Göklerdeki Kahraman Vecihi HÜRKUŞ-Hale Ceylan BARLAS/Sözcü

savok

Admin
30 Eki 2009
19,988
83,571
Kasımpaşa
Dostumuz Kudret SABANCI'nın yönetmenliğini yaptığı "HÜRKUŞ" filmi pek yakında sinemalarda!..

belge106.jpg


belge108.jpg


belge109.jpg


belge110.jpg


belge111.jpg
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

abolardis

Onursal Üye
12 Şub 2011
6,630
24,278
Şİmdiden tebrik ederim kendisini bu konuyla ilgili olarak basından takip ediyordum Vecihi HÜRKUŞ üzerinde nedense fazlaca durulmayan gerçek bir kahraman.Bizim Mister No muz desek fazlası var eksiği yok.Kudret Beyin bu çalışmasında özel efektlerin kullanıldığını röportajında okumuştum.Yüksek bütçeli bir film çok ses getireceğine eminim.Mutlakada sinemada izleyeceğim bir yapım.Büyük ihtimalle 7-8 kişi olarak gideriz.
Konu ile ilglili olarak Sunay AKIN ın Hayal Kahramanları kitabında da geniş tafsilat var.
Tarihin içinden selekte ederek bir kahramanı bulup çıkartmak kolay değil.Yine Nuri DEMİRAĞ gibi hayatını teşebbüslere adamış uçak imalatı gerçekleştirmiş Cumhuriyet Tarihimizin ilkleri arasında yer alan bu kahramanlarla ilgili olarak daha fazla kitap , film , tiyatro ,müzikal eserler verilmesi dileklerimle.
Anadolu kanatlarımın altında.
Selam ve saygılarımla.
 

kudretsabancı

Onursal Üye
E-Dergi Takımı
3 May 2011
1,245
34,795
Bir düzeltme

Haberin son bölümünde Vecihi Bey'in Çekoslovakya'dan da onay, dolayısıyla belge alamadığı yazıyor. Bu yanlış. Vecihi Bey, Çekleri hayran bırakan bir uçuş yapar ve belgelerini alarak yurda döner.
 

ilkhantok

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
6 Ara 2010
1,981
28,983
Mersin
Bazıları, yerli uçagımız yapıyoruz diye senelerdir boş boş atıp tutarken, Abolardis dostumuzun dedigi gibi gerçek bir kahramandır Vecihi Hürküş, birinci dünya savaşında kafkas cephesinde bir rus uçagı düşürür ve uçak düşüren ilk pilotumuz ünvanını alır aynı zamanda kurtuluş savaşında da bir yunan uçagı düşürmüştür, 1925 yılında da ilk ürettigi YERLİ uçagımızla ilk uçuşu gerçekleştirmiştir,film keşke 1912-1920 tarihleri arasını değilde ilk uçagımızda görebileceğimiz bir tarihe kadar olsaymış çok daha güzel olurmuş ama filmi dört gözle bekliyorum
 

savok

Admin
30 Eki 2009
19,988
83,571
Kasımpaşa
Arkadaş bu gazeteci milleti niye bir kez de tamamı ile doğru bir haber yapmaz ki...
Olsun yine de bir yanlış dikkat çekilmesini sağladı..
 

yeryüzü

Yönetici
3 Eki 2011
17,039
75,333
hiçbiryerde :)
Son yıllarda en severek gideceğim film olacak.
Dostlarımızın belirttiği gibi bu tür az bilinen
kahramanların, özel insanların sanat yoluyla daha
çok ortaya çıkarılması çocuklarımız için, ufkumuzun
açılması için de gerekli. Emeği geçenleri tebrik ederim.
 

Aster01

Aktif Üye
23 Şub 2017
434
1,516
Lütfen tarihimizi doğru ve dürüst anlatan yapımlar olsun.En büyük eksikliğimiz geçmişimizi bilmeden, algı üzerinden hareket etmek. Kudretli Beyin, yukarıda yapmış olduğu uyarı ile bu ilkelere ne kadar dikkat etttiği anlaşılıyor. Kendisine çok teşekkür ederim.
 

Önder Çakı

Onursal Üye
E-Dergi Takımı
5 Ağu 2012
263
1,722
Yıl 2018,
Yerli otomobilimiz var mı?
Yokk!!
Yıl 1930,
Yollarda araba var mı?
Tek, tük.
Yol var mı diye de sorabiliriz aslında!!
Gerisini siz düşünün.
Vecihi Atamız uçak yapıyor, kullanıyor.
Konu müthiş.
Aşk filmi de lazım, aksiyon filmi de, komedi filmi de.
Hatta korku filmi de,
Süpermen de lazım, ivedik te.
Ama bize biraz ruh lazım.
Vecihi Hürkuş'lar lazım.
Heyecan, merak ve sabırsızlıkla bekliyorum filmi



 

Hakan Alpin

Çizgi Roman Ustası
Onursal Üye
24 Şub 2015
1,781
15,129
Merak ve heyecanla bekliyorum filmi. Tarihimizi şanlı yapan insanları bu tür yapımlarla hem daha iyi tanıyacağımızı hem de tanıtacağımızı düşünüyorum. Tüm teknik ekibin ve oyuncuların emeklerine sağlık :)
 

md35

Kıdemli Üye
28 Haz 2013
202
708
İSMİ UNUTTURULMAYA ÇALIŞILAN OLAĞANÜSTÜ KAHRAMAN
VECİHİ HÜRKUŞ​

Arayıp arayıp bulamadığımız uyku; paylaşımınız ile bu gece için bulamayacağımız bucaklara kaçıp gitti. Olmayan uykumuzu dağıtan şey büyük kahramanımız için konu açılmasıydı. İsmi her anıldığında içimizi yakarak sızlatan büyük kahraman VECİHİ HÜRKUŞ.

Abolardis dostumuzun da vurguladığı gibi Mister No gibi hayal kahramanı, VECİHİ HÜRKUŞ söz konusu olduğunda solda sıfır mesabesine düşer.

Büyük kahraman 1.Dünya Savaşına katılıri hava savaşında bir Rus uçağını düşürür ve ilk uçak düşüren pilotumuz olarak tarihe geçer. Daha sonra Ruslara esir düşer. Hazar denizinde ölüm adası namıyla anılan Nargin adasında esir olarak tutulur. Pek çok Türk askerinin esaret altında öldüğü kaçılması imkansız bu adadan yüzerek kaçar büyük kahraman. Kurtuluş savaşına katılır. Kurtuluş savaşındaki tek pilotumuz olarak yaptığı keşif uçuşları ile büyük zafere önemli katkılar yapar.

Kurtuluş Savaşından sonra Yunanlılara ait düşürülmüş uçak hurdalarından ilk Türk uçağını İzmir Gaziemir'de yapar, uçurur. (1925) Ama ödül beklerken izinsiz uçak yapması sebebi ile cezalandırılır. Daha sonra ordudaki görevinden ayrılır.

1930 da ilk sivil uçağını imal eder. İstanbul’dan Ankara’ya uçar. Hükümet yine ilgisizdir. Uçağı demiryolu ile Çekoslovakya’ya götürür. Orada uçurur. Çekoslovakya’da büyük heyecana ve coşkuya sebep olur. Kudret Sabancı dostumuzun da belirttiği gibi; Türk hükümetinin vermediği uçuş izninini Çekoslovak hükümeti verir ve Vecihi Hürkuş kendi uçağı ile uçarak Türkiye’ye gelir.

Zamanının en zengin adamı ve yine talihsiz bir diğer büyük vatansever ve büyük kahraman Nuri Demirağ ile yolları çakışır. İlk sivil yolcu uçağını birlikte imal ederler. (1933)

Vecihi Hürkuş yurt dışında uçak mühendisliği eğitimi alır. 1939 yılında yurda döner. Diploması onaylanmaz ve kendisine uçak mühendisi ruhsatı verilmez. Ülkeye pek çok pilot yetiştirir. Havacılığa yılmadan devam eder. Bu kahraman hükümetler tarafından hiç desteklenmez. Her girişimi hüsranla sonuçlanır. Büyük borçlar, iflaslar ve icra takipleri ile karşı karşıya kalır.

Büyük kahraman 1969 yılında Gülhane Askeri hastanesinde hüzün içinde ve yapayalnız hayata veda eder.

Tarihin zor gördüğü büyük kahramanın hatırası önünde saygı ile eğiliyorum. Ruhu şad olsun.

Beni hayretlere düşüren bir mesele daha var. Bu büyük kahramanın adı gizlendiği gibi hatırası da alay konusu edilmiştir. Yeşilçam camiasının içyüzünü en iyi bllen Kudret Sabancı dostumuzun bu acaip durum hakkında bizi aydınlatabileceğini düşünüyorum.



Yere göğe sığdırılamayan Ertem Eğilmez’in, tarihin bu büyük kahramanıyla derdi neydi acaba…

“Bu millet adam olmaz” “Eller aya biz yaya” klişeleri ile ile “öğretilmiş umutsuzluk sendromu” muydu acaba zihinlere kazınmak istenen…

Yazıyı bitirmeden beni yaralayan iki hadiseye de kısaca değinmek istiyorum.Birincisi yukarıda ismi geçen Nuri Demirağ isimli büyük vatansever.

Nuri Demirağ hayata yetim olarak başlar. Kısa bir memuriyetten sonra iş hayatına atılır. Çok zengin olur. Daha sonra ülkenin doğusundaki tüm demiryollarını inşa edilmesini üstlenir. Artık ülkenin en zengin adamıdır. Kendi parası ile Keban barajını ve Boğaz köprüsünü inşa etmek ister. Konuyu Atatürk’e açar. Atatürk bu projelerle çok ilgilenir. Konuyu hükümete havale eder. Ancak o günkü hükümet bedelsiz olarak yapılacak bu projelere izin vermez. Nuri Demirağ yolcu uçağı işine girişir. Şimdiki Beşiktaş iskelesinin olduğu yere uçak fabrikasını kurar. Uçakların havalanması ve pilot yetiştirmek için Yeşilköy’de büyük araziler satın alır. Yolcu uçakları imal eder ve uçurur. Çeşitli ülkelerden uçak siparişi alır. Bu arada Türk Hava Kurumu da 65 uçak sipariş eder. Uçaklar imal edilmeye başlandıktan sonra, 1944 yılında hükümet uçak siparişlerini iptal eder. Uçak fabrikası bu iptal sebebi ile zora girer ve kapanır. Nuri Demirağ’ın Yeşilköy’deki uçuş arazilerine el konur. Gariptir ama el konulan bu arazilere daha sonra Atatürk Hava Limanı (eski adıyla Yeşilköy Havalimanı) inşa edilir.

Bu büyük vatanseverin hatırasına saygı amacı ile memleketi Sivas’a yapılan havaalanına 2010 yılında Nuri Demirağ Havaalanı ismi verilmiştir.

Yine tarihimizdeki bir başka kara noktaya, Devrim otomobili hadisesine de kısaca değinmek istiyorum. 1961 yılında Devlet Demir Yolları mühendisleri tarafından 4,5 ayda motoru dahil tüm parçaları kalıpları ile birlikte imal edilen Devrim arabası projesi sudan bahanelerle iptal edilip çöpe atılır.

Kısa bir süre sonra yurt dışında imal edilmiş montaj arabalar Anadolu’nun tozlu yollarında arzı endam eder. Birileri yine “siz kim araba yapmak kim” demek istiyordu herhalde…

Gariptir ama kısa bir süre sonra OYAK ın da bir araba montaj fabrikası olmuştur. (1968)

Şu can alıcı soruyu sormak istiyorum. Kim Kahraman, Kim Hain? Soruyu başka bir şekilde de sorabiliriz.

Vecihi Hürkuş, Nuri Demirağ ve Devrim Arabaları Mühendisleri kahraman ise hain kim?

Değerli yönetmenimiz Kudret Sabancı’nın Vecihi Hürkuş filmini ben de sabırsızlıkla bekliyorum.

Bu filmin sinema tarihinde görsel sanatlar adına büyük bir başlangıca imza atmasını diliyorum.

Selam ve Saygılarımla.​

 
Moderatör tarafında düzenlendi:

yeryüzü

Yönetici
3 Eki 2011
17,039
75,333
hiçbiryerde :)
Günaydın tüm dostlara.

Şu izlediğim bölümü ben
çok beğendim. Bir komedi
filmi olduğu zaman nasıl ki
karakter oyuncuları veya star
isimler misafir olarak komik
sahnelerde görünebilirlerse,
yönetmen de Vecihi adını
kullanarak geçmişte kalan
o kahraman pilotun adını yad
etmiştir. Bunun "komik" ya da
"trajik" şeklinde olmasının sanat
açısından farkı yok, önemli olan
konuya dikkat çekmek.

Kaldı ki filmde pilotumuzun bütün
"hayır" cevaplarına rağmen ısrarla
mücadeleye devam etmesi ve sonunda
"kız"ı babasından almayı başarması da
onun karakterini bir nebze yansıtmış bence.:)

Yerli otomobil "vs." konularında da; imalat
yapmak yerine dışarıdan ithalat yapmayı tercih
eden ve bunları destekleyen kişi, kurum ve
ekonomik sistemlere bakmak lazım sanırım.
 
Son düzenleme:

hüseyin aksakal

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
7 Eyl 2010
773
5,727
Kdz. Ereğli
Bütün kahramanlar gibi saplantı derecesinde tutkulu--ve cesur, ve çalışkan--biriydi. Belki deli bile denilmiştir onun için. Çok çekti aklı başında olduğu varsayılan kişilerden. Keşke böyle kişilerin sayısının çoğalması devlet eliyle engellenmeseydi.
2016 Ekiminde bir vesileyle onu anlattığım bir yazı yazmıştım.
 

scanfan

Yönetici
25 Eyl 2013
7,211
75,231

"Şakir Zümre Silah Fabrikası"ndan "Şakir Zümre Soba Fabrikası"na yumuşak geçiş! - "Siz boşuna zahmet etmeyin, biz size daha gelişmiş silahlar veririz"; - "Mantıklı(!) peki fabrikayı ne yapalım Coni dostum?, Kapatalım mı?"; - "Kapatmayın da, meselâââ.. soba yapın!"; - "Harika bir fikir(!)"

"Bir resim bin kelimeye bedeldir-Çin Atasözü"

Sakir_Zumre_Bombadan_Sobaya.jpg

 
Son düzenleme:

kudretsabancı

Onursal Üye
E-Dergi Takımı
3 May 2011
1,245
34,795
Tayyareci Vecihi ve Pilot Vecihi üstüne iki düşünce ve not


1. Vecihi Hürkuş'un uçma izni alamaması​
Ben özellikle 1940'lara kadar Cumhuriyetin ya da cumhuriyet bürokrasisinin Vecihi Hürkuş'la bir sorunu yoktur. Sadece cumhuriyet ve kurumları çok yeniydi, her alanda olduğu gibi uçak mühendisliği alanında da yetişmiş eleman yoktu. Dolayısıyla Vecihi Bey'in yaptığı uçaklara "Tehlikesizdir, uçabilir!" onayını verebilecek yeterlilikte bir kurum ya da kişi yoktur. Vecihi Bey'in izin alamama sebebi budur. Ne Vecihi Bey'in hatıralarında ne de ailesinin anlattıklarında başka bir nedene rastlanmaz. Alında durum, Vecihi Hürkuş'un çağının ilerisinde olması durumudur.
Düşünsenize otomobil kullanmak için bile yeterlilik belgesi almıyor muyuz?

1950'lerden sonra "Marshall yardımı"yla birlikte durumlar biraz değişmeye başlar. Dünya sosyalist ve kapitalist bloklara bölünmeye başlar. Kapitalist bloğun güç merkezi İngiltere'den ABD'ye kayar. ABD, bizim gibi gelişmekte olan bir çok ülkeyi çeşitli yöntemlerle, ekonomik ve askeri "yardım" adı altında siyasi olarak kendine bağımlı hale getirmeye başlar.

"Kendi uçağını üretmek, kendi otomobilini üretmek kendi sanayini kurmak ne demek? Benden alacaksın, bana bağımlı yaşayacaksın!"
ABD'nin dediği budur. ABD'nin izni ve bilgisi dışında hiç bir şeyin yapılmayacak. Nokta!
Bu tür girişimler açıkça ya da başka şekillerde engellenir.

Nuri Killigil'in, Nuri Demirağ'ın, Devrim otomobilinin ya da Bandırma Füze Kulübü'nün başlarına gelenler hep bu nedenledir. Bu dönemde Vecihi Bey'in başına gelen de budur.


2 Ertem Eğilmez'in Vecihi'si
Ertem Eğilmez, sinemamızın tartışmasız en büyük üstadlarından biridir. Sinemamızda ekol yaratabilmiş başka sinemacı var mı? Filmleri üzerinden yıllar geçmesine rağmen, yüzlerce belki binlerce kez gösterilmesine rağmen hala aynı tazelik ve sıcaklıkla izlenmektedir.

Rahatlıkla halkın en sevdiği yönetmen olduğunu söyleyebiliriz. Bunun nedeniyse Ertem Bey'in içinde yaşadığı toplumu çok iyi tanıyor olmasıdır. Tarık Akan'dan Kemal Sunal'a bir çok efsane oyuncuyu sinemaya, dolayısıyla hayatımıza sokan kişidir. Ertem Eğilmez'in eli değmeseydi Şener Şen ne kadar Şener Şen olabilirdi? Ya da Kemal Sunal, Ayşen Gruda, Adile Naşit, Halit Akçatepe... say say bitmez... (Ayrıca Tarkan filmlerinin de yapımcısıdır.)

Gelelim Ertem Eğilmez'in Vecihi'sine.
Sinemayı lezzetlendiren şeylerden biri de "göndermeler"dir. Gönderme, bir tür saygı duruşudur. Başka bir filme, bir karaktere, gerçek bir kişiye, bir olaya yapılabilir. Ertem Bey'in Pilot Vecihi karakteri de, Vecihi Hürkuş'a bir göndermedir. Filmin hiç bir yerinde bu karakterin Vecihi Hürkuş olduğu iddia edilmez.

Vecihi Hürkuş'un o kadar inanılmaz, gerçeküstü ve eğlenceli maceraları ve renkli bir karakteri var ki. Onun gerçekte yaşadıklarını bir sinemacı bir senarist ya da bir yazar olarak hayal etmeye korkarız. Bu hayali ne kadar uç noktaya götürürsek götürelim Vecihi Bey mutlaka daha fazlasını yapmıştır.

Ressam, piyanist, eskrim ustası, makinist, teknisyen, pilot, mucit, gözükara bir kahraman. Sanki bahsedilen bir kişi değil de on kişi. Gerçek on kaplan.

Ertem Bey'in böyle bir kişiliğe filminde selam vermiş olması kadar doğal ve güzel bir şey yok. Ayrıca Ertem Eğilmez-Şener Şen ikilisi bunu o kadar başarılı bir şekilde yapmışlar ki, film karakteri gerçek karakterin önüne geçmiş. Hepsinden öte, Pilot Vecihi isminin hep taze kalmasını sağlamış.

Yeri gelmişken filmden bir not;
O yıllarda tayyareler tek pervaneli. Makineli tüfekler pilotun önünde. Dolayısıyla kendi mermilerinin pervaneye denkgelmesi sık karşılaşılan ve olağan sayılan bir durum. Vecihi bunu çözmek ister. Uçağın motor devrini, uçuşa engel olmayacak şekilde düşürür. Pervane biraz daha yavaş döneceği için pervanenin kanatlarının makineli tüfeğin önünden geçiş süresi bir saniye kadar uzuyor. Bu da merminin pervaneye isabet oranını ciddi şekilde azaltıyor. Vecihi, bunu komutanına gösterip diğer tayyarelere de uygulamak için izin istiyor. Komutanın ilk tepkisi; "İcat çıkarma Vecihi!"

Bu da bizim Ertem Hocamıza bir göndermemiz. Umarım film uzun gelmez de kesmek zorunda kalmayız.


2nrh4cz.jpg

f2pxqc.jpg
 

sarkomer

Yönetici
18 Ağu 2009
13,336
302,071
Tüm dostların konuya ilişkin yazılarını satır satır okudum.
O kadar dopdolu ki, sanırım bu yazılara ekleyecek hiçbir şey yok!..
Filmi merakla bekliyorum.
Haber için, tüm mesajlar için teşekkür ediyorum.
Kudret beye tebriklerimi iletiyor, başarı diliyorum.
Saygılarla...

52308R.gif
 
Üst