Üstat Hikmet Yamansavaşçılar ve değerli eşi Tuvana hanımla
doyumsuz bir sohbet...
Hikmet Üstadım ve değerli eşi Tuvana hanımla birlikte Beyoğlu'da bir kafede doyumsuz bir sohbetimiz oldu bugün (25 Nisan 2016 Pazartesi)... Hem de öyle böyle değil, yaklaşık 4-5 saat kadar ve hemen hemen her şeyden konuştuk... Böylece değerli dostum Hikmet Yamansavaşçılar'ı biraz daha yakından tanıma fırsatı bulurken, bu güzel anlardan birkaç kareyi de siz sevgili diyardaşlarımla paylaşmak istedim...
Resimleri Tuvana hanım çekti... İçlerinden seçtikleri bir kısım kareleri de sağolsunlar bana gönderdiler... Bunu şunun için söylüyorum: Her ne kadar üstteki kareden hep ben konuşmuşum gibi bir anlam çıksa da, ben genelde dinleyici oldum... Hikmet üstadım neler anlattı neler?..
Eski Cağaloğlu'dan girdik, yeni Beyoğlu'dan çıktık... Muhabbetin belini kırdık sizin anlayacağınız... Hikmet üstadım, o tatlı diliyle çocukluğundan bu yana başından geçen birçok anısını, özelini paylaştı... Zamanda keyifli bir yolculuğa çıktım sayesinde; film projelerinden mi bahsetmedi, Karabala'nın şimdiden merak ettiğimiz ikinci albümünün muhteşem olay örgüsünden mi? Artık aklınıza ne gelirse...
Eh, ustayı yakalamışken kitabımı imzalatmadan olur mu?..
Hatta üstadım imzayı bir adım öteye götürüp hayret ve hayranlık dolu bakışlarım arasında tamamıyla benim kitabıma özel bir Karabala kompozisyonu da çizdi...
Aşağıda daha detaylı göreceğiniz çizimi sadece 5 dakika gibi kısa bir zamanda tamamladı...
Üstelik (bunu özellikle belirtmemi istedi ) kompozisyona tersten, yani atın k.çından başladı... O resim sayfaya nasıl böylesine dengeli oturuverdi ben de anlayamadım doğrusu...
Eh Karabala'm ve yaratıcısıyla böyle bir poz da kaçınılmazdı artık...
Ve işte Karabala'm!.. Fazla söze ne hacet?..
Sevgili diyardaşlar Sanatçı ve güzel insan Hikmet Yamansavaşçılar hakkında söylenecek çok şey var. Ancak bunlar böyle fotoğraf altı yazılarıyla geçiştirilecek şeyler değil... Bu, ayrı ve başlıbaşına bir yazı konusu...
Şimdilik şu kadarını söyleyeyim, Hikmet üstadım da, değerli eşi Tuvana hanım da, bütün diğer güzel özelliklerinın dışında insana değer veren, alçakgönüllü ve dost canlısı insanlar... Adam gibi adam, insan gibi insanlar... Kendilerini tanımaktan dolayı çok mutluyum...
Ha, unutmadan, hâlâ bir Karabala'nız yoksa hemen bir tane alın... Büyük bir sanatçının muhteşem çizgileri ve hayal dünyasıyla tanışmak için geç bile kalmışsınız... (Arkabahçe Yayıncılık'tan online olarak da sipariş edebilirsiniz...)
Hepinize sonsuz sevgi ve saygılarımla...
doyumsuz bir sohbet...
Hikmet Üstadım ve değerli eşi Tuvana hanımla birlikte Beyoğlu'da bir kafede doyumsuz bir sohbetimiz oldu bugün (25 Nisan 2016 Pazartesi)... Hem de öyle böyle değil, yaklaşık 4-5 saat kadar ve hemen hemen her şeyden konuştuk... Böylece değerli dostum Hikmet Yamansavaşçılar'ı biraz daha yakından tanıma fırsatı bulurken, bu güzel anlardan birkaç kareyi de siz sevgili diyardaşlarımla paylaşmak istedim...
Resimleri Tuvana hanım çekti... İçlerinden seçtikleri bir kısım kareleri de sağolsunlar bana gönderdiler... Bunu şunun için söylüyorum: Her ne kadar üstteki kareden hep ben konuşmuşum gibi bir anlam çıksa da, ben genelde dinleyici oldum... Hikmet üstadım neler anlattı neler?..
Eski Cağaloğlu'dan girdik, yeni Beyoğlu'dan çıktık... Muhabbetin belini kırdık sizin anlayacağınız... Hikmet üstadım, o tatlı diliyle çocukluğundan bu yana başından geçen birçok anısını, özelini paylaştı... Zamanda keyifli bir yolculuğa çıktım sayesinde; film projelerinden mi bahsetmedi, Karabala'nın şimdiden merak ettiğimiz ikinci albümünün muhteşem olay örgüsünden mi? Artık aklınıza ne gelirse...
Eh, ustayı yakalamışken kitabımı imzalatmadan olur mu?..
Hatta üstadım imzayı bir adım öteye götürüp hayret ve hayranlık dolu bakışlarım arasında tamamıyla benim kitabıma özel bir Karabala kompozisyonu da çizdi...
Aşağıda daha detaylı göreceğiniz çizimi sadece 5 dakika gibi kısa bir zamanda tamamladı...
Üstelik (bunu özellikle belirtmemi istedi ) kompozisyona tersten, yani atın k.çından başladı... O resim sayfaya nasıl böylesine dengeli oturuverdi ben de anlayamadım doğrusu...
Eh Karabala'm ve yaratıcısıyla böyle bir poz da kaçınılmazdı artık...
Ve işte Karabala'm!.. Fazla söze ne hacet?..
Sevgili diyardaşlar Sanatçı ve güzel insan Hikmet Yamansavaşçılar hakkında söylenecek çok şey var. Ancak bunlar böyle fotoğraf altı yazılarıyla geçiştirilecek şeyler değil... Bu, ayrı ve başlıbaşına bir yazı konusu...
Şimdilik şu kadarını söyleyeyim, Hikmet üstadım da, değerli eşi Tuvana hanım da, bütün diğer güzel özelliklerinın dışında insana değer veren, alçakgönüllü ve dost canlısı insanlar... Adam gibi adam, insan gibi insanlar... Kendilerini tanımaktan dolayı çok mutluyum...
Ha, unutmadan, hâlâ bir Karabala'nız yoksa hemen bir tane alın... Büyük bir sanatçının muhteşem çizgileri ve hayal dünyasıyla tanışmak için geç bile kalmışsınız... (Arkabahçe Yayıncılık'tan online olarak da sipariş edebilirsiniz...)
Hepinize sonsuz sevgi ve saygılarımla...
Son düzenleme: