Conan Alfa Yayınları 1999 Sayı 16 - Uyuyan Tanrıça

prince

Onursal Üye
20 Ağu 2012
4,471
27,004

file
file

file
file



Haftaya iyi başlamanız ve çok güzel geçirmeniz dileğimle dostlar. Her şey gönlünüzce olsun...


300 dpi. orjinal taramayı paylaşıyorum.

Conan ve çizgilere gönül vermiş dostlarıma saygılarımla...



Mediafire



 
Moderatör tarafında düzenlendi:

yeryüzü

Yönetici
3 Eki 2011
17,047
75,618
hiçbiryerde :)
"Tanrıça! Uyuma!"
"Uyuyan-Tanrıça-İstemiyoruz!"
diye slogan atasım geldi sabah sabah:)...

Prince üstadım yine mükemmel bir dergi
hazırlamış bizim için. Bu kadar emeğe küçük
bir teşekkür az gelse de elimizden gelen
bu diyerek esirgemiyoruz, teşekkürler,
saygı ve sevgiler üstadım.
 

hüseyin aksakal

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
7 Eyl 2010
773
5,728
Kdz. Ereğli
Bu öykü, bir kılıç ve büyü öyküsünden ziyade, bir komplo öyküsüdür. Bir çeşit soyu tükenmiş yamyam insansı maymun türü en gizemli bölümüdür. Bu da takdir edilmeli ki büyü ile ilgili bir konu değil. Ölülerin canlanması olayının bir hile olduğu anlaşılır ayrıca...

Ama entrika denildiğinde bu öykü zirve yapıyor:


Birçok kuzey ve batı ulusu arasında, bizzat kendisi de efsanevi kabul edilen Keshan’ı bulmuş, insanların Gwahlur Dişleri dediği hazine söylentilerini doğrulamak için kâfi miktarda dinlemişti. Ancak nerede gizlendiklerini öğrenememiş ve Keshan’daki varlığını açıklama gerekliliğiyle karşı karşıya kalmıştı. Başıboş yabancılar iyi karşılanmıyordu burada.

Ama eli ayağına dolaşmadı. Buz gibi bir özgüvenle, barbarca haşmete sahip sarayın sorguçlu, şüpheci efendisine resmi teklifini yaptı. O profesyonel bir savaşçıydı. Keshan’a iş aramak için (diyordu) gelmişti. Bir bedel karşılığında Keshan ordularını eğitip, son günlerde sahadaki başarıları, Keshan’ın kolay sinirlenen kralının öfkesini uyandıran ezeli düşmanları Punt’a karşı yönetecekti.

Göründüğü kadar cüretkâr değildi bu teklif. Conan’ın şanı, Uzak Keshan’a bile kendisinin önünden gitmişti; güney sahillerinin kurtları olan kara korsan şeflerinden biri olarak başarıları, kara krallıkların bir başından öbür başına kadar tanınır, beğenilir ve korkulur kılmıştı ismini. Esmer efendiler tarafından icad edilen sınamaları reddetmedi. Sınır boylarında çatışmalar, Cimmerialıya teke tek dövüşte yeteneğini kanıtlaması için bol bol fırsat sağlayacak kadar kesintisizdi. Pervasız şiddeti, bir lider olarak yeteneklerinin zaten farkında olan Keshan efendilerini etkiledi; görünüşü de iyi niyetli gibiydi. Conan’ın gizli arzusu, Gwahlur dişlerinin gizlendiği yeri tespit edene dek Keshan’da kalmasına meşru bir mazeret verecek bir işti. Sonra bir kesinti yaşandı.,Zembabwei’den bir büyükelçilik heyeti başında Thutmekri Keshan’a geliyordu.

Thutmekri bir Stygialıydı; zekâsı, doğuda günler süren yürüyüş mesafesindeki büyük melez ticaret krallığının ikiz kralları üzerinde iyi bir izlenim bırakan bir maceracı ve haydut. O ve Cimmerialı birbirlerini eskiden tanır ve sevmezlerdi. Thutmekri’nin de Keshan Kralı’na bir teklifi vardı, bu da Punt’u fethetmeyi içeriyordu—ki Keshan’ın doğusunda kalan bu krallık, tesadüf eseri son zamanlarda Zembabweli tüccarları sınırdışı etmiş ve kalelerini yakmıştı.

Teklifi Conan’ın itibarını bile gölgede bıraktı. Thutmekri, Punt’u kara mızraklılardan bir ordu, Shemli okçular ve kılıçlı paralı askerlerle doğudan işgal etmeyi ve Keshan kralının düşman krallığı ilhakına yardım etmeyi vaat ediyordu. Zembabwei’nin kadirşinas kralları sadece Keshan ve vassal devletlerinde ticaret tekelini almak istiyordu—bir de iyi niyetin bir teminatı olarak Gwahlur dişlerinin bir kısmını. Thutmekri, şüpheci kabile reislerine esasen bunları kullanmak gerekmeyeceğini açıkladı çabuk çabuk. Onlar Zembabwei tapınağında bağdaş kuran altın Dagon ve Derketo heykellerine yerleştirilecek, krallığın kutsal türbesinde Keshan ve Zembabwei arasındaki anlaşmayı mühürleyen kutlu konuklar olacaklardı. Bu teklif, Conan’ın sert dudaklarında vahşi bir tebessüme yol açtı.

Cimmerialı, zekâ ve entrikada Thutmekri ve Shemli ortağı Zargheba ile boy ölçüşmeyi denemedi. Biliyordu ki, Thutmekri bu eli kazanırsa, bir sonraki hamlesi rakibinin azli için ısrar etmek olacaktı. Conan için yapacak tek şey vardı: Keshan Kralı aklını başına devşirmeden mücevherleri bulmak ve bir yolunu ayarlayıp onlarla birlikte kaçmak. Ancak bu sefer de onların taş, çamur ve bambudan bir sarayı kuşatan kerpiç bir sur ile etrafındaki hasır kulübe topluluğundan ibaret olan başkent Keshia’da gizlenmediği kesindi.

O sinirli bir sabırsızlıkla burnundan soluyadursun, Başrahip Gorulga, herhangi bir karara varamadan, Zembabwei’yle ittifak teklifi ve kutlu, kirlenmemiş nesnelerin rehin verilmesi hakkında tanrıların iradesini öğrenmek gerektiğini ilan etti. Alkmeenon Kâhini’ne danışılmalıydı.

Saray ve arı kovanını andıran kulübelerde yaşayanların heyecandan çenesinin düşmesine yol açan ürkütücü bir şeydi bu. Bir asırdır hiçbir rahip sessiz kenti ziyaret etmemişti. ‘Kâhin,’ diyordu adamlar, ‘gençlik ve güzelliğinin zirvesinde ölen ve bedeni mucizevî bir şekilde çağlar boyunca bozulmadan kalan Alkmeenon’un son hükümdarı Prenses Yelaya’ydı.’ Evvel zaman rahipleri perili kente gitmiş, o da onlara bilgelik öğretmişti. Kâhini görmeye giden son rahip, Gwahlur dişleri adındaki tuhaf kesimli mücevherleri kendisi için çalmayı deneyen düzenbazın tekiydi. Ancak ıssız sarayda feci bir ölümle can vermiş, kaçan çömezler yüz yıldır kahinleri kent ve kâhinden korkutan dehşet öyküleri anlatmıştı.

Oysa bugünkü Başrahip Gorulga, kendisinin dürüstlüğüne güvenen biri olduğundan, bir avuç müridiyle birlikte eski adetleri yeniden hayata geçirmek üzere gideceğini ilan ediyordu. Heyecanlı diller boşboğazlık edince de Conan haftalardır aramakta olduğu ipucunu yakaladı—Şafakta rahipler yola koyulmadan önceki gece Cimmerialıyı Keshia’dan kirişi kırmaya sevk eden, bir rahipten tesadüfen duyduğu bir fısıltıydı.

İki gece, bir gün boyunca, atını elden geldiğince hızlı sürerek, tan ağarırken krallığın güneydoğu köşesindeki ıssız, halktan insanlar için tabu sayılan Alkmeenon kayalıklarına ulaştı. Rahipler hariç kimse bu uğursuz kentin millerce mil yakınına gelmezdi. Bir asırdır bir rahip bile girmemişti Alkmeenon’a.
 

savok

Admin
30 Eki 2009
19,991
83,662
Kasımpaşa
Yeniden okuma olanağını bulmak sayenizde gerçekleşiyor sevgili prince.
Yine sevgili dostumuz hüseyin aksakal'ın muhteşem sunumu ile hikayelerini okumak ayrı bir keyif.
Çok teşekkürler her ikinize de..
 

ahmet akyol

Onursal Üye
18 Ocak 2016
654
2,552
İzmir
Conan'lar çığ gibi arka arkaya yağıyor....Birbirinden güzel bu sayıları o muhteşem taramayla okumak çok daha zevkli olacak...Ve bizi tekrar o yıllara götürecek....Bu güzel eserleri bize bu denli titiz bir çalışmayla ulaştıran sevgile Prince kardeşime teşekkür ederim...
 

The_DarknesS

Yönetici
Çeviri & Balonlama
17 Nis 2010
9,542
28,640
İzmir
Uyuyan Tanrıça ne kadar iyi bir öykü olursa olsun Büyü Çocuğu bu kitaptaki bütün ilgiyi eline alıyor. Conan'ın gayrı meşru çocuğunu (çocuklarından birini) her zaman göremezsiniz.
Teşekkürler dostum.
 
Üst