Harp Mecmuası (1 - 27 Tüm Sayılar)

Nejat

Guest
5 Şub 2016
320
3,104
258xv1c.jpg


abmt6d.jpg



Takdim

Osmanlı tarihinin bekli de en karanlık zamanı olan Birinci Dünya savaşı esnasında, cephelerde meydana gelen hadiselerden, savaşın seyrinden haber verecek, var olma mücadelesi veren halkın duygularını coşturacak ve moralini yüksek tutacak yayınlara duyulan ihtiyacı karşılamak için birçok mecmua neşredilmiştir. Bunlar arasında içerik ve görsel yönüyle en fazla ilgi uyandıran ve amaca uygun muhtevaya sahip neşriyat; zamanın Harbiye Nezareti tarafından yayımlanan Harp Mecmuası'dır.

Görsel açıdan da zengin olan bu mecmua, savaşın cereyan ettiği cephelere ait fotoğraflarla okuyucularına cephelerin manzarasını, kahramanlık gösteren askerleri, düşman esirlerini, şehit olan askerleri etkileyici bir şekilde yansıtmaktadır. Kimi sayılarında o dönemde müttefikimiz olan Alman subaylarının resimlerine de yer verilmiştir.

Mecmuanın ilk sayısı Kasım 1915'de (Teşrin-i Sâni 1331) yayımlanmıştır. Her sayının kapak sayfasında yıl ve sayı numarası yazılıdır. 15 günde bir yayımlanması planlanan mecmua, yaklaşık üç yıl çıkmaya devam ederek yayın hayatını Haziran 1334/1918'e kadar sürdürmüştür. İlk sayıları, düzenli bir şekilde çıksa da sonraki sayılarda birkaç aylık kesintiler olmuştur. Mecmuanın yayın hayatı 27. sayısıyla sona ermiştir.

Harp Mecmuası'nın 1. Dünya savaşı sırasında içe dönük propaganda işlevi gördüğü söylenebilir. Mecmuanın ilk sayısında "Niçin Çıkıyor?" adlı yazıda şöyle denilmektedir: "Meş'um Balkan Muharebesi'ne devletimiz kuvvetiyle değil zâfıyla atılmıştı. O zaman yabancı gazetelerin Avrupa'dan sürülüşümüzü sevinçli tasvirlerle gösteren yazılarını okur ve resimlerine bakarken avuçlarımız ihtiyarsızca alnımıza kapanır, yüreğimizden saklı bir yaranın kanları sızardı. Baktığımız çehrelerden çabucak kaçıp ayrılan nazarlarımız daima içimize çevrilip bagrımızdaki derin yarayı yakından görmek, onun kanlarına boyanmak isterdi. Fakat şimdi bu siyah mazinin yanında güneş gibi parlak nurunu istikbale uzatıp yolumuzu gösteren bir bugün var. Şimdi omuzlarımızın üstünde başımız dik ve yüksek duruyor; alnımız bütün dünyaya karşı aklıgını teşhir ediyor.
İşte Harp Mecmuası, varlığımızda bu mühim inkılâbı yapan, en büyük ve en kuvvetli düşmanımız karşısında neslinin ve dininin ananesine uygun bir kahramanlık ve fedakârlıkla cenkleşen muazzam ordumuzun altın destanını yazılar ve resimlerle ebedileştirmek, onu bütün dünyanın gözleri önüne sermek için çıkıyor."


Eseri istifadenize sunarken en karanlık ve meş'um günlerde milletimizin hissiyatına tercüman olan "Harp Mecmuası"nın ilk sayısında yer alan "Türkiye ölmeyecek; yaşayacak ve büyüyecek" ifadesinin tahakkuk ettiğini hep birlikte görüyoruz.

Bu mecmuayı yayına hazırlarken eserin neşredildiği tarihteki ruhu daha iyi yansıtmak, orijinalliğini muhafaza etmek ve mili kültürümüzün temelini oluşturan Osmanlıcayı nazara vermek maksadıyla "Osmanlıca ile mukayeseli tıpkıbasımını" gerçekleştirdik. Çanakkale Zaferinin 100. Yılına yaklaştığımız şu aylarda aziz şehit ve gazilerimize minnettarlığımızın mütevazı bir göstergesi olarak Genel Müdürlüğümüz bu mecmuayı yeniden yayınlamaktan mutluluk duymaktadır.

T.C Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü


 
Moderatör tarafında düzenlendi:
12 Şub 2010
15,006
543,642
Çok değerli bir paylaşım, teşekkür ediyorum.

Bir çok kumandan, padişah ve saltanat mensubundan başka

Mustafa Kemal'in Çanakkale cephesinde çekilmiş fotoğrafı da var.

Yani Harp Tarihi Mecmuasında yer alacak kadar o zaman da dikkati çeken bir kahraman.

Mecmuayı günümüz diliyle ve tıpkı basımla gerçekleştiren kuruma da teşekkür ediyorum.
 
Üst