Stuart Kamil
Yeni Üye
- 18 Tem 2009
- 56
- 34
Benim kuşağımdan olup da Tommiks Teksas okumamış insan var mıdır acaba? Özellikle erkekler... Kızların Cep Fotoromanları, Pembe dizileri vardı yanılmıyorsam... Ama biz erkekler için Tommiks demek, bacak kadar bir çocuğun sırf haktan ve ezilenden yana olduğu olduğu için kocaman adamları pataklaması, öldürmek yerine kötü adamın elindeki silaha nişan alması ve tavrını yaşamdan yana, ama iyilerin kazandığı kötülerin yaşayarak cezasını çektiği yaşamdan yana koyması demekti. Çelik Blek de öyleydi. Dişe diş bir bağımsızlık mücadelesinde zorda kalmadan asla ateş etmeyen, vurduğu yerden ses getiren dostumuzdu o. 0 yıllarda ülkemiz gençliği emperyalizme karşı mücadeleye atılınca her birinin damarlarında Çelik Blek'in (sonra ona Kaptan Swing de katıldı) kanı akmaktaydı farkında olmasalar da.
Onlar bize ezilenden, halktan yana olmayı, zalimlere karşı baş eğmemeyi öğretti. Günümüzün "kahraman"ları gibi "adalet için" ortalığı kana bulayan, boğaz kesen sadist tipler değildi onlar. Önce birer insan yüreği taşıyorlardı.
Doktor Sallaso'da, Konyakçı'da, Rodi'de, Profesör Oklitus'ta günümüzde eksikliğini hepimizin duyduğu gerçek dostlukların, iyi günde kötü günde sevinci ve acıyı paylaşmanın örnek tiplerini karakterimize sindiriyorduk.
Daha ilkokula yeni başladığım yıllarda her gece gözlerimi kapamadan önce sabah yastığımın altında Sihirli Göz'ü bulmak için dua ederdim. O minicik yüreğim, kendisini kötülüklere karşı savaşan Tim Kelly ile özdeşleştiriyor ve ona yenilmezlik sağlayan Sihirli Göz'le birlikte dünyadaki bütün kötülüklerle savaşma azmi ile her gece uykulara dalıp gidiyordu.
Bugün bize bu dergileri yasaksız- koşulsuz sunan Çizgi Diyarı yöneticileri, tarama yapan arkadaşlarımız aslında çocukluğumuzun o en güzel duygularını, anılarını, çocukluk saflığını, güzelliğini de geri veriyorlar. Bugünkü konumlarımızdan 30-40-50 yıl gerilere gidip hepimizin insan gibi insan olduğu, çevremizde, mahallemizde, köyümüzde kasabamızda paylaşımın en üst düzeyde yaşandığı yıllara geri götürüyorlar bizi.
Herkesin kesişim noktası olan 60'lı ve 70'li yıllara özgürce yolculuk yapmamızı sağlıyorlar.
Sağ olsunlar, var olsunlar....
Hiçbir kuru teşekkür onlara hak ettiklerinin karşılığını veremeyecek biliyorum.
Ama, hani bir söz var ya "Benim adım Hıdır elimden gelen budur."
Benim de elimden gelen bu ne yazık ki...
Bİnlerce teşekkür hepinize....
Onlar bize ezilenden, halktan yana olmayı, zalimlere karşı baş eğmemeyi öğretti. Günümüzün "kahraman"ları gibi "adalet için" ortalığı kana bulayan, boğaz kesen sadist tipler değildi onlar. Önce birer insan yüreği taşıyorlardı.
Doktor Sallaso'da, Konyakçı'da, Rodi'de, Profesör Oklitus'ta günümüzde eksikliğini hepimizin duyduğu gerçek dostlukların, iyi günde kötü günde sevinci ve acıyı paylaşmanın örnek tiplerini karakterimize sindiriyorduk.
Daha ilkokula yeni başladığım yıllarda her gece gözlerimi kapamadan önce sabah yastığımın altında Sihirli Göz'ü bulmak için dua ederdim. O minicik yüreğim, kendisini kötülüklere karşı savaşan Tim Kelly ile özdeşleştiriyor ve ona yenilmezlik sağlayan Sihirli Göz'le birlikte dünyadaki bütün kötülüklerle savaşma azmi ile her gece uykulara dalıp gidiyordu.
Bugün bize bu dergileri yasaksız- koşulsuz sunan Çizgi Diyarı yöneticileri, tarama yapan arkadaşlarımız aslında çocukluğumuzun o en güzel duygularını, anılarını, çocukluk saflığını, güzelliğini de geri veriyorlar. Bugünkü konumlarımızdan 30-40-50 yıl gerilere gidip hepimizin insan gibi insan olduğu, çevremizde, mahallemizde, köyümüzde kasabamızda paylaşımın en üst düzeyde yaşandığı yıllara geri götürüyorlar bizi.
Herkesin kesişim noktası olan 60'lı ve 70'li yıllara özgürce yolculuk yapmamızı sağlıyorlar.
Sağ olsunlar, var olsunlar....
Hiçbir kuru teşekkür onlara hak ettiklerinin karşılığını veremeyecek biliyorum.
Ama, hani bir söz var ya "Benim adım Hıdır elimden gelen budur."
Benim de elimden gelen bu ne yazık ki...
Bİnlerce teşekkür hepinize....
Son düzenleme: