdcoatl—anlamı kaba dillerinde ‘kanatlı (veya tüylü) yılan’—dediği koca gemi demir aldı. Güneye, sonra da Antil adalarını aşarak meçhul Batı’ya yelken açtı.

Ama burada son bulan kadim günlük söylemiyor nereye gittiğini…
 

The_DarknesS

Yönetici
Çeviri & Balonlama
17 Nis 2010
9,538
28,575
İzmir
Sevgili dostum,
Sıralı bir şekilde bir seriyi daha tamamladınız.
Bize de baştan itibaren okumak düşer.
Elinize emeğinize sağlık.
 
Üst