KARAOĞLAN Haftalık GençlikveKahramanlık Dergisi Sayı 177 Ullahan'ın Gazabı 21.06.1967

12 Şub 2010
15,006
543,774
file




MACERA HAKKINDA

Bana göre senaryo ve kurgu yönünden en zayıf Karaoğlan maceralarından birisi olan Ullahan'ın Gazabı, bu sayı ile sona eriyor.
Maceranın önceki sayılarında yapılan değerli yorumların birisinde de değinildiği gibi, Çalık'ın Cengiz'i imdat amacıyla çağırılmak üzere gönderilmesi (ama Çalık kaytarıyor:) ) bu kez Baybora imdat çağırmak üzere gidiyor ve çabucak dönüyor. Coğrafi mesafe düşünüldüğünde bu kadar çabuk gidip gelmesi akla yakın değil.
İkinci mantıksız husus, son sayfalarda Cengiz'in kuvvetleri geliyor ve beş dakikada savaşı bitirip Ullahan'ı perişan ediyor. Madem Ullahan bu kadar zayıftı, maceranın başında koparılan gürültüye ne gerek vardı:). Ullahan, kızı ve Karaoğlan arasındaki yakınlaşma ve husumet kurgusu çok zayıf, başarısız bir senaryo... Palas pandıras hazırlanmış ve hayal kırıklığı bir macera bence. Ama çizgileri fena değil.

Karaoğlan 2. serisinin en güzel ve büyük boy olan son 20 sayısı (166-186. sayılar)nda Okuyucu köşesinde yer alan çocuklardan günümüzde tanınmış kişiler olduğuna değinmiştim daha önce.
Bu sayıdaki okuyucu köşesinde Tevfik Yener Çakmak'ın mektuba Suat Yalaz'ın yazdığı yanıt ve Karaoğlan Kulübü üyesi Gökhan Yardım'ın fotoğrafı var. Gökhan Yardım, Botaş Genel Müdürlüğü yaptı ve Botaş'a yapılan jandarma baskını ile ünlendi.

file


file


images


Sevgili bay_x şahsında
Tüm çizgi roman tutkunlarına
Saygılarımla​
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

sali38tr

Onursal Üye
14 Nis 2009
586
2,831
ellerinize ve emeğinize sağlık üstad suat yalaz'ın bizzat kendisinin hazırlamadığı yazıp çizmediği maceralarda bu tür zayıflıklar normal gibi çünkü o dönemlerde film çekimlerinden dolayı yoğunluktan olacakki bazen çizgilerdede bu sıkıntının yaşandığını düşünüyorum
 

bes5uc3

Süper Üye
11 Ara 2011
965
1,975
Kırşehirli
ellerinize ve emeğinize sağlık üstad suat yalaz'ın bizzat kendisinin hazırlamadığı yazıp çizmediği maceralarda bu tür zayıflıklar normal gibi çünkü o dönemlerde film çekimlerinden dolayı yoğunluktan olacakki bazen çizgilerdede bu sıkıntının yaşandığını düşünüyorum

Zevahir (görünüş) böyle de olsa, bu düşüncelere pek katılmıyorum.

Neden mi? Siz; "Karoğlan Resimli Çizgi romanı" sayersinde fark edilip ün ve sanat yapıp filime başlıyorsunuz.

Filimci, yönetmen, senarist olarak sorun; Sevgili Yalaz'ımız kaç kişinin aklına gelir?

Oysa çizgi roman dünyası deyince, helede tarihi resimli Türk romanı deyince sevgili Yalazımızın sanatı ve adı, en önlerde ilklerde olur. Tarihi resimli çizgi roman dalında Sevgili Yalaz'ı, bilmemek; adeta abes olur.

Yani çizgi roman Karaoğlan'ın yaratılması filimlerin başarı ve gölgesi sayesinde bir de çizgi romana el at diyen isteğe cevap oluşla "ne yapayım adım Hıdır elimden gelen budur" kabili çizilmiştir mi demek isteniyor?

Eğer film çevirme iddasıyla Karaoğlan'ı çizme ve kurgu zaafına düşüldüyse (ki denişçe öyle görünüyor) bu kişinin bindiği dalı kesmek gibi olur.

Ben bunu sevgili Yalaz'ımıza konduramam. Hem sanatına ve mizacına aykırı olur, hem de okuruna karşı sorumluluk ihmali ortaya çıkar. Okur köşesinin birine okura cevaben "set arası, otel odasında yatak üstünde çiziktirdi" deniyorsa da, ben bunun başka bir hatırı kırılmaz zaafın küstürülmemesi şekliyle söylenmiş gibi düşünüyorum.

Emeğe, emek sayfasını okur duygularına teaddiye açan değerli üstadımıza teşekkürlerimle...
 

ertuğrul

Admin
5 Nis 2009
24,851
137,146
Kitap güzel fakat açıklamalar kitap kadar değerli ve anlamlı.
Eline sağlık abi,teşekkür ederim.
 
Üst