Conan Alfa Yayınları 1999 Sayı 17 - Tanrıların Kanı

prince

Onursal Üye
20 Ağu 2012
4,469
26,994

file
file

file
file



Teks'i kayalıklarda sıkıştırırlar da Conan'ı hiç sıkıştırmazlar mı?


Hafta sonunuz güzel geçsin dostlar.Her şey gönlünüzce olsun...


300 dpi. orjinal taramayı paylaşıyorum.

Conan ve çizgilere gönül vermiş dostlarıma saygılarımla...



Mediafire



 
Moderatör tarafında düzenlendi:

ahmet akyol

Onursal Üye
18 Ocak 2016
654
2,551
İzmir
Çocukken hafta sonları mutlaka İzmirdeki bit pazarına uğrar ve ordaki yer tezgahlarından 3-5 tane kitap alır sonra eve döner kış günlerinde yatağıma girer yorganıda üstüme çeker o kitapları okurdum...Bunların arasında her hafta mutlaka 1 adet de Alfanın Conanı olurdu...Bu paylaşımla kendimi bir anda tekrar 80'li yıllarda hisettim ve o duyguları yaşadım...Eğer kış ayı olsaydı bunu kesinlikle yatağımda yatarken okurdum bu Pazar....:) Uzun lafın kısası,teşekkürler sevgili Prince,Bu güzel taramalarla o günlere beni döndürdüğün için....Ben hep derim Çizgi Diyarı bence tam anlamıyla bir zaman makinesi,ve bu zaman makinesini oluşturmada başta Profesor (Haluk Abi) ve tüm diyar camiasına teşekkür ederim...Kim demiş Zaman Makinesi icat edilmedi diye.....:)
 

hüseyin aksakal

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
7 Eyl 2010
773
5,728
Kdz. Ereğli
Tanrıların Kanı-Blood of the Gods, esasen Howard'ın ortadoğu'da iş çeviren Francis Xavier Gordon, başka bir deyişle El Borak adlı kahramanının öyküsüdür. Roy Thomas, Conan yaşamöyküsündeki boşlukları doldururken, öncülleri L.S.De Camp-Lin Carter ikilisi gibi, Howard'ın ucu bucağı bulunmayan öykü dağarcığından yararlanmıştır. Howard'ın bazı kahramanları karakter olarak birbirine fazla benzediğinden fazla zor bir süreç değil bu. Ayrıca öyküler arasındaki anlatım bütünlüğü, komplo kurgusu, hayal gücünün sağladığı olanaklardan yararlanmak da bu şekilde sağlanabiliyordu. Bu çizgi sadece De Camp, Carter ikilisinin devam öykülerinde belli bir yere kadar korunabildi.

Sonra ne zaman bu dağarcığın dışında romantik barbar öykülerini Conan olarak yeniden uyarlamaya başladılar, serilerin akışında bir kırılma yaşandı.

Bu öykü, ortadoğu'da, ortadoğu halklarının içinde geçen bir öykü olduğundan, bu ulusların Hyboria muadilleri Turanlılar (Türkler), Zuagirler ve Shemliler (araplar) diye tanımlanabilir. Kürtler, Acemler, Lurlar, Afganlar aynı şekilde yakından bir bakışla ayırt edilebilir. El Borak'ın ingilizcelerinden birkaçını okudum ama çevirmekle uğraşmadım. Bir nevi Lawrence öyküsü olduğundan sarmadı beni. Ama Hyboria versiyonları daha atak, daha büyülü bir ortam vaat ediyor.

Ne de olsa temelleri Howard'a dayanıyor...
 
Üst