Galip TEKİN, (1958- )
20 Nisan 1958 tarihinde Konya'da doğan Galip Tekin, çizgiroman kariyerine Oğuz Aral'ın yönetiminde yayınlanan Gırgır dergisinde başlamıştır. 1978'de dergiye dışarıdan espri getiren Tekin, ertesi yıldan itibaren hem okumakta olduğu Güzel Sanatlar Akademisi'ni üçüncü sınıftan terk etmiş, hem de Aral'ın teklifi üzerine profesyonel düzeyde dergi kadrosuna dahil olmuştur.
Galip Tekin, başlangıçta karikatür esprileri bulan veya onları çizen bir çizerken, zamanla Ergün Gündüz gibi arkadaşlarına çeşitli çizgiroman öyküleri yazmaya başlamıştır. Damgasını vuracağı 1980'lere ise kendi hazırladığı öyküler le giriş yapmıştır. Hem Gırgır'da hem de Fırt dergisinde kendi yazıp, çizdiği ilk öykülerine bakıldığında Oğuz Aral çizgi stilinin etkisindeki Gırgır dergisi ekolü hissedilmektedir. Ancak dört beş yıl içinde giderek kendine has bir çizgi stili geliştiren Tekin, diğer sayfalardaki çizgiroman ve bantların grafik yapısından ayrılmış, daha kreatif ve stilize çizim çalışmalarıyla kısa sürede popülarite yakalamıştır. Yine de sanatçının çizimleri o yıllarda derginin homojen estetik anlayışına tam bir uyum göstermektedir. Ancak, öykü senaryolarındaki bilimkurgu ya da korku esintileri dergilerdeki diğer sosyal içerikli öykülerinden kolayca ayrılmıştır. Zira okurların dikkatini uzun soluklu öyküler ve realize şablonu koruyarak, bol tarama yapılan ve detaylı arka fonlar çizilmiş olanları çekmiştir.
Galip Tekin ve çizimlerinde sıkça gözüken otoportresi.
Tekin, Mayıs 1989 tarihinden itibaren çıkmaya başlayan Dıgıl adlı haftalık çizgiroman der gisinin yönetimini Aral'ın ricasını kıramayarak üstlenen Tekin, bu dergiyi uzun süre idare etmistir. Tekin, ayrıca 1980'lerin hemen başında sıkıyönetim kararıyla yayınının durdurulmasına değin Günaydın Gazetesine dört ay boyunca çizdiği İmparator adlı günlük bir bant hazırlamıştır. 1990'lı yıllar, Galip Tekin için, artık geniş bir okur kitlesine eserler ürettiği yıllar olmuştur. Önceki dönemlerde göze çarpan senaryo basanları, kendi özgü geliştirdiği ve tekrarlı olarak izlettiren çizimleri ile birleştirmiştir. Moebius (Jean Giraud) stili taramalar, siyahın çekici tonlamaları ve başarılı tiplemeler ile Tekin; hem kısa, hem de uzun öyküleriyle yeni okurlar kazanmıştır. Gırgır ve Fırt ile başlayan halkalara bir süre sonra yine kendi yönetiminde çıkan Laklak, Dıgıl, Fırfır, Hıbır, Limon, Leman ve L-Manyak eklenmiştir. Kemal Aratan'la beraber Leman için 1991 yılı sonunda En Alttakiler başlıklı bir çalışmayı ve Dıgıl'da Vah Vahap Vah adlı çok popüler bir karakterin maceralarının tasarımını gerçekleştirmiştir. Sonuncusu yarım kalan Pı'ya Mektuplar başlıklı bir dizi öykü çizdiği 30 Haziran-1 Eylül 1994 arası Hıbır döneminin ardından aynı yıl Boğaziçi Üniversitesi'nde, 2000 yılından itibaren de Bilgi Üniversitesi'nde çizgiroman dersleri vermeye başlamış ve bu sanat dalının Türkiye'deki akademilerde yer alan ilk düzenli eğitimini başlatmıştır. Art of Animations başlığı altında yürütülen bu derslerde çizgiroman, karikatür, illüstrasyon animasyon ve belli başlı diğer çizim teknikleri konusunda konuk ressamları davet ederek öğrencilerin teknik bilgilerini zenginleştirmiştir. Galip Tekin, belli bir kahramanı olmamasına karşın uzun yıllar boyunca Pı adını verdiği bir varlık-tiplemeye öykünen ve onun başlığını kullanarak kısa öyküler hazırlayan bir çizgiromancıdır.
20 Nisan 1958 tarihinde Konya'da doğan Galip Tekin, çizgiroman kariyerine Oğuz Aral'ın yönetiminde yayınlanan Gırgır dergisinde başlamıştır. 1978'de dergiye dışarıdan espri getiren Tekin, ertesi yıldan itibaren hem okumakta olduğu Güzel Sanatlar Akademisi'ni üçüncü sınıftan terk etmiş, hem de Aral'ın teklifi üzerine profesyonel düzeyde dergi kadrosuna dahil olmuştur.
Galip Tekin, başlangıçta karikatür esprileri bulan veya onları çizen bir çizerken, zamanla Ergün Gündüz gibi arkadaşlarına çeşitli çizgiroman öyküleri yazmaya başlamıştır. Damgasını vuracağı 1980'lere ise kendi hazırladığı öyküler le giriş yapmıştır. Hem Gırgır'da hem de Fırt dergisinde kendi yazıp, çizdiği ilk öykülerine bakıldığında Oğuz Aral çizgi stilinin etkisindeki Gırgır dergisi ekolü hissedilmektedir. Ancak dört beş yıl içinde giderek kendine has bir çizgi stili geliştiren Tekin, diğer sayfalardaki çizgiroman ve bantların grafik yapısından ayrılmış, daha kreatif ve stilize çizim çalışmalarıyla kısa sürede popülarite yakalamıştır. Yine de sanatçının çizimleri o yıllarda derginin homojen estetik anlayışına tam bir uyum göstermektedir. Ancak, öykü senaryolarındaki bilimkurgu ya da korku esintileri dergilerdeki diğer sosyal içerikli öykülerinden kolayca ayrılmıştır. Zira okurların dikkatini uzun soluklu öyküler ve realize şablonu koruyarak, bol tarama yapılan ve detaylı arka fonlar çizilmiş olanları çekmiştir.
Galip Tekin ve çizimlerinde sıkça gözüken otoportresi.
Tekin, Mayıs 1989 tarihinden itibaren çıkmaya başlayan Dıgıl adlı haftalık çizgiroman der gisinin yönetimini Aral'ın ricasını kıramayarak üstlenen Tekin, bu dergiyi uzun süre idare etmistir. Tekin, ayrıca 1980'lerin hemen başında sıkıyönetim kararıyla yayınının durdurulmasına değin Günaydın Gazetesine dört ay boyunca çizdiği İmparator adlı günlük bir bant hazırlamıştır. 1990'lı yıllar, Galip Tekin için, artık geniş bir okur kitlesine eserler ürettiği yıllar olmuştur. Önceki dönemlerde göze çarpan senaryo basanları, kendi özgü geliştirdiği ve tekrarlı olarak izlettiren çizimleri ile birleştirmiştir. Moebius (Jean Giraud) stili taramalar, siyahın çekici tonlamaları ve başarılı tiplemeler ile Tekin; hem kısa, hem de uzun öyküleriyle yeni okurlar kazanmıştır. Gırgır ve Fırt ile başlayan halkalara bir süre sonra yine kendi yönetiminde çıkan Laklak, Dıgıl, Fırfır, Hıbır, Limon, Leman ve L-Manyak eklenmiştir. Kemal Aratan'la beraber Leman için 1991 yılı sonunda En Alttakiler başlıklı bir çalışmayı ve Dıgıl'da Vah Vahap Vah adlı çok popüler bir karakterin maceralarının tasarımını gerçekleştirmiştir. Sonuncusu yarım kalan Pı'ya Mektuplar başlıklı bir dizi öykü çizdiği 30 Haziran-1 Eylül 1994 arası Hıbır döneminin ardından aynı yıl Boğaziçi Üniversitesi'nde, 2000 yılından itibaren de Bilgi Üniversitesi'nde çizgiroman dersleri vermeye başlamış ve bu sanat dalının Türkiye'deki akademilerde yer alan ilk düzenli eğitimini başlatmıştır. Art of Animations başlığı altında yürütülen bu derslerde çizgiroman, karikatür, illüstrasyon animasyon ve belli başlı diğer çizim teknikleri konusunda konuk ressamları davet ederek öğrencilerin teknik bilgilerini zenginleştirmiştir. Galip Tekin, belli bir kahramanı olmamasına karşın uzun yıllar boyunca Pı adını verdiği bir varlık-tiplemeye öykünen ve onun başlığını kullanarak kısa öyküler hazırlayan bir çizgiromancıdır.