Arkadaşlar, Uzaylılardan Mesaj var başlığı altında Çizgiroman ve Çizgi roman yazım biçimleri arasında bir tartışmanın fitili sayın enger66 tarafından ateşlendi.
Bazı arkadaşlar bu konuya Türk Dil Kurumu yazım kılavuzundan örnekler getirdiler... Burada problem şu. Kavramın kullanılış biçimini belirlemek için bir otorite ihtiyacı mı var, yoksa bu kavramı yaşatmak isteyenlerin görüşleri daha mı geçerlidir?
Burada bir isim tamlamasından değil, bir tür isminden söz ediyoruz. Bu yüzden en başta uyarıyı yapan enger 66 arkadaşa katılıyorum. Bu bir dilbilgisi problemi değil. Daha önce burun kıvrılmış ve giderek gerçek bir sanat dalına dönüşen bir türe itibarının verilmesi meselesi.
Bu yüzden ben Türk Dil Kurumu ne derse desin, bugüne dek ayrı yazılmış bile olsa, bir tür ismi olarak Çizgiroman sözcüğünün bundan böyle bitişik yazılması gerektiğini düşünüyorum.
Daha önce otorite temsili olan kişiler-babam, öğretmenim, ihtiyarlar- çizgiroman okuma hevesimizin üstünü çizmeye çalıştılar. Çizgiromanlarımızı büyüklerin erişemeyeceği kendi çapında underground ortamlara taşımamıza yol açsa da, buna karşı koyduk. Şimdi başka bir otorite figürü yazmayı düşündüğümüz kavramın altına, sanal ortamda kırmızı çizgi çekiyor diye bütüncül bir kavram ihtiyacımızdan vaz mı geçelim?
Elbette bu sadece benim bakış açım... Bu konuda farklı bakış açıları öğrenmeyi de çok isterim...
Bazı arkadaşlar bu konuya Türk Dil Kurumu yazım kılavuzundan örnekler getirdiler... Burada problem şu. Kavramın kullanılış biçimini belirlemek için bir otorite ihtiyacı mı var, yoksa bu kavramı yaşatmak isteyenlerin görüşleri daha mı geçerlidir?
Burada bir isim tamlamasından değil, bir tür isminden söz ediyoruz. Bu yüzden en başta uyarıyı yapan enger 66 arkadaşa katılıyorum. Bu bir dilbilgisi problemi değil. Daha önce burun kıvrılmış ve giderek gerçek bir sanat dalına dönüşen bir türe itibarının verilmesi meselesi.
Bu yüzden ben Türk Dil Kurumu ne derse desin, bugüne dek ayrı yazılmış bile olsa, bir tür ismi olarak Çizgiroman sözcüğünün bundan böyle bitişik yazılması gerektiğini düşünüyorum.
Daha önce otorite temsili olan kişiler-babam, öğretmenim, ihtiyarlar- çizgiroman okuma hevesimizin üstünü çizmeye çalıştılar. Çizgiromanlarımızı büyüklerin erişemeyeceği kendi çapında underground ortamlara taşımamıza yol açsa da, buna karşı koyduk. Şimdi başka bir otorite figürü yazmayı düşündüğümüz kavramın altına, sanal ortamda kırmızı çizgi çekiyor diye bütüncül bir kavram ihtiyacımızdan vaz mı geçelim?
Elbette bu sadece benim bakış açım... Bu konuda farklı bakış açıları öğrenmeyi de çok isterim...