YANLIŞ YERE YAPILAN BAGIŞLAR ( 7 Agustos-Hürriyet)

murtaza5

Yönetici
15 Tem 2009
12,043
318,393




















ACI AMA GERÇEK...
YORUMLARINIZI RİCA EDİYORUM.

Saygılarımla.​
 

samihakan

Süper Üye
5 Eyl 2017
1,193
2,013
Her şeyde olmasa da, bir çok konuda, gereken önemi vermiyoruz, adam sendecilik var, bu tür haberleri okuyunca hiç şaşırmıyorum, aksine üzülüyorum.
Örnek olarak: Şun andaki korona virüsüne karşı alınan tedbirlere uymadığımız gibi.
Bakıyorum, maskeyi, kimisi hiç takmıyor, kimisi çenesinin altında duruyor, kimi koluna takmış, kimi de burnunun altında duruyor.
Üzülerek söylüyorum, biz buyuz herhalde, maalesef.
 
Son düzenleme:

gandor08

Yönetici
6 Ocak 2013
18,366
141,632
Bu husus bence sıkıntılı çözümü kimde ne yazıkki devletten bekleniyor.

Kişinin elinde kitapları var, başkalarınında yararlanması için nereye bağışlayacak.

Veya bizim elimizde kitaplar var ilk aklımıza gelen Kütüphaneler olur.

Ve oralara bağışlanıyor.

Sonuç ise ne yazıkki hüsran. Belkide kimseler yararlanmadan eskicilere kilo hesabı satış yapılıyor.

Sahafların aldıkları veya onlara yapılan satışlar bence şanslı. Onlar bi şekilde başka bir kullanıcıya gidiyor.

Ya imha olanlar?
 

scanfan

Yönetici
25 Eyl 2013
7,211
75,322
Birkaç saptama:

Türkiye'de gerçek anlamda üniversite olmadığını söyleyen Prof. Dr. Celal Şengör şöyle demiş: "Galatasaray Lisesi'ni üniversitelere tercih ederim. Beş para etmez kurumlar. Biz İstanbul Teknik Üniversitesi'ne kütüphane yaptırmak istedik. Toplana toplana 60 bin lira para toplandı. Halkın da umurunda değil. Buradan şunu anlıyorsunuz; kalite halkın umurunda değil. Halk diploma istiyor. İş bulmak için diploma istiyor. Ama bulduğu iş de umurunda değil; masasında oturup maaşını almak istiyor. Bu şartlar da kimsenin eğitim umurunda değil."

Hatırlarsanız Prof. Dr. İlber Ortaylı çok sayıda değerli kitabını Galatasaray Üniversitesi'ne bağışlamıştı, bir yangınla hepsini kül ettiler.

Artık bir kağıt fabrikamız bile yok, SEKA yok edildi. Kitap kağıdı bile ithal ediliyor.

Yanılmıyorsam eskiden ülkemizde basılan her kitabın birer kopyasının da yasal olarak Milli Kütüphane'ye verilmesi şartı vardı. Bu yasa (veya yönetmelik) hâlâ geçerliliğini koruyor mu, bilmiyorum.

Bir Recep İvedik filminde Recep İvedik'in bir kütüphaneden kitap talep ettiği sahne vardı, seyrettikçe gülerim o sahneye.(Kütüphaneci hanım: Nasıl bir kitap istiyordunuz? Recep İvedik: Okumalık!)

Geçmişte hem ben hem de bizim peder zaman zaman il kütüphanelerine, okullara ve şahıslara çok sayıda kitap bağışlamıştık. Akıbetleri meçhul bu bağışları yaparken bile bile lades olduğunu biliyordum. Tam yerleşik bir hayatımız olmadığı için (malum, dededen toruna geçen 100 küsür yıllık memuriyetler) bazı zamanlar ahşap mobilyalarıyla birlikte komple kütüphaneler bağışlandı. Bu kitaplarla ne zaman ve nerede bir eski kitapçıda karşılaşacağım, merak ediyor bir yandan da üzülmekten korkuyorum.

Muhafazakar bir ülke/millet olduğumuz iddiasındayız, bu büyük bir palavra. Gerçek muhafazakarlar (konservatifler) İngilizlerdir. Tarihlerini, anılarını, geçmişlerini, eski değerlerini, kimliklerini vs çok iyi muhafaza ediyorlar. Bizse adeta unutmaya çalıyoruz. Zaten günlük tutma, kayıt tutma, biriktirme (efemera bile olsa), koleksiyon yapma vs gibi alışkanlıklarımız ezelden beri yok. Yapılanları da yavaş yavaş yakıyor, satıyor savıyoruz.

Ben Çizgi Diyarı ve Eski Kitaplarım gibi sitelerin geleceğinden umutluyum. Bazı dergi koleksiyonları bırakın internette, o dergilerin kendi arşivlerinde bile yok. Ama gelecekte hepsine buralardan ulaşılabilecek (umarım). Bu konuda arşivini ücretsiz kullanıma sunan Milliyet gazetesini de tebrik etmek lazım. Keşke diğer gazeteler de aynı yoldan gitseler.
 
Son düzenleme:

gandor08

Yönetici
6 Ocak 2013
18,366
141,632
Ülkemizde basılan kitapların bir adedi milli kütüphaneye gidiyormu bilmem ama, yerel gazetler günlük olarak gönderiliyor ildeki kültür md.lüklerince.

Duyarsız olmamız, nasılsa birileri yapar dememiz, önemsememiz sonucunda içler acısı bir durumda kütüphaneler en büyük sorunlarıda yer.

Hiç olayı forumumuz açısından düşünmemiştim, sayın scanfan'ın yorumunu okuyunca düşündümki gerçekten doğru bir yoldayız.

İyi veya kötü, dijital ortamda foruma yüklenen eserler her gün artıyor.
Çizgi romanla başlanmış, şimdi her şey var bir nevi. Magazin dergisinden kitaplara kadar. Hatta videolar bile var.

Bencede elimizde ne varsa, ulaşabildiğimiz her eseri tarayarak yüklemek lazım. Bir gün bakarsın lazım olur.

Bir eser aramak için girdiğim diyarda hem eğleniyorum, hem sevdiğim işte bir nevi parmağım var diye rahatlıyorum.

Daha ne isterim.
 

Baltimora

Yönetici
16 Nis 2009
9,592
34,927
İstanbul
Kısa ve net bir cevap vereyim. Bu durum maalesef 3. dünya ülkesi olmamızdan kaynaklanıyor. Ne zaman ki bizler büyük Atatürk'ün hedef gösterdiği muasır medeniyetler seviyesine ulaşırız işte o zaman bu kitapların hiç biri ziyan olmadan ilgili yerlerde muhafaza edilerek yeni nesillerin de istifadesine sunulmak üzere özenle saklanır.
 
Üst